Bir Delinin Anıları. Abdullah Oral.

vurguni

Üye
Üye
Katılım
Şub 9, 2015
Mesajlar
8
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
61

Bir Delinin Anıları

Baharın ılık meltem okşaması
kaybolmuştu yüzünden vakitsizce!
O parçalanmış yüreğini gezdirirdi
uzayıp giden koridorlarda…

Odalar çaresizliğini sarardı usulca
Hüzün gitmedi gönlüden uzaklara!
İstanbulun nemi
tuz tadını yayarken dudaklarına!
Yüreğindeki bilenmiş isyanı,
Ölümlerle dans ederken!
Ayak basılmamış bir kumsaldaydı onun aklı…

Mümkün müydü esir düşmüş gülüşleriyle
Gönlüne sakladığını özgürlüğü geri çıkarmak,
Yüreğinde albatrosların deliliği!
Dipsiz okyanuslara dalsa da nefes almasa
Oksijensiz kalsa yüreği, ölür müydü aşkı?

Bir delinin sevgi günlüğünde
Aşk gayrı okşarmıydı, onun da gönlünü,
Sarılsaydı aşk ile şu eğri büğrü yüreğine…

Vadesi doldu verilmiş sözlerin
Bahane bekçileri boşa dem vurur başucumda
Bir yudum mutluluk tadabilseydim
Sonra isterse gitseydi dalga ıslaklığıyla
Mavi bir deniz gibi hüzünsüz uçsuz bucaksız

Şimdi içimde büyüyen bir şey var Usul usul
Dudağımın kenarında bir martı
Kaşlarımın altında beyaz bir güvercin
Bakışlarımın ötesinde Pir Sultan……..

Abdullah Oral
 

vurguni

Üye
Üye
Katılım
Şub 9, 2015
Mesajlar
8
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
61
Karanlığın Öteki yüzü


Bir çocuk, turuncu mevsimlerin
Sevda ateşini giymişte üzerine
Yüreğinde büyüyen dalga sesleri
Yaşamın kıyılarda yüzüne acılar dem vurur..

Aşk denen şey darağacı, K1 koğuşunda
Şiir yasak burada türküler mahkum
Bir deli asmış kendini
Odasının dört köşesine gözlerinden..

Her saniye ayrı bir ceza, her yer sürgün
Derdi sevda olana gecede silik umut!
Bilinmez kaç meridyen ötesi
karanlığın öteki yüzü?

Yatağında tek dostu bileğindeki zincir
Deliliğin gamlı bir çöl akşamı dudağı
Bahar yağmurları oturmuş göz kapaklarına da
Gök mavisi bulutların ortasında,
Kan damlıyor yanağında….

Bakırköy / Abdullah Oral
 

vurguni

Üye
Üye
Katılım
Şub 9, 2015
Mesajlar
8
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
61
Sus Yüreğim

Yıkık dökük bir günün ardından
Bakırköy K2, k1 de’
Özlem kokan hüzzam bir şarkı akşamlar!
Kalbime vuran sözlerin dalgası ile!
Kıyılarımdaki acılarımı, kanatarak!
Dert dergâhında yıldız düşlerim…

Sus yüreğim, kimseye fısıldama duyulur
Kalbimi sana gitmekten alıkoyan,
Her şeyi yakıp yıkmalıyım bu akşam!
Şimdi delilik zamanın senin…

Saatler dok vurunca gece yarısı!
İçimde gezinir inleyen beyhude bir giz
Aynı hüzün kavşağında birleşir yaşam
Uyandırır gece yarısı deliler koğuşu..

Bir ömür
Devrimci bilincimi sakladım avucumda ya!
Gülün tetiği nasıl çekilir bilmiyorum,
Oysa patlamaya hazır cephanelikti dudağımda söz…

Aşka yorgun bedenim özlem sarhoşu
Kapıdan sızan ışık ile!
Aralandı sensizlikle dolu yokluğun kapısı
Doğar karşımda güneşten al yüzün
Sarılır boynuna yüreğim, de!
Alnından öper deliler koğuşu…

Abdullah Oral
 
Tekerlekli Sandalye
Üst