Behçet Hastalığı Hakkında Sorular ve Cevaplar

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Behçet hastalığı hakkında geniş içerikli bilgilerin yer aldığı bu konumuz'da hastalık hakkında bir çok önemli detaya yer vereceğiz. Hastalık hakkında merak ettiğiniz bir çok soruya yanıt bulabilmeniz açısından kimlerde görülür, nasıl gelişir, tedavisi, tanısı ve daha bir çok bilgi için hazırladığımız yazımızı sizlerle paylaşıyoruz. Bütün detayları ile Behçet hastalığı!


İlk olarak 1937 yılında Türk doktor Hulusi Behçet tarafından tanımlanan bu hastalık; vücudun bazı bölgelerinde iltihaplanma şeklinde kendini belli eden müzmin ve kesin tedavisi olmayan bir rahatsızlıktır. Belirtilerini ilk kez Hulusi Behçet tanımladığından onun soyadı ile adlandırılır.

Vücudun her yerini etkileyebilen bir hastalıktır. Başta ağız ve kasık bölgesinde “aft” adı verilen yaralar olmak üzere; eklemlerde, göz, beyin, kalp damarlarında tekrarlayan iltihaba neden olur. Behçetin belirtileri, ataklar şeklinde ve farklı organlarda görülür. Bağışıklık sistemini ilgilendiren bir hastalıktır. Behçet, bulaşıcı bir hastalık değildir.

BEHÇET HASTALIĞI KİMLERDE GÖRÜLÜR?

Behçet hastalığı çoğunlukla 20-40 yaş arasında ortaya çıkmakla birlikte; akdeniz, ortadoğu ve uzakdoğu ülkelerinde daha fazla görülür. Özellikle bizim ülkemizde yaklaşık her 300 kişiden birinde bu hastalık vardır. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara nazaran biraz daha fazladır. Bu hastalık ipek yolu üzerindeki ülkelerde daha çok görüldüğü için ipek yolu hastalığı da denir.

BEHÇET HASTALIĞININ NEDENLERİ
Günümüzde behçet hastalığının nedeni ya da nedenleri bilinmemektedir. Yalnız bazı mikropların ve kalıtsal faktörlerin bu hastalığın ortaya çıkmasında neden olduğu düşünülmektedir. Bu kalıtsal faktörler arasında bazı genleri taşımanın bu hastalığa eğilimi arttırdığı düşünülmektedir. Ağız bölgesine yerleşen bazı mikroplarla, uçuk virüsünün bu hastalıkta etkili olduğundan şüpheleniliyor. Bu mikropların iltihaba neden olduğu için hastalığın bulgularının görülmesine sebep olmaktadırlar. Fakat henüz bu faktörler kesin olarak ispatlanamamıştır.

BEHÇET HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Behçette, her hastada aynı bulgular gözlenmez. Şiddeti ve belirtileri her hastada farklı olsada hastanın bazı şikayetleri, bu hastalığın belirtileri olarak kabul edilmektedir. Ağızda çıkan yaralar behçet hastalarının çok büyük bir kısmında görülmektedir. Hastalığın ilk habercisi olarak kabul edilir ve diğer bulgulardan önce görülür. Tekrarlama zamanı farklıdır. İyileştiğinde iz bırakmaz. Bu yaralara aft yaraları denir. Genital bölgede de yaralar ortaya çıkar. Sivilce şeklinde ortaya çıkan bu kırmızı yaralar daha kötü bir hal alır. Ağız yaralarının aksine iyileştiğinde iz bırakırlar. Behçet hastalığı gözdeki damarlarda iltihaplanmaya neden olur. Hastaların yarısında görülür. Gözde kanlanma, bulanık görme ve hatta görme kaybıyla kendini belli eder. Her iki gözü birden etkileyebilir. Ayrıca deride yaralar görülür. Bunlar kasık bölgesinde, yüzde, sırtta iltihaplı ve etrafı kırmızı, sert şekildedir. Bacaklarda görülenler daha koyudur ve iyileşince koyu bir iz bırakırlar. Eklemlerde ağrı ve iltihaba neden olur. Diz, ayak ve el bileğinde, dirsekte şişlik görülür. Bunlardan başka kan damarlarında iltihap oluşur. Beyin damarlarında olursa şiddetli baş ağrısı yapar. İltihap sonucu tıkanan damarda kanama görülebilir. Tehlikeli bir durumdur. Bacaklarda görülen tıkanıklık sonucu da şişlik ve ağrı meydana gelir. Akciğerde ve böbrekteki iltihaplanmalar sonucu ciddi sağlık sorunları görülür.

BEHÇET HASTALIĞININ TANISI NASIL KONUR?

Behçet hastalığının tanısında “paterji” testi kullanılır. Deri altına bir madde enjekte edilir ve 2 gün içinde iltihaplanma olup olmadığına bakılır. Test pozitif çıkarsa tanı koymaya “yardımcıdır”. Fakat bu testin pozitif çıkması tanı koymak için yeterli değildir. Bundan başka behçet hastalığı tanısı için bir yöntem yoktur. Hastanın şikayeleri ve görülen belirtiler ile tanı konur. Fakat diğer hastalıkların olmadığından emin olmak için kan testleri yapılır. Bazı durumlarda testler normaldir fakat hastada görülen bulgular şiddetlidir.

BEHÇET HASTALIĞININ TEDAVİSİ
Behçet hastalığında tedavi hastalığı tamamen ortadan kaldırmak yerine hastanın şikayetlerini azaltmaya yöneliktir. Çünkü bu hastalığın tedavisi henüz yoktur. Tedavi şekli, belirtilerin görüldüğü organa göre değişir. Bulguları ortadan kaldırmak için ilaç tedavisi uygulanır. Kolsişin, kortikosteroid ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar iltihapların çoğalmasını engelleyicidir. Bu ilaçlar, hastalığın beliritlerinin tekrarlamamasını sağlar. Tedavi edici değildir. Tedavisi uzun süren bir hastalıktır ve bu yüzden düzenli kan tetkikleri, göz muayenesi yapılarak, hastalığa neden olan durumlar araştırılabilir ve buna göre tedaviye yön verilir. Behçet hastalığı düzenli ilaç kullanımı sayesinde kontrol altına alınabilir. Fakat kesinlikle doktor kontrolünde yapılmalıdır.

Ağız içi yaraları her zaman Behçet hastalığına mı işaret eder?
Ağız yaralarının birçok nedeni olabilir. Genetik, alerjik, ilaçlara bağlı, beslenme ve viral enfeksiyonlar gibi çok neden vardır. Behçet hastalığında ayda bir veya daha sık, birkaç adet, dudak ve dilde uzun sürede iyileşen büyük yaralar dikkat çekicidir. Ama ağız yarasına genital yara da eşlik ediyorsa, mutlaka Behçet hastalığı araştırılmalıdır. Ailesinde Behçet hastalığı olduğu bilinen bir kişide sık sık ağız yarası çıkıyorsa, hasta dikkatle sorgulanmalıdır.

Yakınmalar her hastada görülür mü?
Behçet hastalığı birçok sistemde yakınmaya neden olur ama tüm bulgular aynı anda ve aynı kişide olmayabilir. Yani bazı hastalar hafif cilt bulgularıyla yıllarca sorunsuz yaşayabilirken, bazı hastalar görme kaybı ve damar tıkanıklıkları nedeniyle yaşamı tehdit eden sorunlarla karşılaşabilirler. Bu nedenle hiçbir Behçet hastası bir diğerine tam anlamıyla benzemez. Her insanda hastalık çok farklı seyir gösterir. İlginç olarak, hastalık ilk başladığı yıllarda daha şiddetli yakınmalara yol açarken, ilerleyen yıllarda daha selim olma eğilimindedir. Yıllar içinde hastalık aktivitesi değişkenlik gösterebilir. İlkbahar mevsiminde yakınmaların arttığı görülür.



Ağız yaraları
Ağız yaralarına hemen hemen her hastada rastlanır ancak % 1 - 3 gibi az bir kısım hastada ağızda yara şeklinde bir belirti görülmeksizin hastalığın diğer belirtileri görülebilir. Genellikle ağızdaki yaralar hastalığın ilk belirtileridir ve diğer belirtiler ortaya çıkmadan yıllarca aft yakınması bulunan hastalar az değildir. Behçetteki ağız yaraları, tekrarlayıcı basit aftlardan ayırd edilemez ise de çok sayıda olmaları ve daha sık nüks etmeleri gibi farklılıklar vardır. Behçette aftlar genellikle ayda bir veya birkaç kez tekrarlar ve bir kaç gün içersinde iyileşirler.

Cinsel Bölge Yaraları
Behçet hastalığının diğer bir belirtisi de genital bölgede tekrarlayan yaralardır. bu yaralar küçük, deriden kabarık kırmızılık veya sivilce halinde başlar ve bunu, çabucak zımba ile delinmiş görünümde ve yavaş iyileşen yaranın gelişmesi izler. Bu yaralar hemen her zaman yerlerinde iz bırakarak iyileşirler. Genital bölge yaraları aftlara göre sayıca daha az ve daha uzun sürede iyileşirler.

Deri Belirtileri
Behçet hastalığında, koltuk altları ve kasıklar gibi büyük kıvrım yerlerinde de benzer yaralara zaman zaman rastlanabilir.
1. Kırmızı ve ağrılı yumrular şeklinde oluşumlar.
2. Sivilce benzeri belirtiler.
3. Deri damarlarının hastalanmasıyla ilgili belirtiler.

Göz Belirtileri
En önemli organ tutulmalarından biri olan gözdeki iltihaplanma hastaların yarısında tespit edilir. Gözde kanlanma ve bulanık görme şeklinde kendini gösterir. Erkeklerde ve genç kisilerde göz belirtileri daha sık ve daha ağır seyrederken, kadınlarda ve yaşlılarda daha seyrek ve daha hafiftir seyreder. Göz belirtileri bazan körlüğe kadar gidebilir.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst