Çağdaş ve Yeni Bir “Engelli” Tanımı Yapılıyor

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Engellilerin toplumsal hayata eşit birey olarak katılması için radikal kararlar alan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, mevcut mevzuattaki “özürlü” tanımını terkederek, hazırladığı, “Engelliler Hakkında Kanun Tasarısı”nda çağdaş ve yeni bir “engelli” tanımı yaptı. Doğrudan ve dolaylı ayrımcılık kavramlarına yer verilen tasarıda, erişilebilirlik kavramına açıklık getirilirken, rehabilitasyona ek olarak “habilitasyon” kavramına da tanım getirildi.



Milliyet’in kamuoyuna duyurduğu, “Engelliler Hakkındaki Kanun Tasarısı”nda Türk mevzuatına ilk kez giren yeni tanımlar yapıldı. Bunların başında yeni engelli tanımı geldi. Mevcut kanunda “özürlü” başlığı altında “Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişi” tanımı yapılıyor.



Yeni tasarıda ise “engelli” başlığı altında, daha çağdaş bir tanımlama yapılarak “Fiziksel, zihinsel, ruhsal ve duyusal yetilerinde çeşitli düzeyde kayıplarından dolayı topluma diğer bireyler ile birlikte eşit koşullarda tam ve etkin katılımını kısıtlayan tutum ve çevre koşullarından etkilenen kişi” ifadesi kullanıldı.



Ayrımcılık Detaylandırıldı



Tasarıda; siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel veya başka herhangi alanda insan hak ve temel özgürlüklerinin tam ve eşit koşullar altında kullanılması önünde engelliliğe dayalı gerçekleştirilen her türlü ayrım ve dışlama, “Engelliliğe Dayalı Ayrımcılık” olarak tanımlandı.



Yeni düzenlemede ilk kez “Doğrudan Ayrımcılık ve Dolaylı Ayrımcılık” kavramları da detaylı tanımlandı. “Doğrudan Ayrımcılık” için “engelliliğe dayalı ayrımcılık temeline dayanan ve engellinin hak ve özgürlüklerden karşılaştırılabilir durumdakilere kıyasla eşit şekilde yararlanmasını engelleyen, kısıtlayan veya zorlaştıran her türlü farklı muamele” ifadesi kullanılırken, “Dolaylı Ayrımcılık” tanımı “görünüşte ayırımcı olmayan her türlü eylem, işlem ve uygulamalar sonucunda engelliliğe dayalı ayrımcılık temeliyle bağlantılı olarak engellinin hak ve özgürlüklerden yararlanması bakımından nesnel olarak haklılaştırılamayan dezavantajlı bir konuma sokulması” şeklinde yapıldı.



Bağımsız Hayat



“Erişilebilirlik” kavramının tanımı yapılan tasarıda, rehabilitasyona ek olarak “Habilitasyon” kavramına da tanım getirildi. Habilitasyon, “engellinin bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılayabilmesini ve yaşamını bağımsız sürdürebilmesini amaçlayan fiziksel, sosyal, zihinsel ve mesleki beceriler kazandırmaya yönelik hizmetler” olarak nitelendirildi.



Tıbbi Bakıştan Sosyal Bakışa



Özürlüler Kanunu’nda tıbbi bakış açısıyla değerlendirme hâkimken, Engelliler Kanunu olarak hazırlanan yeni düzenlemede sosyal bakış açısı ön plana geçiyor. Engelliler için ayrı hizmetler değil, topluma yönelik sunulan tüm hizmetlerin içinde engelli kişilerin de yararlanabileceği şekilde hizmetlerin düzenlenmesinin önü açılıyor. Böylece, toplumdan tecrit edilme durumunun da önüne geçilmesi hedefleniyor.



Kurumsal bakım modelinin yerini, toplum temelli bakım modeli alıyor. Engelliler alanında bir mevzuat çıkarılırken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın görüşünün alınması şartı getiriliyor.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst