Yapılandırmacı yaklaşım ve eğitim sistemindeki yeri

ibrahim ylmz

Üye
Üye
Katılım
Kas 27, 2012
Mesajlar
196
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Bilim ve teknoloji alanında meydana gelen değişim ve gelişmeler toplumları olumlu, gerekse olumsuz yönde etkilemektedir. Toplumlar bir taraftan üzerinde yaşadıkları hayata anlam kazandırırken; diğer taraftan da öğrendiklerini etrafındaki insanlara, olay ve olgulara aktarmaktadırlar. Fen bilimi ve fen eğitimi de bu değişimlerden etkilenmekte ve giderek daha çok değişime uğramaktadır. Fen alanında meydana gelen değişimleri takip edebilen ve be değişiklikleri benimseyen ülkeler, diğer ülkelere göre bir adım ileri gitmektedir. Bu bağlamda örgün eğitim kurumlarının işleyişinin, bu süreçte oldukça önemli bir rolünün olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Eğitim kurumları bu süreçte meydana gelen her türlü gelişmeyi öğrencilere kazandırmayı hedeflemelidir.
Genel olarak eğitim, özel olarak fen eğitimi öğrencilerin günlük yaşamları içerisinde karşılaştıkları olayların hakkında yorum yapabilmesini, fikir üretebilmesini, olayları farklı durumlarla ilişkilendirebilmesini, karşılaştıkları sorunlarla ilgili çözüm yolları bulabilmesini ön görmektedir. Bu beklentilere karşın öğrenciler gerek günlük gerekse okul yaşamları içerisinde pek çok başarısızlık yaşamaktadır (Gürdal ve Önen, 2010).
1999 yılında yapılan Üçüncü Uluslararası Matematik ve Fen Araştırması’ndan (TIMMS) elde edilen sonuçlar; ülkemizin bilimi anlama, bilimsel süreçleri kullanma, mantık yürütme, problem çözme gibi pek çok alanda oldukça yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır (Bağcı Kılıç, 2003).
Son yıllarda ülkemizde, özellikle eğitim alanında meydana gelen pek çok gelişim de bu amaca hizmet etmektedir. Bu alanda yaşanan en önemli gelişmelerden biri de, öğretim programının uygulandıgı felsefi anlayışın değişmesidir. Bu bağlamda 2006 yılı itibariyle, davranışçı kuramı temel alan geleneksel yaklaşımın yerini, bilişsel kuramı temel alan yapılandırmacı yaklaşım almıştır. Bu değişimle birlikte eğitim-öğretim sürecinde de gelenekselden çağdaşa doğru bir adım izlenmiştir. 2006 yılında uygulamaya konan ve günümüzdeki süreçte kademe kademe yaygınlaştırılarak öğretim programına dahil edilen yapılandırmacı yaklaşım; 20. yy’da eğitim sistemi içindeki yerini almaya başlamış ve Piaget, Vygotsky, Ausubel, Bruner, Von Glasersfeld ve John Dewey ile gelişimini sürdürmeye devam etmiştir (Önen, 2005).
Davranışçı kuramda öğrenen; verilen bilgiyi alan, kişisel bilgisi ancak verilenle sınırlanan kişidir. Öğretmenin verimliliğine dayalı bir sistem diyebiliriz çünkü çocuk sadece öğretmem ne derse onu alacak başka bir secimi yok. Bu bağlamda öğrencilerden bir davranışı eleştirmeleri istendiğinde kuram çalışmakta; ancak sentez, anlama, uygulama yapma ve bilgiyi yeni durumlara uygulama gibi etkinlikler istendiğinde çalışmamaktadır.
Yapılandırmacı öğretimin başarıyla sürdürülebilmesi için öğretmen adayları/öğretmenler bu anlayış doğrultusunda eğitim almalı, malzeme ve kaynak yönünden desteklenmeli, onlara güven duyulduğu ifade edilmelidir (Bağcı Kılıç, 2001). Yapılandırmacı öğretmen, öğrencilerin bilişsel ve etkili öğrenmelerini sağlayan bir öğrenme ortamı oluşturmalı yani sınıf ortamını buu yaklaşıma göre hazırlamalı ayrıca ders planını iyi yapması gerekir zamanlama sınıfın durumu; ayrıca öğrencilerin kendi bilgilerini aktif olarak yapılandırmalarını teşvik etmelidir.
Farklı araştırmalardan elde edilen sonuçlar öğretmenlerin yapılandırmacı öğretim yaklaşımının uygulanabilirliği konusunda yeterli bilgiye sahip olmadıklarını, bu konuda düzenlenecek çeşitli kurslara ihtiyaç duyduklarını gösterir niteliktedir. Bu bağlamda, öğretmenlerin ihtiyaç duydukları gereksinimlerin belirlenmesi ve ihtiyacı karşılayacak nitelikte çalışmaların yapılmasının oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Bu noktadan hareketle araştırmada; farklı branşlarda görev yapan öğretmenlerin, yapılandırmacı öğretim yaklaşımının uygulanabilirliğine ve alanla ilgili kitapların yeterliliğine ilişkin görüşlerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır.
Öğretmenlerin yapılandırmacı öğretim yaklaşımının uygulanabilirliğine ve alana ilişkin kitapların yeterliğine yönelik görüşlerinin genellikle olumlu olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuca rağmen öğretmenler, gerek yapılandırmacı yaklaşımın uygulanabilirliği, gerekse kitapların yeterliğine ilişkin çeşitli eksikliklerin de olduğunu belirtmişlerdir.
Yapılandırmacı yaklaşımın bazı değişikliklere bağlı olarak uygulanabileceğini düşünen öğretmenlerse; “fiziki şartlar, öğrenci profili ve mevcut fazlalığının” düzenlenmesi gerektiği görüşündedirler. Ayrıca öğretmenler “ders saatinin arttırılması, öğretim programındaki yoğunluğun azaltılması ve sınav sisteminin değiştirilmesi” gerektiğini de belirtmişlerdir. Elde edilen sonuçlar, öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımın uygulanabilirliği konusunda farklı görüşler içerisinde olduklarını gösterir niteliktedir. Yapılandırmacı yaklaşımın uygulanabilmesi için okulların fiziki şartlarının düzenlenmeli, öğretmenlerin ve öğrencilerin hazır olmalı, sınav tipinin değiştirilmelidir.
Öneriler
• Yapılandırmacı yaklaşımın etkili bir şekilde uygulanabilmesi için sınıf mevcudu, materyal desteği ve ders saati gibi çeşitli fiziksel koşulların düzenlenmesi gerekmektedir birçok okulda öğrencinin yaralanabileceği olanaklar düzeltilmiştir fakat yeterli değildir,
• Öğretmenlerin, eğitim fakültelerinden, alanlarına ilişkin bilgi bakımından tam donanımlı bir şekilde mezun olmaları gerekmektedir,
• Lisans eğitimi sürecinde öğretmen adaylarının almış oldukları Özel Öğretim Yöntemleri I-II derslerinde, yapılandırmacı yaklaşım uygulamaları iyi ögrenilmelidir,
• Görev yapan öğretmenlere, ihtiyaçlarına göre gerekli görülen konularda hizmet içi eğitim verilmelidir,
• Yapılandırmacı yaklaşımın çok etkili bir şekilde uygulanabilmesi için veliler bilgilendirilmeli; işbirlikli bir çalışma ortamı sağlanmalıdır.
Kaynaklar
1-Gürdal, A. ve Önen, F. (2010). İlköğretim okulları için yeni fen ve teknoloji öğretimi programı. Editörler: Y. Ersoy, G. Uzal ve A. Erdem (Der). Fen/fizik öğretimi-I: Açılımlar, gelişmeler, yeni yaklaşımlar (s.83-96). Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
2-Bağcı Kılıç, G. (2003). Üçüncü uluslararası matematik ve fen araştırması (TIMSS): Fen öğretimi, bilimsel araştırma ve bilimin doğası. İlköğretim-Online. 2(1), 42-51.
3-Önen, F. (2005). İlköğretimde basınç konusunda öğrencilerin sahip olduğu kavram yanılgılarının yapılandırmacı yaklaşım ile giderilmesi. Yüksek lisans tezi. Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü. İstanbul.
4-Bağcı Kılıç, G. (2001). “Oluşturmacı Fen Öğretimi”, Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri Dergisi, Haziran, 1(1), 9-22.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst