Emekli aylığına başvurmak için en uygun zaman

Selam Arkadaşlar,

Aranızda emeklilik şartlarını yerine getirmiş ve başvuru yapmak için en uygun tarihin hangisi olacağına karar veremeyenler için bu yazıyı sgk nın sitesinde okudum ve ben özellikle engelli çalışanların bir an önce emekli olmalarını can-ı gönülden dilediğim için belki sizlere bir faydası olur umudumla ;

SGK’ca bağlanan aylıklar genel kural olarak başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren başlatılır. Özel sektör işyerinde çalışıyor iseniz takip eden ayın 1’i, kamu sektörüne ait bir işyerinde çalışıyor iseniz takip eden ayın 15’i itibariyle aylığınız başlamaktadır. Bu kurala göre özel sektör için yılın son günü olan 31/12/2013 tarihinde başvuran işçinin aylığı 1/1/2014 tarihinde, kamu sektörü için yılın son günü olan 14/01/2014 tarihinde başvuran işçinin aylığı ise 15/1/2014 tarihinde başlamış kabul edilir ve bu her iki talepte 2013 yılında yapılmış sayılır.

2013 YILINDA TALEPTE BULUNAN SİGORTALININ AYLIĞI NASIL HESAPLANIR?

Özel sektör işçisi için 31/12/2013 tarihinde, kamu sektörü işçisi için 14/01/2014 tarihinde yapılan başvuruya istinaden hesaplanan aylıklar 2013 yılı Ocak ayı itibariyle hesaplanır ve bu aylıkların hesabında 2013 yılı TÜFE oranı ve gelişme hızı dikkate alınmaz.

2013 Ocak ayı itibariyle bulunan aylık miktarı, 2013 yılının Ocak ve Temmuz aylarında yapılan artış oranlarına göre sırasıyla % 4,14 ve % 4 oranındaki TÜFE oranlarıyla 2014 yılı Ocak ayına getirilir ve bu şekilde bulunan aylık miktarı 2013 yılının ikinci altı aylık dönemi için aylıklara yapılan artış oranıyla artırılarak sigortalıya ödenecek aylık bulunur.

Kısaca,31/12/2013/14/12004 tarihlerinde yapılan başvurulara istinaden yapılan hesaplama sonucuna göre bulunan aylıklara 2013 yılında aylıklara yapılan % 8,31 kümülatif artış oranı uygulanmış olur.

2014 YILINDA TALEPTE BULUNAN SİGORTALININ AYLIĞI NASIL HESAPLANIR ?

Özel sektör işçisi için 1/1/2014 tarihinde, kamu sektörü işçisi için de 15/1/2014 tarihinde yapılan başvuruya istinaden hesaplanan aylıklar 2014 yılı Ocak ayı itibariyle hesaplanır. Bu aylıkların hesabında 3 Ocak 2014 tarihinde açıklanacak olan 2013 yılının TÜFE oranı ve Nisan ayında açıklanacak olan gelişme hızı dikkate alınır. Dikkat edilecek olursa, 2014 yılı aylıklarında 2013 yılına ait aylık artışları kullanılmaz.

2013 yılı ilk 11 aylık dönemde gerçekleşen TÜFE oranı % 6,91’dir. 2014 yılının ilk üç aylık döneminde aylık talebinde bulunanların aylıkları Aralık ayında açıklanacak olan TÜFE de dahil olmak üzere 2013 yılı TÜFE oranına göre hesaplanacak ve Nisan ayında açıklanan gelişme hızına göre bunların aylıkları ikinci kez hesaplanacak ve fark aylıkları kendilerine ödenecektir.

2013 yılının TÜFE oranının tamamı ile GH’nin % 30 unun toplamından oluşacak olan güncelleme katsayısı, 2008 Ekim itibariyle bulunan aylığın 2014 yılı Ocak ayına taşınmasında ve 2012 yılı dahil olmak üzere 2008 Ekim ayından sonraki kazançların güncellenmesinde dikkate alınacaktır.

Güncelleme katsayısının 2013 yılında aylıklara yapılan % 8,31 oranındaki kümülatif artış oranına ulaşabilmesi için (2013 yılı TÜFE’si % 6,91’e göre hesaplanmıştır.) gelişme hızının % 4,66 açıklanması gerekir. Gelişme hızının % 4,66 olarak açıklanması durumunda 2013 yılında talepte bulunanlar 2014 yılına göre avantajlı konuma gelmektedir. Yani 2013 yılında bağlanan aylıklar % 0,02 oranında daha fazla olmaktadır.

Örneğin, 7200 gün ve asgari kazanç üzerinden 2013 yılında yapılan talebe istinaden bağlanacak aylık miktarı789,46 TL, aynı sigortalıya bir gün sonra yani 2014 yılında aylık bağlanması durumunda bağlanacak aylık miktarı ise 777,90 TL olmaktadır. Aynı gün üzerinden azami kazanca göre yaptığınız hesaplamada 2013 yılı aylığı 2664,78 TL, 2014yılı ise 2621,46 TL olmaktadır.

2014 yılında yapılan başvurunun 2013 yılına göre avantajlı olabilmesi için gelişme hızının en az % 6 açıklanması gerekir. Bu orana göre yaptığınız hesaplamada da aylıktaki fark 1,5 lira şeklinde 2014 lehine değişmektedir.

Ancak, 1,5 liralık bir artış alabilmek için bir aylık maaştan mahrum kalmak gerekiyor. Mahrum kaldığınız 789 liralık aylığı telafi edebilmek için 40 yıl aylık almanız gerekmektedir.

NE YAPMALI?

Aylık bağlanmasına ilişkin şartları yerine getiren “yıl sonunda mı, yıl başında mı emekli olayım?” diye düşünenler için tavsiye edilecek olan tarih 2013 yılı bitmeden başvuruda bulunmalarıdır. Özel sektörde çalışanlar 31/12/2013 tarihi, kamuda çalışanlar ise 14/1/2014 tarihi geçmeden aylık bağlanması için başvuruda bulunmaları halinde lehlerine bir durum yaratmış olacaktır.

Hayırlı emeklilik başvuruları dileklerimle...

Emeklilik için en uygun zamanlama


Çalışanların emekli maaşı paradoksu

Emeklilik için gün ve yaş koşulunu doldurduktan sonra beklemenin bir yararı yok. Hatta zararı var. Çünkü emeklilik maaşını düşürür. Bu önerme birçok kişi için geçerli. Fakat bütün sigortalılar için bu düşüncenin geçerli olduğunu söyleyemeyiz.

Emekli aylığının hesaplanmasında 2000 yılı öncesi ve sonrası olmak üzere iki farklı hesaplama yöntemi var. Hatta 2000 yılı sonrası dönem de kendi içinde 1 Ekim 2008 öncesi ve sonrası olmak üzere iki farklı gruba ayrılıyor. 2000 yılı öncesinde gösterge ve katsayı sistemi var. Bu sistemde 1990-2000 ve 1995-2000 arası kazançlarınızın seviyesi önemli. Ama o yıllarda, primlerin yatırılabileceği en düşük ve en yüksek kazanç miktarları bire- iki gibi çok yakın bir oranda belirleniyordu. Ayrıca sigortalıların çok büyük kısmında, gerçek ücretler yüksek olsa da bildirimler asgari ücretten yapılıyordu. 2000 sonrasında ise bütün çalışma süresi kazançlarının seviyesi önem kazandı. Hatta bildirimler asgari ücretle bunun altı buçuk katı arasında daha geniş bir yelpazede yapılabiliyor.

KAZANÇ YELPAZESİ

Dolayısıyla sigortalıya kazanç yelpazesi açısından daha geniş imkan sağlanmış görünüyor. Fakat bunu belirlemek çoğu kez sigortalının elinde olmuyor. Bu durum sigortalının işveren karşısındaki pazarlık gücüne, çalıştığı işyerinin sektör ve kurumsallaşma anlayışına kadar bir çok etkene bağlı. Örneğin okurumuzun bildirimleri hep gerçek ücretlerinin altında yapılmış. 2000 yılı sonrası emekli aylık hesaplama sisteminde, alınacak emekli aylığının artırılıp düşmesi, bildirimi yapılan kazançlara bağlıdır demiştik.

Pratikte bu noktada bildirimlerin asgari ücretin üç katının altında ya da üzerinde olması farklı etkilere yol açıyor. Asgari ücretin üç katının altında kalan bildirimlerde emekli aylığı her geçen ay ve yıl azalıyor. Buna karşın bildirimlerin asgari ücretin üç katını geçmesi halinde sistemde kalınan her ay ve yıl artırıcı etki yapıyor.


Bunun dışında bir sigortalının emeklilik kararını etkileyen başka etkenler de var. Örneğin emeklilik sonrası aynı veya bir başka işyerinde çalışıp çalışmayacağı. Buralardan alacağı ücret ve diğer imkanların hepsi emeklilik kararını etkiliyor. Örneğin kamu işyerlerinde yüksek ücretle çalışanların emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışma imkanları bulunmuyor.

BİREYSEL EMEKLİLİK

Bu işyerlerinde emekliliği dolanların bir an önce emekli olması da teşvik ediliyor. Yine alınacak emekli aylığının çalışırken elde edilen hayat standardını sürdürmeye yetip yetmeyeceği de bir başka sorun.

Özellikle de emeklilik sonrası çalışılmayacağı varsayımında hem bu günkü hem de geleceğe dönük uzun yıllar içindeki hayat standardının sürdürülmesi bir başka sorun.

Celal Kapan- Yeni Asır

*********************************

Emekli olacak engelli yada engelsiz tüm emekli adaylarının mümkün olan en yüksek emekli maaşı alabilmesinden yanayım. Hayat yeterince zor ve emeklilik için gün beklemek, hesaplamalar yapmak ne kadar sabırsız bir süreçtir yaşadığım için biliyorum. O yüzden sizler için bu konuda elimden geldiğince okuduğum bilgiyi forum sayfalarına taşımaya çalışıyorum.

En yüksek emekli maaşı sizlerle olsun dileklerimle...