F
Fırtına
Guest
KKTC’de yaşayan binlerce engelli vatandaş, şartlarının eşitlenmesini ve yaşamın her alanından kolayca yararlanabilmek istiyor.
Ülkemizde yaşayan 6 bine yakın engelli vatandaş için son zamanlarda bir nebze de olsa iyileştirmeler yapılıyor, ancak engelli vatandaşlara sağladığımız olanaklar noktasında ülke olarak Avrupa’dan hala çok gerilerdeyiz. Bugün ülkemizde yaşayan engelliler için, bir çok devlet ve özel iş kurumunda ne girişini kolaylaştırmak için rampa var, ne kendilerine ait özel park yerleri, ne de eğitim kurumlarında tekerlekli sandalyeyle öğrenim görme imkanı bulunuyor. KKTC’de yaşayan binlerce engelli vatandaş, şartlarının eşitlenmesini ve yaşamın her alanından kolayca yararlanabilmek istiyor.
Sorunları üç başlıkta topluyoruz;
Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Basın Yayın ve Hakla İlişkiler Sorumlusu Orkun Bozkurt, KKTC’deki engelliler için şu anki en büyük sorunun mimari engeller olduğunu belirtti. Bu engelleri, ulaşım, dolaşım ve erişim olarak üçe ayırdıklarını kaydeden Bozkurt, bu üç sorunun birleşmesi sonucu bir engellinin ev dışına çıkarak sosyal yaşamla karşılaşmasının zor olduğuna dikkat çekti.
Toplu taşımacılık yok;
KKTC’de doğru dürüst toplu taşımacılık olmadığına dikkat çeken Bozkurt, doğru dürüst olmayan bir toplu taşıma sisteminden engelli insanların yararlanmasının tamamen imkansız olduğunu vurguladı. Böyle bir durumda ulaşım sıkıntısı yaşandığını ifade eden Orkun Bozkurt, arabası olmayan bir insanın ev dışına çıkmasının imkansız olduğuna değindi.
Devlet dairelerinde de sıkıntı var;
Engelli kişilerin gümrüksüz araç getirme hakkı olduğuna işaret eden Bozkurt, ancak bu aracın, muayenesi ve kayıt işlemlerini yapmanın engelli kimseler tarafından imkansız olduğunu kaydetti Bir çok devlet dairesinde engellilerin kullanabileceği bir giriş yeri olmadığına da dikkat çeken Bozkurt, “Benim kayıt ruhsat işlerimin hepsini babam yaptı. O olmasaydı ben şu an araba kullanamazdım” şeklinde konuştu.
Ayrımcılık değil, fırsatlar değerlendirilmeli;
Bir engelliye veya özürlüye iş verildiği zaman o iş yerindeki mimari yapının bu insanlara uygun olması gerektiğine değinen Bozkurt, bir engelliyi işe almakla her şeyin bitmediğini, o binanın girişinin, asansörünün, genel ihtiyaçlarını gidereceği yerin bu kişilere uygun olması gerektiğini kaydetti. “Bizim gibi engellilere bu fırsatlar sunulduğu zaman, biz de toplum içerisindeki her birey gibi kendi başımıza hareket etmeyi başaracağız” diyen Bozkurt, ayrımcılık yerine fırsatların değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Aysen; Toplum çocuk yaştan biliçlendirilmeli;
Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Psikoloğu Zehra Ayça Aysen, dereneğe kayıtlı bulunan yaklaşık 6 bin engelli bulunduğunu söyledi. Ülkemizde engellilerin yanı başımızda olduğuna ve çocuk yaştan başlayarak toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğine değinen Aysen, zaman zaman, engelli insanların toplum tarafından dışlanmış gibi görünen ve açık alanlardan yararlanamayan kişiler olduğunu vurguladı.
20 bin kişi etkileniyor;
KKTC’de engelli sayısının 6 bin olmasının yanı sıra, ülkede engellilerin yaşadığı sıkıntılar yüzünden etkilenen yaklaşık 20 bin kişinin bulunduğuna dikkat çeken Aysen, engelliler ve aileleri için en büyük sorunun mimari yapılar olduğunu belirtti. Psikolog Zehra Ayça Aysen “Örneğin bir aile olarak bir düğüne davet edildiniz. Ancak mimari yapının uygunsuzluğu nedeniyle ailenizde eğer enggeli bir birey varsa o düğüne gitmeniz mümkün olmaz. Engelli insanların dünyada ve Avrupa’da olduğu gibi, ülkemizde de, birilerine ihtiyacı olmadan yasabilmeleri gerekir ve bunun için toplum olarak çok daha duyarlı olmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
Sağlık merkezlerinde mimari yapı yok;
Başta Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi olmak üzere birçok sağlık merkezinde mimari yapının uygun olmaması nedeniyle engelli insanların oralara yalnız başına gitmesinin mümkün olmadığına dikkat çeken Aysen, yetkili insanların bu konularda daha duyarlı olmaları gerektiğini belirtti.
Engelsiz insiyatifi kuruldu;
Engelsiz İnsifiyati’nin bir günde kurulduğunu kaydeden Aysen, insiyatifin kurulmasına sebep olan olayın ise, seçim zamanı engelli sandalyesiyle oy vermeye giden bir kişinin, mimari yapı nedeniyle oy verememesi olduğunu kaydetti. Bu insiyatifin hep gönüllülerden oluştuğunu kaydeden Aysen, 50’nin üzerinde kurum, kuruluş ve siyasi partilerin desteğini alan bir hareket olduğunu belirtti. İnsiyatifin ilk olarak, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Bildirgesi’ni 4 bin imza toplayarak KKTC Meclisi’nden geçirdiklerine dikkat çeken Aysen, şu anki çalışmanın bu yasanın uygulanmaya geçmesi olduğunu söyledi. Aysen son olarak Özel Eğitim Yasası’nın hızlandırılması için ilgili bakanlıkların bir araya gelip çalışma yapması gerektiğini kaydetti.
Ülkemizde yaşayan 6 bine yakın engelli vatandaş için son zamanlarda bir nebze de olsa iyileştirmeler yapılıyor, ancak engelli vatandaşlara sağladığımız olanaklar noktasında ülke olarak Avrupa’dan hala çok gerilerdeyiz. Bugün ülkemizde yaşayan engelliler için, bir çok devlet ve özel iş kurumunda ne girişini kolaylaştırmak için rampa var, ne kendilerine ait özel park yerleri, ne de eğitim kurumlarında tekerlekli sandalyeyle öğrenim görme imkanı bulunuyor. KKTC’de yaşayan binlerce engelli vatandaş, şartlarının eşitlenmesini ve yaşamın her alanından kolayca yararlanabilmek istiyor.
Sorunları üç başlıkta topluyoruz;
Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Basın Yayın ve Hakla İlişkiler Sorumlusu Orkun Bozkurt, KKTC’deki engelliler için şu anki en büyük sorunun mimari engeller olduğunu belirtti. Bu engelleri, ulaşım, dolaşım ve erişim olarak üçe ayırdıklarını kaydeden Bozkurt, bu üç sorunun birleşmesi sonucu bir engellinin ev dışına çıkarak sosyal yaşamla karşılaşmasının zor olduğuna dikkat çekti.
Toplu taşımacılık yok;
KKTC’de doğru dürüst toplu taşımacılık olmadığına dikkat çeken Bozkurt, doğru dürüst olmayan bir toplu taşıma sisteminden engelli insanların yararlanmasının tamamen imkansız olduğunu vurguladı. Böyle bir durumda ulaşım sıkıntısı yaşandığını ifade eden Orkun Bozkurt, arabası olmayan bir insanın ev dışına çıkmasının imkansız olduğuna değindi.
Devlet dairelerinde de sıkıntı var;
Engelli kişilerin gümrüksüz araç getirme hakkı olduğuna işaret eden Bozkurt, ancak bu aracın, muayenesi ve kayıt işlemlerini yapmanın engelli kimseler tarafından imkansız olduğunu kaydetti Bir çok devlet dairesinde engellilerin kullanabileceği bir giriş yeri olmadığına da dikkat çeken Bozkurt, “Benim kayıt ruhsat işlerimin hepsini babam yaptı. O olmasaydı ben şu an araba kullanamazdım” şeklinde konuştu.
Ayrımcılık değil, fırsatlar değerlendirilmeli;
Bir engelliye veya özürlüye iş verildiği zaman o iş yerindeki mimari yapının bu insanlara uygun olması gerektiğine değinen Bozkurt, bir engelliyi işe almakla her şeyin bitmediğini, o binanın girişinin, asansörünün, genel ihtiyaçlarını gidereceği yerin bu kişilere uygun olması gerektiğini kaydetti. “Bizim gibi engellilere bu fırsatlar sunulduğu zaman, biz de toplum içerisindeki her birey gibi kendi başımıza hareket etmeyi başaracağız” diyen Bozkurt, ayrımcılık yerine fırsatların değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Aysen; Toplum çocuk yaştan biliçlendirilmeli;
Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Psikoloğu Zehra Ayça Aysen, dereneğe kayıtlı bulunan yaklaşık 6 bin engelli bulunduğunu söyledi. Ülkemizde engellilerin yanı başımızda olduğuna ve çocuk yaştan başlayarak toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğine değinen Aysen, zaman zaman, engelli insanların toplum tarafından dışlanmış gibi görünen ve açık alanlardan yararlanamayan kişiler olduğunu vurguladı.
20 bin kişi etkileniyor;
KKTC’de engelli sayısının 6 bin olmasının yanı sıra, ülkede engellilerin yaşadığı sıkıntılar yüzünden etkilenen yaklaşık 20 bin kişinin bulunduğuna dikkat çeken Aysen, engelliler ve aileleri için en büyük sorunun mimari yapılar olduğunu belirtti. Psikolog Zehra Ayça Aysen “Örneğin bir aile olarak bir düğüne davet edildiniz. Ancak mimari yapının uygunsuzluğu nedeniyle ailenizde eğer enggeli bir birey varsa o düğüne gitmeniz mümkün olmaz. Engelli insanların dünyada ve Avrupa’da olduğu gibi, ülkemizde de, birilerine ihtiyacı olmadan yasabilmeleri gerekir ve bunun için toplum olarak çok daha duyarlı olmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
Sağlık merkezlerinde mimari yapı yok;
Başta Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi olmak üzere birçok sağlık merkezinde mimari yapının uygun olmaması nedeniyle engelli insanların oralara yalnız başına gitmesinin mümkün olmadığına dikkat çeken Aysen, yetkili insanların bu konularda daha duyarlı olmaları gerektiğini belirtti.
Engelsiz insiyatifi kuruldu;
Engelsiz İnsifiyati’nin bir günde kurulduğunu kaydeden Aysen, insiyatifin kurulmasına sebep olan olayın ise, seçim zamanı engelli sandalyesiyle oy vermeye giden bir kişinin, mimari yapı nedeniyle oy verememesi olduğunu kaydetti. Bu insiyatifin hep gönüllülerden oluştuğunu kaydeden Aysen, 50’nin üzerinde kurum, kuruluş ve siyasi partilerin desteğini alan bir hareket olduğunu belirtti. İnsiyatifin ilk olarak, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Bildirgesi’ni 4 bin imza toplayarak KKTC Meclisi’nden geçirdiklerine dikkat çeken Aysen, şu anki çalışmanın bu yasanın uygulanmaya geçmesi olduğunu söyledi. Aysen son olarak Özel Eğitim Yasası’nın hızlandırılması için ilgili bakanlıkların bir araya gelip çalışma yapması gerektiğini kaydetti.
