Engelli Kaldırımlar!

  • Konuyu başlatan mavibalina2012
  • Başlangıç tarihi
M

mavibalina2012

Guest
Güzel bir sabahtı diyemeyeceğim sadece güzel bir sabah olmasını dileyeceğim bir gündü…Ama olmadı kötü bir sabahla güne evet dedik… İnsanlar yaratılmışların en kutsalıydı çünkü duyguları vardı…Duyguları geleceğine yön verecekti…İyi niyet, hoşgörü, sevgi saygı zamanla yerini kötülüklere devretti…Kıskançlık, hasetlik, dik başlılık, hırslar, hazımsızlıklar baş göstermeye başladığından beri düşlerimiz bile karardı . Ne zaman ki, eleştirilmek savaşmakla eş değer görüldü işte o zaman esas yanılgıyla tanıştık…İyi de bir insana her zaman da mükemmelsin denilmez ki, çıplaksın da denilmeli arada sırada herkes doğru düşünseydi yanlış düşünen kalmazdı…Mükemmel denildiğinde kral, kraliçe olanlar, eleştirildiğinde ahkam kesildiler haklanmak için gereksiz yere efor sarf edeceklerdi oysa…Hayır ben onu demek istemedim ben asıl şunu demek istemiştim yani seni tüm anlayanlar yanlış mı anladı kardeşim herkes mi ahmak…Doğrusu şudur, “benim düşüncem böyledir isteyen katılır isteyen katılmaz” işte o zaman saygınlığı hak edersin kişiliğinle de düşünce yapınla da….Ancak herkesin düşüncesi seninle aynı olmak zorunda değil, senden farklı düşünenler sana olan düşmanlığından dolayı değil düşünce kalıplarının farklılığından dolayı farklılar…Ne zaman ki karşıt düşüncelerin senin değil düşüncelerinin karşıtı olduğunu öğrenirsen işte o zaman olgunluğa erişirsin yoksa seksen yaşına gelsen de değişen bir şey olmaz....Olgunlaşamazsan koskacaman dünyaya anlamsızca bir terk-i diyar eylersin

Akşamdan bu güne dair planlar yaptığımızdan biraz erkence kalktım…Amacım güzel bir kahvaltı masasına, birlikteliğimizin son günlerinde bir kez daha neşeyle oturmaktı kahvaltıyı bugün ben hazırladım sabah fırından aldığım mis gibi ekmekler göz attığımız haberle elimizde buz gibi soğudu sabah okuduğum haber bugün günümüze farklı bir yön verdi…Üçüncü sayfa başlıklara bile göz atmadan gazetede flaş manşetle gözümüzü bir kez daha açtık…Engelli bir genç, henüz yirmi sekiz yaşında arkadaşlarıyla geçirdiği güzel bir buluşmayı canıyla ödedi…Akülü sandalyesiyle kaldırıma çıkamadığından feci şekilde can verdi…Zaten görülmeyen görülmeye teşebbüs bile dahi edilemeyen milyonlarca engelliden sadece birisi olan engelli genç çöp arabasının altında kaldı…Annesi ve babası yoktu evli ablasının yanında kalıyordu ablaları bu acıyla yıkıldı…Üstelik akülü arabası da işadamının hediyesindeydi aldığı günden beri çok sevinçliydi sevinci kursağında kaldı…Yollar gereksiz park ihlali yüzünden kapalıydı kaldırımlar yüksekti geriye tek seçeneği kalmıştı o da ölümdü…Neresi yargılanacaktı tutarlı olan neydi belki bir yerlerde bu dramı haklı çıkaracak tek bir neden aradığımdan gazeteyi defalarca okudum ama yoktu…Tutar dal aradım ama yok, yok işte…Engelli kaldırımlar, sokakta gereksiz yere park ihlali, işadamının hediye ettiği akülü sandalye, bir de tüm bunların üstüne tuz biber eken çöp arabası…

Oysa mimari engellerin kaldırımların düzenlenmesi için 2005 yılından beri yedi yıl süre verilmişti verilen süre 01.07.2012 tarihinde sona ermesine rağmen üç yıl daha uzatıldı…Gerekçe neydi peki, bu koca yedi yılda yapılanlar bir arpa boyu kadar bile değildi de ondan…Yedi yılda yapılamayanlar üç yıla sığdırılmaya çalışılacak olmazsa bir üç yıl daha olmadı…yıl...Düşünün bu arkadaşın pozisyonunda olan bir kişi yedi yıl bu şekilde yaşadı eğer elim kaza olmasaydı üç yıl daha bu şekilde yaşayacaktı…Bu arkadaşımızın çalıştığını düşünün on yıl bu şekilde Don Kişot misali kaldırımlarla çarpışacak, geçmişte yaşadığı seneleri de hesaba katmazsak…Nelerle mücadele ettiğimizi görüp bir kez de sizler hak verin, bir kez olsun bizim yerimize kendinizi koyun demiyorum bunu yapmak zorunda değilsiniz ancak vicdanınızın sesini dinleyin…Ancak kendinizle baş başa kaldığınızda yapın söylemlerinizi, iç sesinize kulak verin onlar asla yalan söylemezler…

Sitemizde güzel bir slogan vardı tam hatırlamıyorum ama “On iki milyon engelli iktidarı bile değiştirecek güçte olduğunuzun farkında mısınız” içeriğinde…Peki Ülkemizde on iki milyon engelli var mı? Yakınlarını da sayarsak evet var ama yok …Çünkü çoğunluk bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın derdinde…Ama bilmezler ki herkese dokunan o yılan gün geldiğinde sana da dokunacak…İşte o zaman arkana baktığında kimseler olmayacak arkanda, sağında, solunda…İnsanlar ne zaman ki sıkıntılar ruhuna bedenine oturmuş işte o zaman isyanlarda ancak geç kalınmış ver yansınların kimselere faydası yok…

Biz engelliyiz ve engelli olduğumuz gerçeğini de kimse değiştiremediği gibi sorunlarımızı da bizlerden başkası bizler kadar bilemez kuşkusuz…Peki bizler birbirimizi yeteri kadar anlayabiliyor muyuz, özeleştiri yapabiliyor muyuz?...Suçlandığımızda aklanmak için söz hakkı veriliyor mu? Gıyaben mi yargılıyoruz birbirimizi?... Özgürlük mücadelesi dediğimiz olgunun neresindeyiz?...Amaç özgürlük adına mücadele ise bundan daha kutsal bir neden olmamalı…Özgürlük nedir?...Savunma hakkını bile vermeden tutsak mı etmek birilerini? Ya da esirlik mi köle olmak mı?...Peki derdimizin adı ne, hazımsızlık…Eğer önde gidiyorsa birileri önüne taş koymak, önünü kesmek, dur diyebilmek, haddini göstermeye yeltenmek, içimizde şeytan aramak, bulamadığımız şeytanı hayalimizde bile olsa taşlamak…Biz böyle olduğumuz müddetçe kayıplarımızı da kimse engelleyemez…Eğer gerekli organizasyonları yapan kişilere yeteri kadar destek olmazsak bizlerde bir gün yok olmaya mahkum oluruz ve böyle giderse bırakın iktidara gelmeyi ömür boyu muhalefetten öteye gidemez yolumuz…Ne zaman birlik oluruz ancak o zaman mücadelemiz anlam kazanır yoksa lay lay lom larla bir yerlere gelinmez…Hep eleştirmekle adım atamayacağımız gibi hiç eleştirmeden de adım atılmaz ancak varsa içimizde bu yolculuğa demir atacak birisi kaptanımıza da sonuna kadar yol açmalıyız…Başın olmadığı yerlerde kaoslar olur bir de anarşi…O yüzden tüm fikirleri dinleyip tarafsızca en güzelini uygulamayı öğrenmeliyiz hepimiz en doğrusu benim ki diye tutturursa bir arpa boyu kadar bile gidemeyiz…

Dün bir arkadaşımız güzel bir Kasım sabahında gözlerini açmıştı bugün ise aramızda değil…Herkes ölümü tadacak mutlaka ama bir engellinin ölümü de bu kadar dramatik olmamalı…Hediye edilen akülü araba, engelli yolu olmaması, gereksiz park yüzünden yolun ortasından gitmesi, yüksek kaldırımlar daha ne olsun ki…Arkadaşımız içimizden biriydi bize aitti engeli yüzünden ölümle buluştu tek bir sözüm kaldı onun adına söylenmedik, Allah Rahmet Eylesin, bu dünyada sahip olamadığı toprağı bol, Mekanı Cennet olsun…Bugün acı hikayesi engelli engelsiz hepimizi etkiledi…Ben sanmıyorum ki, bu haber gazete kağıtlarında asılı kalacak…Gün gelecek sesimiz arşı alemden duyulacak ve bu topraklarda yaşayan engelliler için doğan güneş bir daha da batmayacak...
 

sinandeniz

Üye
Üye
Katılım
May 23, 2010
Mesajlar
890
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
yazık oldu ankarada çöp arabasının altında kalarak can veren engelli arkadaşımıza ALLAH'tan rahmet yakınlarınada başsağlığı diliyoruz ayrıca yetkililerinde gözü aydın istedikleri böyle acı şeylerin yaşanması herhalde kaldırımların bu denli ulaşılması kesinlikle mümkün olmayarak dizayn edilmesi bırakın engelliyi yeri geliyor yaşlı hamile çocuk arabası kullanan anneler biz engelliler kadar hemen hemen onlarda kaldırımlar da ulaşımlarını sağlamaları epey bir zor hatta imkansız gerçekten anlaşılması mümkün olmayan bir davranış nedir yani o kaldırımların okadar yüksek olması yoldan ne ne yani o kkaldırım taşlarının o şekilde yapılmasında emeği geçen üst düzey yöneticileri yani o kaldırımların ALLAH onları bildiği gibi yapsın inş o kaldırımların o şekilde yapılmasını isteyen kimse ALLAH ONADa o kaldırımların bir darbesini vurur kaldırıma çıkamadığı için yolun kenerını kullanmakk zorunda kalan ve çöp kamyonunun altında can veren engelli arkadaşımızın ne günahı vardı günahı engelli olmakmı veya dünyaya gelmiş olmasımı burası türkiye bu ülkede şuanda türkiyedeki tüm engelli nufusu o kaldırımlar yüzünden can versede sakatlığına sakatlık katsada o kaldırımlar yüzünden yine de o kaldırımların durumu değişmez ne kaldırımlarmıış beee ana yasa giibi değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif bile edilemez gibi bir ibare var galiba umarım toplu yaşam alanlarının zorlukları yüzünden canı yanan son arkadaşımız olur ve yine umarızki kamyonun altında acı bir şekilde can veren arkadaşımız emsal olur ve birşeylerin değişmesinde yetkililerin duyarlı olması gün yüzüne çıkar ( hiç ümidim de yok ya neyysee )
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Bu olay dünyanın başka bir yerinde yaşansaydı, o kaldırımları engellilerin erişimine uygun hale getirmeyen belediye başkanı istifa ederdi. Bende gazeteleri karıştırırken bu habere rastladım. Hiç birinde beledeye başkanın istifasından bahsedilmiyor du.

Ve evet sitede yazılan slogan "engelliler 12 milyona ulaşan sayınızla iktidarları değiştirebileceğiniz farkındamısnız?" dı. Ve yine bugün imrenerek baktığımız ağzımız açık kalarak heveslendiğimiz avrupa ülkelerindeki engellilere haklarının hiç biri "altın tepside" sunulmadı. Hepsi haklarını almak sonuna kadar mücadele etti ve söke söke haklarını aldılar. Bizde ne oluyor? Engelliler yasası ertelendi hangi stk nın sesi çıktı? Hiç kimse masum değil. Çöp arabasının altında kalan o insanın vebali hepimizin boynunadır. Belediyesinden, hükümetine, stk'sından gördüğü haksızlık karşısında isyan etmeyen sokaktaki vatandaşa... Herkes suçlu.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Çöp Kamyonun Engelli Şahsa Çarpması :(

Keçiören Belediyesi, bir engelli şahsın akülü aracıyla çöp kamyonunun altında kalarak hayatını kaybettiği kazayla ilgili açıklama yaptı. Kaldırıma çıkamadığı için yolda gittiği ileri sürülen engelli şahsın, kaldırımdan yola inip park halindeki iki aracın ortasından çıkmasının ardından çöp kamyonunun altında kaldığı belirtildi.

Keçiören Belediyesi, önceki gün akülü aracıyla çöp kamyonunun altında kalan bir vatandaşın ölümle sonuçlanan trafik kazasıyla ilgili basında çıkan haberlere ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“12 Kasım Pazartesi akşamı, saat 20.00 sularında General Dr. Tevfik Sağlam Caddesi'nde çöpleri toplayan 34 BH 1798 plakalı çöp kamyonumuz, görgü tanıklarının da ifadelerine göre, ‘kaldırıma çıkamadığı için yolda gittiği ileri sürülen’ Nevzat Özyavuzer'e çarpmamış, kaldırımdan yola inen Özyavuzer, park halindeki iki aracın ortasından çıkarak, maalesef, hareket halindeki kamyonumuzun altına girmiştir. Çöp kamyonunun ‘hızlı gittiği’ de ileri sürülmüştür. Takdir edileceği üzere 20-30 metre aralıklarla durup çöp toplayan kamyonların pek de fazla hız yapamayacağı aşikardır. Bununla birlikte adı geçen caddede kaldırım ve yollarda da engelliler için gerekli düzenlemeler, Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmıştır.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Haydi Bir de Suçlu Engellidir deyin olsun bitsin :( Belediye Başkanı açıklama yapma nezaketinde bulunabilmiş bir zahmet ben de konuyla ilgili duygularımı ifade etmeden önce konu hakkında yapılan yorumları ve internette okuduğum yorumları sizlerle paylaşmak ve bu sayede üzüntümü azaltmak istedim. Üzüntüler, mutsuzluklar paylaşıldıkça azalırmış. Bilmiyorum bir can gitti ve asla geri gelmeyecek...benim burada paylaşmam gideni geri getirmeyecek tabi bir de içimde duyduğum sızıyı dindirmeyecek ama yine de yazmak istedim, içimi dökmek istedim sadece...

Bir çok haberde yazılan '' ‘kaldırıma çıkamadığı için '' açıklaması hayli trajikomik...sanki kaldırıma çıkabilseydi ezilmeyecek miydi ? ya da çöp kamyonları, kaldırımdaki vatandaşlara daha da özen göstererek , daha mı itinalı kullanıyorlar araçlarını ?

Engelli vatandaş kendimi istedi sanki kaldırıma çıkamamayı? kendimi istedi yaşamak yerine ölmeyi? akülü arabası daha yeniydi ve ablası akülü arabaya sahip olduktan sonra çok mutlu olduğunu açıklamış. Belediye şimdi neredeyse o saatte dışarıda olduğu için ölümüne sebep olarak tek suçlu engelli vatandaşı gördüğü için açıklama yapma gereğini duyuyor he bu arada Büyükşehir belediyesini de övmekten geri kalmıyor.

Reklamın iyisi kötüsü olmaz tabii ...fırsat fırsattır...sevgili yüreği geniş yetkililere basın açıklaması imkanı doğdu tabii ki bu fırsat her zaman ele geçmeyecektir. Konuyu belediye menfaatleri doğrultusunda değerlendirmek şart olmuştur.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Sevgili Yöneticim ne istifası ?

Kim neden istifa edecek ? Bir özür dileme gereği bile duymayan ve neredeyse ezilmesinden kendi sorumlu tutulan engelli vatandaş için sizce Ankara Büyükşehir Belediyesi kendi hatasını görebilme yeteneğine sahip midir ? ya da kurumlar kendilerini engelli vatandaşlara sağladığı imkansızlıklar için, koydukları engeller için empati yapma gereği duyarlar mı ? ( aslında tüm belediyeler aynısını yapacaktır ) yetkilileri istifa eder mi?

Bu ülke dünyanın en güzel ülkesi olabilir ama az gelişmiş bir ülke olma gerçeğini asla değiştirmez. Güzellik gerçek hayattaki çirkinlikleri, yanlışlıkları, eksiklikleri kapatmaya yetmez ki...

Yarın ve bundan sonra konuyla ilgili tüm haberlerde daha önce yaşanan bunun gibi tatsız olaylarda olduğu gibi yetkililer konuya ilişkin yapacakları pişkin yorumlarıyla beni çıldırtmaya devam edeceklerdir. İnsanlıktan yoksun duyguların varolduğu , empatiden uzak, saçmasapan açıklamaların ardı arkası kesilmeyecektir.

Şu an için sadece '' Bir can daha göz göre gitti '' demekten başka bir şey gelmese de elimden bir gün ama mutlaka bir gün bu topraklarda gelecek nesiller çok daha güzel yarınlara uyanacaklar ve ben engelliler içinde güneşli bir yaşam olacağına duyduğum inancımla özgür bir gelecek için çok daha fazla çalışmaya devam edeceğim.

Hepimizin başısağolsun,
 
G

güz gülleri

Guest
seçimler ne için yapılıyor ..sadece birileri koltuğa otursun diye mi?yoksa seçilen kişi hayatı her vatandaş için daha yaşanılır hale getirmesi için mi? bizim memleketimizde maalesef tüm gayretler seçilene kadar.sonrası lay lom.kimse sorun duymak istemiyor,kimse sorun çözme odaklı çalışmıyor..göstermelik bir kaç açılış ve iktidar muhalefet laf yarışından başka bir icraat görebilen var mı????
çok mu zor sözde verilen vaatlerin hayata geçirilmesi.her şey göstermelik mi..engelller için ayrılmış park yerlerinin başkasının kullanmasını uygulamak veya kaldırımlarda engelliler için özel geçiş alanlarının uygulanması....ama maalesef üzülerek söylüyorum ki hep göstermelik. :( dilerim bir gün sorumlular engelli olmayı aynı sn.fatma şahin gibi yaşayarak anlar....
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
:( üzgünüm çok üzgünüm, öfkeliyim, delirdim, çıldırdım isyanım var !

Başlık dikkatimi çekti forumlara baktığımda oysa haberi olayın gerçekleştiği ilk andan itibaren biliyordum. Ne kadar mutlu olmaya çalışsak da hayat tüm acı gerçekleriyle de adeta bir tokat gibi yüreğimize vurabiliyor. İşte hayat böyle bir şey. An 'ı yaşamak isterken ve yaşadığımız her anın keyfini çıkarmak isterken yürekler acıların en büyüğüyle de karşılaşabiliyor ansızın...hiç ummadığınız bir anda hayat size diğer yüzünü karanlık yüzünü çevirebiliyor. Bu hayatta ölüm dışında hiç bir acı üzemez beni kolay kolay...kaybedilen bir can 'sa eğer kim olduğu da nereli olduğu da engelli engelsizi de farketmiyor giden vadesi gelmemiş can sa eğer...

Okudukça daha da artıyor isyanlarım...en iyisi susmamak yazmak içimdekileri ama sizleride üzmek istemediğimden en zor yapabildiğim şeyi yapmalıyım aslında...susmalıyım...ama bu suskunluğum sanmayın ki çaresizliğimden şu an ki duyduğum öfkemden, haksızlıklara duyduğum isyanımdan...her söze verilecek bir cevabım var elbette ama bir yetkiliye bakıyorum bir de söylediklerine sözümü sarfetmeye değmeyeceğini düşünüyorum ! ''

''çöp kamyonumuz, görgü tanıklarının da ifadelerine göre, ‘kaldırıma çıkamadığı için yolda gittiği ileri sürülen’ Nevzat Özyavuzer'e çarpmamış, kaldırımdan yola inen Özyavuzer, park halindeki iki aracın ortasından çıkarak, maalesef, hareket halindeki kamyonumuzun altına girmiştir. Çöp kamyonunun ‘hızlı gittiği’ de ileri sürülmüştür. Takdir edileceği üzere 20-30 metre aralıklarla durup çöp toplayan kamyonların pek de fazla hız yapamayacağı aşikardır.

Tabii canım tabii sizin çöp kamyonlarınız eminim dediğiniz hız da gitmiştir ve dikkatlice kullanılmıştır da benim biricik engelli masum vatandaşım göz göre göre girmiştir kamyonun altına atmayı canını vermeyi kendi istemiştir. Allah şahittir ki olay tam da gözümde canlandığı gibi olmuştur ama neyse siz kendi vicdanınızla başbaşa kalın sayın belediye yetkililerim neyleyim ? ölüm de var ! öbür dünyada hesap vermekte var ! Ben o gün de sizinle görüşürüm elbette....
 

star trek

Üye
Üye
Katılım
Eki 2, 2012
Mesajlar
60
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Ben bunun vebalibi kabul etmiyorum. Masum değilim elbet benimde günahlarım var.

Ama benim itikatıma göre bu olayda dolaylı olarak belediye katildir.
Neden vebaline ortak değilime gelince ben şuan ki yasalardan razı değilim.
Yasa yapma yetkisini Allah kimseye vermemiş. Özellikle böyle ölüm kısas gerektiren hususlarda.
Ama bizim halkımız hem müslümandır. Hem yasa yapar. Yani kutsal kitabını işine gelmeyince kendi yasası ile değiştirir.

Ben davacıyım bu düzenin yasa koyucularındanda destekçilerindende..

Başbakan geçenlerde itiraf etmedimi?
Ölenin katilinin tasarrufu ailesine aittir diye?

Bu mantıkla Sayın, Başbakanımız bir müslüman olarak belediye başkanını ölüme sebebiyet vermekten yargılaması lazım gelir.

Devlet reisi demek bu demektir.
Bakın gökçek bey nerde? Umre de..


E peki kutsal kitabına göre bir mahkeme yapsak halin ne olur?..

Olayın püf noktası burdadır. Bu ceza hukuku ile insanlar haklarını alamazlar.
 

sinandeniz

Üye
Üye
Katılım
May 23, 2010
Mesajlar
890
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
bu ülkede 3 gün konuşulur 4.gün 3.gün önce ne olduğu hakkında en ufak bir cümle bile kurmaktan kaçınan bir milletiz konuşmaya çalıştım ama bakın olmadı misali bu türkiyede olan şeyle her konuda öyle değilmiiyiz mesela zam yaparlar çatır çatır bir iki A U edilir sonra kuzu kuzu yaşantımıza birşey olmamış gibi devam ederiz hayatını kaybeden NEVZAT arkadaşımız içinde öyle olacağından eminim bir iki ses onada ses denebilirse he işte sonra yine kaldığımız yerden tüm engelli yaşama tam gaz devam dernekler ne derneği adamlar dernekçiliği hayır severlerin getirdiği tekerlekli sandalyeleri dağıtmak olarak biliyor kısacası türkiyede engellinin hayatı hayır severlerin dudakları arasında verirlerse alırız vermezlerse durur bakarız hı buarada halil bey bizlerinde suçu olduğu görüşünde bence hiçte bizlerin suçu değil tamamen dernekçiklerin günahı ve onların vebali allah bildiği gibi yapsın o dernekçileri
 

İskender Durgun

Üye
Üye
Katılım
Eyl 4, 2010
Mesajlar
599
Tepkime Puanı
0
Puanları
16
Yaş
57
526085_305387792900731_1426813428_n.jpg
 

star trek

Üye
Üye
Katılım
Eki 2, 2012
Mesajlar
60
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Kaldırım neden yok?
Şehir planlanmamışki.
Ver Oyu istersen otobanın ortasına ev dik.
Yokmu? Var. Yurdun çeşitli yerlerinde var bunlar. Bir megakentte olunca insan şaşırıyor.
Sarıyer' e giderken yolun ortasında ev var. Oha diyebilirsiniz.
Evet zamanında adama ev yaptırmışlar. Ruhsatı var.
İstanbul dünya şehri planlamaktan aciziz.
Ha bu arada istanbul' un yıllara göre nüfus oranına bakarsanız.
Öyle eskilere falan kabahat bulmazsınız. 20 senede bir şehir nüfusu birden artarmı?
Artmaz göç almış başını gitmiş.
Tarımı bitir. Hayvancılığı bitir. Sonra 4 milyonluk şehir olsun 25 milyon.

Sonra kaldırım yapıcak yer yok. Neden? Adamın tapulu evi var.
Nerde bunun kaldırımı? Yok.
Yıksan adamın 4metre malını gasp ediceksin. Yeniden ev yapmaya kalkamaz. Hepsi maliyet.
2 şeritlik yolun zaten biri kapalı orayıda araçlar gasp etmiş.
İki durumdada yetkililer suçlu!

Bugün vurdular ölmedim. Yarın ölürmüyüm bilmem. Dışarı çıkmak tehlikeli. Asansörler çalışmıyor.
Taksimi kapatmışlar. Adamlar 3-5 adım dolaşıyor diye medya nasıl haber yaptı.
Ayakların sağlam. Ya engelli ne yapsın, hiç bir yer engelliye uygun değil.
Ben böyle aşşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık olan bir ülke olsun sanmıyorum.

Bu tapuları arsaları kim imara açtıysa bulup asın kardeşim.
Nevzat' ın Katili bellidir.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst