Engelli Olmak ‘Engellenmişlik’ halidir!

gandi

Üye
Üye
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
41
Tepkime Puanı
1
Puanları
0
Kilit Soru:
Engellilerin kentsel yaşamın alanlarından sosyal faaliyet, iş bulma, eğitim, sosyal ilişkiler ve belediye hizmetlerden faydalanmalarındaki güçlükler engellilerden mi, toplumun kendisinden mi, yoksa engellilere hizmet götürmekle yükümlü şahsi veya tüzel kişiliklerden mi kaynaklanmaktadır?

Engelliler Engelleniyor – Mimari Kısıtlamalar

Bedensel engelli olarak tanımlanan bireylerinde engelli olmayan bireyler gibi tüm olanaklardan yararlanma hakkı bulunmaktadır. Engellilerde engelli olmayan bireyler gibi ekonomik ve sosyal açıdan birer tüketici konumundadırlar. Fakat bedensel engelli olarak tanımladığımız bireylerin kent hayatına katılmaları sırasında ulaşım, iletişim, eğitim, sağlık, istihdam vb…konularda engelli olmayan bireylerin yararlandıkları olanaklardan tam anlamıyla yararlanamamakta ve kent hayatına katılımları sırasında güçlük çekmektedirler. Bu konuda bir hak ihlali yaşanmaktadır. Devlet istatistik enstitüsünün 2002 sonuçlarına göre 68 622 559 olan nüfusumuzun %12.29 unu engelli bireyler oluşturmaktadır.
Ancak bu kadar yüksek bir engelli nüfusun kentsel yaşama katılmasında bazı engellerle karşılaşması, sosyal yaşamda bir hak ihlali yaşaması devletin yada toplumun engellileri fark edip etmediği sorusu, ne yazık ki, olumsuz olarak cevaplandırılmaktadır. Gerek engellilerin kendilerini topluma yeterince fark ettirememeleri ve gerekse devlet mekanizmalarının, yani merkezi ve yerel yönetimlerin ve özel sektörün engelli topluluğuna duyarsız olması, ortada bir “fark etme-fark edilme” sorunu olduğunu göstermektedir. Ülkemizdeki bu sorun, dünyanın diğer ülkelerinde de yaşanmaktadır. “Fark etme” sorununun aşılabilmesine yönelik olarak, Avrupa Birliği tarafından 2003 yılının Engelliler Yılı olarak kabul edilmiş olması, bunun önemli bir göstergesidir
Engellinin toplum yaşamında yerini alması, onun topluma kazandırılması ile mümkün olup bunun için de engellinin fark edilmiş olması gereklidir. Oysaki en başta ulaşım olmak üzere binaların ve yolların mimari yapısı, kamu alanlarının düzenleme biçimi, çevre koşulları, sağlık, istihdam, eğitim gibi nedenlerle engellinin fark edilme sürecinde, olması gereken noktada bulunmamaktayız.

Psiko-sosyal sorunlar
Bedensel engellinin kendine dair var olma içgüdüsü, sosyal yaşama katılımı onun toplumla yapmış olduğu madde-manevi iletişimi ve alışverişiyle koşuttur. Buradaki yoğunluk, engellinin toplumla entegrasyonunu da belirlemektedir.Toplumumuzun sakat kavramına bakışı ;engellilere yaklaşımı farklıdır.Toplum tarafından engelliler (topal,çolak,kör,sağır..vb.) olarak adlandırılmakta engellilik toplum tarafından güçsüzlük,çaresizlik,acizlik,düşkünlük ,acıma ve acınma nedeni olarak nitelendirilmektedir. Toplumun bu şekilde bilinçsiz yaklaşımı, engellilere acıyarak bakmaları onları topluma kazandırmak yerine kendi içlerine çekilmelerine, özgüvenlerinin azalmasına sonunda da evlerinden çıkamaz hale gelmelerine neden olmaktadır.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst