- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
ABD Teksas Üniversitesi Southwestern Tıp Merkezi araştırmacıları, beyinde plak oluşturan ve Alzheimer hastalığının meydana gelmesinde rol oynadığı düşünülen küçük bir protein beta-amiloide karşı deneysel bir aşı geliştirdi.
Araştırmacılar, DNA aşılarında olduğu gibi, hayvanlar üzerinde yaptıkları bir çalışma sonucunda deneysel bir aşı geliştirdi.
Bu aşı, beta-amiloide bağlanarak onu yok eden antikorları 10 kat daha fazla uyardı. Çalışma sonuçları Vaccine dergisinde yayımlandı. İleride yapılacak çalışmalarda bu aşının güvenlilik profili incelenecek ve zihinsel fonksiyonu koruyup korumadığı araştırılacak.
UT Southwestern Alzheimer Hastalık Merkezi Müdür Dr. Roger Rosenberg, geliştirilen bu antikorun beyindeki plaksız dokulara değil, yalnızca plaklı dokulara bağlandığını ve hastaların tedavisinde klinik açıdan yararlı antikorların üretilmesinde ümit verici olduğunu belirtiyor.
Daha önce yapılan bir çalışmada, koldan enjekte edilen beta-amiloid proteininin immün yanıtı tetiklediği ve beta-amiloide karşı antikor ürettiği saptanmıştı. Ancak, bu immün yanıtın kimi zaman beyinde ödeme yol açtığını keşfeden Dr. Rosenberg ve ekibi, geleneksel olmayan bir DNA aşısı geliştirmeye karar verdi.
Geliştirilen DNA aşısı beta-amiloid içermemekle birlikte, proteini kodlayan küçük bir parça beta-amiloid geni içeriyor. Bu çalışmada araştırmacılar küçük altın tanelerini beta-amiloid DNA’sı ile kapladı ve denek hayvanlarının kulaklarından enjekte etti. Vücuda girince DNA immün yanıtı uyardı ve beta-amilode karşı antikor üretildi.
Çalışmanın bir sonraki aşaması ise, bu aşının hayvan modellerinde uzun dönemdeki güvenliliğini araştırmak. Dr. Rosenberg, bu aşının 7 yılda geliştirildiğini ve önemli bir toksisiteye neden olmazsa insanlar için kullanımını da geliştireceklerini dile getirdi.
hurriyet.com
Araştırmacılar, DNA aşılarında olduğu gibi, hayvanlar üzerinde yaptıkları bir çalışma sonucunda deneysel bir aşı geliştirdi.
Bu aşı, beta-amiloide bağlanarak onu yok eden antikorları 10 kat daha fazla uyardı. Çalışma sonuçları Vaccine dergisinde yayımlandı. İleride yapılacak çalışmalarda bu aşının güvenlilik profili incelenecek ve zihinsel fonksiyonu koruyup korumadığı araştırılacak.
UT Southwestern Alzheimer Hastalık Merkezi Müdür Dr. Roger Rosenberg, geliştirilen bu antikorun beyindeki plaksız dokulara değil, yalnızca plaklı dokulara bağlandığını ve hastaların tedavisinde klinik açıdan yararlı antikorların üretilmesinde ümit verici olduğunu belirtiyor.
Daha önce yapılan bir çalışmada, koldan enjekte edilen beta-amiloid proteininin immün yanıtı tetiklediği ve beta-amiloide karşı antikor ürettiği saptanmıştı. Ancak, bu immün yanıtın kimi zaman beyinde ödeme yol açtığını keşfeden Dr. Rosenberg ve ekibi, geleneksel olmayan bir DNA aşısı geliştirmeye karar verdi.
Geliştirilen DNA aşısı beta-amiloid içermemekle birlikte, proteini kodlayan küçük bir parça beta-amiloid geni içeriyor. Bu çalışmada araştırmacılar küçük altın tanelerini beta-amiloid DNA’sı ile kapladı ve denek hayvanlarının kulaklarından enjekte etti. Vücuda girince DNA immün yanıtı uyardı ve beta-amilode karşı antikor üretildi.
Çalışmanın bir sonraki aşaması ise, bu aşının hayvan modellerinde uzun dönemdeki güvenliliğini araştırmak. Dr. Rosenberg, bu aşının 7 yılda geliştirildiğini ve önemli bir toksisiteye neden olmazsa insanlar için kullanımını da geliştireceklerini dile getirdi.
hurriyet.com
