Çocuk tacizcilerine ağır cezalar geliyor

  • Konuyu başlatan Fırtına
  • Başlangıç tarihi
F

Fırtına

Guest
TBMM Adalet Komisyonu, alt komisyonda görülen, çocuklara tacizde ağır cezalar getiren yasa teklifini görüşmeye başladı. Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya başkanlığında başlayan görüşmelerde, kanun teklifinin sahibi AK Parti İstanbul Milletvekili Alev Dedegil, metnin komisyondan geçmesi halinde, konunun Genel Kurul'da da görüşülerek yasalaşabileceğini ifade etti.

İlaçla tedavi uygulamasının medyada ve toplumda çokça tartışıldığını hatırlatan Dedegil, ''İlaç tedavisi, bu suçu işleyen her suçlu için uygun olmayabilir. Buna sağlık kurulları ve hakim karar verecek ama bir suçlu tipi var ki ona mutlaka fayda edeceğini, etkileyeceğini ve bu anlamdaki suçluların suç işleme oranını düşüreceğine kesinlikle inanıyorum." diye konuştu.

Teklife karşı çıkan CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman ise tasarının sakıncalı maddelerinin bulunduğunu iddia etti. Arıtman, ''Teklif bu şekilde geçecek olursa yüzlerce, binlerce çocuk tecavüzcüsü serbest bırakılacak. Kişinin beden ve ruh sağlığının bozulması durumunda, ceza artırımlarının ortadan kaldırılması da son derece sakıncalıdır. Taciz ve tecavüzcüleri cezaevinden çıkarma teklifidir.'' yorumunu yaptı.

Yapılan konuşmaların ardından teklifin görüşülmesine başlandı. Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya, kadının şiddetten korunmasıyla ilgili kanun teklifleri olduğunu, bu tekliflerin, bugün görüşülen önerilerden sonra ele alınabileceğini kaydetti.

Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf da öncelikle bu teklifin görüşülerek komisyondan geçmesini istediklerini ifade etti. Kavaf, kadının şiddetten korunması ile ilgili tekliflerin ise daha sonra ele alınabileceğini kaydetti.

Cihan Haber Ajansı
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Hadım Teklifi Komisyonda Kabul Edildi

Kamuoyunda "Hadım" teklifi olarak bilinen çocuğa karşı işlenen cinsel suçların cezalarında artırıma giden kanun teklifi TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi.

Teklifte yer alan TCK'nın 102, 103 ve 104'ncü maddelerinde düzenlenen "cinsel saldırı", "çocuğun cinsel istismarı" ve "reşit olmayanla cinsel ilişki suçu"ndan mahkum olanlar için getirilen "testosteran etkisini önemli ölçüde azaltıcı tedaviye tabi tutulmaları" düzenlemesi CHP'lilerin itirazlarına ve tepkilerine rağmen AKP'lilerin oyuyla kabul edildi.

ANKARA (ANKA) -Kamuoyunda "Hadım" teklifi olarak bilinen çocuğa karşı işlenen cinsel suçların cezalarında artırıma giden kanun teklifi TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. eklifte yer alan TCK'nın 102, 103 ve 104'ncü maddelerinde düzenlenen "cinsel saldırı", "çocuğun cinsel istismarı" ve "reşit olmayanla cinsel ilişki suçu"ndan mahkum olanlar için getirilen "testosteran etkisini önemli ölçüde azaltıcı tedaviye tabi tutulmaları" düzenlemesi CHP'lilerin itirazlarına ve tepkilerine rağmen AKP'lilerin oyuyla kabul edildi.
Kamuoyunda Hadım Teklifi, olarak bilinen çocuğa karşı cinsel suçlarla ilgili ceza artırımını öngören yasa teklifi, TBMM Adalet Komisyonu'nda değiştirilerek kabul edildi. Teklife göre cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişi, mağdurun şikayeti üzerine, beş yıldan on yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Suçun ani ve kesik hareketlerle işlenmesi halinde verilecek ceza üçte birine kadar indirilebilecek.

-ON YILDAN ON SEKİZ YILA KADAR HAPİS CEZASI-

Fiilin vücuda, organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on yıldan on sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunacak. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi halinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikayetine bağlı olacak. Suçun beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, kamu görevinin, vesayet veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş, evlat edinen ve evlatlık tarafından, silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte, aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, insanların bir arada toplu olarak bulunmalarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi halinde verilen cezalar yarı oranında artırılacak.

-MAĞDUR EVİNİ İŞİNİ TERK EDERSE CEZA ÜÇTE BİR ORANINDA ARTACAK-

Mağdurun bu suç nedeniyle eğitimini, işini, ailesini veya oturduğu yerleşim bölgesini terk etmek ya da eğitim gördüğü kurumu veya çalıştığı işyerini değiştirme zorunda kalmış ise verilecek ceza üçte bir oranında artırılacak. Suçun işlenmesi durumunda mağdurun direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün ötesinde cebir kullanılması durumunda kişi ayrıca kasten yaralama suçundan dolayı cezalandırılacak. Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü halinde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunacak.

-ÇOCUĞA TECAVÜZÜN CEZASI ON İKİ YILDAN YİRMİ YILA KADAR HAPİS CEZASI-

Teklifin ikinci maddesiyle düzenlenen çocuğa karşı işlenen cinsel suçlarla ilgili düzenlemeye göre ise çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, altı yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Cinsel istismar deyimi, on beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış ile diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar olarak anlaşılacak. Suçun ani ve kesik hareketlerle işlenmesi halinde verilecek ceza üçte birine kadar indirilebilecek. Cinsel istismarın vücuda organ veya said bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda oniki yıldan yirmi yıla kadar hapis cezasına hükmolunacak.

-ENGELLİ ÇOCUĞA TECAVÜZÜN CEZASI İKİ KAT ARTACAK-

Suçun on iki yaşını doldurmamış veya bedensel engelli çocuğa karşı işlenmesi halinde verilecek ceza bir kat artırılacak. Suçun silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte, aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, insanların bir arada toplu olarak bulunmalarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş, evlan edinen tarafından, vasi, eğitici, öğretici veya bakıcı tarafından, kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı kolaylıktan faydalanılması ya da nüfuzun kötüye kullanılması suretiyle işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılacak. Mağdur suç nedeniyle eğitimini, işini, ailesini veya oturduğu yerleşim bölgesini terk etmek ya da eğitim gördüğü kurumu veya çalıştığı işyerini değiştirmek zorunda kalmış ise verilecek ceza yarısına kadar artırılacak. Cinsel istismarın çocuklara karşı cebir veya tehdit kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi halinde verilecek ceza yine yarı oranında artırılacak. Suçun işlenmesi sırasında mağdurun direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün ötesinde cebir kullanılması durumunda kişi ayrıca kasten yaralama suçundan dolayı cezalandırılacak. Suçun mağdurun bitkisel hayata girmesine veya ölümüne neden olması durumunda da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunacak.

-"ENSEST"İN CEZASI DA ARTTI-

Teklifin üçüncü maddesi ise TCK'nın "cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişinin şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını öngören 104'ncü maddesinde değişiklik öngörüyor. Buna göre de suçun aralarında evlenme yasağı bulunan kişiye karşı işlenmesi halinde şikayet aranmaksızın fail hakkında 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası verilecek.

-ÇOCUĞU TACİZ EDENE İKİ KAT CEZA-

TCK'nın 105'nci maddesinde değişiklik öngören düzenlemeye göre ise "bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında mağdurun şikayeti üzerine üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adli para cezasına hükmolunması" hükmüne "Fiilin çocuğa karşı işlenmesi halinde şikayet aranmaksızın verilecek cezanın yarısına kadar artırılması"nın eklenmesini öngörüyor. Suçun kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, vasi, eğitici, öğretici veya bakıcı tarafından, aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, posta ve elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, insanların bir arada toplu olarak bulunmalarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle ve teşhir suretiyle işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılacak. Ancak mağdur bu suç nedeniyle eğitimini, işini, ailesini veya oturduğu yerleşim bölgesini terk etmek ya da eğitim gördüğü kurumu veya çalıştığı işyerini değiştirmek zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamayacak.

-ZORLA EVLENDİRENE BİR YILDAN ÜÇ YILA KADAR HAPİS-

Teklifin beşince maddesinde ise TCK'nın 230'ncu maddesinde değişiklik öngörülüyor. Buna göre evlenme yaşına ulaşmış bir kimseye evlenmesi yönünde cebir veya tehdit kullanan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Bunun sonucunda bir kişiyi istemediği bir kimseyle evlenmeye zorlamak suretiyle kişinin intihara teşebbüs etmesi, yaralanması veya sağlığının bozulması halinde verilecek ceza üç yıldan intihar etmiş ise yedi yıldan az olamayacak. CMK'nın 109'ncu maddesinde de değişiklik öngören teklif, çocuğa karşı cinsel suçlarla ilgili, "Amaçlanandan daha ağır sonuçlar vermeyeceğinin anlaşılması halinde, soruşturma veya kovuşturma sonuna kadar mağdura yaklaşmaktan ve mağdurun bulunduğu yerlere girmekten yasaklanmak, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan, çocuklar hakkında bakım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanması"nı öngörüyor.

-TESTOSTERON TEDAVİSİ UYGULANACAK-

Teklifin 7'nci maddesi ise TCK'nın 102, 103 ve 104'ncü maddelerinde tanımlanan cinsel saldırı suçu, çocuğa cinsel saldırı suçu ile reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun nitelikli halinden hapis cezasına mahkum olanlar hakkında uygulanacak. Buna göre bu suçlar nedeniyle hapis cezasına mahkum olanlar, hakim kararı ile cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde, denetim süresi içinde; testosteron etkisini önemli ölçüde azaltıcı tedaviye tabi tutulabilecek. Testosteron tedavisi, ilk kez söz konusu suçları işleyenler için hakim kararına bağlı olacak, ikinci kez suçun işlenmesi halinde ise zorunlu olacak. İlgili maddeye göre, testosteron tedavisinin yanı sıra bu suçu işleyenler tedavi amaçlı programlara katılmakla yükümlü kılınabilecek, suçun mağdurunun oturduğu ve çalıştığı yerleşim bölgesi dışında başka bir yerde ikamet etmekle yükümlü kılınabilecek, mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan yasaklanabilecek. Ayrıca bu suçları işleyenler çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan yasaklanabilecek, çocuklar hakkında bakım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanabilecek. Bu yükümlülük ve yasakların uygulanmasına cezanın infazı tamamlandıktan sonraki denetim süresinde da devam olunacak, yasaklara aykırı hareket edenler hakim kararı ile zorlama hapsine tabi tutulacak.

-"HÜSEYİN ÜZMEZ" TARTIŞMASI-

Komisyonda, CHP İzmir Milletvekili Canan Aritman sık sık AKP'lileri "Hüseyin Üzmez'i kurtarmakla" suçlarken AKP'liler ise tepkilerini "ayıptır, günahtır" şeklinde dile getirdi. AKP Aksaray Milletvekili İlknur İnceöz de Aritman'a "Biz Hüseyin Üzmez'in aleyhine siz lehine hareket ediyorsunuz" diye tepki gösterdi.

-"ADAM MEMEM ÇIKTI CİNSEL TERCİHİM DEĞİŞTİ DİYE MAHKEMEYE BAŞVURURSA HUKUK NE YAPACAK?"-

Komisyonda en çok tartışılan düzenleme ise "testosteron tedavisi" öngören düzenleme oldu. CHP'li Tayfun İçli, Ahmet Ersin ve Canan Aritman "testosteron tedavisi"ni insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle tepki gösterirken Aritman, "Tedavi mi cezalandırma mı karar veremedim. Amaç cezalandırma ise tıp bilimi cezalandırma amacıyla kullanılmamalı. Tedaviden bahsediyorsak suçlunun yeri hapishane değil hastanedir" dedi. Aritman testosteron tedavisinin kısırlığa yol açabileceği uyarısında bulunurken bu ilaçların prostat kanseri ile travestilerde kullanıldığını belirtti. Aritman'ın ilaç verilen kişinin kadınsı davranışlarının olabileceğini belirterek, "Adam geldi memem çıktı ya da cinsel tercihim değişti diye mahkemeye başvurursa hukuk ne yapacak. Bu uygulama ile iyi bir netice alma şansı yok. İlaç bırakıldığında şiddetli cinsel saldırı olabilir, cinayet işlenmesi olasılığı artabilir" dedi. Aritman, ilaç tedavisinin maliyetli olabileceğini de belirtirken 5 yıl süresince bir kişide kullanılmasının maliyetinin 15-20 bin dolar olacağını söyledi.

-"ÇOCUĞUN KARNI ŞİŞECEK BİZ ADAMIN MEMESİ ŞİŞECEK Mİ ONU TARTIŞIYORUZ"-

CHP'li Tayfun İçli de testosteron tedavisi yerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilebileceğini belirterek, "ilaçlar tedavi amaçlıdır, Hitler, Mussolini gibi faşistler ilacı cezalandırmak için kullanmışlardır. Hukuk bir öfke, intikal aracı değildir. Medyatik düzenleme yapmayalım" dedi. Teklif sahibi AKP'li Aşkın Asan CHP'lilerin itirazlarına tepki göstererek "Geri dönüşü olan bir uygulama. Her ilacın yan etkisi var, aspirinin de var. Yan etkisi var diye saldırganı salıvereceğiz etrafa. Türkiye'deki hapishanelerden mektup yazanlar var; çok utanıyorum, ama kendime hakim olamıyorum, bunu uygulayın diyen insanlar var. İnsan hakları hiçbir zaman suçluların değil herkesin hakkıdır" diye konuştu. AKP Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın ise CHP'li Aritman'a "Çocuğun karnı şişecek ve biz suçlunun memesi şişecek mi şişmeyecek mi, kemikleri eriyecek mi onu tartışıyoruz. Bu insanlar çok mu insan haklarına uygun olarak davranıyor, bu çocuklara tecavüz edip gebe bırakıyor" diye tepki gösterdi. Komisyonda, "testosteron tedavisi"yle ilgili düzenlemeye CHP'li üyeler oy kullanmazken, düzenleme AKP'lilerin oylarıyla kabul edildi.


ekoayrinti
 
F

Fırtına

Guest
Çocuklar, en çok yakınlarının istismarına uğruyor.!

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından yapılan bir araştırmada ilginç bulgular ortaya çıktı. İstismarlara en çok yüzde 80,2 ile anne ve babası ile birlikte yaşayan çocukların uğradığı tespit edildi.

Dr. Özge Ballı Arıkan'ın 2010 yılında yaptığı 'Çocuk istismarı ve ihmali olgularının değerlendirilmesi' konulu uzmanlık tezinde, ailelerin, çocuklarının başına gelen istismarı da gizlediği tespit edildi. 2006-2009 yılları arasında ÇÜ Tıp Fakültesi Adli Olguları Değerlendirme Heyeti'ne başvuran cinsel istismara uğramış 3-18 yaş aralığındaki 143'ü erkek ve 341'i kız olmak üzere toplam 484 çocuk arasında yapılan araştırmada, nikahsız eş ve birinci derece akrabaların yaptığı istismarın daha fazla gizlediği belirlendi.

Cinsel istismara uğrayan çocukların annelerinin yüzde 7,6'sının babalarının da yüzde yüzde 2,3'ün ruhsal sorunları olduğu anlaşıldı. Yüzde 3,5'inde madde bağımlılığı, yüzde 20,1'inde de anne-baba arasında akraba olduğu tespit edildi.

İstismarların yüzde 54,4'ü tanıdık tarafından gerçekleşirken yüzde 20,3'ü yabancı kimse, yüzde 11,0'i akraba-üvey baba, yüzde 8,5'i 1.derece akraba, yüzde 5,8'i nikahsız eş tarafından istismar edildiği ortaya koyuldu. Araştırmada yapılan cinsel istismarın yüzde 46,4'ünde tekrarlandığı ortaya çıktı.

Danışmanlığını Prof. Dr. Nurdan Evliyaoğlu'nun yaptığı araştırmada çocuk istismarının önlenmesinin, tedavi etmekten daha kolay olduğu kaydedildi.

Dr. Özge Ballı Arıkan, istismarın önlenmesi için gösterilen çabaların tedavi edici hizmetlerle paralel gitmesi gerektiğini belirtti. Arıkan, çocuk istismarının önlenmesi hakkında şunları söyledi; "Tüm çocuklara yönelik koruma programları yapılmalıdır. Tüm çocukların ve ailelerin içinde bulundukları koşullar iyileştirilebilir, ailelerin eğitimleri ve yaşam kaliteleri artırılır, yani risklerin oluşması önlenebilirse, çocukların istismara uğrama olasılığı azaltılabilir. Yüksek risk gruplarının belirlenmesi, bu kişilerin var olan hizmetleri kullanmasını sağlayacak stratejiler ve bu ailelere gerekli ek hizmetlerin sunulmalıdır. İstismar edilmiş çocuğun fark edilmesi ve bu durumun sonlandırılması için çaba gösterilmelidir."

Cihan Haber Ajansı
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Türkiye'nin utanç araştırması

Yapılan bir araştırmaya göre, geçen yıl 7 bin çocuk tecavüze uğradı, son 10 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısı 250 bin.

Siyasi alanda yaptığı çalışmalarla tanınan araştırmacı-yazar Tuncer Günay, çocuklara yönelik yaptığı cinsel istismar araştırmasına göre, geçen yıl yaklaşık 7 bin çocuğa tecavüz edildi, son 10 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısının en iyimser ihtimalle 250 bin.

Öğretmen öğrencilerini taciz etti

Günay, kitaplaştırmak üzere, Emniyet Genel Müdürlüğü verileri, panel bildirimleri, gazete arşivleri, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) raporlarından hareketle bir çalışma yürüttü.

Günay’ın bu yıl içerisinde yayımlanacak kitabında yer alacak bazı çarpıcı tespitler şöyle:

- Sokaklarda 50 bin çocuk yaşıyor. Bunların yaklaşık 30 bininin cinsel istismara ve tecavüze uğradığı sanılıyor. Sokak çocuklarının yüzde 75’i hırsızlık, gasp, yaralama ve tecavüz suçuyla emniyette kaydı var. 2010 yılı içinde 4 bini mahkûmiyet alarak çocuk ıslahevlerine gönderildi. Son 5 yılda ıslahevlerinde ve büyük cezaevlerinin sübyan koğuşlarında büyükleri veya yaşıtları tarafından tecavüze uğradığı için adliyeye yansıyan vaka sayısı 250.

- Yatılı pansiyonlu okullarda, çocuk yuvalarında ve YİBO’larda personelin, müdür yardımcılarının, öğretmenlerin ve esnafın cinsel istismarına uğradığı için medyada yer alan ve adliyeye yansıyan olay sayısı 2009 yılında 200 civarında. Ancak, toplumda, mağdurların cinsel istismarları saklama eğilimi çok yüksek. Son 10 yılda en iyimser rakamla istismara uğrayan çocuk sayısının 250 bin civarında olduğu hesaplanıyor.

- 2009’da tecavüz edilerek öldürülen çocuklarla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne 15, İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne 8, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde 3 vaka failleriyle birlikte yansıdı.

- Emniyet Bilişim ve Telekomünikasyon izleme birimleri 2010 yılında şikâyete dayalı olarak 23 bin porno siteye erişimi kapattı. Bunların 15 bini çocuk pornosuydu.

- Son 20 yılda aile içinde birinci yakınlarının ve akrabalarının istismarına uğrayan çocuk sayısının 350 ile 400 bin arasında olduğu söylenebilir. Bu vakalardan sadece 600’ü yargıya yansıdı.

Okul çağındaki 15 bin çocuk kayıp

TBMM’de kabul edilen Kayıp Çocuklar Araştırma Komisyonu’nun raporunda 2009-2010 öğrenim yılında ilköğretim çağında olup okula gitmeyen çocuk sayısının 326 bin 513 olduğu, bunlardan 139 bin 691’inin kayıt altına alındığı, 186 bin 822 çocuğun halen okula kayıtlı olmadığı ifade edildi.

Raporda 2006 yılından itibaren TÜİK tarafından kurulan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne (ADNKS) göre okul çağındaki çocukların kimlik ve adres bilgilerinin güncellendiği ifade edildi.

Raporda, çocukların okula kayıt edilmeme nedenlerinin ilk sırasında 23 bin 191’le ‘yurtdışına çıkma’nın geldiği kaydedildi. Rapora göre çocukların okula kayıt ettirilmeme nedenlerinin ikinci sırasında 17 bin 818’le adresten taşınma, üçüncü sırasında da 10 bin 259’la ailevi nedenler bulunuyor.

Okula kayıt ettirilmeyen çocukların 8 bin 715’i geleneksel nedenler, 4 bin 349’u zihinsel nedenlerle okula kaydettirilmiyor.

Yine bu durumdaki çocukların 2 bin 141’i ekonomik yetersizlik, 1.654’ü ortopedik engelli oluşu, 1.447’si göçer oluşu, 1.217’si ev hizmetlerinde çalıştırıldığı, 1.94’ü mevsimlik işlerde çalıştırıldığı, 645’i sanayi ve hizmet sektöründe çalıştırıldığı için okula gönderilmiyor.

Rapordaki en dikkat çekici ifade ise şöyle: “Toplam 101 bin 274 çocuğun neden okula kayıt olmadığı öğrenilmiştir. Ancak, 15 bin 663 çocuğun ADNK sisteminde kaydı olmasına karşılık bu çocuklar toplumda bulunamamaktadır.”
Mynet
 
F

Fırtına

Guest
Çocuk istismarına karşı ağır yaptırımlar geliyor!

Çocuklara yönelik taciz ve cinsel istismar suçları her geçen yıl artarken, bu konuda TCK ile getirilen ağır yaptırımlara, ilave tedbirler geliyor.

Türkiye’nin 2007’de imza koyduğu Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi’nin onaylanmasına ilişkin hükümet tasarısı TBMM Başkanlığı’na sunuldu. 1 Ekim’de başlayacak yeni yasama döneminde ele alınacak sözleşmenin Meclis’ten geçmesinin ardından, bu sözleşme hükümlerinin hayata geçirilmesine yönelik bir dizi yeni yasal ve idari düzenleme de gündeme gelecek.

“TACİZCİ ÖĞRETMEN, DOKTOR VE POLİS OLAMAYACAK

Sözleşme uyarınca, eğitim, sağlık, sosyal koruma, adli ve emniyet sektörleri, spor, kültür ve boş zaman aktiviteleri ile ilgili alanlarda olmak üzere çocuklarla düzenli ilişki gerektiren mesleklere girişte, adayların çocuklara cinsel sömürü veya istismar fiilinden hüküm giymemiş olduklarından emin olmak için taraf ülkeler gerekli yasal ve idari tedbirleri alacak.

YARDIM HATLARI KURULACAK

Cinsel istismar ve sömürüye karşı, arayanlara gizlilik içinde danışma sağlamak üzere telefon veya internet yardım hatları gibi bilgi servisleri oluşturalacak. Devlet bu tür servislerin oluşturulmasını teşvik edecek ve destekleyecek tedbirleri alacak.

ÖDEME 3. KİŞİYE YAPILSA DA FUHUŞ KABUL EDİLECEK

Bir çocuğu fuhuş için işe almak, fuhuşa zorlamak, çocuk üzerinden kazanç sağlamak veya çocuğu istismar etmek, ödeme para ya da herhangi bir bedel verilmesi şeklinde de olsa vaadde de bulunulsa kasti su kapsamında değerlendirilecek. Vaadin veya bedelin çocuğa mı yoksa 3. bir kişiye mi yapıldığına bakılmaksızın fiil çocuğa yönelik cisel eylem kabul edilecek.

İNTERNET ÜZERİNDEN BULUŞMA TEKLİFİ DE SUÇ OLACAK

Sözleşme kapsamında suçlardan herhangi birini işlemek amacıyla, bilgi ve iletişim teknolojileri yoluyla bir çocuğa buluşma teklifinde bulunulması da suç olarak düzenlenecek.

TEŞEBBÜS DAHİ CEZALANDIRILACAK

Sözleşme uyarınca, çocukların cinsel istismar ve sömürüsü kapsamına giren suçlardan herhangi birine teşebbüs suç olarak kabul edilmesi için yasal düzenleme yapılacak.

YAŞ TARTIŞMASI YAŞANMAYACAK

Mağdurun gerçek yaşıyla ilgili belirsizliğin cezai soruşturmanın balatılmasına engel olmasını sağlamak için yasal ve idari tedbirler alınacak.

TECAVÜZ VE TACİZCİNİN DNA’SI SAKLANACAK

Sözleşmeye taraf ülkeler, iç hukuklarında kişisel verilerin korunması hakkındaki hükümlere uygun olarak, sözleşme kapsamındaki suçlardan hüküm giymiş şahısların kimliği ve genetik profili (DNA) ile ilgili verileri toplayıp, sağlayacak.”

Tacizcisiyle karşılaşmayacak!

Çocuk istismarındaki bir büyük yanlışlık yeni tedbirlerle ortadan kalkıyor. Soruşturma gerekleri için başka türlü karar verilmedikçe, mağdurlar ile faillerin soruşturma ve mahkeme binalarında doğrudan temasta olmamaları sağlanacak. Mağdurun duruşma salonunda fiziksel olarak bulunmadan, sinevizyon benzeri uygun iletişim teknolojileri aracılığıyla dinlenebilmesi için gerekli tedbirler alınacak. Ayrıca süren bir cinsel istismar ve sömürü soruşturması ya da kovuşturmasında, mağdur ifadelerini geri alsa dahi işlemlerin devam etmesi sağlanacak. Çocuğun katılım olmadan da olsa cinsel sömürü veya cinsel faaliyetlere tanık olmasına kasten neden olmak da, suç kapsamına alınacak.

Çocukları çeken turist tutuklandı;

İNGİLTERE’DEN Portekiz’e tatil yapmaya gelen 48 yaşındaki bir İngiliz turist, sahilde küçük çocukların fotoğrafını çektiği için tutuklandı. İngiliz Daily Mail gazetesinin haberine göre, ismi açıklanmayan İngiliz, tatil beldesi Villamoura’daki Marinotel’in plajında çocukların ailelerinden gelen şikayet üzerine gözaltına alındı. Turistin fotoğraf makinesine el koyan portekiz polisi, adamın sadece 8 ila 15 yaşları arasındaki çocukların fotoğrafını çektiğini belirledi. Villamoura, 4 yıl önce ailesiyle tatil yaparken aniden ortadan kaybolan İngiliz kız Madaleine McCann’ın son görüldüğü Praia da Luz’un 50 kilometre yakınında bulunuyor.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst