- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Sayın Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN iktidara geldiği günden bu yana engellilerin hayatında çok şey değişti. Neredeyse Cumhuriyet tarihinin tümünde engellilere yönelik olarak geliştirilen imkanların ve hizmetlerin tamamından fazlası AKPARTİ iktidarındaki son 10 yılda engellilerin hizmetine sunuldu. Engelli memur kontenjanında istihdam edilenlerin sayısındaki 5 katı bulan artış, bakım hizmetlerinin sosyal güvence şartı aranmaksızın tüm engelli ailelerine sunulması, biraz yavaş yürüse de kamusal alanların ulaşılabilir olmasına yönelik faaliyetler tamamıyla Başbakanın engellilerin sorunlarıyla yakından ilgilenerek çözüm bulma isteğinden kaynaklanıyor. Engelli camiasının Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN'a yönelik teveccühünde de Başbakanın bu içten yaklaşımın önemli bir payı vardır.
Başbakanın engelli vatandaşlara ve ailelerine yaptığı önemli katkılar arasında 2005 yılında çıkarılan Özürlüler Kanunuyla birlikte 2022 sayılı Kanun kapsamında ödenen aylıklarda yüzde 300'ü bulan artışlar yapması ve engelli yakınına evde bakanlara ödenen bir asgari ücret tutarındaki evde bakım ücreti ödemesi de var. Halen 400.000'den fazla aile ayda bir net asgari ücret tutarında evde bakım ücreti ödemesi alıyor. Bu ödemenin Hazineye toplam maliyeti ise yıllık 3 milyar TL'yi buluyor.
Diğer yandan 2022 sayılı Kanun kapsamında, özür oranı %40-69 arası olan engelliler aylık 365,30 TL, özür oranı %70 ve üzeri olan engelliler ile 18 yaş altı engellilerin yakınları da aylık 243,53 TL ödeme alıyorlar. Sosyal güvencesi olmayan ve Kanunda öngörülen gelirden daha düşük geliri olan 65 yaş üstü yaşlılar da 121,76 TL ödeme alıyorlar. Bu tutarlar 2005 yılında Özürlüler Kanunuyla yapılan değişiklikle yüzde 200 ile 300 arasında artış yapılarak ulaşılan tutarlar…
Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünün istatistikleri incelendiğinde 668 bini yaşlı, 560 bini engelli ve engelli yakını olmak üzere yaklaşık 1.228.355 vatandaşımız bu aylıktan faydalanıyor. Başbakan yaşlılık ve engellilik konularının gündeme geldiği toplantılarda hem aylıklarda yapılan artışı hem de bu yardımlardan faydalanan vatandaşların sayısındaki artışı övünçle belirtiyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasıyla birlikte, devletin engelli, yaşlı, kadın gibi dezavantajlı kesimlerine yönelik sosyal yardım ve hizmet politikalarının tek elden belirleneceği umuduyla geçmişte yapılan yanlışların geride kalacağına ve tutarlı politikalar üretileceğine dair genel bir kanaat oluşmuştu. Ancak geride kalan iki yıllık dönem bu olumlu kanaatin ve umutların yerini karamsar bir havaya bıraktı. Neredeyse iki yıl önce taslağı hazırlanan "Sosyal Yardım ve Hizmet Kanunu Taslağı"nda arpa boyu dahi yol alınamadı.
Olumlu gelişmelerin gerçekleşmemesi bir yana son dönemde Bakanlık tarafından yürürlüğe konulan mevzuat değişikliklerinin sosyal açıdan dezavantajlı kesimlere daha önceden verilen hakları geri almaya yönelik sonuçlar doğurduğu görülüyor. Bunun en somut örneği 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz Ve Kimsesiz Türk Vatandaşları İle Özürlü Ve Muhtaç Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Yönetmelikte yapılan değişiklikler.
Söz konusu Yönetmelik 25.01.2013 tarihli ve 28539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelik ile birlikte 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunda belirtilen aylıklardan yararlanabileceklerin başvuru şekli, hak sahipliğinin tespiti, kontrolü ve aylıkların ödenmesine ilişkin usul ve esaslar yeniden belirlendi. Söz konusu Yönetmelikte yapılan değişiklikler, özellikle hak sahipliğinin belirlenmesinde hane halkı yaklaşımının esas alınması ve gelirin değerlendirmesinde yeni bir hesaplama formülünün devreye girmesi açısından önem taşıyor. Yapılan bu değişikliklerin engelliler ve yaşlılar açısından sonuçları sahada kendini göstermeye başladı ve çok sayıda vatandaşın maaşı kesildi. Hane halkı yaklaşımının ve Yönetmeliğin geçici birinci maddesiyle getirilen yeni gelir hesaplamasının devreye girmesi ile birlikte Sosyal Yardımlaşma Vakıflarınca yapılan denetimler sonucunda geliri yeniden hesaplanan birçok vatandaşın maaşları kesilmeye başlayacak.
Hayati önem taşıyan sorular şunlar: 1- Sayın Bakan imzasıyla yayımlanan bu Yönetmeliğin muhtemel sonuçlarından haberdar mı? 2- Bu yönetmelikten sonra kaç vatandaşın maaşı kesildi? Maaşları kesilen vatandaşların mağduriyetlerini giderecek yeni bir sosyal destek düşünüyor musunuz?
Mevzuat değişikliğinin altı yüz bin kişinin maaşının kesilmesi gibi radikal sonuçlarının olması olacak bir mevzuat değişikliği yapılması ve bu değişikliklerin sonuçlarının 2014 seçimlerinin hemen öncesinde sahaya yansıyacak olması bu soruyu daha kritik bir hale getiriyor. Yapılması gereken Yönetmeliğin bir an önce değiştirilmesi… Sayın Bakan, her fırsatta yanlarında olduğunuzu belirttiğiniz ve aynı karede gülümseyen fotoğraflar çektirdiğiniz engelli ve yaşlı vatandaşlarımız şimdi sizden bu sorunun cevabını bekliyor.
Ya bekleyin ve görün diyeceksiniz ya gereğini yapacaksınız ya da sonuçlar ortaya çıkmaya başlayınca sayın Başbakan bu konuda gereğini yapacaktır.
SGK Rehberi
Başbakanın engelli vatandaşlara ve ailelerine yaptığı önemli katkılar arasında 2005 yılında çıkarılan Özürlüler Kanunuyla birlikte 2022 sayılı Kanun kapsamında ödenen aylıklarda yüzde 300'ü bulan artışlar yapması ve engelli yakınına evde bakanlara ödenen bir asgari ücret tutarındaki evde bakım ücreti ödemesi de var. Halen 400.000'den fazla aile ayda bir net asgari ücret tutarında evde bakım ücreti ödemesi alıyor. Bu ödemenin Hazineye toplam maliyeti ise yıllık 3 milyar TL'yi buluyor.
Diğer yandan 2022 sayılı Kanun kapsamında, özür oranı %40-69 arası olan engelliler aylık 365,30 TL, özür oranı %70 ve üzeri olan engelliler ile 18 yaş altı engellilerin yakınları da aylık 243,53 TL ödeme alıyorlar. Sosyal güvencesi olmayan ve Kanunda öngörülen gelirden daha düşük geliri olan 65 yaş üstü yaşlılar da 121,76 TL ödeme alıyorlar. Bu tutarlar 2005 yılında Özürlüler Kanunuyla yapılan değişiklikle yüzde 200 ile 300 arasında artış yapılarak ulaşılan tutarlar…
Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünün istatistikleri incelendiğinde 668 bini yaşlı, 560 bini engelli ve engelli yakını olmak üzere yaklaşık 1.228.355 vatandaşımız bu aylıktan faydalanıyor. Başbakan yaşlılık ve engellilik konularının gündeme geldiği toplantılarda hem aylıklarda yapılan artışı hem de bu yardımlardan faydalanan vatandaşların sayısındaki artışı övünçle belirtiyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kurulmasıyla birlikte, devletin engelli, yaşlı, kadın gibi dezavantajlı kesimlerine yönelik sosyal yardım ve hizmet politikalarının tek elden belirleneceği umuduyla geçmişte yapılan yanlışların geride kalacağına ve tutarlı politikalar üretileceğine dair genel bir kanaat oluşmuştu. Ancak geride kalan iki yıllık dönem bu olumlu kanaatin ve umutların yerini karamsar bir havaya bıraktı. Neredeyse iki yıl önce taslağı hazırlanan "Sosyal Yardım ve Hizmet Kanunu Taslağı"nda arpa boyu dahi yol alınamadı.
Olumlu gelişmelerin gerçekleşmemesi bir yana son dönemde Bakanlık tarafından yürürlüğe konulan mevzuat değişikliklerinin sosyal açıdan dezavantajlı kesimlere daha önceden verilen hakları geri almaya yönelik sonuçlar doğurduğu görülüyor. Bunun en somut örneği 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz Ve Kimsesiz Türk Vatandaşları İle Özürlü Ve Muhtaç Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Yönetmelikte yapılan değişiklikler.
Söz konusu Yönetmelik 25.01.2013 tarihli ve 28539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelik ile birlikte 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunda belirtilen aylıklardan yararlanabileceklerin başvuru şekli, hak sahipliğinin tespiti, kontrolü ve aylıkların ödenmesine ilişkin usul ve esaslar yeniden belirlendi. Söz konusu Yönetmelikte yapılan değişiklikler, özellikle hak sahipliğinin belirlenmesinde hane halkı yaklaşımının esas alınması ve gelirin değerlendirmesinde yeni bir hesaplama formülünün devreye girmesi açısından önem taşıyor. Yapılan bu değişikliklerin engelliler ve yaşlılar açısından sonuçları sahada kendini göstermeye başladı ve çok sayıda vatandaşın maaşı kesildi. Hane halkı yaklaşımının ve Yönetmeliğin geçici birinci maddesiyle getirilen yeni gelir hesaplamasının devreye girmesi ile birlikte Sosyal Yardımlaşma Vakıflarınca yapılan denetimler sonucunda geliri yeniden hesaplanan birçok vatandaşın maaşları kesilmeye başlayacak.
Hayati önem taşıyan sorular şunlar: 1- Sayın Bakan imzasıyla yayımlanan bu Yönetmeliğin muhtemel sonuçlarından haberdar mı? 2- Bu yönetmelikten sonra kaç vatandaşın maaşı kesildi? Maaşları kesilen vatandaşların mağduriyetlerini giderecek yeni bir sosyal destek düşünüyor musunuz?
Mevzuat değişikliğinin altı yüz bin kişinin maaşının kesilmesi gibi radikal sonuçlarının olması olacak bir mevzuat değişikliği yapılması ve bu değişikliklerin sonuçlarının 2014 seçimlerinin hemen öncesinde sahaya yansıyacak olması bu soruyu daha kritik bir hale getiriyor. Yapılması gereken Yönetmeliğin bir an önce değiştirilmesi… Sayın Bakan, her fırsatta yanlarında olduğunuzu belirttiğiniz ve aynı karede gülümseyen fotoğraflar çektirdiğiniz engelli ve yaşlı vatandaşlarımız şimdi sizden bu sorunun cevabını bekliyor.
Ya bekleyin ve görün diyeceksiniz ya gereğini yapacaksınız ya da sonuçlar ortaya çıkmaya başlayınca sayın Başbakan bu konuda gereğini yapacaktır.
SGK Rehberi
