Böbrek ve idrar yolları taşı nedir nasıl oluşur. Tedavisi nedir?

Mehmet Yalçın

Üye
Üye
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
5,369
Tepkime Puanı
23
Puanları
38
Böbrek taşları en sık görülen ve ağrıya neden olan böbrek rahatsızlıklarından biridir. Erkeklerin 10%’unda ve bayanların 3%’ünde hayatlarının bir döneminde böbrek taşı oluşur. Ve bunların çoğunda , başka taş gelişimi ihtimali yüksek olduğu için , hastalık kronik bir hal alır.

Her biri yumruk büyüklüğünde olan böbrekler vücudun yan-arka kısımlarında yerleşmiş organlardır. Mesaneye üreter adı verilen dar tüplerle bağlanmışlardır. Böbrekler kanı süzen , faydalı maddeleri tekrar vücuda geri alan , zararlı maddelerin idrarla atılımını sağlayan filtrelerdir. Böbrekten atılan idrar mesanede toplanır ve üretra adı verilen kanalla vücuttan dışarı atılır.

Böbrek taşları , çeşitli minerallerin ve başka maddelerin böbrekte toplanıp, katı parçacıklar halinde çökmesi sonucu oluşur. Normal koşullarda idrarda bulunan çeşitli kimyasallar bu çökmeyi engeller. Fakat bazı durumlarda bu koruyucu mekanizma etkisini yitirir. Eğer oluşan parçacıklar küçükse herhangi bir yakınmaya neden olmadan idrarla atılırlar. Daha büyük taşlar ise böbrekte veya idrar yolunda bir yerde takılıp tıkanmaya yol açabilirler.

Beş çeşit böbrek taşı türü bulunmaktadır :

1. Kalsiyum oksalat taşları ve 2. kalsiyum fosfat taşları : Bu tür taşlar en sık görülen taşlardır ve tüm görülenlerin 80 %’ini teşkil ederler. Herhangi bir nedenle kalsiyum ve diğer minerallerin idrardaki konsantrasyonu arttığında önce kristal oluşumu meydana gelir , bunu küçük taşların ve sonrada büyük taşların oluşumu izler.

3. Strüvit taşları: Amonyum , magnezyum ve fosfat tuzlarından oluşmuştur. Genellikle kadınlarda görülürler ve idrar yolu enfeksiyonu sonucu oluşan taşlardır.

4. Ürik asit taşları : Protein metabolizmasının bir ürünü olan ürik asidin vücutta biriktiği bir hastalık olan “ gut” hastalığı bulunanlarda görülen taşlardır.

5. Sistin taşları : Proteinlerde bulunan bir amino asit olan sistinin , nadir görülen genetik bir hastalık neticesinde aşırı miktarlarda böbrekte birikmesi sonucu oluşan taşlardır.

Böbrek Taşları İçin Risk Faktörleri :

Risk faktörü , bir hastalığa yakalanma ihtimalini arttıran durum olarak tanımlanabilir.

Aşağıda sıralanan risk faktörleri olmadan da böbrek taşı hastalığı meydana gelebilir. Sıralanan risk faktörlerinden biri bulunduğunda , bunun getirdiği riski azaltmak için ne gibi tedbirler alınacağını öğrenmek için ilgili uzmana baş vurulması gerekir.

Kişi ve hayat tarzıyla ilgili faktörler

Yüksek doz kalsiyum ve D vitamini alımı
Uzun dönem hareketsiz kalma
Aşırı kilolu olma
Açlık , oruç tutmak
Tıbbi Durum

İdrar yolu enfeksiyonu
Böbrek taşı öyküsü
Gut hastalığı
Crohn hastalığı
Ülseratif kolit
Böbrek hastalığı
Yüksek kan basıncı
Aşırı aktif paratiroid bezi
Bazı kanser türleri
Yaş

20- 40
Cinsiyet

Erkeklerde kalsiyum ve ürik asit taşı gelişimi ihtimali daha yüksektir.
Bayanlarda strüvit taşı gelişimi ihtimali daha yüksektir.

Genetik Faktörler

Ailede böbrek taşı bulunan veya gut hastalığı olan bireylerin varlığı
Etnik Altyapı

Kafkas ırkları
İlaçlar

Antiasitler
Bazı diüretikler
Bazı steroidler
Tiroid ilaçları
Bazı kemoterapi ilaçları
HIV tedavisinde kullanılan bir takım ilaçlar
Böbrek Taşının Belirtileri :

Böbrek taşının genellikle ilk belirtisi şiddetli bir yan ağrısıdır. Bu ağrı genellikle , taş idrar yolunun bir kesimini tıkadığında veya hareket ettiğinde meydana gelir. Taşın bulunduğu yere göre, ağrı kasıklara ve uyluğun iç yüzüne yayılabilir ve bulantıya ve kusmaya neden olabilir. Eğer taş idrar yolunda tahrişe neden olmuşsa , idrarda bir miktar kanda görülebilir.

Şiddetli yan ağrısı
İdrarda kan
Ateş ve titreme (genellikle enfeksiyonun göstergesidir.)
Kusma
Kötü kokulu bulanık idrar
İdrar yaparken yanma şikayetleri taş hastalığını akla getirmelidir.

Böbrek Taşlarının Tanısında Kullanılan Testler :

Taşın yerini tesbitte kullanılan testler

Direkt üriner sistem grafisi (DÜSG) veya sonogram : Bu tetkiler sayesinde taşın yeri saptanabilir. Sonogram ses dalgalarının kullanıldığı detaylı görüntüleme sağlayabilen bir yöntemdir.
İntravenöz Pyelogram (İVP) : Bu testte ven içerisine radyoopak madde enjekte edilir. Bu madde sayesinde idrar yolları filmde görünür hale gelir.
Bilgisayarlı Tomografi (BT) : Bu yöntemde iç organların detaylı olarak görüntülenmesinde X-ışınları kullanılır. DÜSG ‘de gözden kaçan küçük taşlar BT ile tesbit edilebilir.
Taşın türünü anlamada kullanılan testler.

Kan testleri : Böbrek taşı oluşumuna neden olabilecek faktörleri tanımlamada kullanılır (yüksek Ca veya ürik asit seviyeleri , enfeksiyon varlığı)
24 saatlik idrar toplanması : Toplanan idrar , taş oluşumuna zemin hazırlayan maddeler olan kalsiyum ve oksalat gibi maddeler , ve asidite yönünden değerlendirilir. Bu tahlil tek idrar örneğine göre daha kesin bilgi sağlar.


Böbrek Taşlarının Tedavisi :

Çoğu böbrek taşı herhangi bir sorun çıkarmadan idrar yolundan kolayca geçerek düşer. Bunu kolaylaştırmak için hekimler genelde şu önerilerde bulunurlar :

Günde en az 2 litre su içilmesi
İhtiyaç olduğunda ağrı kesici alınması
Düşürülen taşın türünün öğrenilmesi ve bu yönde tedavi planlanması için saklanılması
Tedavide

Yaşam tarzında değişiklikler ve ilaç tedavisi ve veya izlem
Taş kırma yöntemi
Cerrahi

İzlem:Taşın bulunduğu yere ve büyüklüğüne göre müdahale yapmadan izleme karar verilebilir.5mm den küçük taşlar genellikle kendiliğinden düşebildiği için bu grupta değerlendirilebilir.

Taş kırma yöntemi: Vücüt dışından şok dalgası oluşturup,odaklandığı noktadaki taşı (örneğin böbrekteki) kırma esasına dayanır.Kırılan parçaların kendiliğinden düşmesi beklenir.Genel anestezi altında veya anestezisiz uygulanabilir.Ciltte kesi oluşturulmaz.

Cerrahi:Taşın bulunduğu yere ve büyüklüğüne göre şekli değişir.

Endoskopik cerrahi

Perkütan cerrahi

Açık cerrahi şeklinde gruplandırılabilir.

Endoskopik cerrahi: Endoskop denilen,ışıklı ince,içinden alet geçirilebilen, dürbün benzeri optik cihazlarla idrar yolları içindeki taşların, çeşitli yardımcı aletler ile gerek kırılarak, gerek direk yakalanarak çıkarılması işlemidirciltte kesi oluşmaz.Böbrek,üreter,mesane,üretra her kısımda uygulanabilir . Anestezi gerekir.

Perkütan cerrahi: Böbrek taşları için, hastanın arka-yan tarafından böbrek içine ilerletilen kalem büyüklüğünde ve kalınlığında bir kılıf içinden endoskoplar kullanılarak, taşların kırılarak veya kırılmadan çıkarılması işlemidir.Böbrek dokusunda açık cerrahiye göre daha az hasara yol açar.Cilt kesisi 1 cm dir, anestezi gerekir.

Açık cerrahi: taşın yerine göre cilde kesi yapılıp vücüt tabakaları kesilerek,gereken organ (böbrek ,mesane) görülüp taşların alınması işlemidir. Anestezi gerekir.Cilt kesisi 7-8 cm den 15-25 cm kadar olabilir.

Her bir yöntemin başarısı taşın büyüklüğüne, yerine, sertliğine, daha önce geçirilmiş ameliyat olup olmamasına göre değişmektedir.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Böbrek Taşı Belirtileri Nedenleri ve Tedavisi

Böbrek taşları ülkemizde oldukça sık görülen bir hastalıktır. İdrardaki kristallerin birikmesi ve çökmesi taş oluşumuna yol açar.


Son 30 yıldır geliştirilen taş kırma cihazları sayesinde böbrek ve idrar yolları taşlarının büyük çoğunluğu cerrahi müdahale olmadan tedavi edilebilmektedir.

bobrek_tasi_belirtileri_nedenleri_ve_tedavisi_o.jpg



Taş oluşumuna yol açan sebepler nelerdir?


Yetersiz sıvı alınması


Genetik faktörler


Beslenme alışkanlıkları


İdrar yolu enfeksiyonu


Böbrekteki anatomik bozukluklar(Üreterosel, at nalı böbrek vs)


Bazı hastalıklar (Hiperparatroidizm,sarkoidoz, bağırsak rezeksiyonu, Crohn hastalığı v.s.)


Bazı ilaçlar


(Kalsiyum ve D vitamini içeren ilaçlar, aşırı C vitamini alınması(>4g/gün), triamteren, indinavir, sülfonamidler, asetozolamid )


Taş hastalarda ne tür şikayetler yapar?


Hastalarda hiçbir belirti vermeyebilir.


Ağrı : En sık görülen bulgudur. Kolik tarzındaki şiddetli ağrı idrar yolundaki gerilmeye bağlıdır. Yan ağrısı şeklinde başlar ve kasıklara yayılabilir.


Hematüri: İdrardan kan gelmesi gözle görülebilen tarzda ve mikroskopik şekilde olabilir. Hiçbir kanama bulgusu vermeyebilir.


Bulantı ve kusma


İdrarda yanma


İdrar yaparken zorlanma


Sık idrara çıkma


Ateş


Tanı koymada neler yapılabilir?


Tam idrar tahlili


Kan tahlili


Yatarak çekilen ilaçsız film


Ultrason


İlaçlı böbrek filmi (İVP)


İlaçsız çekilen tomografi tanıyı koymada yardımcı olan yöntemlerdir.


Tedavide neler yapılır?


Küçük boyutlu olan taşlar (6 mm’e kadar) genelde kendiliğinden düşer. Bazı taşlar idrar


yollarında takılıp böbrekte şişme yapabilir. Taşın boyutu, yeri ve idrar yolunda tıkanıklık yapıp yapmamasına göre tedavi şekli değişebilir.


Kendiliğinden düşebilecek boyutlu taşlarda ağrıyı geçirip bol sıvı alımı ile kendiliğinden düşmesi beklenir. Tıkanıklık yapabilecek taşlarda ve belirtileri ağrı kesicilerle geçmeyen hastalarda tıkanıklığın ortadan kaldırılması gerekir.


ESWL ( Şok dalgaları ile taş kırma yöntemi): Vücut dışından gönderilen şok dalgaları ile idrar yolundaki ve böbrekteki taşların kırılmasını sağlayan bir yöntemdir. Tedavide en sık kullanılan yöntemdir. Taşların büyük kısmı bu yöntemle tedavi edilebilir.


Endoskopi üreter taş tedavisi : İdrar kanalındaki taşlarda ESWL yönteminin uygulanamadığı veya etkili olmadığı durumlarda idrar yolundan ince çaplı sert veya yumuşak aletlerle girerek taşların kırılıp dışarı alındığı bir yöntemdir.


Perkütan Nefrolitotomi(PCNL) :ESWL yöntemi ile kırılamayan ve boyut olarak büyük taşlarda böbreğe dıştan endoskopik aletlerle küçük bir delik açıp taşların parçalanarak dışarı alındığı bir yöntemdir.


Açık Taş Cerrahi: Günümüzde en az kullanılan yöntemdir.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Taş varsa bu hatayı yapmayın !

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hakan Akdere, böbrek taşı dökmek için bira içmenin yanlış bir yöntem olduğunu ifade ederek, "Biranın idrarı çıkarttığı doğrudur ancak içindeki alkol ve mayadan ötürü taş oluşturma riski yaratıyor. Bira içeceğinize su için" tavsiyesinde bulundu.

Türkiye’de böbrek taşı hastalığının yüksek oranlarda görüldüğünü belirten Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hakan Akdere, teknolojinin gelişmesiyle taş hastalıklarının tedavisinin de kolaylaştığını ifade etti. Yetişkinlerde görülen böbrek taşı rahatsızlığının çocukları da etkilediğini belirten Yrd. Doç. Dr. Akdere, şunları söyledi:

"Bazı ırklarda çok az görülüyor ya da hiç görülmüyor. Örneğin Eskimolarda hiç taş hastalığına rastlamıyoruz. Bu yedikleri besinlerle ilgili bir şey. Amerika yerlileri ve siyah ırkta da diğer ırklara göre çok az görülüyor. İklim, besinler, çalışma ortamı ve ailesel yatkınlık taş hastalığını etkileyen faktörler arasında yer alıyor. İdrarın içerisinde yer alan pek çok mineral taş oluşumuna neden oluyor. Eğer bu mineraller normalden fazla orandaysa zaman içerisinde belirli bölgelerde kristalleşerek taş oluşumuna sebep olurlar. Anatomik bozukluklar, idrar yollarındaki şekil bozuklukları nedeniyle idrarın rahat akamaması ve orada birikip göllenmesiyle kristaller bir araya gelerek taş oluşumuna sebebiyet verebilmektedir"

"BOL SU İÇİN"

Teknolojinin gelişmesiyle taş hastalıklarının tedavisinin kolaylaştığını ifade eden Akdere, gebelikten sonra en şiddetli ağrıların böbrek taşı dökerken yaşandığını söyledi. Alkollü içeceklerin (bira) böbrek taşını düşürdüğüne ilişkin yanlış bilgilerin halk arasında çok kullanıldığını belirten Akdere sözlerini şöyle sürdürdü:

"Günümüzde, birçok pediatrik taşın beden dışı elektro şok dalgaları ve taş kırma yöntemiyle kolayca tedavi edilebiliyor. Çocuklar ile erişkinlerde düşük oranda açık cerrahiye ihtiyaç duyuluyor. Böbrek taşı dökmek isteyenler bol su içsin. Günde en az 1,5 litre su içmeliyiz. Böbrek taşı tedavisinde en kolay yöntem sudur. Böbrek taşı hastalığı olanlar ayrıca bir hekime de başvurmalıdırlar. Biranın idrarı çıkarttığı doğrudur ancak içindeki alkol ve mayadan ötürü taş oluşturma riski yaratıyor. Bira içeceğinize su için. Kırmızı meyveler başta olmak üzere patlıcan, pırasa, bamya, badem kakao, çikolata, aşırı çay ve kahve tüketimi taş oluşumunu da kolaylaştırıyor"

Böbrek taşı oluşmaması için günde en az 1.5 litre su içilmesi gerektiğini kaydeden Akdere, tuz ve proteinlerden de uzak durulması gerektiğini söyledi.
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Üriner Sistem Taş hastalığı, belirtileri ve tedavisi nasıl olur?

Üriner sistem taşları genel olarak oluştuğu yere göre ikiye ayrılır. 1- üst üriner sistem dediğimiz böbrekte oluşan taşlar. Birde mesanede oluşan taşlar üzere 2 gruba ayrılır.

Üriner Sistem Taş hastalığı.jpg

Üriner sistem taşları nedir?


Üriner Sistem Taş hastalığı

Sıklıkla böbrek taşı olarak bilinen üriner sistem taş hastalığı, idrar yollarının herhangi bir yerinde böbrek, üreter (mesane ve böbrek arasındaki kanal) idrar kesesi ve mesaneden sonraki idrar yolunu oluşturan üretrada görülebilir.

Üriner sistem taş hastalığı, üroloji pratiğinde sık rastlanan hastalıklardan biridir. Sıklık açısından 20-50 yaş arası erkeklerde kadınlara göre 3 kat fazla görülür. Siyah ırkta daha az görülmekle birlikte balık ağırlıklı beslenen Eskimolarda hiç görülmemektedir. Sıcak iklimlerde ve protein ile karbonhidrat ağırlıklı beslenen toplumlarda sık görülmektedir.
Çocukluk çağında çoğunlukla tekrarlama eğilimindedir ve beslenme bozukluklarına bağlı özellikle ülkemizde Güneydoğu Anadolu bölgesinde karşılaşılan kronik rahatsızlıklardan biridir. Çocukluk çağında kız ve erkek çocuklarda eşit oranda karşımıza çıkmaktadır


Taş Hastalığı Nasıl Oluşur?

Genel olarak taş olumu oldukça karmaşık bir süreçte meydana gelir. Kabaca 5 temel sebebi vardır:

1. Metabolik değişiklikler:
2. İdrar yolu enfeksiyonu
3. Anatomik bozukluklar
4. Diyet ve sıvı alımında dengesizlik
5. İlaçlar

Üriner Sistem Taşların Belirtileri Nelerdir?


Çocuklarda huzursuzluk ve kusma gibi belirtiler yanında yan ağrısı ve idrarda kanama en sık görülen klinik belirtilerdir
Yetişkinlerde ise taşın yerleşimine göre bulgular değişir. Ana bulgular şiddetli yan ağrısı ve idrarda kanamadır. Ağrı sağ ve sol yandan başlayıp kasıklara ve testislere yayılan ağrıdır. Taş nedeniyle oluşan ağrının doğum sancısından ve ateşli silah yaralanmasına bağlı oluşan ağrıdan daha şiddetli olduğu belirtilir. Ağrıya terleme, bulantı kusma gibi bulgular eşlik edebilir. Mesaneye yakın taşlarda sık idrara çıkma, mesane taşlarında idrarını yapamama, kesik kesik yapma klinik belirtilerin başlıcalarıdır. Taş veya taşlar tek böbrekli bir hastada tek taraflı veya iki böbrekli bir hastada her iki tarafta idrar yolunu tamamen tıkarsa idrar dışarı çıkama. Buna acil müdahale edilmezse hastanın böbrek yetmezliğine girmesine neden olabilir. Tek taraflı taşlar hasta tarafından önemsenmezse ve idrar yolunu tamamen tıkarsa böbreğin fonksiyon kaybına giden bir süreç yaşanır.

Taş Hastalığının Tanısı Nasıl Konulur

Üriner Sistem Taş Hastalığı tanısı iyi bir hasta hikayesi, laboratuar ve radyolojik değerlendirmeyle kısa sürede konulabilir.
Bu amaçla öncelikle hasta üroloji uzmanı tarafından dikkatlice değerlendirilmeli, idrar, kan tetkikleri yapılmalıdır. Taşların %90 ını halk arasında siyah beyaz film olarak adlandırılan Direkt Üriner Sistem Grafisinde (DÜSG) görülür. Ancak taşların yerleşimlerini ve böbrekte yaptığı harabiyeti ultrasonografi, tomografi ve gerekirse intravenöz piyelografi yapmadan anlamak mümkün değildir. Bu nedenle DÜSG taşların takibinde kullanılmasında yarar vardır.

Taş Hastalığında Medikal Tedavi

Üriner sistem taş tedavileri nasıl yapılır?


En önemlisi hastanın ağrısının kesilmesi gerekir bu amaçla doktor önerisiyle damardan yada kalçadan ağrı kesiciler uygulanmalıdır.
Teorik olarak 5mmden küçük taşların herhangi bir müdahale (taş kırma veya açık kapalı operasyon) gerek duymadan düşürülmesi gerekir. Bu amaçla yardımcı tedavi destekleri verilir


Taş Hastalığında Cerrahi Tedavi

Üriner sistem taş hastalığında ameliyat çeşitleri nelerdir?


Kendiliğinden düşmeyen, ağrıya, enfeksiyona, böbrek fonksiyon kaybına neden olan taşlara müdahale yapılması gerekir. Bu amaçla gelişen teknolojiliyle birlikte üriner sistem taş hastalığında açık ameliyatlar zorunlu olmadıkça güncelliğini kaybetmiştir.

Gebelik ve kan pıhtılaşma problemi olan hastalar dışında böbrekte yer alan 2cmden küçük taşlarda böbrek fonksiyonlarını değerlendirdikten sonra ilk seçenek vücut dışından taş kırma (ESWL) işlemidir. Uygun şekilde ve mutlaka üroloji uzmanı önerisi ve kontrolünde yapılmalıdır. Başarı oranı%80' lere kadar çıkabilir.

Böbrekle mesane arasındaki kanaldaki taşlarda başarı oranı mesaneye yaklaştıkça azalmaktadır.

Taş kırmanın başarısız olduğu durumlarda hastanın durumu da değerlendirilip kapalı böbrek ve üreter taş ameliyatları (PCNL veyaURS) yapılmalıdır. Böbrek taşlarında yapılan PCNL operasyonunda yan taraftan küçük bir delik açılarak kılıf içerisinden böbreğin içine girilmekte küçük taşlar direkt alınırken büyük taşlarda kırılarak parçalar halinde alınabilmektedir. Kanaldaki veya böbrekteki küçük taşlarda yapılan URS operasyonunda yine ince ışıklı bir aletle önce idrar kesesine daha sonra hangi taraf kanalında taş varsa o tarafa girilip taşlar kırılıp çıkarılmaktadır. İşlem sonrası küçük taş parçalarını düşmesi için geçici bir süre stent bırakılmaktadır

Açık taş ameliyatları genel olarak üriner sistem taş hastalığında günümüzde %5 in altında oranlarla yapılabilmektedir. Bu amaçla idrar kesesinin büyük taşlarında açık taş ameliyatları tercih edilmektedir.

Sonuç olarak üriner sistem taş hastalığı dikkatlice değerlendirilmeli ve gerekli durumlarda müdahale edilmelidir. Tanıda veya müdahalede geç kalındığında böbrek fonksiyonlarında bozulmalar kaçınılmaz olarak karşımıza çıkabilmektedir.



Makale: Doç.Dr Ali Ferruh AKAY
 
Tekerlekli Sandalye
Üst