F
Fırtına
Guest
Yüksek Öğretim Kurumu Engelli Öğrenci Komisyonu Koordinatörü Prof.Dr. Ayşegül Ataman, engelli bireylerin mimari sorunların halledilmesi halinde toplum içersinde hiçbir sıkıntı duymadan yaşayabileceklerini dile getirerek asıl engelin toplumun kafasında olduğunu dile getirdi.
Okullarda bile engelli öğrencilerin istenmediğini kaydeden Prof.Dr. Ataman, “sınıfında engelli öğrenci bulunanlar vicdanı elvermediği için çalışma yapmak zorunda kalacak ve bu kimsenin işine gelmediği için engelli öğrenciyi istemeyenler var” dedi.
Sağlık Yüksekokulu Konferans Salonu’nda yaptığı konuşmada engellilerin temel insan haklarının korunduğu ve topluma tam katılımlarının sağlandığı bir toplumun temellerinin hem uluslararası hem de ulusal yapıda oluşmaya başladığını kaydeden Prof.Dr. Ataman, engelli çocukların % 85’inin gelişmekte olan ülkelerde yaşadığını ancak bu çocukların yalnızca % 2’sinin bir okula devam edebildiğini kaydetti. Tüm ülkelerde engelli bireylerin ayırımcılığa maruz kaldığını vurgulayan Prof.Dr. Ataman, bu nedenle uluslararası güçlü insan hareketlerini sonucu yeni yapılanmaların hızlı biçimde hayata geçirilmeye başlandığını söyledi.
Prof.Dr. Ayşegül Ataman, Anayasanın 42. maddesinin engelli çocukların eğitimi için devletin büçün düzenlemeleri yapmasını emretmesine rağmen tam olarak çalışma yapılamadığını ve ek yasalar çıkarıldığını kaydederek, bir çok okulda yapmış olmak adına engellilerle ilgili sözde hayatlarını kolaylaştırıcı önlemler alındığını fakat bunların yapmış olmanın ötesine geçmediğini ifade etti.
Okullarda bile engelli öğrencilerin istenmediğini kaydeden Prof.Dr. Ataman, “sınıfında engelli öğrenci bulunanlar vicdanı elvermediği için çalışma yapmak zorunda kalacak ve bu kimsenin işine gelmediği için engelli öğrenciyi istemeyenler var” dedi.
Sağlık Yüksekokulu Konferans Salonu’nda yaptığı konuşmada engellilerin temel insan haklarının korunduğu ve topluma tam katılımlarının sağlandığı bir toplumun temellerinin hem uluslararası hem de ulusal yapıda oluşmaya başladığını kaydeden Prof.Dr. Ataman, engelli çocukların % 85’inin gelişmekte olan ülkelerde yaşadığını ancak bu çocukların yalnızca % 2’sinin bir okula devam edebildiğini kaydetti. Tüm ülkelerde engelli bireylerin ayırımcılığa maruz kaldığını vurgulayan Prof.Dr. Ataman, bu nedenle uluslararası güçlü insan hareketlerini sonucu yeni yapılanmaların hızlı biçimde hayata geçirilmeye başlandığını söyledi.
Prof.Dr. Ayşegül Ataman, Anayasanın 42. maddesinin engelli çocukların eğitimi için devletin büçün düzenlemeleri yapmasını emretmesine rağmen tam olarak çalışma yapılamadığını ve ek yasalar çıkarıldığını kaydederek, bir çok okulda yapmış olmak adına engellilerle ilgili sözde hayatlarını kolaylaştırıcı önlemler alındığını fakat bunların yapmış olmanın ötesine geçmediğini ifade etti.
