F
Fırtına
Guest
Ahmet Kaya (d. 28 Ekim, 1957; Malatya, Türkiye; ö. 16 Kasım, 2000; Paris, Fransa) Türkiye'de 1980 ve 1990'larda çıkardığı albümler ve verdiği konserlerle tanınmış, anne tarafından Türk, baba tarafından Kürt kökenli şarkıcı ve besteci..
Hayatı;
1957 yılında Malatyalı Kürt bir baba ile Erzurumlu bir Türk annenin beşinci çocuğu olarak doğdu. Babası Sümerbank mensucat fabrikasında çalışan bir işçiydi. İlkokulu Malatya'da okudu ve kendi hayatını anlattığı bir belgeselde müzikle altı yaşında babasının hediye ettiği bağlama ile tanıştığını söyler. Okuldan geri kalan zamanlarında plak ve kaset satan bir dükkânda çalışmaya başladı. Ailesinin geçim sıkıntısı çekmesi nedeniyle 1972'de İstanbul Kocamustafapaşa'ya göç ettiler ve okulu bıraktı. İşportacılık ve çıraklık gibi çeşitli vasıfsız işlerde çalıştı. Bu dönemde küçük bir yerleşim yerinden büyük bir şehre taşınmanın ve alışmanın sıkıntılarını yaşadı.
Bu sıkıntılarını Aynalar isimli belgeselde şöyle dile getirdi;
''Onlarla konuşmuyordum çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı. Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip, onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptırdığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu. Bir kız vardı bizim okulda; herkesin bir aşkı vardır, çocukluk aşkı.. Bir gün gittim dedim ki; 'Biraz seninle konuşak beş dakika, kaçıyorsun hep...' Bana dedi ki; 'Rica ederim..' Öyle bir ağrıma gitti ki; 'Ben de sana rica ederim,' dedim.. Ben o zaman anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür zannettim..''
16 yaşında yasak afiş basmaktan hapse atıldı. Daha sonra birkaç arkadaşıyla birlikte Halk Birimleri Derneği'nin çalışmalarına katıldı. Bu çalışmaları sırasında çeşitli etkinliklerde bağlama çalmaya devam etti. 1 Mayıs 1977 yılında oldu. Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılan bir etkinlikte Ruhi Su ile tanışma fırsatı buldu, Mahsus Mahal isimli Ruhi Su türküsünü söyledi. 1978 yılında Gelibolu'da askerlik yaptı, bu arada orkestrada müzik çalışmalarına devam etti. Askerlik dönüşü Emine Kaya ile evlendi ve 1982 yılında kızları Çiğdem doğdu.
İlk profesyonel çalışmaları;
İşsizlik ve parasızlık sebebiyle ekonomik zorluklar çeker. Bu sırada eşi kendisinden ayrılır. Bu ekonomik sorunlarından kurtulmak umuduyla kendi deyimiyle "sistemin tersine hareket" ederek hapse girmeye çalışır. Nihayetinde uzun uğraşılar sonucu çıkardığı Ağlama Bebeğim albümünü 1985 yılında yayımlar. İstanbul Şan Tiyatrosu'nda küçük bir konser verir. Yayımlandığı yıl albüm toplatılır fakat daha sonra sansürü kaldırılır. 1985'de ikinci albümü Acılara Tutunmak için birinci albümde olduğu gibi Değişim Stüdyosu'yla anlaşır. Stüdyonun sahibi, o sıralarda Metris Askeri Cezaevi'nde olan Selda Bağcan'ın kardeşidir. Cezaevinde tanıştığı Gülten Hayaloğlu ile Ahmet Kaya'nın tanışmasına aracılık eder. Albüm yayımlandıktan sonra evlenirler. Gülten Hayaloğlu hapishanede idam cezasına mahkûm olan Nevzat Çelik'in Şafak Türküsü şiirini Ahmet Kaya'ya iletir. Böylelikle geniş kitlelerce tanınması sağlanan albüm, 1985 yılında yapılıp 1986'da piyasaya çıkan Şafak Türküsü olur. Bu albümde aranjör Oğuz Abadan'la çalışır ve hemen hemen tüm besteleri kendisi yapar. Aynı yıl An Gelir albümünü yayımlar. 1987 yılında kızı Melis doğar..
Yusuf Hayaloğlu ile tanışma;
Gülten Hayaloğlu ile evlendikten sonra kardeşi Yusuf Hayaloğlu ve şiirleriyle tanışır. Sözlerinin çoğunluğunun Yusuf Hayaloğlu'na ait olduğu Yorgun Demokrat adlı albümü 1987 yılında yayımlanır. 1988 yılında sadece iki şarkının söz yazarlığını Hayaloğlu'nun yaptığı ve diğer sözlerin tanınmış şairlerin şiirlerinden oluşan Başkaldırıyorum albümü çıkar. Ardından 1989 yılında sadece bağlama ve vokalin oluşturduğu konserlerinden bir derleme olan Resitaller-1 yayımlanır. Aynı yıl Osman İşmen'in düzenlemesiyle, sözlerinin büyük çoğunluğunu Hayaloğlu'nun yazdığı İyimser Bir Gül albümü çıkar. 1990 yılında Resitaller-1'in devamı niteliğinde olan Resitaller-2 albümü yayımlanır. Aynı yılın Ekim ayında çeşitli şairlerin şiirlerinden oluşan Sevgi Duvarı isimli albümünü çıkartır.
Şarkılarım Dağlara albümü basılan 2.800.000 bandrolle rekor kırmıştır. Bu albümde yer alan Özgür Çağrı isimli şarkıda geçen Abin bir gün dağdan döner, sarılırsın yavrucağım gibi sözler nedeniyle albümü toplatılır, konser vermesi yasaklanır.
1990 yılında Tatar Ramazan ve 1992 yılında Tatar Ramazan Sürgünde filmlerinin müziğini yaptı. 1994 yılında prodüksiyonunu Gülten Kaya ve Yusuf Hayaloğlu'nun yaptığı, Kanal D'de yayımlanan Ahmet Abi'nin Vapuru programını yapar. Bu program sadece 13 hafta sürer. Bu programa Nihat Akgün'ün katılması ve JET-PA'nın sponsorluğunu yapması büyük eleştiriler alır.
Müzikal tarzı;
Boğaziçi Üniversitesi'nde Ruhi Su ile tanışıp Mahsus Mahal isimli türküyü çaldığı zaman, Ruhi Su bağlamanın bu şekilde, at teper gibi çalınmayacağını söyler. Yıllar sonra Ahmet Kaya verdiği konserin birinde "Bağlama böyle de çalınır," der.
İlk dönem albümlerinde genel olarak bağlamaya ağırlık verdi. Pop, Türk Halk Müziği ve Arabesk kategorisine dahil edilemediği için özgün müzik denilmektedir. Fakat kendisi müzik tarzının Devrimci Arabesk veya protest olarak tanımlanmasına karşı çıkar. Sözlerini kendisinin yazdığı bestelerle beraber, Attilâ İlhan, Can Yücel, Nevzat Çelik, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Enver Gökçe, Ahmed Arif gibi tanınmış şairlerin şiirlerini de bestelemiştir. Genellikle şarkılarında toplumsal meseleler işlenir. Yirmi iki albümünden sadece Kervan (Karwan) diye bir Kürtçe şarkısı vardır ve bir tane de Kürtçe açılış vardır.
Ölümü;
Ahmet Kaya, 2000 yılında Hoşçakalın Gözüm isimli albümünün kayıtlarını yaparken, Paris'in Porte de Versailles semtindeki evinde bir gece kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Bu albümde Karwan isimli şarkıyı seslendirdi. Cenaze merasimi Paris Kürt Enstitüsü'nde yapıldı.
Ölümünden sonra, 2002 yılında Ahmet Kaya'nın şarkılarını 20 ünlü sanatçının söylediği Dinle Sevgili Ülkem isimli bir albüm yapılmış, Magazin Gazetecileri Derneği'nin gecesinde duyurduğu Kürtçe Karwan (Kervan) parçasının ve klibinin de bulunduğu Hoşçakalın Gözüm, Biraz da Sen Ağla albümü yayımlandı. Père-Lachaise mezarlığı bulunan mezarı 2003 yılında tekrar düzenlendi. Mezar ağırlığının yaklaşık 3,5 ton olduğu söylenmektedir. Üzerine kardelen motifleri, enstrümanlar, Kastamonu yazması, İstanbul silueti, şarkı sözleri ve büstünün bulunduğu bir mezardır. Kalsın Benim Davam.. ve Gözlerim Bin Yaşında (Aralık 2006) adlarında dört albümü daha yayınlanmıştır.
4 Eylül 2007'de, Türkiye'de kendi ismine açılan tek yer olan, Ahmet Kaya Halk Evi Batman'da açıldı. 2009 yılında AKP hükümetince mezarının Paris'ten Türkiye'ye taşınması konusunda fikirler ortaya atıldı. Ahmet Kaya'nın kabri halen Paris'in Père Lachaise Mezarlığı'nda yer almaktadır.