- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Engelli olmak yalnız olmak demekmidir diye sorgulayarak başladığımız bu yazımızda aslında engelli olmak yalnız olmak demek değil yalnız bırakılmak demektir diye cevap vererek devam edeceğiz. Zira engelli çocukların bile engelsiz arkadaşları tarafından yalnız bırakıldığına bir çok kişi tanık olmuştur. Aralarına alınmayarak engelinin vermiş olduğu sıkıntılara ek olarak birde yalnızlık sıkıntısı eklenmiştir. Bunun aksini yaşayan gerçekten az sayıda engelli çocuk olduğunu düşünüyorum. Bu durumda sorun nerede? engelli olduğu için yalnız bırakılan çocukta mı? yoksa engelli arkadaşıyla vakit geçirmek istemeyen diğer çocuklarda mı? sonuç itibari ile her ikiside çocuk ve düşünme, algılama gibi bir çok kavramda henüz çok yetersizler bu durumda suç onlarda diyebilirmiyiz?
Peki ya suç kimde?
Suç engellilik konusunda çocuklarını yetiştiremeyen engelliliğin ne anlama geldiğini ve bir engellinin toplumun her bir bireyinden ne beklediğini çocuklarına anlatamayan empati duymalarını sağlayamayan ebeveynlerde değilmidir? İşte bunları veremediğimiz çocuklarımız engelli çocuklarımızında yalnız kalmasına neden olmaktadır. Bu durumda engelli olmak yalnız olmak değil yalnız bırakılmaktır.
Yetişkin engellilere bakacak olursak onlardada durum aslında çok farklı değil..
Etrafında bir çok arkadaşı dostu varken engelli olmasından itibaren bir çoğunun yavaş yavaş uzaklaştığını bazen görüşmemek için bahaneler bulunduğunu hatta kimi zaman görmezden gelindiğini tahmin edebiliyorum. İş yaşantısında bile bir çok engellinin en kuytu köşelerdeki işlere verilmesi, engelsiz mesai arkadaşları tarafından kabul edilmemeleri engellinin yalnız değil yalnız bırakıldığının bir göstergesi değilmidir? Elbette istisnalar vardır fakat büyük çoğunluk bunları yaşadı/yaşıyor.
Engellilerin yalnız bırakıldığı daha bir çok örnekle gözler önüne serilebilir. Bunları anlatmaya kalksak sayfalarca yazmamız gerekir. Bundan dolayı ben engelliliğin yalnız kalmak demek olmadığına yalnız bırakılmak anlamına geldiğine inanıyorum.
Ve herkeze soruyorum kim yalnız kalmak ,yalnız bırakılmak ister o halde sizde kimseyi yalnız bırakmayın....
![yalnizlik resmi ozurlu.jpg yalnizlik resmi ozurlu.jpg](https://engelliler.gen.tr/data/attachments/1/1341-6161e447859b885a721cc4371155ca1f.jpg)
Peki ya suç kimde?
Suç engellilik konusunda çocuklarını yetiştiremeyen engelliliğin ne anlama geldiğini ve bir engellinin toplumun her bir bireyinden ne beklediğini çocuklarına anlatamayan empati duymalarını sağlayamayan ebeveynlerde değilmidir? İşte bunları veremediğimiz çocuklarımız engelli çocuklarımızında yalnız kalmasına neden olmaktadır. Bu durumda engelli olmak yalnız olmak değil yalnız bırakılmaktır.
Yetişkin engellilere bakacak olursak onlardada durum aslında çok farklı değil..
Etrafında bir çok arkadaşı dostu varken engelli olmasından itibaren bir çoğunun yavaş yavaş uzaklaştığını bazen görüşmemek için bahaneler bulunduğunu hatta kimi zaman görmezden gelindiğini tahmin edebiliyorum. İş yaşantısında bile bir çok engellinin en kuytu köşelerdeki işlere verilmesi, engelsiz mesai arkadaşları tarafından kabul edilmemeleri engellinin yalnız değil yalnız bırakıldığının bir göstergesi değilmidir? Elbette istisnalar vardır fakat büyük çoğunluk bunları yaşadı/yaşıyor.
Engellilerin yalnız bırakıldığı daha bir çok örnekle gözler önüne serilebilir. Bunları anlatmaya kalksak sayfalarca yazmamız gerekir. Bundan dolayı ben engelliliğin yalnız kalmak demek olmadığına yalnız bırakılmak anlamına geldiğine inanıyorum.
Ve herkeze soruyorum kim yalnız kalmak ,yalnız bırakılmak ister o halde sizde kimseyi yalnız bırakmayın....
![yalnizlik resmi ozurlu.jpg yalnizlik resmi ozurlu.jpg](https://engelliler.gen.tr/data/attachments/1/1341-6161e447859b885a721cc4371155ca1f.jpg)