Gökhan Seven, 1978 yılında Erzurum’un horasan ilçesinde doğdu 2001 yılında okçuluk ile profesyonel spor hayatına başlayan seven, sporun yaşamında bir dönüm noktası olduğunu belirtiyor. Çeşitli sebepler den dolayı okçuluğa ara veren seven 2006 yılında İstanbul’da düzenlenen bilek güreşi Türkiye şampiyonası ile spora tekrar geri dönmüştür Seven’in 9’u uluslararası 30 madalyası bulunmaktadır. Bilek güreşinde dünya ve Avrupa şampiyonu olarak ülkesine büyük gurur yaşatmıştır bilek güreşi curling ve okçuluk olmak üzere toplam 3 spor dalı ile uğraşan Gökhan seven bilek güreşinde hem aktif sporcu hem de antrenörlük yapmakta Türkiye’nin ilk curling takımını kurmuş ve kaptanlığını yapmaktadır okçuluk branşında da aktif sporcudur. Halen Erzurum’da yaşayan seven, Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi'nde görev yapmaktadır.

Halil Yılmaz: Hem toplumda hem de biz engelliler arasında “tekerlekli sandalye” kullanan birisinin hareket kısıtlılığı nedeniyle spor yapamayacağı yapsa bile güç gerektiren spor branşlarını yapamayacağı kanısı hakim. Oysa siz bilek güreşi, okçuluk gibi güç ve kondisyon gerektiren spor dallarıyla uğraşıyor, bu alanda ulusal ve uluslar arası ödüller alıyorsunuz. Sizin bu başarınız toplum veya engelliler arasındaki “tekerlekli sandalye kullanıcısı spor yapamaz” kanısını çürütüyor. Bu başarının arkasında yatan sır nedir? Vücut yapınızın spora uygun olması mı, yoksa azimle çalışmak mı?
Gökhan Seven: Başarımın arkasında yatan birçok sebep vardır bu sebeplerden en önemlisi de arkamda bana inanan bir ailemin olmasıdır bunun yanı sıra büyük azim ve özveri başarının gelmesindeki sebeplerden biridir yapacağımız spor dalı elbette vucut yapımıza uygun olmalıdır ama unutulmamalıdır ki insan isterse yapacağı spor dalına uygun bir vucut yapısı olmasa bile azim ve çalışma sonucu buda üstesinden gelinebilecek bir durumdur
Halil Yılmaz: Günde kaç saat spor yapıyorsunuz?
Gökhan Seven: haftanın 6 günü çalışmaktayım 3 branş ile uğraştığım için kendime ayıracak pek fazla zamanım bulunmamaktadır hafta için sabah sekizden akşam beşe kadar hastanede çalışıp beşten sonrada o gün hangi branşın antrenmanları varsa onlara koşuşturmaktayım ortalama günde beş ile altı saat abartısız antrenman yapmaktayım
Halil Yılmaz: Hem iş hayatı hem de günde 5-6 saat antrenman yapmak değil bir tekerlekli sandalye kullanıcısını sağlıklı bir sporcuyu bile zorlayacak bir tempo. Özel bir beslenme diyetiniz var mı? Günde şu kadar kalori alımı yapıyorum vb. Gibi.
Gökhan Seven: profesyonel bir sporcu olduğum için sadece beslenme değil hayatımın her nokasına dikkat etmek zorundayız ben bilek güreşinde 60 kg sporcusu olduğum için sürekli bu kiloda kalmak zorundayım aynı kiloda kalmak kilomu koruyabilmek için özel bir diyet uygulamaktayım bunun yanı sıra uğraştığım spor dalı ağırlık sporu olduğu için çeşitli vitamin ve mineralleri kullanmak ve sürekli aynı performansı elde edbilmek için besin takviyelerine ihtiyaç duymaktayım
Halil Yılmaz: Bilek güreşinde hem antrenörlük hem de aktif sporcusunuz. Antrenörlük yaptığınız insanlar sizin gibi engelli insanlar mı yoksa bildik manada sağlıklı insanlar mı?
Gökhan Seven: Evet bilek güreşinde sporculuk dışında antrenörlük yapmaktayım çok istememe ve uğraşmama rağmen engelli bir sporcum yok yetiştirdiğim sporcular sağlıklı insanlar çoğu lise öğrencisi olmak üzere öğretmen güvenlik görevlisi üniversite öğrencisi ve bunun gibi bir çok değişik meslek guruplarında çalışan yaklaşık 20’ye yakın sağlıklı sporcu ları Türkiye şampiyonlarına hazırlıyorum

Halil Yılmaz: Ulusal ve uluslararası müsabakalarda 30 madalyanız var. Çalışma temponuzun da çok yoğun olduğunu söylediniz. Ebetteki bu şekilde bir çalışma temposu “beslenme düzeninden spor salonuna” bir yığın donanım gerektiren bir iş. Ve bu işler içinde maddi bir harcama gerekiyordur. Siz yaptığınız spor dallarından para kazanabiliyor musunuz? Türkiye’yi uluslar arası platformalar da temsil ediyorsunuz, federasyon veya sponsor desteği yeterlimi sizce?
Gökhan Seven: Maalesef dünyada ve Avrupa’da ülkemi en iyi şekilde temsil etmiş bayrağımızı göndere çektirmiş ve istiklal marşımızı gururla okutmuş başarılı bir sporcu olmama rağmen ne federasyondan ne yaşadığım şehirden nede ülkemden parasal anlamda her hangi bir para kazanamadım bu anlamda bütün harcamalarımı kendi cebimden harcayarak bu seviyeye gelmiş bir sporcuyum halen antrenörlüğünü yaptığım insanları da tamamen gönüllü olarak antrenörlüğünü yapmaktayım zaman zaman maddi anlamda tükendiğim anlar oldu buda beni spordan kopma seviyesine kadar getirdi halen parasal anlamda büyük sıkıntılar içinde olmama rağmen bütün imkânlarımı yaptığım spor dalları için kullanmaktayım bunu daha ne kadar sürdürebilirim bilmiyorum

Halil Yılmaz: Erzurum gibi kış şartlarının çok ağır olduğu bir İl’de yaşamak bir engelli için zor mu? Bende Bayburt’ta yaşadığımdan iklim şartlarımız aşağı yukarı aynı sayılır ve şarların ne kadar ağır olduğunu biliyorum. Kış şartlarının daha hafif olduğu bir ilde / bölgede yaşamak ister miydiniz?
Gökhan Seven: Evet memleketim maalesef kış şartlarının ağır olduğu bir şehir elbette sağlıklı insanların bile zorlandığı bu şehirde zorlanmıyorum desem yalan olur ama gerek memleket sevdamız gerekse şartlar burada kalmamıza sebep oluyor emekli olduğum zaman iklim şartlarının engelliler için uygun olduğu sıcak bir şehirde yaşamak isterim memleketime olan borcumu ve görevimi fazlası ile yerine getirdiğimi düşünüyorum ileride emekli olduğum zaman ülkemizin başka güzel bir şehrine yerleşmeyi planlıyorum.
Halil Yılmaz: Bir tekerlekli sandalye kullanıcısı için yaşadığı şehrin alt yapısının, mimari koşullarının engellilere uygun olması onun sosyalleşmesi, dışarı çıkması için çok önemli. Erzurum’da mimari koşullar engellilere uygun mu? Örneğin siz tekerlekli sandalyenizle toplu taşım araçlarına binebiliyor musunuz?
Gökhan Seven: Bu ülkemizde büyük bir sorun bence ülkemizde bile halen aşılmamış bir sorun olan mimari koşulların Erzurum’da iyi olma şansı neredeyse yok denilecek kadar fakat son yıllarda yapılan çalışmalarda bu az da olsa düzelmeye başladı dünyanın birçok ülkesini gezmiş bir sporcu olarak gezdiğim ülkelere nazaran baya geride olduğumuzu söyleyebilirim.
Halil Yılmaz: Son olarak buradan engelli arkadaşlara vermek istediğiniz bir mesaj var mı? Çoğu engelli (doğuştan veya sonradan engelli olanlar) köşesine çekilip yaşamda yapacağı hiç bir şeyin kalmadığına inanıyor. Bu insanlara ne söylemek istersiniz.
Gökhan Seven: Tabiki buradan evvela engelli olsun olmasın bütün insanlara şunu söylemek istiyorum eğer hayat kalitenizi artırmak sağlıklı bir hayat sürdürmek istiyorsanız mutlaka spor yapın vede çocuklarınızı mutlaka bir spor dalına yönlendirin bu söylediklerim engelli arkadaşlarım için de geçerli hatta engelli arkadaşlarım için daha fazla önem arz etmektedir şöyle ki engelli arkadaşlarım sosyal yaşamda yer edinmek sosyal hayatın bir parçası olmak insanlar tarafından saygı görmek adına yapmaları gereken şeylerin en önemlisi spordur spor ile yaşantılarının nasıl değişeceğini hayata bakış açılarının nasıl değişeceğini görecekler spor yapmadan geçirdikleri zamanlar için üzüleceklerdir.
Halil Yılmaz: Değerli zamanınızı bize ayırıp sorularımızı cevapladığınız için çok teşekkür ederiz.
Gökhan Seven: Bu fırsatı bana verdiğiniz için ben teşekkür eder yayın hayatınızda başarılar dilerim.
2012 Yılında Brezilya'da düzenlenen dünya şampiyonasında Gökhan Seven Brezilya'lı sporcu ile güreşiyor.
Aynı Şmpiyonada Gökhan Seven Rus rakibiyle güreşiyor.

Halil Yılmaz: Hem toplumda hem de biz engelliler arasında “tekerlekli sandalye” kullanan birisinin hareket kısıtlılığı nedeniyle spor yapamayacağı yapsa bile güç gerektiren spor branşlarını yapamayacağı kanısı hakim. Oysa siz bilek güreşi, okçuluk gibi güç ve kondisyon gerektiren spor dallarıyla uğraşıyor, bu alanda ulusal ve uluslar arası ödüller alıyorsunuz. Sizin bu başarınız toplum veya engelliler arasındaki “tekerlekli sandalye kullanıcısı spor yapamaz” kanısını çürütüyor. Bu başarının arkasında yatan sır nedir? Vücut yapınızın spora uygun olması mı, yoksa azimle çalışmak mı?
Gökhan Seven: Başarımın arkasında yatan birçok sebep vardır bu sebeplerden en önemlisi de arkamda bana inanan bir ailemin olmasıdır bunun yanı sıra büyük azim ve özveri başarının gelmesindeki sebeplerden biridir yapacağımız spor dalı elbette vucut yapımıza uygun olmalıdır ama unutulmamalıdır ki insan isterse yapacağı spor dalına uygun bir vucut yapısı olmasa bile azim ve çalışma sonucu buda üstesinden gelinebilecek bir durumdur
Halil Yılmaz: Günde kaç saat spor yapıyorsunuz?
Gökhan Seven: haftanın 6 günü çalışmaktayım 3 branş ile uğraştığım için kendime ayıracak pek fazla zamanım bulunmamaktadır hafta için sabah sekizden akşam beşe kadar hastanede çalışıp beşten sonrada o gün hangi branşın antrenmanları varsa onlara koşuşturmaktayım ortalama günde beş ile altı saat abartısız antrenman yapmaktayım
Halil Yılmaz: Hem iş hayatı hem de günde 5-6 saat antrenman yapmak değil bir tekerlekli sandalye kullanıcısını sağlıklı bir sporcuyu bile zorlayacak bir tempo. Özel bir beslenme diyetiniz var mı? Günde şu kadar kalori alımı yapıyorum vb. Gibi.
Gökhan Seven: profesyonel bir sporcu olduğum için sadece beslenme değil hayatımın her nokasına dikkat etmek zorundayız ben bilek güreşinde 60 kg sporcusu olduğum için sürekli bu kiloda kalmak zorundayım aynı kiloda kalmak kilomu koruyabilmek için özel bir diyet uygulamaktayım bunun yanı sıra uğraştığım spor dalı ağırlık sporu olduğu için çeşitli vitamin ve mineralleri kullanmak ve sürekli aynı performansı elde edbilmek için besin takviyelerine ihtiyaç duymaktayım
Halil Yılmaz: Bilek güreşinde hem antrenörlük hem de aktif sporcusunuz. Antrenörlük yaptığınız insanlar sizin gibi engelli insanlar mı yoksa bildik manada sağlıklı insanlar mı?
Gökhan Seven: Evet bilek güreşinde sporculuk dışında antrenörlük yapmaktayım çok istememe ve uğraşmama rağmen engelli bir sporcum yok yetiştirdiğim sporcular sağlıklı insanlar çoğu lise öğrencisi olmak üzere öğretmen güvenlik görevlisi üniversite öğrencisi ve bunun gibi bir çok değişik meslek guruplarında çalışan yaklaşık 20’ye yakın sağlıklı sporcu ları Türkiye şampiyonlarına hazırlıyorum

Halil Yılmaz: Ulusal ve uluslararası müsabakalarda 30 madalyanız var. Çalışma temponuzun da çok yoğun olduğunu söylediniz. Ebetteki bu şekilde bir çalışma temposu “beslenme düzeninden spor salonuna” bir yığın donanım gerektiren bir iş. Ve bu işler içinde maddi bir harcama gerekiyordur. Siz yaptığınız spor dallarından para kazanabiliyor musunuz? Türkiye’yi uluslar arası platformalar da temsil ediyorsunuz, federasyon veya sponsor desteği yeterlimi sizce?
Gökhan Seven: Maalesef dünyada ve Avrupa’da ülkemi en iyi şekilde temsil etmiş bayrağımızı göndere çektirmiş ve istiklal marşımızı gururla okutmuş başarılı bir sporcu olmama rağmen ne federasyondan ne yaşadığım şehirden nede ülkemden parasal anlamda her hangi bir para kazanamadım bu anlamda bütün harcamalarımı kendi cebimden harcayarak bu seviyeye gelmiş bir sporcuyum halen antrenörlüğünü yaptığım insanları da tamamen gönüllü olarak antrenörlüğünü yapmaktayım zaman zaman maddi anlamda tükendiğim anlar oldu buda beni spordan kopma seviyesine kadar getirdi halen parasal anlamda büyük sıkıntılar içinde olmama rağmen bütün imkânlarımı yaptığım spor dalları için kullanmaktayım bunu daha ne kadar sürdürebilirim bilmiyorum

Halil Yılmaz: Erzurum gibi kış şartlarının çok ağır olduğu bir İl’de yaşamak bir engelli için zor mu? Bende Bayburt’ta yaşadığımdan iklim şartlarımız aşağı yukarı aynı sayılır ve şarların ne kadar ağır olduğunu biliyorum. Kış şartlarının daha hafif olduğu bir ilde / bölgede yaşamak ister miydiniz?
Gökhan Seven: Evet memleketim maalesef kış şartlarının ağır olduğu bir şehir elbette sağlıklı insanların bile zorlandığı bu şehirde zorlanmıyorum desem yalan olur ama gerek memleket sevdamız gerekse şartlar burada kalmamıza sebep oluyor emekli olduğum zaman iklim şartlarının engelliler için uygun olduğu sıcak bir şehirde yaşamak isterim memleketime olan borcumu ve görevimi fazlası ile yerine getirdiğimi düşünüyorum ileride emekli olduğum zaman ülkemizin başka güzel bir şehrine yerleşmeyi planlıyorum.
Halil Yılmaz: Bir tekerlekli sandalye kullanıcısı için yaşadığı şehrin alt yapısının, mimari koşullarının engellilere uygun olması onun sosyalleşmesi, dışarı çıkması için çok önemli. Erzurum’da mimari koşullar engellilere uygun mu? Örneğin siz tekerlekli sandalyenizle toplu taşım araçlarına binebiliyor musunuz?
Gökhan Seven: Bu ülkemizde büyük bir sorun bence ülkemizde bile halen aşılmamış bir sorun olan mimari koşulların Erzurum’da iyi olma şansı neredeyse yok denilecek kadar fakat son yıllarda yapılan çalışmalarda bu az da olsa düzelmeye başladı dünyanın birçok ülkesini gezmiş bir sporcu olarak gezdiğim ülkelere nazaran baya geride olduğumuzu söyleyebilirim.
Halil Yılmaz: Son olarak buradan engelli arkadaşlara vermek istediğiniz bir mesaj var mı? Çoğu engelli (doğuştan veya sonradan engelli olanlar) köşesine çekilip yaşamda yapacağı hiç bir şeyin kalmadığına inanıyor. Bu insanlara ne söylemek istersiniz.
Gökhan Seven: Tabiki buradan evvela engelli olsun olmasın bütün insanlara şunu söylemek istiyorum eğer hayat kalitenizi artırmak sağlıklı bir hayat sürdürmek istiyorsanız mutlaka spor yapın vede çocuklarınızı mutlaka bir spor dalına yönlendirin bu söylediklerim engelli arkadaşlarım için de geçerli hatta engelli arkadaşlarım için daha fazla önem arz etmektedir şöyle ki engelli arkadaşlarım sosyal yaşamda yer edinmek sosyal hayatın bir parçası olmak insanlar tarafından saygı görmek adına yapmaları gereken şeylerin en önemlisi spordur spor ile yaşantılarının nasıl değişeceğini hayata bakış açılarının nasıl değişeceğini görecekler spor yapmadan geçirdikleri zamanlar için üzüleceklerdir.
Halil Yılmaz: Değerli zamanınızı bize ayırıp sorularımızı cevapladığınız için çok teşekkür ederiz.
Gökhan Seven: Bu fırsatı bana verdiğiniz için ben teşekkür eder yayın hayatınızda başarılar dilerim.
2012 Yılında Brezilya'da düzenlenen dünya şampiyonasında Gökhan Seven Brezilya'lı sporcu ile güreşiyor.
Aynı Şmpiyonada Gökhan Seven Rus rakibiyle güreşiyor.