Böbrek Hastaları'nın Psikolojisi ve Dikkat Etmesi Gerekenler

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Nakil ,diyaliz ve tüm tedavi süreci böbrek hastalarını psikolojik yöndende kötü etkileyebilmektedir. Olası bir nakil durumunda zaman zaman suçluluk duygularıda ruhsal olarak sıkıntılı günler geçirmesine neden olabilmektedir. Bunlar olağan durumlar olduğunu unutmadan uzmanların bu psikolojik sorunlar için verdiği bilgileri hep birlikte inceleyelim.

Böbrek yetmezligi; hem diyaliz hem de nakil sürecinde hastalarin birçok psikolojik sorun yasamasina neden olabiliyor. Diyaliz nedeniyle isini, okulunu, sosyal çevresini kaybeden hastalar bu sikintilarla bas etmekte zorlaniyor. Böbrek nakli olan hastalar ise kavustuklari bagimsiz hayata ilk bir yil uyum zorlugu yasayabiliyor.

Diyaliz hastalarinin, nakil olanlarin ve hasta yakinlarinin; gerektigi zaman psikolojik destek almaktan çekinmemeleri gerekiyor. Nakil konusunda bilgili olmak, diyaliz sürecinde ugraslar edinmek, aileden destek almak ya da nakil sonrasi sosyallesmek gibi alinacak bazi önlemler bu süreci daha kolay atlatmada yardimci olabiliyor

Tüm dünyada oldugu gibi ülkemizde de son dönem organ yetmezligi hastalari katlanarak artiyor. Türkiye'de 60.000’den fazla diyaliz hastasi var. Bu hastalarin binlercesi kendileri için saglikli hayatin anahtari olan böbrek naklini umutla bekliyor. Gerek diyaliz sürecinde, gerek organ bekleme gerekse organ nakli sonrasinda bu hastalarin birçok psikolojik sorunla bogusmak zorunda kaldiklarini belirten Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi’nden Klinik Psikolog Zeren Okçuoglu Kadioglu, böbrek hastalarinin psikolojik durumuyla ilgili bilgiler verdi:

Hastalarin yasam kalitesi açisindan diyalizle organ naklinin farklari nelerdir?

• Böbrek naklinin amaci yalnizca böbregin islevlerini düzeltmek degil, ayni zamanda hastanin yasam kalitesini de iyilestirmektir. Organ naklinin, kronik böbrek yetmezliginde iyi rehabilitasyon sagladigi, hastalar için doyurucu ve üretken bir yasam olusturdugu, diyalize göre ruhsal açidan daha olumlu etkileri oldugu ve hastalarin yasam kalitesini arttirdigi görülmüstür.

• Diyaliz sürecinde ise çogu hastanin gündelik yasaminin etkilendigi, islerini birakmak, okullarina ara vermek durumunda kalan hastalar oldugu bilinmektedir. Nakil olmadan önce hastalar diyalize bagli bir hayat sürmek zorunda kaldiklari için; nakil sonrasinda nakledilen böbrek, kisiyi “bagimsiz kilan” bir organ olarak görülebilir.

BAGIMSIZLIGIN ANAHTARI ORGAN NAKLI

• Böbrek yetmezligi nedeniyle diyalize girmesi gerektiginde hasta yeni bir yasam tarzina uyum saglamak zorunda kalir. Diyaliz hastalarinin yasadigi sorunlar; maddi ve mesleki kayiplardan, sosyal etkinliklerde bozulmaya, aile ve arkadaslardan uzaklasmaya ve sagligin belirsizligine kadar uzanmaktadir. Gündelik etkinliklerde meydana gelen bu degisimlere hastanin tibbi durumunun ciddiyeti de eklendiginde çogu hastanin psikolojik zorlanmalar yasadigi görülmektedir.

• Bazi nakil hastalari için böbrek naklini takip eden ilk üç ay yogun ilaç tedavisi, tedaviye uyum süreci gibi nedenler dolayisiyla zorlu geçse de; özellikle birinci sene sonunda diyaliz dönemine göre hastalar, fiziksel oldugu kadar psikolojik yönden de olumlu gelisim gösterirler. Organ nakli olan kisiler kendi gücünü yeniden kazanir, sosyal ve fiziksel etkinlikleri iyilesir.

UYUM SORUNU TEDAVINIZI AKSATMASIN!

Organ nakli hastalarinda psikolojik durumu göz önünde bulundurmak neden önemlidir?

• Organ nakli olacak ve olmus hastalara bakildiginda, çogunun nakil öncesi kronik hastalikla mücadele etmelerine bagli olarak psikolojik anlamda ciddi zorluklar yasamis oldugu görülmektedir. Öncelikle hayati bir organin islevinin kaybi ve taninin söylenme süreci çogu hasta için oldukça stresli geçmektedir. Organ nakline karar verildiginde nakil hakkinda bilgi almak, nakil operasyonunu beklemek ve hazirlanmak, nakil olmak ve nakil sonrasi nekahat dönemi de bazi hastalarda psikolojik zorlanmalara neden olabilmektedir.

• Nakil sonrasinda ise organin yeniden islevine baslamasi, hastaneden çikis ve hastane disi hayatin yeniden baslamasi, perhiz ve ilaç tedavisine uyum ve nakil sonrasi kontrol muayeneleri hastalarin çogu için yeni bir uyum süreci gerektirmektedir. Nakil sonrasi psikolojik yönden sikintisi olan hastalarin tedaviye uyumlari da iyi olmayabiliyor, ilaç tedavilerini aksatmaya ve sagliklarina yeterli özeni göstermemeye baslayabiliyor. Bunun sonucunda nakledilen organin isleyisi de olumsuz etkilenebiliyor. Bu nedenlerle nakil olacak ve olmus olan hastalarin ve yakinlarinin psikolojik takibi önem tasimaktadir.

BÖBREK ALDIM DIYE SUÇLULUK DUYMAYIN

Aile içi vericiden nakil olmak hastalari psikolojik açidan nasil etkilemektedir?

• Özellikle aile içi nakillerde, aile iliskileri ve akrabalik konulari ön planda olmaktadir. Yapilan bazi arastirmalar; bir hastanin aile içinden nakil olmaya karar verdiginde, kadavradan nakilden farkli olarak bir aile yakinina zarar vermekten dolayi suçluluk ve sikinti hissedebilecegini belirtmislerdir.

• Hastanin vericisi önceden iliskilerinin çatismali oldugu bir kisiyse, nakil sonrasi hastanin psikolojik açidan sikintilar yasayabilecegi görülmüstür. Nakil öncesinde alici-verici arasindaki iliski olumlu ve çatismali degilken, naklin daha basarili oldugu ve nakledilen organin çabuk bütünlesme gösterdigi bildirilmistir. Aile içi vericisi oldugu halde özellikle kadavradan nakil olmak isteyenler ise sevdikleri birisine zarar gelmesinden ve nakil sonrasinda vericiyle olan iliskilerinde sorunlar var olmasindan endise duymaktadirlar.

• Esinden böbrek nakli olmus hastalarla yaptigimiz bir çalismanin sonuçlarina göre; eslerin psikolojik durumlarinin organ nakli sonrasi birbirlerini etkiledigi görülmüstür. Örnegin; verici olan esin depresif bir bozuklugu varsa alicinin da depresyonda olma olasiligi yüksektir. Bu nedenle vericilerin de nakil sonrasi alicilar gibi psikolojik destek almalari; hem kendi ruhsal sagliklari açisindan hem de alicilarinin psikolojik durumlari açisindan önemlidir.

NAKIL KARAKTERI DEGISTIRMEZ

Organ nakli sonrasinda karakter degisikligi mümkün müdür?

• Bilimsel açidan organ nakli olmus hastalarin kisilik yapilarinin degistigini gösteren bir çalisma bulunmamaktadir. Bazi hastalar vericileriyle özdesim kurarak nakil sonrasinda ona benzediklerini, onun özelliklerine sahip olmaya basladiklarini düsünmektedirler. Nakledilen organin vericinin özelliklerini aliciya iletmesi gibi bir durum bilimsel açidan mümkün degildir. Bu sekilde bir algisi olan alicilarin vericileriyle olan iliskilerinin dinamigi incelenmelidir.

• Bazen vericinin organini bagislamasina karsi olan minnet ve suçluluk duygulari da vericiyle benzesmesi, onun gibi olmasi gerektigini hissetmesine yol açiyor olabilir. Ayrica beden ve kimlik algisi çok saglam olmayan bazi alicilarda da bu gibi düsüncelerin ortaya çiktigi görülebilmektedir.

• Nakil sonrasi kisisel özelliklerin degismesine neden olabilecek bir diger neden ise organ nakli öncesinde hayatlarini tehlikeye sokan ciddi bir hastalik dönemi atlatmis olan hastalarin nakil sonrasinda bazi kisisel özelliklerini terk etme ve hayatlarinda yeni bir baslangiç yapma istekleri olabilir. Bu nedenle sevmedikleri ya da kisisel olarak zarar gördüklerini, olumsuz etkilendiklerini düsündükleri bir takim davranis biçimlerini, yasam tarzlarini degistirebilmektedirler. Bu sekilde “yeni organ yeni hayat” algisiyla bazi özelliklerini sil bastan degistirme yoluna gidebilirler.

BILGILENEREK SORUNLARI ASIN

Organ nakli hastalarinin nakil öncesi bilgilendirilmis olmasi neden önemlidir?

• Geçmiste psikiyatrik rahatsizligi olan hastalar bu tip sikintilara karsi daha hassastirlar. Nakille ilgili beklentiler genellikle çok yüksektir ve hasta organ naklinin olasi sonuçlarini tam olarak anlayamamis olabilir. Bu gibi durumlarda süreçle ilgili memnuniyetsizlik daha belirgin olmaktadir. Bu nedenle her hastanin nakil öncesinde yeteri derecede bilgilendirilmis olmasi ve nakil sonrasi süreçle ilgili gerçekçi beklentilerinin olmasi; hastanin ileri dönemde siddetli bir anksiyete sorunu yasamamasi açisindan önemlidir.

DIYALIZ HASTALARINA TAVSIYELER:

• UGRASLAR EDININ: Diyaliz hastalari maddi ve mesleki kayiplar yasayabilirler, sosyal etkinlikleri bozulabilir, aile ve arkadaslarindan uzaklasabilirler, sagliklari belirsizlik içine girebilir. Bununla bas etmek için diyalize giren hastalarin ruhsal olarak güçlenmeye ihtiyaçlari vardir. Içlerinden gelmese bile kendilerini bir seyler yapmaya zorlamak, mesleklerini birakmis da olsalar hala ise yariyor olduklarini görmek için bazi ugraslar edinmek, arkadas ve aile çevresinden uzaklasmak yerine zamaninin bir kismini onlarla geçirmek, gelecekle ilgili amaçlari ve umutlari olmasi hayattan kopmamalarina yardimci olacaktir.

• AILENIZDEN DESTEK ALIN: Yeterli aile desteginin olmasi, özellikle evli hastalarda es desteginin olmasi diyaliz hastalarinin psikolojik olarak daha iyi hissetmelerini saglamaktadir.

• HASTALIGINIZI INKAR ETMEYIN: Bedensel belirtilerle birlikte görülen kaygilar diyalize giren bazi hastalarda inkar davranisinin, hastaligi kabul etmemenin olusmasina neden olabilir. Hastaligi kabullenmemis olmak tedavisini de geciktirir ve diyaliz hastalarinin fiziksel olarak daha çok sikinti yasamalarina neden olur.

NAKIL KONUSUNDA BILGILENIN: Kadavradan bagis ülkemizde yetersiz düzeyde oldugu için nakil olmak isteyen birçok diyaliz hastasi için bu süreç psikolojik anlamda oldukça tüketici geçebilmektedir. Bu nedenle aile içinden canli vericileri oldugunda bir organ nakli merkezine basvurarak gereken bilgileri almalari önerilmektedir. Verici aile içindense onu nakil sonrasi yarim birakacagi ile ilgili endiseler, nakil ekibi tarafindan yapilan bilgilendirmeler sonucu çogu zaman hafiflemektedir.

BÖBREK NAKLI OLANLARA TAVSIYELER:

• ILK AYLARDA STRES OLABILIR: Bazi hastalarin nakil sonrasinda da stres yasadiklari görülebilmektedir. Ilk aylarda öfke, depresyon, suçluluk, endise, uyku sorunlari, istahta degisiklikler, dikkat eksikligi gibi belirtilere bazi nakil olmus hastalarda rastlanabilir.

• ILAÇLAR DUYGUSAL YAPABILIR: Kendinizi daha duygusal hissetmenizin nedeni nakil sonrasi kullanmaya basladiginiz ilaçlarin yan etkisinden kaynaklaniyor olabilir.

• YARDIM ALMAKTAN KAÇINMAYIN: Bazi hastalar nakil sonrasi psikolojik olarak iyi hissetmediklerinde, sagliklarina yeteri kadar dikkat etmeyebiliyor ve ilaçlarini düzenli kullanmayabiliyor. Böyle bir sorun ortaya çiktiginda mutlaka organ nakli ekibi haberdar edilmeli ve bir ruh sagligi uzmanindan yardim alinmalidir. Aksi takdirde ilaçlarin düzensiz kullanilmaya baslanmasi böbregin yitirilmesine neden olabilir.

• STRATEJILER ÜRETIN: Nakil sonrasi duygularinizla basa çikmak için stratejiler üretmeniz önemlidir. Örnegin; düzenli egzersiz yapmak, enfeksiyon kapmayacaginiz biçimde aileniz ve arkadaslarinizla birlikte sosyal etkinliklere katilmak, diyetinize dikkat etmek, düzenli uyku uyumak, nasil hissettiginizi anlamaya çalismak, çevrenizdekilerden gerektiginde destek istemek, sizin gibi nakil olmus kisilerle zaman zaman deneyimlerinizi paylasmak ya da ihtiyaç hissettiginizde bir ruh sagligi uzmanindan yardim almak kendinize yardimci olmaniz açisindan önemlidir.
SAĞLIK PLATFORMU
 
Tekerlekli Sandalye
Üst