Engelli olmak bir ŞANS değil ŞANSSIZLIKTIR!

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba,

Doğuştan engellileri yazımda kapsama alanı dışında bırakıyorum. Bana göre doğuştan engelli olan grup sonradan engelli olanlardan çok daha şanslıdır. Bebekliklerinden itibaren varolmayan güçleriyle yaşama tutunmuş, tüm kayıplarına rağmen tek başına kendini idare etme yetisine sahip olmayı başarabilmiş ve kendince yaşama ayak uydurmayı bir şekilde becerdikleri için sonradan engelli olanlar kadar zorlanmadıkları, tramvalar yaşamadıklarını, sağlıklı bir bireyken engelli olmanın verdiği kabullenme, suçlama, isyan vb. psikolojik evreleri yaşamadıkları için ve daha bir çok kendimce geçerli olan sebepler yüzünden doğuştan engelli olmak da bir şansızlıktır ama sonradan engelli olmak kadar değil..

Hayatın belirli bir döneminde, çeşitli nedenlere bağlı olarak eski gücüne, sağlığına yeniden kavuşması mümkün olmayan kişiler başlarına gelen bu şanssızlığı yani engelli raporu çıkararak engelli birey olarak bir şansa dönüştürme çabalarını oldum olası anlayamadım. Son zamanlarda forumlarda okuduğum her rapor çıkartma vakası beni sinirlendirmeye yetiyor ve bu yazıyı yazmama vesile oldu.

Arkadaşlar engelli olunca yani kısaca engelli kimlik kartına sahip olduğunuzda bu ülke sizi baştacı yapmıyor! Sizi çok farklı ayrıcalıklarla kucaklamıyor! Engelli olmak bir şans değil tam aksine bir insanın başına gelebilecek en büyük talihsizliktir diye düşünüyorum.

Engelli kimlik kartım var evet ama ne olmuş? İstanbul'un her yerine toplu ulaşım araçlarıyla ücretsiz gidebiliyorum tamam belki bu maddi yönden oldukça faydalı bir uygulama ama keşke sağlıklı olsaydım da yürüyerek seyahat etseydim yada İstanbul kartım olurdu ve maaşımın bir kısmını ulaşım giderlerine kullanırdım.

Başka ne var? Kendi kullandığım hakları düşünüyorum da su, internet, cep telefonu faturasında indirim hakkı, emlak vergisinden muafiyet. Bunlar için değer mi? Hiç bir şey için değmez bu dünyanın tüm servetine değişmezdim sağlıklı olmayı, eski yaşamıma kavuşabilmeyi ama ne mümkün engelliyim ve bunu kabul ediyorum da ama benim kabul edemediğim bu engellerimi kaldırmanın mümkün olmadığı gerçeğine rağmen elimden gelen her şeyi yaparken sırf engelli kimlik kartına ve sağlayacağı avantajları elde edebilmek uğruna hastanelerle amansız bir savaşın içine giren engelli arkadaşlarıma. Bütün sitemim o raporu alabilmenin kendini dünyanın en şanslı insanı yapacağına olan nafile, beyhude inançları ve bu uğurda hastane hastane dolaşmaları. Kardeşim sana üç ayrı hastane % 35 veriyorsa buna sevin artık değil ki % 40 alamadım, haklardan faydalanamadım diye çırpınma artık!

Eminim aranızda yanlış düşündüğümü düşünenler olacaktır varsın olsun zaten ben onların yaklaşımı yüzünden bu yazıyı yazıyorum. ÖTV indiriminden faydalanarak araç almak istiyorum diyenler evet hakkınızsa alın, kime ne? güle güle kullanın ama devlet sizi bu yasadan faydalandırmıyorsa daha fazla boşa kürek çekmenin, hayatı kendinize ve çevrenize zindan etmenin de bir manası yok. Hak, hakkı olana verilmeli hem de sonuna kadar verilmeli ama hakkın yoksa başkalarının hakkıyla da oynama!

Ailenizde ve çevrenizde olan engellilere para makinesi gözüyle bakmaktan vazgeçin artık!! Bir üye şöyle yazmıştı ki kim olduğunu bile hatırlamıyorum ama cümle aynen şöyle;

'' Devlet, kendi engellisine bakmam için bana para ödüyor bir de verdiği parayı geri mi alacak?''


Evde bakım maaşının kesilmesi söz konusu olan bir durumdu ama serzeniş bir anda şok etkisi yaptı bende. Devlet, kendi engellisine...O engelli ki senin yakının, senin ailen, senin bir parçan ve ona bakmakla asıl sen yükümlüsün devletten önce...

Engelliliği bir şans olarak görmekten vazgeçin artık! Alacağınız/almakta olduğunuz üç, beş kuruş yardım için insanlığınızı yitirmeyin! Başkalarının da hakları olduğunu ve o haklara sahip olamasanız da saygı duymasını, saygı göstermesini öğrenin artık!

Bazen heyet doktorlarına bile kızamıyorum karşılarına çıkan her engelli adayına o raporu verip vermemekte bu kadar zorluk çıkarmalarını bile mazur görmeye başlıyorum. Her önüne gelen engelli olmak için çırpındıkça olan asıl engelliye ve bunu bir türlü rapor alarak kanıtlayamayanlara oluyor. Doktorlarda kim gerçekten engelli,kim çıkarcı onu tespit etmekte zorlanıyorlar belki de güvensizlikleri, kabalıkları bu yüzden. Kimbilir belki onlarda bizim aramızda olup da bizden olmayanları ayıklamak için tavır alıyorlar...

Yarası olan gocunurmuş. Yazıyı kim üstüne alırsa alsın demek ki yarası var..

Hiç kimsenin engelli adayı olmaması dileklerimle,
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Beni yazının kapsamının dışında tutmuşsun ama her şekilde o kapsama girerim kapsamına yandığım. :)
Sonradan engelli olanların bu durumu kabullenmesi doğuştan engelli olanlara göre daha zor evet ama bence her iki grupta yaşamı boyunca bu durumu tam olarak kabullenmiyor. Sadece içinde bulunduğu zorluklarla birlikte yaşamaya katlanıyor. Katlanmakla kabul etmek arasında ciddi bir fark var.

Bu arada birazda muhalefet edeyim. İnsanların engelli raporu almak istemelerinin son derece anlaşılır ve haklı gerekçeleri var. Adam ortopedik engelli. Sen engellisin diyerek kimse iş vermiyor. Ne yapacak bu vatandaş? Gidip bir rapor alıp EKPSS sınavına girerek bari devlette memur olurum diyorum. Yada adam yürümekte zorlanıyor. Çalıştığı işyerinin mimari koşulları kendisine uygun değil. Rapor alıp erken emekli olurum diyorum. Ne yapsın bu vatandaş iş yerinde sürünsün mü?

Hadi hepsini geçtim. Hiç eğitim almamış hayatı boyunca hiç bi işte çalışmamış milyonlarca engelli var. Bu insanların çep harçlığı dahi yok. Bir rapor alayımda bari 3 ayda bir verilen 2022 maaşını alır harçlık ederim diyor.

Yani demem o ki kapsamına yandığım kimse keyfe keder rapor çıkarmanın peşine düşmüyor. Ha bu işi suiistimal etmek isteyen insanlar yok mu? Var elbette. Ama bu memlekette rapor almak için geçirilen süreçleri bilen biri olarak bu işin öyle çokta suiistimal edilecek bir durum olmadığını biliyorum.
 

unuttum.29

Moderatör
Moderatör
Katılım
Eyl 8, 2012
Mesajlar
1,071
Tepkime Puanı
98
Puanları
48
Selamlar,
Konuyu genişletmiş olacağım ama ben de şöyle düşünüyorum:
Fakir olmak bir ŞANS değil ŞANSSIZLIKTIR!
Tıpkı engelliler gibi fakirlerin de ağzına bir parmak bal çalıp şükrettiriyor düzen.
Misal İnsan engelli bile olabilir. Ama parası varsa kanadı olmadığı halde uçar uçakla, Ve yüzgeci olmadığı halde yüzer gemiyle, Ve Kölelik olmadığı halde bu devirde; efendisi olur hizmetçi(leri)nin.
???
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Günaydın muhalefetini sevdiğim :eek:

Yanlış kişiye muhalefet yapmışsın cesur yüreklim unutma ki ikimizde aynı taraftayız aslında. Benim engelli raporunu almak ve bunun sağlayacağı haklardan faydalanmak isteyenlere sözüm yok ki. Ben daha engelli olup olmadığı bile sevgili heyet kurulu doktorlarınca henüz tespit edilmemiş engelli adaylarına serzenişim var. Hele bir durun kardeşim bu ne acele? Önce engelli oranınız belli olsun , kimlik kartınızı alın sonrasında elbette ki haklarınızı arayın, elde edin ve kullanın doya doya. Ben de yanınızdayım zaten ama onların bu yaptığına dereyi görmeden paçayı sıvamak denir. Hele de yüzme bilmiyorsa...

Son günlerde bir de yeni ortaya çıkan ÖTV indirimi değişikliği var ki asıl ben ona daha çok öfkeleniyorum. Hangi şehirde olursanız olun engelliler için araç sahibi olmak, araçdan faydalanmak bir lüks değil bir ihtiyaçdır. O yüzden ÖTV indirimi ne demek? Ne indirimi? Hangi indirim? Devlet engellisine ayırım yapmaksızın (yok ortopedik, yok görme engelliymiş de yok kendisi mi kullanacak yakını mı kullanacak? vs vs vs) araç sahibi olması konusunda sonuna kadar destek olmalıdır. Bana kalırsa ki kalmıyor her engelliye nasıl ücretsiz ulaşımdan faydalanma hakkı veriliyorsa ücretsiz ulaşım aracı sahibi olma hakkı da verilmeli. Saraya alınan binlerce lüks araç bu ülke ekonomisini zarara uğratmıyor da engellinin alacağı araç mı ülkeyi ekonomik krize sokacak?

Sana gelince Hakan hocam aslında sonuna kadar haklısın ve asıl söylemek istediğim ayrı bir konu açmış olsan da;

Fakir olmak bir ŞANS değil ŞANSSIZLIKTIR! Ve her engelli birey bu toplumun fakir nüfusunu oluşturan, istisnalar hariç engelliler ve aileleri genelde ülkenin yoksul kesimidir. Düşünsene hem engellendin hayattan, hem yoksulsun?

Ah şimdi Nerede bu devlet? Nerede bu insanlar? diyesim geldi...

Sabahın bu kör saatinde ancak bu kadar yazabiliyorum. En kısa zamanda muhalefet severlerle buluşmak dileğimle :eek::eek:
 

unuttum.29

Moderatör
Moderatör
Katılım
Eyl 8, 2012
Mesajlar
1,071
Tepkime Puanı
98
Puanları
48
Selamlar,
Ceylan Hanım aslında ''Şans Değil Şanssızlıktır'' ifadesinin altına yazılabilecek çok şey var.
Hele bu zamanda.
İnsanlar birilerinin manipüle etmesiyle .....
Neyse şimdi

Açgözlü biri değilim, hatta dikili ağacım yok şu dünyada. Ama bir lokma bir hırka anlayışının Fakirlere(ve yutan/yutmayan herkese) yutturulmaya çalışılmasına kızmak benimki. Nihayetinde herkes çok zengin olsa gibi bir derdim yok ama bir gelir eşitsizliği olduğu dünyada, çok aşikar.

Bir başlıkta -engelli cinselliği üzerine idi sanırım- üye ''saçmalıktır'' diye yazmıştı. Açıklamaya bile hacet duymadan bir kelime ile insanların belki saatlerce üzerine düşündükleri bir konuda hem de.(Ben aynı konuda farklı bir bakış açısı getirmeye çalışmıştım.)
Ne yapalım devir az anlayan çok inanların devri. :)
Saygılar..
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Hakancım ben kısa ama öz cümlelere vurgun bir adamım. "devir az anlayan çok inanların devri" yine beni bir yerlerden vurdu. Sırf bu cümle üzerine saatlerce, sayfalarca yazabilirim. Ama yine kısa keseyim. Evet devir az anlayan çok insanların devri, ama trafik kazaları oluyor diye araç kullanmayıp, araçlara binmeyecek halimiz yok. :)
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Kısa, öz ama yüreğinde vurgun yemiş etkisi yaratan cümleler he :eek:

Sevgili dostum söylenecek ne çok şeyimiz var aslında ama zaman dar, yol uzun ve ben çok yorgunum..

Şans yada şanssızlık insanın bir şekilde kaderine müdahale edememesi gibi. Nasıl ki dünyaya bir kadın ve bir erkeğin zevki yüzünden geliyor, ailemizi seçme lüksüne sahip olamıyorsak aynı şekilde engelli yada engelsiz, yoksul yada zengin olma gibi bir seçim hakkımızda yok. Bugün darmadağınığım, duygularımın iniş çıkışından bitap düşmüş haldeyim. O yüzden bu konuda daha fazla yazmamalıyım.

Güzel ve etkin paylaşımlarınızın çok olması dileğimle,
 

unuttum.29

Moderatör
Moderatör
Katılım
Eyl 8, 2012
Mesajlar
1,071
Tepkime Puanı
98
Puanları
48
Sevgili Halil,
Trafik her ne kadar son yüz yılın sorunu olsa da; az anlayıp çok inanmak belki de insanlığın varoluşundan beri süregelen bir vakıa.
İkisinin birbiriyle pek de alakasını kuramadım. Sen de kısa yazmışın :)
Ama kendi adıma ben cevap vereyim.
Ehliyetim var ama hiç arabam olmadı.
Hatta en son sınav için hazırlanırken direksiyon başına geçmiştim yirmi yıl önce.
Araba almayı da şoförlük yapmayı da planlamıyorum. 5-6 bin liraya Şahin'i altına çeken adamların trafikte benden(yaya olarak) geçiş üstünlüğü olmasını da kabullenemiyorum. Ayda iki en çok üç defa il merkezine toplu taşıma ile giderim. Senede bir kaç defa da keyif için bi arkadaşın arabasına binip bir yerden bir yere giderim herhalde. Yılda ortalama 4.000 ölümlü kaza oluyor bu ülkede. Tamam motorlu taşıtlar eskiden birkaç günde aldığımız mesafeleri bir kaç saatte almamızı sağlıyor ama ne devletler bunları doğru dürüst vergilendirebiliyor ne de ölümlerin önüne geçmek için bir çare bulmuş değiller.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst