Amour ( Aşk )

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
amour-afi%C5%9F.jpg




AŞK


Vizyon Tarihi: 28 Aralık 2012
Süre : 2sa 7dk
Yönetmen: Michael Haneke
Oyuncular: Jean-Louis Trintignant, Emmanuelle Riva, Isabelle Huppert
Tür : Dram
Ülke : Fransa , Almanya , Avusturya

Özet & detaylar

80'lerinde emekli ve eğitimli iki müzik öğretmeni olan Georges ve Anne, ilerlemiş yaşlarına rağmen geride kalan ömürlerini huzur ve mutluluk içerisinde geçiren bir çifttir. Ayrıca kendileri gibi müzisyen olan kızları Eva Avrupa'da onlarda uzakta ailesiyle yaşamaktadır.

Yaşlı çiftin sakin hayatı bir gün Anne'nin kriz geçirip, boyundan aşağısının felç olması ile altüst olur.

Georges sevgili karısına elinden geldiğince iyi bakar ama onun da yapabilecekleri sınırlıdır. Üstelik Anne'nin durumu git gide kötüleşmektedir. Georges çareyi en sonunda iki ayrı hemşire tutmakta bulur. Şimdi onca yıla yayılmış olan evlilikleri, bir kez daha bağlılık sınavı verecektir.

Usta yönetmen Michael Haneke'nin son filmi olan yarı otobiyografik yapımın başrollerini Jean-Louis Trintignant ve Emmanuelle Riva paylaşıyor. 2012 Cannes Film Festivali'nden Altın palmiye ile dönen film baş yapıtlar arasında gösteriliyor.


'' Her şey şimdiye kadar olduğu gibi devam edecek. Kötü olan daha da kötü olacak.
Böyle devam edecek ve bir gün son bulacak. ''

'' Tüm gün uyuyor. Sonra da gece uyanıyor.(…) Her gün konuşma egzersizi yapıp birlikte şarkı söylüyoruz. Ben genelde saat 5′te uyanıyorum. Kalktığımda hâlâ uyanık oluyor.''

'' Bezini değiştirip vücudunu kremliyorum. Sonra saat 7 gibi yemek yedirip bir şeyler içirmeye çalışıyorum. Bazen ikna ediyorum, bazen de edemiyorum. ''

'' Bazen çocukluğundan aklına gelenleri anlatıyor. Ya da saatlerce yardım çağırıyor.Sonra birden kıkırdamaya başlıyor. Veya ağlamaya. Hiçbirisi de görmeye değer şeyler değil. ''

'' Annenin durumu tam da beklendiği gibi, sürekli kötü. Gitgide yardıma muhtaç bir çocuğa dönüyor. Hem onun hem de benim için üzücü ve onur kırıcı bir durum. Bu halde görülmek de istemiyor. ''



Aşk ölümden güçlü olabilir mi?


Soru şu:
Onun fiziksel acılarına son verip ikinizin de ruhen 'kurtulmasına' giden yolu açmak mı yoksa bu ıstırapları bir sınav olarak kabul edip devam mı etmek? Yanıtı, yaşama nereden, nasıl baktığımıza bağlı olarak değişecek bir soru.

Ama aşk, hep aynı aslında: Hayatınızı, sizin için de attığını bildiğiniz başka bir kalbe bağlanarak geçirmek ve bu canlıyla sevgili, cinsel eş, arkadaş, dost, giderek onun her şeyi, kardeşi, annesi, babası, çocuğu olarak ilişkiyi sürdürmek, mucizevî olduğu kadar masalsı da. Sadece bir tek korku, bu masalın üzerine karanlığı çöktürebilir: Ölüm!

Michael Haneke, âşık olmaktan kaçmaya çalışanların düşünmeye bile cesaret edemedikleri, korku ve bu ruhsal fırtınanın tam da gözüne girerek seyirciyi kaskatı gerçekle yüzleştiriyor. İşte tam da bunu yaptığı için, girişte sorduğum soru önem kazanıyor.

Aşk, korkunun üzerine giderek ölümde de ayrılmamak mıdır?

Filmden çok etkilendim. Hatta o kadar derinden etkilendim ki final tam anlamıyla ters etki yaptı diyebilirim. Doğrusu böyle bir final beklemiyordum ve aşkın boyutundan şüphe duymaya başladım. Bir insan bir diğerini acılarına son vermesini sağlayacak kadar çok sevebilir mi?

İnsan sevdiğine kıyabilir mi? Bilmiyorum gerçekten hala şoktayım. Ben aşkımın acısına son vermektense kendi yaşamıma son verirdim evet kesinlikle yada ikimiz beraber gitmeliyiz sonsuzluğa... ölümde de aşkımız devam etmeli

İçimdeki Deniz' den sonra en çok etkilendiğim ikinci engelliler konulu film ''Amour'' yani Aşk. İzlemenizi ve yorum yapmanızı çok isterdim. Filmin temposu oldukça ağır olmakla birlikte sinemaseverlerin izlerken sıkılmayacağını düşünüyorum ve özellikle felç geçirmiş, engelli yakınına sahip izleyicinin çok daha fazla üzüleceğini hatırlatmak istiyorum.

Ben kesinlikle tavsiye ediyorum izlemenizi ama tercih sizin.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54

İçimdeki Deniz' den sonra en çok etkilendiğim ikinci engelliler konulu film ''Amour'' yani Aşk.


Bu cümlemi geri almak isterdim ama yapamadım o yüzden düzeltiyorum en çok etkilendiğim ikinci film demek diğerlerine haksızlık olur :( Black ve Lorenzo'nun yağı yada Candostuma...o yüzden artık sıralama yapmıyorum ama yine de çok güzeldi diyorum.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst