Bana Memleketimi Engelli Yapanlar Utansın.!

  • Konuyu başlatan Fırtına
  • Başlangıç tarihi
F

Fırtına

Guest
Merhaba gönül dostlarım;

Hayat ne, yaşamaya değer mi.?

Bugünlerde bunun muhasebesini yapıyorum.!

44 yıllık yaşamımda ne yaptım kendim için veya toplum için.? Geriye dönüp baktığımda hayatımın 38 yılını heba etmişim ve yaşamamışım.. Engelli bir vatandaş ne yapabilir ki toplum için diye bilirsiniz..

Ben kendime baktığımda bir şeyler yapabileceğime inanıyorum. Ama şimdi beni tanıyanlar diyecek ki; kelin ilacı olsa başına sürer, sen toplum için ne yaptığını düşüneceğine bu yaşa gelmişsin bir dikili ağacın yok, üstü üstüne de; bir yuva kurmuşsun eşin gitmiş memleketine çay toplayıp para kazanmaya çalışıyor diyeceksiniz..

Haklısınız bir baltaya sap olamamışım, kalkmışım birde evlenip yuva kurmuşum.. Kendime bir faydam olmamış ki topluma olsun.! Hiç düşündünüz mü peki, bu adam neden kendine bir faydası olmamış.? Bir dönün bakın kaç engelliye fırsat verilmiş de o fırsatı değerlendirememiş.? Bizleri hakir görmekten ve hazır yemeye teşvik eden zihniyetler yüzünden alıştırılmışız hazır yemeye ama bekâr için harika da ya benim gibi evli yuvası olan engelliler için iyi mi.?

Tam beş yıldır gazetecilik yapmaya çalışıyorum. İyi yaptığımı da iddia etmiyorum tabi ki eğitimimiz eksik ve yetersiz.. Gazete işi yapanlar bilir, bu işte çalışan 100 lira bir arada görse havaya uçar ve kendini zengin zanneder.! Benim gelirim de Murgul’da aldığım reklam ve ilanlardan bir de gazete aboneliğinden..

Oda bir aileyi geçindirmeye yetmez, işte bu şartlarda hayat mücadelesi veren bir engelli vatandaş olarak devletimden iş istedim olmadı.. Ticaret yapayım dedim astarı kumaşından pahalı geldi, zaten ticaret yapmak için mekân gerek oda ilçemizde yok.. Dilenci olmayı düşündüm dilenmeye avuç açmaya utandım..

Eşim yanımda olsun dedim ben ona bakayım dedim onu da beceremedim.. Bizleri hakir gören gözler, size yenildim ve kendimi güçsüz olarak kabul ediyorum dememi beklediğinizi biliyorum..

Ama ben yenilmedim, halen dimdik ayakta olmasam da tekerlekli sandalyemdeyim, bu can bu bedenden çıkmadıkça da mücadelem sürecek.. Baltaya sap olamasam da bir kesere sapım.. Artık mücadelemi büyük şehirlerde yürütmeye karar verdim, doğduğum sevdalısı olduğum memleketimden ayrılmaya karar verdim.. Anladım ki burada bizlere ekmek yok, bu yuvamı ayakta tutabilmem için buralardan gitmem gerektiğini anladım.. Siyasetin olmadığı, engellilere gereken sevgiyi ve değerin verildiği bir yere taşınarak geleceğimi kurtarmam gerek..

Hani geçen yıl benim için demişlerdi ya, şöhret olmaya çalışıyor, önüne gelene saldırıyor, işte onun cevabı da burada; Ben şöhret olmaya değil, yaşamaya çalışıyorum, haksızlığı gördüğüm yerde susamıyorum, işte bu yüzden saldırıyorum.! O lafı diyen kişi gibi tuzum kuru değil, ben yaşama mücadelesi verirken, onun gibiler zengin yalakalığı yaparak köşe dönme çabası içindeler.. Benim kursağıma haram girmedi şükür, alın teri savaşı verdim hep, kimseye bağlama veya yalaka olmadım..

İşte sağlıklı bir insanla engelli birinin arasındaki fark burada; onlar zıkkımı helal görür, bizler aldığımız ekmeği bile üç kere düşünüp öyle yeriz.! Biz; eşim ve ben tek şeye şükür ederiz, aç kalmadığımıza ve başımız da kira da olsa bir dam olduğuna.!

Sevgili okurlarım;

Engelli olmak bizim isteğimiz değil, bu bize ALLAH’ın verdiği sınavdır.. Hiçbir zaman isyan etmedik halimize şükür ettik.. Unutmayın ki her insan da bir engelli adayıdır, bu yüzden bizleri küçük görmeyin, bize acımayın, bizlerin de bir insan olduğunu unutmayın..

2 yıldır bir dernek çalışması yaptım, tam kurma aşamasına geldiğimiz dernek; tek kişinin mücadelesiyle yürümeyeceğini sizde bilirsiniz.. Ben tek kaldım ve Murgul engelliler derneğini kurmaktan vazgeçtim.. Hem ben taşınma kararı aldığım için, o derneği emanet edecek kişinin olmaması ayrıca maddiyat olmadığı için dernek çalışmasını noktaladım..

Ama şunu çok iyi gördüm, ilimizde hayvanlar engellilerden daha değerli olduğunu üzülerek anladım.! Bizler sadece zamanı geldiğinde reklam amaçlı okşanan, sevilen, zamanı geçtiğinde de unutulup bir köşeye atılan bir değersiz eşya olduğumuzu anladım.! Her insanı kendi vicdanıyla baş başa bırakıyorum, diyecek başka bir kelimede bulamıyorum..

Sevgili okurlarım; bu memleketten gitmeden, şu dört ay içerisinde sizlere bomba haberlerim olacak.. Buralarda böyle şeyler olur mu diyeceğiniz, bazı tabuların sallanacağı haberleri bekleyin ve görün..

Hepinizi yüce RABBİME emanet ediyor;

HOŞCA VE DOSTCA KALIN..


Metin MERTTÜRK
 
Tekerlekli Sandalye
Üst