Bakan Selma Aliye Kavaf'tan Engelliler Haftası Mesajı.!

  • Konuyu başlatan Fırtına
  • Başlangıç tarihi
F

Fırtına

Guest
Selma%20Aliye%20Kavaf.jpg



Özürlüler, toplumun ayrılmaz bir parçasıdır. Özürlülerin sorunları, yalnızca onları ve ailelerini değil, tüm kesimleri kuşatan ve bütüncül bir anlayışla ele alınması gereken toplumsal sorunlardır.

Sağlıklı her bireyin, aynı zamanda bir özürlü adayı olabileceği gerçeği göz önüne alınırsa, özürlülüğün insana ne denli yakın olduğu daha iyi anlaşılacaktır.

Özürlülerin hayatın her alanında kimseye muhtaç olmadan hayatlarını sürdürebilmeleri temel bir insan hakları konusudur. Özürlülerin güven içinde ve özgürce sosyal hayata katılmaları, üretken, bilgili ve bilinçli, insan haklarına dayalı onurlu bir yaşam sürmeleri ana hedefimizdir. Bu bağlamda, özürlü vatandaşlarımızın maruz kaldığı eşitsizlikleri ortadan kaldırmak, istihdam yoluyla özgürleşmelerini sağlamak, yaşam koşulları ve bakım hizmetlerini iyileştirmek, ön yargılarla mücadele etmek ve onlara güvenli bir gelecek sunmak, özürlü politikalarımızın temelini oluşturmaktadır.

Hükümetimizin özürlü politikası, hak temellidir. Bunun en önemli göstergelerinden biri de "sessiz devrim" olarak nitelendirilebilecek, 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5378 sayılı Özürlüler Kanunu'dur. Kanun, ilkesel düzeyde ve bütüncül karaktere sahip özürlülük alanında temel hak ve hizmetlerden yararlanma, fırsat eşitliği oluşturmanın yanı sıra, özürlülere yönelik hizmet sunumu ve uygulamalarda belirli bir standardın sağlanmasında bağlayıcı olmuştur. Ayrıca, Özürlüler Kanunu ile ilk defa özürlülere karşı yapılan ayrımcı uygulamalara ceza hükmü getirilmiştir.

Bu çerçevede, Birleşmiş Milletler Özürlü Kişilerin Hakları Sözleşmesi imzalanmış, Türkiye'nin özürlü politikalarının sözleşme çerçevesinde oluşturulması kabul edilmiştir.

Özürlü maaşı alan kişi sayısı 2002 yılında 262.378 kişi iken 2011 yılında 519.093 kişiye ulaşmıştır. 2002 yılı başında 24,48 TL olan maaş tutarı 2011 yılında özür oranı % 40-69 arasında olanlar için 210,80 TL'ye, özür oranı % 70 ve üzerinde olanlar için 316,20 TL'ye yükseltilmiştir. Ayrıca, Özürlüler Kanunu ile 18 yaşın altındaki özürlülere de ilk defa 210,80 TL aylık bağlanmıştır.

2002 yılında, kamu kurumlarında ve özel sektörde istihdam edilen özürlü işçi sayısı 10.883 kişi iken, 2011 yılı Mart ayı itibari ile kamu kurumlarında ve özel sektörde işçi olarak istihdam edilen özürlü işçi sayısı 32.257 kişiye ulaşmıştır. Nisan 2002 tarihi itibari ile kamu kurumlarında istihdam edilen özürlü memur sayısı 5.777 iken, Ekim 2010 tarihi itibari ile bu sayı 18.787 kişiye ulaşmıştır. Özürlülerimizin istihdam imkânlarını arttırmak yönündeki çalışmalarımız kararlılıkla ve kesintisiz biçimde devam etmektedir.

İhtiyacı olan tüm özürlü çocukların özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinden ücretsiz yararlanması temin edilmiştir. "Özel Eğitime Gereksinim Duyan Öğrencilerin Ücretsiz Taşınması Projesi" sonrası öğrencilerin okullara ücretsiz ulaşımının sağlanması uygulaması başlatılmıştır. 2006 yılında bu kapsamda 16 bin öğrenci taşınırken, 2011 yılı Mart ayı itibariyle 36.500 öğrencinin taşınması için 45 trilyon lira ödenek tahsis edilmiştir.

2002 yılında kaynaştırma eğitimden ve özel eğitimden yararlanan öğrenci sayısı 53.306 iken, 2010 yılında bu sayı 127.515 olmuştur. 2002 yılında 20 mesleki eğitim projesinden 382 kişi yararlanırken, 2010 yılında 1.220 projeden 23.281 kişi yararlanmıştır.

"Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyasının ikinci yılında eğitim gören özürlü sayısında yüzde 109 oranında bir artış sağlanmıştır. Kampanyamızın başladığı 2009 yılında eğitim gören özürlü sayısı yaklaşık 150 binken bugün bu rakam 316 bine ulaşmıştır. Uygulamanın başlatıldığı 2007 yılında özel özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden 181.878 kişi faydalanırken 2011 yılında 223.920 kişi faydalanmıştır. Ayrıca özel eğitimde görevli öğretmen sayısı da 2.800'den 6.000'e çıkmıştır.

Ülkemizde ilk defa 2007 yılından itibaren evde veya özel bakım merkezlerinde sunulan bakım hizmetlerinin ücretinin ödenmesi temin edilmiştir. 2007 yılında bakım hizmetinden 31 bin kişi yararlanırken, 2011 yılında bu sayı 306 bini aşmıştır. Mayıs 2011 tarihi itibari ile evde bakım için kişi başı ödenen aylık ücret ise 570 liraya çıkarılmıştır.

Özürlü vatandaşlarımız vergi konusunda da birçok yeni imkâna kavuşturulmuştur. Özürlülere destek olmak amacıyla eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programları Katma Değer Vergisinden istisnadır. Ayrıca, özürlünün sahip olduğu bir evi emlak vergisinden muaf tutulmuştur. Bu çerçevede, vergi indiriminden yararlanan kişi sayısı 1999 yılına kıyasla 2010 yılında yaklaşık olarak % 193 oranında artarak 16.901 kişi olmuştur.

Özürlüler Kanunu ve son yasal düzenlemelerle ulaşılabilir bir çevre için belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan hizmetlerinin 2012 yılına kadar özürlülerin de ulaşımına uygun olması için gerekli tedbirleri alacaklardır. Yapılacak çalışmaların programlanması ve uygulamada dikkat edilecek hususların belirlenmesi amacıyla 12 Temmuz 2006 tarihli Başbakanlık Genelgesi yayımlanmış, yasal hükümlerin kısa, orta ve uzun vadeli eylem planları hazırlanmıştır.

"Herkes için ulaşılabilir bir Türkiye" için Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından "Ulaşılabilirlik Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu" oluşturulmuştur.

26 Nisan 2011 tarihinde Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan "Şehir içi Toplu Taşıma Hizmetinde Yer Alan Otobüslerin Özürlülerin Kullanımına Uygun Duruma Getirilmesi İle İlgili Genelge" yayımlanmıştır. Söz konusu genelgeye göre, şehir içi toplu taşıma araçları hareket engelli yolculara uygun hale getirilecektir.

Özürlüler Kanunu ile öngörülen; işitme özrü, dil ve konuşma bozukluğu olan bireylerin iletişim ihtiyaçlarını desteklemek için ülkemizde ilk kez Ulusal İşaret Dili oluşturulması için çalışmalara başlanmıştır.

12 Eylül 2010'daki halk oylaması sonrası kabul edilen Anayasa değişikliğiyle, özürlü vatandaşlarımız için pozitif ayrımcılık uygulamalarının önü açılmıştır.

Yerel dinamikleri harekete geçirerek, toplumsal bütünleşmenin sağlanmasına ve özürlülüğün önlenmesine katkıda bulunmak amacıyla Özürlüler Destek Programı (ÖDES), Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesi'nde pilot olarak başlatılmıştır. Bütün illerimizi kapsayacak olan "Engelsiz Türkiye Projesi"nin 70 şehrimizde bilgilendirme toplantıları yapılmıştır.

12 Haziran 2011'de yapılacak Milletvekili Genel Seçimi'nde, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı veritabanına kayıtlı özürlü seçmenler, ilk kez başka herhangi bir işleme gerek kalmadan Yüksek Seçim Kurulu tarafından kendilerine uygun olarak sandık ataması yapılan yerlerde oy kullanabileceklerdir.

Özürlülerin toplumsal yaşamın her alanına eşit haklarla bağımsız ve aktif olarak katılmalarını sağlamak, özürlüler ile ailelerine götürülecek hizmetlerin planlanması ve bir bütünlük içerisinde yürütülmesi için her geçen gün daha da iyiye ulaşmak adına çalışmalarımızı arttırarak devam ettirmek en temel hedefimizdir.

Özürlüler Haftası, farkındalık ve duyarlılığın artmasına vesile olmakta; toplumun tüm kesimlerini özürlülük konusunda düşünmeye davet etmektedir. Özürlülerin sorunlarının, tüm tarafların katkısıyla aşılabileceğine olan inancımla, "Özürlüler Haftası" vesilesiyle tüm özürlü vatandaşlarımıza engelsiz bir yaşam diler, sevgi ve saygılarımı sunarım.


Selma Aliye KAVAF / Devlet Bakanı
 
Tekerlekli Sandalye
Üst