Elektronik kimlikler yılbaşına hazır/ Video

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Elektronik kimlik kartı projesinde sona gelindi. TÜBİTAK'ın 2006'dan bu yana üzerinde çalıştığı e-Dönüşüm Türkiye İcra Kurulu'nun onayının ardından 2012 yılında hayata geçirilecek projenin altyapı ve kart dağıtım çalışmalarının 4 yıl içinde tamamlanması planlanıyor.

Çipli kartlara geçişin tamamlanmasıyla Türkiye kurumsal ve bireysel kullanımda 'tek kart tek şifre' dönemine geçecek. Polikarbondan üretilecek Uygulama ile nüfus cüzdanlarındaki renk ayrımı da tarihe karışacak. Yeni kimlikler nüfus müdürlüklerine başvurularak alınacak. Müdürlüklerde kurulacak sistemle vatandaşların parmak izi, damar izi avuç içi izi bilgileri alınacak.

[video]http://www.memurlar.net/haber/211018/[/video]
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
E-kimlik'te son viraj!

691444_detay.jpg


2012'den itibaren ilk kartların verileceği açıklanan kimlik kartları pasaport, ehliyet, nüfus bilgileri ve banka bilgileri gibi birçok konuyu içinde barındırıyor


TÜBİTAK'ın Ar-Ge sürecini tamamladığı akıllı kimlik kartlarının kullanıma girmesiyle Türkiye'de pek çok hizmette ''tek kart-tek şifre dönemi'' başlayacak.

Yeni kimlik kartlarıyla e-devlet kapsamında tüm işlemler yapabilecek, e-imza atılabilecek, atm'lerden para çekilebilecek, kart pasaport olarak da kullanabilecek.

Bolu'daki pilot uygulamanın tamamlanmasıyla elektronik kimlik kartları, e-dönüşüm Türkiye İcra Kurulu'nun alacağı karardan sonra, bir yıllık geçiş sürecinin ardından üç yıl içinde tüm Türk vatandaşlarının kullanımına sunulacak.

TÜBİTAK BİLGEM UEKAE'de tamamen Türk mühendislerin 5 yıllık Ar-Ge çalışmasında sona geldiği akıllı kimlik kartlarının tanıtımı TÜBİTAK'ın Gebze yerleşkesinde yapıldı.

TÜBİTAK e-kimlik proje yöneticisi Oktay Adalıer, gazetecilere yaptığı sunumda, elektronik kimlik kartlarının Ar-Ge alt yapısı ve gelinen son aşamaya ilişkin bilgiler aktardı.

Adalıer, halen kullanımdaki nüfus cüzdanı uygulamasına 1976'da geçildiğini anımsatarak, Türkiye'nin geçeceği elektronik sistemle yeni bir dönemin başlayacağını söyledi.

2006 yılında Türkiye Araştırma Alanı (TARAL) projesi olan e-kimlik projesinin, TÜBİTAK BİLGEM UEKAE tarafından ar-ge çalışmaları, pilot uygulama ve yaygınlaştırma çalışmalarında sona gelindiğini bildirdi.

3a5517e03f8c9b3a9ddd22eb1d554735_k.jpg


u süreçte yapılan Ar-Ge faaliyetleri sonunda, TC Kimlik Kartının görsel tasarımının yapıldığını ve üzerinde bulunacak güvenlik tedbirlerinin belirlenerek uygulamasının gerçekleştirildiğini anlatan Adalıer, ayrıca kartın güvenliği için özgün bir akıllı kart çipi ve milli akıllı kart işletim sisteminin (AKİS) de geliştirildiğini söyledi.

e-kimlik kartının, standart kart okuyucularla kullanılabileceğini dile getiren Adalıer, ayrıca kamusal kullanım amacıyla Güvenli Kart Erişim Cihazlarının da geliştirildiğini anlattı.

Pilot uygulamanın yapıldığı Bolu'daki çalışmalara ilişkin bilgiler veren Adalıer, şehir genelinde 60 nüfus memuruyla 220 bin akıllı kimlik kartının dağıtıldığını bildirdi.

498 köyün 287'sine mobil kayıt ünitesiyle gidildiğini ve burada çalışmalar yapıldığını dile getiren Adalıer, bu süreçte kart üzerinde gerekli tüm iyileştirmelerin de yapılarak kimlik kartının yeni versiyonlarının çıkarıldığını söyledi.

Adalıer, TÜBİTAK'ın akıllı kartıyla ilgili tüm Ar-Ge sürecini tamamladığını, Türkiye İcra Kurulu'nun kararının ardından kartın ilk etapta bir ilde, sonra 7 bölgeden seçilecek birer ilde ve yurt dışında iki noktada kullanımına başlanacağını bildirdi.

Oktay Adalıer, kartların bir yıllık geçiş sürecinin ardından geçecek 3 yılın sonunda tüm Türk vatandaşlarının kullanımına sokulmasının hedeflendiğini belirtti.

PEMBE VE MAVİ KİMLİKLER TARİH OLUYOR
Adalıer, vatandaşların akıllı kartları nerelerde kullanacaklarına ilişkin şu bilgileri verdi:

''Vatandaş elektronik ortamda kimlik doğrulama yapılabilecek. TC Kimlik kartıyla tek kart-tek şifre dönemine geçilecek. Hastane, banka, noter, internet, kredi kartları hariç master ve visa kartı gibi her alanda kullanılabilecek. Kimlik sahteciliğinden kaynaklanan vatandaş mağduriyeti önlenecek. e-Devlet kapsamında sunulan hizmetlere evlerden ve iş yerleri de dahil internetin bulunduğu her yerden kimlik kartıyla güvenli şekilde erişilebilecek. Bu erişim, bilgisayarlar üzerindeki kart okuyuculardan ya da taşınabilir kart okuyucuları aracılığıyla yapılabilecek. Kimlik kartıyla e-imza kullanılabilecek. Kimlik kartı, vizesiz gidilen ülkelerde seyahat belgesi olarak kullanılabilecek. Yani elektronik pasaport özelliğine sahip olacak. Ancak VISA gerektiren ülkeler için elektronik pasaport alınması ihtiyacı bulunacak.''

DENETİM KOLAY VE GÜVENLİ
Adalıer, elektronik kimlik kartıyla kurumlara gelecek yenilikleri ise şöyle anlattı:

''Hizmet veren kurum, hizmeti alan vatandaştan emin olacak. Vatandaşın orada olduğundan emin olacak. Kamu hizmetlerinden yararlanan kişilerin hak sahipliği denetimi kolay ve güvenli bir şekilde yapılacak. Kimlik doğrulamasındaki yetersizliklerden kaynaklanan sosyal güvenlik, sağlık, sigorta ve bankacılık gibi alanlarda usulsüzlük, yolsuzluk ve mali kayıplar asgariye inecek. Kimlik kartı, kamu kurumlarının vatandaşa yönelik sunacakları hizmetlerde elektronik iş süreçlerini destekleyerek bürokrasiyi azaltacak. Sağlayacağı güvenli kişi doğrulaması nedeniyle kurumların sunduğu elektronik hizmetlerinin nitelik ve sayıları artacak. Bu sayede vatandaş uzaktan kurumun uç noktasına gitmeden birçok işini elektronik ortamda çözecek. Vatandaşın zamanından elde edilen zaman tasarrufu iş kayıplarını önleyecek.''

Adalıer, ''Elektronik kimlik kartı alternatifsiz bir sistem olup e-devlet açılımında vatandaşın kurumlara ulaşımında anahtar vazifesi görecek ve mahremiyetin korunmasını sağlayacak'' diye konuştu.

AKILLARDAKİ SORULAR
Adalıer, konuşmasının ardından soruları da yanıtladı. ''Vatandaşın tüm bilgileri kart üzerinde yüklü olacak. Vatandaş hangi bilgisinin nerede görülmemesi gerektiğine nasıl karar verecek'' şeklindeki bir soru üzerine Adalıer, ''Kişisel bilgilerin korunmasıyla ilgili kanun tasarısı çıktıktan sonra tüm devlet kurumları elektronik devlet uygulamalarını bu karta entegre edecek ve kart kullanımında o kurumun mevzuatı çerçevesinde vatandaşın izni dahilinde bilgiler çıkacak'' yanıtını verdi.

Kartların nerede basılacağına ilişkin bir soru üzerine de Adalıer, Türkiye'de kart basımı yapan 5 yerli firmanın bulunduğunu belirtti. Adalıer, TÜBİTAK'ın projenin sadece Ar-Ge boyutuyla sorumlu olduğuna işaret ederek, ''Ancak öngörüm, yerli firmaların ihaleye girmesi yönünde'' dedi. Adalıer, kullanımdaki akıllı kartların çipinden mürekkebine kadar Türk endüstrisi üretimi olduğunu da vurguladı.

KOPYALANMASI MÜMKÜN DEĞİL
Kartın kopyalanma riskine karşı görünür ve görünür olmayan 9 koruyucu önlemin alındığını belirten Adalıer, bu şekilde kartın kopyalanmasının mümkün olmadığını belirtti.

Adalıer, ''Kişi trafik kazası geçirdi ve şuuru yerinde değil diyelim. Bu durumda kart nasıl kullanılacak'' sorusunu da Adalıer, şöyle yanıtladı:

''Bu senaryo Sağlık Bakanlığı için uygulanacak. Bu durumda bakanlığın nüfus müdürlüğü tarafından verilmiş bir sertifikası olacak. Sağlık Bakanlığı bu kartı tüm okuyucularında taktığında otomatik olarak bilgiler çıkması gerekiyor. Bu durum onaylanmadı, ama kartın içinde sınırlı acil kritik bilgiler var, hastanın şeker, tansiyon durumu, kullandığı ilaçlar ve kan grubu bilgileri gibi. Sağlık Bakanlığının altyapıyı hazırlamasının ardından bu bilgiler karta yüklenecek. Vatandaş, muayene olduktan sonra tüm bilgileri hastanenin güvenli kart okuyucularında doğrulanacak ve sürekli güncellenecek''

Adalıer, karta yüksek güvenlik sağlayan damar ve parmak izi kontrollerinin ise güvenlik ve nakit transferi gibi durumlarda kullanılacağını bildirdi.

Akıllı kimlik kartlarının büyük ihtimalle önümüzdeki 30-50 yıl boyunca kullanılacağını ifade eden Adalıer, bu sistemin altyapısının Türkiye'de oluşturulmasının önemine işaret etti. Adalıer, ''Devlet bundan sonraki süreçte sisteme entegre edilecek her konuyu bize iletebilecek ve biz yeni versiyonlarını çıkarabileceğiz'' dedi.

OKULLARDAN STADYUMA KADAR BİRÇOK ALANDA KOLAYLIK
Yeni kimlik kartlarının çeşitli sınavlarda da kullanılarak başkasının yerine sınava girmelerinin tamamen önüne geçilmesinin hedeflendiğini de belirten Adalıer, ''Burada çok kullanım alanı olacak. Örneğin stadyumlara girerken olay çıkaranlar oluyor mesela. Kartın okutulmasıyla kişinin orada olup olmadığı da kolaylıkla tespit edilebilecek. Okullarda yoklama yapılmasına gerek kalmayacak mesela. Öğrenci kartını okutup yerine geçebilecek. Uygulamalar hayalinizin gidebildiği yere kadar...''

Oktay Adalıer, akıllı kimlik kartlarına damar ve parmak izinin yanında avuç içi damar izi ile iris tanıma özelliklerinin eklenmesi için de çalışmalar yürüttüklerini sözlerine ekledi.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Çipli kimlikleri bu yıl alacağız

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, 2010 yılında Bolu'da pilot uygulaması başlatılan elektronik kimlik kartının bu yıl dağıtımına başlanacağını açıkladı. Şahin, daha önce üç yılda tamamlanması ön görülen projenin daha erken tamamlanmasını hedeflediklerini belirttti.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, öncelikle güvenlik hizmetleriyle meşgul oldukları için İçişleri Bakanlığının “güvenlikten sorumlu bakanlık” olarak algılandığını, ancak bunun eksik bir algılama olduğunu, güvenlik hizmetleri dışında vatandaşın günlük yaşamında konforu artırmaya yönelik de çok önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti.

Bakan Şahin, e-Dönüşüm Türkiye Projesi kapsamında vatandaşın günlük yaşamını kolaylaştırmaya yönelik hayata geçirilen ve önümüzdeki dönemde başlatılması planlanan uygulamalara ilişkin çalışmaları anlattı.

Bakanlık olarak öncelikle güvenlik hizmetleriyle meşgul olduklarını, bu nedenle İçişleri Bakanlığının, “güvenlikten sorumlu bakanlık” olarak algılandığını ancak bunun eksik bir algılama olduğunu ifade eden Şahin, güvenlik hizmetlerinin dışında vatandaşın günlük yaşamında konforu artırmaya yönelik de çok önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

İçişleri Bakanlığının, ülkede her doğan, vefat eden insanın kaydının tutulduğu yer olduğunu, doğum ile ölüm arasında, doğum tarihi, soyadı, evlenme ve boşanma gibi şahsi durumda meydana gelen değişikliklerin Bakanlık bünyesindeki Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından takip edildiğini belirten Şahin, bunun yanı sıra günlük yaşamda önemli yeri olan trafik hizmetlerinin de Bakanlık bünyesinde verildiğini hatırlattı.

Bakanlık birimlerinin vatandaşa verdiği hizmetlerde, bürokrasinin azaltılması, zaman tasarrufu, ilişkilerin çok normal ve güven esasında yürütülmesi bakımından önemli ilerleme kaydettiğini anlatan Şahin, bunların başında nüfus hizmetlerinin bilgisayar ortamında kayıt altına alınması, nüfus sayımlarının her an sayılabilir bir duruma getirilerek insanları hiç rahatsız etmeden ve fark ettirmeden tespit edilmesi imkanı sağlayan MERNİS projesinin bulunduğunu söyledi.

“Kimlik Paylaşım Sistemi 3 binin üzerinde kuruluşa hizmet veriyor”

Birçok e-Devlet projesinin temel altyapısını oluşturan MERNİS'in, başarıyla uygulandığını ifade eden Şahin, MERNİS kapsamında çok önemli iki projenin de uygulamaya geçirildiğini, bunlardan birinin Kimlik Paylaşım Sistemi diğerinin ise Adres Kayıt Sistemi olduğunu belirterek, “Artık birden çok numara kullanılması uygulamasına son verilerek vatandaşlardan nüfus cüzdanı sureti ve ikametgah belgesi istenmesi uygulaması kaldırıldı. Kimlik Paylaşım Sistemi'ne bağlanarak hizmet yürüten kurum ve kuruluş sayısı 3 bin 490'a ulaşmış durumda” diye konuştu.

Adres Kayıt Sistemi sayesinde nüfus sayımının evlere kapanmadan her an ve maliyet gerektirmeksizin yapılabildiğini anlatan Şahin, “Böylece, vatandaşlarımızı evlere hapsederek yapılan nüfus sayımları tarih oldu. Bakınız, 2011 yılı nüfus sayımı açıklandı. Devletimize ne maliyeti, ne de vatandaşımıza zahmeti oldu” dedi.

Elektronik kimlik dağıtımı başlıyor

Vatandaşın işlemlerini kolaylaştırıcı bir diğer çalışmanın, Elektronik Kimlik Uygulaması Projesi olduğunu bildiren Şahin, bunun pilot uygulamasının, 2010 yılında, Bolu'da başarıyla gerçekleştirildiğini, 220 bin kişiye kimlik kartı verildiğini, 2012 yılı içerisinde elektronik kimlik kartı dağıtımına başlanacağını ifade etti.

Bu yılın, söz konusu uygulamanın alt yapısını hazırlamakla değerlendirileceğini, yıl bitmeden de belli illerde elektronik kimlik dağıtımını başlatmış olacaklarını kaydeden Şahin, 3 yıllık bir periyotta tamamlamayı planladıkları bu projeyi daha erken bir dönemde uygulamayı hedeflediklerini vurguladı.

Şahin, Elektronik Kimlik Kartı Projesi'nin bütün vatandaşları kapsayacak şekilde tamamlandığında, hem vatandaş açısından hem de kamu kurum ve kuruluşları açısından önemli yararlar sağlanmış olacağına işaret ederek, şu bilgiyi verdi:

“Bu elektronik kimlik kartıyla vatandaşlarımız farklı belge, kart ve benzerlerini taşımak zorunda kalmadan kimlik doğrulaması yapabilecek, TC kimlik numarası uygulamasında olduğu gibi tek kart, tek şifre dönemine geçilecektir. Sahtecilikten kaynaklanan vatandaş mağduriyeti önlenecek, e-Devlet kapsamında sunulan hizmetlere, internetin bulunduğu her yerden, evinden, iş yerinden, bu kimlik kartı ile erişilebilecek ve ayrıca bu Kimlik Kartı seyahat belgesi olarak da kullanılabilecek.”

“ASBİS devreye girdi ikinci el araç satışı arttı”

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından da Araç Sürücü Bilgi Sistemi'nin (ASBİS) geliştirildiğini, bu sistemle ikinci el araç satışlarında devir işlemlerini çok kısa sürede gerçekleştirme imkanı elde edildiğini anlatan Şahin, bu sistemin uygulanmasıyla araç satış ve tescil işlemlerinin güvenilir, çağdaş, Avrupa Birliği ve e-Devlet normlarına uygun bir yapıya kavuşturulduğuna dikkati çekti.

Bu sayede, araç satış ve tescil işlemlerinin tek merkezden, elektronik ortamda yapılarak, ilk müracaat yerinde sonuçlandırılmasının sağlandığını bildiren Şahin, şöyle devam etti:

“Birkaç saatlik bir süre değil daha da kısa bir sürede, 5 dakikada, ikinci araç devirlerinin sağlandığı bir sistem ve bu sistem uygulamaya geçtikten sonraki dönemde araç devirlerinde yüzde 200'lük artış sağlandı. ikinci el araç satışları çoğaldı. Burada daha önce tescil işlemleri 450 liraya mal oluyordu, şimdi 25 liraya mal olabiliyor. Yani vatandaşımızın gündelik hayatını kolaylaştıran sistemlerden biridir, ASBİS.”

Eskiden araç satış ve tescil işlemlerinin 3 günde yapılabildiğini, vergi dairesi, muayene istasyonu, nüfus müdürlüğü, noter, sigorta şirketi, şoförler odası ve son olarak emniyetin onayını gerektiren bir dizi uygulamalardan geçirilmesi gerektiğini anımsatan Şahin, “Vatandaşlarımız açısından çok yorucu ve yaklaşık 450 TL'ye mal olan ve günlerce süren bu işlemler artık sadece 5 dakikada ve sadece 28 TL'ye tamamlanmaktadır” dedi.

Şahin, ikinci el araç satış işlemlerinde olduğu gibi, yeni araç satın alanların tescil işlemlerinin de ASBİS üzerinden araç bayileri aracılığıyla gerçekleştirebileceğini, bu sistemin Türkiye geneline yaygınlaştırılmadan önce Ankara il merkezinde sadece otomobil cinsi araçlar için 21 Kasım 2011 itibarıyla pilot uygulamasını başlattıklarını, uygulamanın yaygınlaştırılması için çalışmaların sürdürüldüğünü bildirdi.

“E-Pasaportla kontrol işlemleri hızlandı”

Bir başka önemli projenin e-Pasaport projesi olduğunu dile getiren Şahin, “Ülkemiz namına verilen pasaportların uluslararası standartlara uygun olarak tanzim edilmesi AB ile uyum sürecinde önemli bir merhaleyi teşkil etmekteydi. Biz bunu değiştirdik ve E-Pasaport ile biyometrik pasaport uygulamasını başlattık” dedi.

Başvurudan en geç 3 gün içerisinde, başvuru sahibine yeni düzenlenmiş elektronik özellikli pasaportların ulaştırılabildiğine dikkati çeken Şahin, “Bu hizmette zaman zaman kolaylığa ve zaman kısalığına inanmakta zorlanan insanlarımız bulunmakta ama gerçek budur. 3 gün içerisinde, pasaport belgesi erişmektedir, ulaşmaktadır. Buna benzer değişik kurumlarla bakanlığımızın geliştirdiği, hayatı kolaylaştırıcı çalışmalar da bir tarafta yürütülmektedir, yürümektedir” diye konuştu.

Bu güne kadar, 81 il ve 310 ilçe olmak üzere, toplam 391 pasaport biriminde, 1 Haziran 2010 tarihinden bugüne kadar, 3 milyon 655 bin 130 adet okunabilir çipli yeni pasaport tanzim edildiğini bildiren Şahin, e-pasaportlarla vatandaşın seyahatinin bundan böyle daha süratli ve kolay hale geleceğine işaret ederek, sınır geçişlerinde isim benzerliğinden kaynaklanabilen gecikmeler gibi sorunların da artık ortadan kalkacağını söyledi.

“İçişleri Bakanlığında kağıtsız ofis dönemi”

Şahin, ayrıca e-Devlet kapsamında uygulamaya geçirilen çok önemli bir projenin de e-İçişleri Projesi olduğunu belirterek, şöyle dedi:

“2005 yılında başlatılan bu proje, 81 valilik, 892 kaymakamlık, 81 il özel idaresi ve 21 merkez birim olmak üzere toplam bin 125 birim tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca 8 önemli bakanlık ve bazı kamu kurumları da bizim modüllerimizi kullanmaktadırlar. Bu proje ile bakanlık, valilik, kaymakamlık ve il özel idarelerinin bütün iş ve işlemleri ile evrak akışı kağıtsız ortamda elektronik olarak yapılmakta ve bütün veriler elektronik arşivde tutulmaktadır” dedi.

Şahin, e-İçişleri uygulaması kapsamında, vatandaşların, internet erişimi olan herhangi bir bilgisayardan bakanlığın sitesine giriş yaparak e-İçişleri Projesi ile bilgi edinme başvurularını, insan hakları ile ilgili şikayetlerini, e-Dilekçe ile müracaatlarını, e-Randevu ile randevu taleplerini doğrudan yapabildiğini bildiren Şahin, “Bu sistem sayesinde artık iş ve işlemlerin daha kısa sürede bitirilmesi, personel, emek, zaman, kırtasiye, ulaşım ve iletişim giderlerinden tasarruf sağlanmaktadır” diye konuştu.

Valilikler ve kaymakamlıklar tarafından verilen hizmetlerde, etkinliği artırmak için vatandaş odaklı bilgi edinme işlemlerinde, şehit-malul iş başvuruları ve ruhsat işlemlerinin takibinde, kullanıcıların işlemlerini daha rahat yapabilmelerini sağlamak için interaktif bilgilendirme yapılması ve benzeri işlemlerde, vatandaşların SMS ile bilgilendirilmesini planladıklarını bildirdi.

“Zorlaştıran değil, kolaylaştıran; karmaşıklaştıran değil, basitleştiren; hantallaşan değil, pratikleşen bir hizmet sunumu anlayışımız var” diyen Şahin, şunları söyledi:

“Devlet-vatandaş ilişkilerinde, müracaat, izin, onay, imza gibi işlemlerin yürütülmesi sırasında bir dizi lüzumsuz kurallardan, bilinen tabirle; kırtasiyecilikten kurtulduğumuzu söyleyebilirim. Sanayi toplumu ile gelen aşırı mevzuat ve bürokrasi, devlet-vatandaş ilişkilerini yormakta, işlerin ağır aksak yürümesine, verimliliğin düşmesine sebep olmaktaydı. Oysa içinde bulunduğumuz bilişim çağında, vatandaşlarımızın kamu kurum ve kuruluşlarındaki iş ve işlemlerinde daha az bürokrasi ile karşılaşmaları, daha hızlı ve güvenli işlem olanağına kavuşmaları hem bilişim çağının hem de insan odaklı yönetim anlayışının bir gereğidir.”

Anadolu Ajansı
 
Tekerlekli Sandalye
Üst