2015 yılının 2014’ü aratmaması dileğiyle...

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
2014, çok ağır bir yıl oldu. Peşpeşe 2 seçim ve ekonomide durgunluk yetmiyormuş gibi Ortadoğu’daki komşu ülkelerde sınırlarımıza dayanan çatışmalar... Ama 2014’ü çok ağır bir yıl yapan, bunların hiçbiri değil; işçi cinayetleri, kadın cinayetleri ve Cumhuriyet Türkiyesi’nden uzaklaşılmakta olmasıydı.

Güvenli olmayan işlerde çalışmaya mahkûm edilen, sonra da Soma ve Ermenek’teki madenlerde, İstanbul’daki rezidans inşaatlarında ölen emekçilerimiz ve aileleri, hepimizin yüreklerini dağladı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclis verilerine göre 2014’ün ilk 11 ayında işçi cinayetlerinde 1723 işçimiz hayatını kaybetti. Bu rakam, Cumhuriyet tarihinin rekoru olabilir!
Kadın cinayetlerinde de rekor üzerine yeni rekorlar kırılıyor ve maalesef 2014, kadını erkekle eşit görmeyen AKP iktidarının bunu alenen ilan ederek kötü niyetli erkeklerin eline yeni kozlar verdiği, kara bir yıl olarak tarihe geçecek.

Cumhuriyet nereye...

2014, içine doğduğumuz Cumhuriyet Türkiyesi’nden her geçen gün bir adım daha uzaklaşıldığı bir yıl oldu. Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmasından sonra dev adımlarla çok daha hızlanan bir kopuş söz konusu. Benim ilişki içinde olduğum çevrelerde, dozu giderek artan bir umutsuzluk ve keyifsizlik göze çarpıyor. En güzel klasik müzik konserlerinin bile, fuayedeki “Türkiye nereye gidiyor?” tartışmaları yüzünden yeterince keyfine varamaz olduk. Umutsuzluğun temel nedenlerinden biri de, laik kesimde etkili bir muhalefetin olmaması.

Bu durumda siz sevgili okurlarıma 2015 yılı için en içten dileğim, 2014’ü aramamanız! Ama hepsi o kadar değil tabii...

Dilekler...
Bu yazıyı yazmadan önce geçmiş 20-25 yıllık yılbaşı yazılarımı taradım. 90’lı yılların başlarında sağlık, mutluluk ve başarı dilekleriyle bitiriyormuşum yazılarımı... Bu değişmez 3’lüden başarı, birkaç yıl sonra yokolmuş. Demek ki mutlu olmak için ille de başarının şart olmadığını, insanların başarılı olmadan da mutluluğu yakalayabileceklerini farketmişim...

2000’lere geldiğimizde sağlık ve mutluluğa, bu kez barış ve huzuru eklemişim. Herhalde dünyanın o dönemdeki tek süpergücünün en acımasız saldırılara hazırlandığını sezdiğimden...

2000’lerin 2. yarısında eğlenceyi de katmışım yeni yıl dileklerime ve o günden bu yana hiçbir yıl eksik olmamış. Örneğin 2011’e girerken “sağlık, özgür medya ve eğlence” demişim. 2012’ye girerken yazıyı “hastalıkların uzağında, sevginin kucağında bir yıl diliyorum” diye bitirmişim...

Yeni ‘bağışıklıklarım’

Bugüne geldiğimizde ise sizlere -eğer hâlâ yoksa- mutlaka yeni bağışıklıklar edinmenizi salık veriyorum. Kanser sonrasında beynimin kendiliğinden geliştirdiği farklı bir BAĞIŞIKLIK durumu bu. Artık müdahale ederek değiştiremeyeceğim gelişmelerden daha az etkileniyorum; hatta zaman zaman kulaklarımı tıkayıp olan-biteni hiç duymamayı bile başarıyorum. Böylelikle sinir sistemimi de sağlam tutuyorum. Lütfen bu önerimi ciddiye alın; özellikle 2015’te çok işinize yarayabilir.

Hepinize umutlarınızı kaybetmediğiniz, her sabah sağlıkla uyandığınız ve hayatı tutabildiğiniz bir yıl diliyorum.

Meral Tamer/ Milliyet
 
Tekerlekli Sandalye
Üst