Ampute Atlet Oscar Pistorius, Dünya Şampiyonası’nda Boy Gösterecek.!

  • Konuyu başlatan Fırtına
  • Başlangıç tarihi
F

Fırtına

Guest
6460.jpg



“Bacakları olmayan en hızlı adam” lakaplı ünlü atlet, 27 Ağustos’ta Güney Kore’de başlayacak şampiyona için Güney Afrika Milli Takımı’nın kadrosuna dahil edildi. Pistorius, 400 ve 4x400 bayrakta madalya kovalayacak.

AZMİN zaferi... “Ampute” atlet Oscar Pistorius, insanoğlunun engelli olsa da neler başarabileceğinin en büyük kanıtı olarak tarih yazmaya devam ediyor. 24 yaşındaki sprinter, 27 Ağustos’ta Güney Kore’de başlayacak Dünya Atletizm Şampiyonası için, Güney Afrika Milli Takımı’na davet edildi. Pistorius’un 400 metre ve 4x400 bayrak yarışlarında koşacağı açıklandı. Böylece ilk kez büyük bir organizasyonda bir ampute atlet, normal atletlerle aynı anda yarışmış olacak.

IAAF yasakladı, CAS izin verdi;

Doğuştan fibula kemiği olmayan ve karbon liflerinden yapılmış protez bacaklarla koşan 24 yaşındaki Pistorius, ilk kez 2007’de normal atletlerle birlikte yarışlara katılmıştı. 14 Ocak 2008’de Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği (IAAF), Pistorius’a, protezleri kendisine avantaj sağladığı gerekçesiyle, büyük organizasyonlarda yarışma izni vermemişti. CAS ise itiraz üzerine, 16 Mayıs 2008’de bu kararı kaldırmıştı. Ancak bu kez de Güney Afrikalı yetkililer, Pistorius’u Pekin Olimpiyatları kadrosuna dahil etmemişti.

İtalyan kökenli, Lazio taraftarı;

Pistorius, bu yıl 19 Temmuz’da 400 metrede 45.07 koşarak, dünya şampiyonası ve olimpiyat A barajını geçtikten sonra, Güney Afrikalı yetkililer tarafından milli takım kadrosuna dahil edildi. Tam adı Oscar Leonard Carl Pistorius olan 24 yaşındaki ünlü atletin lakaplarından biri de Ridley Scott’un ünlü filminden esinlenerek takılan “Blade Runner...” İtalyan kökenli bir aileden gelen Pistorius, koyu bir Lazio taraftarı olarak biliniyor. Ampute atlet, hayır amacıyla 2008’de bir de müzik albümüne katkıda bulundu.
 
F

Fırtına

Guest
'Çita' bacaklarıyla pistleri ağlatacak.!

6519.jpg



Protez bacaklarıyla engelli olmayanların katıldığı uluslararası bir turnuvada ülkesini temsil etmek için verdiği mücadeleyi kazanan Güney Afrikalı atlet Pistorius iddialı;

Kazanacağım.!!!

Dünya çatışmalar ve ekonomik krizle boğuşurken, geçen hafta spor sayfalarında yer alan küçük bir haberin kahramanı, öyküsüyle tüm insanlığa umut verdi.

Bu öykü Güney Afrikalı Oscar Pistorius'a ait;

1986'da dünyaya gelen Pistorius, doğuştan yürüme engelliydi. Aslında bacakları vardı, ancak içinde kemikleri eksikti. 11 aylıkken iki bacağı da diz altından kesilen Oscar hayata küsmek yerine sımsıkı tutundu. Önce rugby, ardından su topu ve tenis oynadı. Ocak 2004'te ise hayatını değiştirecek olan spora "adım" attı. Bacaklarının eksik olan kısmına protezlerini taktı ve koştu. 18 yaşında Atina'daki Engelli Olimpiyatları'na katıldığında 100 metrede birinciliği kazanarak altın madalyaya ulaştı. Rekor üzerine rekor kırıyordu. "Dünyanın bacaksız en hızlı adamı" olarak anılmaya başlanan ve protezinin şekli ve hızlılığı nedeniyle 'Çita Atlet' denilen Oscar'ın hedefi çok daha yüksekti. Engelsizleri, yani iki bacaklıları yenmek için uluslararası turnuvalara katılmak istiyordu. Fakat karşısında büyük bir engel vardı; Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği (IAAF)

"PROTEZ AVANTAJDIR" ENGELİ

Oscar'ın 7 yıl önce taktığı özel üretim "Cheetah Flex Foot" adlı protez bacakları, Güney Afrikalı atletin çok daha hızlı koşmasını sağlıyor ve IAAF'e göre engelli olmayan atletler karşısında üstünlük sağlıyordu. "Ben uluslararası olimpiyatlara katılmak istiyorum" diyen Oscar'a IAAF'ten ilk yanıt 2007'de geldi; "Bir atlete avantaj sağlayan ve diğer atletlerde olmayan tekerlek, yay veya diğer aletlerin kullanımı yasaktır." İncelemeler sonucunda Oscar'ın protezlerinin gerçek bacaklarla koşanlardan yüzde 25 daha az enerji harcadığı ve vücudu kaldırmak için yüzde 30 daha az mekanik hareket yaptığı belirlendi.

GÖZE LAZER BİLE YAPILIYOR

14 Ocak 2008'de Güney Afrikalı atletin, 2008 Pekin Olimpiyatları dâhil IAAF'nin uluslararası turnuvalarında yarışamayacağına karar verildi. Pistorius'a hak verenler ise sporda ilginç bir tartışma başlatmışlardı. Çünkü atletlerin zaten kendilerini dönüştürdüklerini belirten birçok uzman, görüşlerini keskinleştirmek için lazer ameliyatı olan beyzbol oyuncularını örnek gösteriyordu. Kararın taşındığı Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'nin açıklaması ise hukuk mücadelesine son noktayı koydu;

"Önceki incelemelerde Oscar'ın yarışın başlangıç ve hızlanma anlarında yaşadığı dezavantaj göz önüne alınmamıştır. Yapılan tüm değerlendirmeler sonucunda sporcunun engelli olmayan atletlerden herhangi bir üstünlüğü olmadığı belirlenmiştir.."

İşte sonunda yasal engeller aşılmıştı. Sıra 400 metre elemelerinde Olimpiyat Takımı'na katılmak için gereken 45.5 saniye eşiğini geçmekteydi. Oscar, 19 Temmuz'da 45.07 saniyelik derece elde etti. Güney Afrika Atletizm Federasyonu da, 8 Ağustos'ta açıklama yaparak, atletin bu ayın sonunda Güney Kore'deki IAAF Uluslararası Atletizm Şampiyonası'na katılmaya hak kazandığını duyurdu. Kararın açıklanmasından sonra Sabah'a "Tüylerim diken diken oldu" diyen başarılı atlet Oscar, şunları söyledi: "Hayatım boyunca uluslararası bir şampiyonada koşabilmeyi hayal etmiştim. Herkesten hızlıyım. Kazanacağım. Bu yaşamının en gurur verici anı.. O gün en büyük günüm olacak.."
 
F

Fırtına

Guest
Engelli atlet yarı finale kaldı

6593.jpg



Dünya Atletizm Şampiyonası’nda Güney Afrika adına yarışan ampute atlet Oscar Pistorius, 400 metre elemelerinde serisinde 3. olarak yarı finale kaldı.

Bir Dünya şampiyonasında yarışan ilk ampute atlet olan Pistorius, 45.39’uk derecesiyle yarınki yarı finalde yarışmaya hak kazandı. Yarış sırasında bazı taraftarların Pistorius lehine tezahürat yaptıkları görüldü.

Doğuştan fibula kemiği olmayan ve karbon liflerinden yapılmış protez bacaklarla koşan 24 yaşındaki Pistorius, Daegu’da düzenlenen Dünya Atletizm Şampiyonası’nda mücadele edecek Güney Afrika milli takımına çağrılmıştı. Pistorius, 4x400 metre bayrak yarışında da mücadele edecek.
 
F

Fırtına

Guest
Dünyanın en hızlı engellisi!

6606.jpg



Güney Kore’nin Daegu şehrinde yapılan 13. Dünya Atletizm Şampiyonasının en çok konuşulan iki sporcusu Usain Bolt ve Oscar Pistorius oldu.

Dünyanın en hızlı sporcusu olan Jamaikalı Bolt, erken çıkış yaparak elendi. Protez bacaklarıyla katılan Oscar Pistorius da engelsizlerle yarışan tarihin ilk atleti oldu. Şampiyona tarihine, “ilk ampute atlet” olarak adını yazdıran ve 400 metrede yarı finale yükselerek bir ilke imza atan 25 yaşındaki Güney Afrikalı Oscar Pistorius, finale yükselemedi.

Ancak, ampute atletin hayatı tam bir azim hikayesi;

TAM BİR SPORCU

Doğuştan kaval kemiği ve topukları olmayan Pistorius’un 11 aylık iken ayakları kesildi. Yerine protez takıldı. Hareketli bir çocuk olan Oscar’ın spora karşı, müthiş bir yatkınlığı vardı. Koşmayı seviyordu. Ama arkadaşları kadar hızlı değildi. Üstelik okuldaki çocuklar, onun bu durumuyla dalga geçiyordu. Buna çok üzülen Küçük Oscar, kendini spora adadı. Zamanla birçok dalda mücadele eden bir sporcuya dönüştü. Tenis ve kriketle uğraştı, sutopu ve ragbi oynadı. Diz ameliyatından sonra ragbiyi bıraktı. Ama önüne yeni bir kapı açıldı; Atletizm. Bu alanda kısa bir sürede büyük mesafeler aldı. 2004’te Atina’daki Paralimpik Oyunlarında dünya rekoru kırdı. Ertesi yıllarda da girdiği yarışlardan madalya ile döndü.

ENGELLİLERE İLHAM KAYNAĞI

Aldığı başarılar Oscar’ı tatmin etmedi. Genç sporcu Uluslararası Atletizm Federasyonuna başvurarak, normal atletlerle birlikte yarışmak istediğini bildirdi. Ama federasyon, “Protezler hafif oldukları için avantaj sağlayabilir. Ayrıca ayak olarak kullanılan kısımlar daha uzun, yani Oscar her adımda daha fazla alan kaplıyor” diyerek engelsizlerle birlikte yarışmasına karşı çıktı. Bununla da kalınmadı ve genç sporcunun Dünya Şampiyonası ve Olimpiyatlar gibi büyük organizasyonlara katılması yasaklandı. Bunun üzerine Pistorius, Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesinin kapısını çaldı. İtiraz üzerine incelemeler yapıldı. Protezin aslında avantaj değil, dezavantaj sağlayabileceği görüldü.

Zira, kaygan zeminde ve rüzgarda protezlerin kontrolü çok zorlaşıyordu. 80.5 kiloluk atletin 200 metrelik koşuda harcadığı enerji, 355 kiloyu yerden 1 metre kaldırırken harcanan enerjiye eşitti. Sonunda Oscar’ın olimpiyatlara katılmasına izin verildi. 2008 Pekin Olimpiyatlarında piste çıkan Oscar, 100 metrelik koşuyu 11.17’lik dereceyle kazandı. Oscar’ın annesi, oğlunun başarılarını göremeden 4 yıl önce vefat etti. O daha çocukken, büyüdüğünde okuması için ona bir mektup yazan annesi, şöyle demişti: “Yarışı kaybeden sonuncu gelen kişi değil, sadece bakmakla yetinen ve asla koşmayı denememiş kişidir.” Milyonlarca engelliye ilham olan genç sporcu, son olarak Daegu’da 400 metre yarı finalinde 46.19’luk derece elde etti.


Oscar Pistorius ÇİTA İLE KOŞUYOR

Oscar Pistorius günlük hayatta normal protezlerini, spor yaparken ise karbon elyafından yapılma ‘J’ şeklindeki “Cheetah” (Çita) adı verilen özel protezleri kullanıyor. Dünyanın en hızlı hayvanı olan çitanın bacak yapısından esinlenerek, ampute atletler için özel olarak tasarlanan esnek-ayak, protez dünyasının Mercedes’i olarak anılıyor. İzlandalı bir şirketin ürettiği protezlerin her biri 15-18 bin dolar değerinde. Oscar bunlarla koşarken düştüğünde 3-4 kez zıplayıp 10 metre ilerde kendini ancak durdurabildiğini söylüyor. Bu protezlerle her adımı 2.7 metre olduğu için eleştiriliyor. Ama kaygan zeminde ve rüzgarda protezlerin kontrolü çok zorlaşıyor. Aletin her biri 1 kilo 200 gram.
 
F

Fırtına

Guest
Pistorius'a gün doğdu

6593.jpg



13. Dünya Atletizm Şampiyonası'nda, 4x400 metre bayrak yarışı elemelerinde yarışan Güney Afrikalı ampute atlet Oscar Pistorius, bugünkü finalde yarışacak takıma alınmadı.

Güney Afrika'nın takımının finale çıkmasına katkıda bulunan 24 yaşındaki Pistorius'un elemelerde yeterince başarılı olmadığı için finalde yarışacak takıma alınmadığı bildirildi.

Pistorius, Twitter hesabındaki mesajında, kararın kendisini ''yıktığını'' belirtti.

Bu karara rağmen Güney Afrika takımının 4x400 metrede ilk 3'e girmesi halinde, Pistorius oyunlardan madalyayla ayrılabilecek. Pistorius elemelerde yarıştığı için takımıyla birlikte podyuma çıkabilecek.

Doğuştan fibula kemiği olmayan ve karbon liflerinden yapılmış protez bacaklarla koşan Pistorius, 4x400 metre bayrak yarışı elemelerinde ilk sırada koşmuştu.

Pistorius, şampiyonada 400 metrede de yarı finalde elenmişti.
 
F

Fırtına

Guest
Ayağı yoksa yüreği var!

13. Dünya Atletizm Şampiyonası Güney Kore‘de yapıldı. Sanırım, Jamaikalı Usain Bolt‘un yanlış çıkış kurbanı olması şampiyonaya damga vuran en önemli olaydı. Çünkü dünya, vatandaşı Yohan Blake‘in 9.92’lik derecesini değil, ‘tek’ hatalı çıkışla diskalifiye olan “uçan adam“ı konuştu.

Ancak bu şampiyonaya bir başka atlet daha damga vurdu; Oscar Pistorius... Doğuştan iki bacağında da fibula kemiği olmayan ve karbon liflerinden yapılmış protez bacaklarla koşan 24 yaşındaki Pistorius, şampiyonın 400 metre çeyrek finalinde başarılıydı; adını yarı finale yazdırdı. Tüm sporseverleri ekrana bağlayan Pistorius, yarı finalde başarılı olamadı. Ancak, elemeleri kazanması ve adını yarı finallere taşıması atletizm tarihinde bir ilkti.!

Bir düşünün; 400 metrede yarışan bir Türk atleti yok. Bizi bırakın, atletizmde başı çeken birçok ülkenin sporcusu elenmişken, engelli atlet Pistorius koşuyor.

Bu nasıl bir azim, bu nasıl bir sporcu ruhudur? Demek ki, insanoğlu bir şeye azmederse, onu başarıyor. Ancak bunun arkasında sarsılmaz bir irade, bitmez tükenmez bir azim olmalı. Sporcu, önce kendini mağlup etmesini bilmeli... Efsane Amerikalı bisikletçi Lance Armstrong da böyle değil miydi? Uzun süre kanserle mücadele eden bisikletçi, Fransa Bisiklet Turu‘nu tam 6 kez kazanarak ulaşılması zor bir rekora imza atmıştı. Tarihte emsalleri nadirdir.

TARİH DEMİŞKEN...;

Yıl 1974... Dünya Ağır Sıklet Boks Şampiyonu 1.96’lık dev George Foreman... Muhammed Ali ise hapisten çıkmış, alt klasman boksörlerini döve döve gelmiş Foreman’ın karşısına... Kimse Ali’ye şans vermiyor. Çünkü Foreman tüm rakiplerini -tıpkı Mike Tyson’ın yaptığı gibi- iki üç raundda indiriyor.

Muhammed Ali, rakibinin gücünü biliyordu. Bunun için idmanlarını uzun bir süre Afrika’da sürdürdü. Ve öyle ağır çalışmalar yaptı ki, birkaç kez baygın düştü. Yani önce kendini mağlup etti Ali.! Tarihler, 1974’ün Ağustos’unu gösterdiğinde, Filipinler‘in başkenti Manila‘da o unutulmaz randevu gerçekleşti. Ve bütün zamanların en büyük boksörü olarak kabul edilen Muhammed Ali, 8. raundda Foreman’ı bir çınar gibi deviriverdi.

İşte Oscar Pistorius, işte Lance Armstrong ve işte Muhammed Ali...;

17 yaşında dünya şampiyonu olan Hamza Yerlikaya‘da, yine aynı yaşlarda 1988 Seul Olimpiatları‘nda ağırlığının 3 katından fazlasını kaldıran tek halterci olan Naim Süleymanoğlu‘nda aynı ruhun izlerini yakaladık.

Zamanımızın her türlü şartlarla donatılmış, milyarder sporcuları... Bu ruhtan biraz da siz edinseniz.?!
 
Tekerlekli Sandalye
Üst