Engelliler ve aileleri arasindaki ilişkilerde ölçüt nedir?...

  • Konuyu başlatan mavibalina2012
  • Başlangıç tarihi
M

mavibalina2012

Guest
AŞIRI İLGİ Mİ, İLGİSİZLİK Mİ, YA DA...

Bu gün bir kez daha izlediğim film bu soruyu sormaya itti beni...Filmin adı maraton, otistik bir çocuğun maraton sürecini anlatıyor...Çocuğunun otistik olduğunu algılayana kadar o kadar fazla ikilem içinde kalıyor ki, anne çocuğunu normal kabul etmek ve ettirmek için adeta çırpınıyor...Diğer oğlundan çaldığı tüm zamanını engelli oğluna harcıyor öbür çocuk ile anne arasında diyolog çok sınırlı çocuk bu yüzden kardeşiyle de resmi, anne durumu kendince geçiştiriyor, engelli oğluna sen ona uyma diye problemi yok ediyor...Zaman zaman sorunlar yaşasa da çocuğuna birşeyler öğretmek istiyor temizlik yapmayı, alışverişi hatta gülümsemeyi bile...Bu çocukların en büyük sorunları topluma karışmak...Anne kendince çözüm yolu üretiyor, oğlunu yanında alışverişe götürüyor, alışveriş listesine bakarak alışveriş yapmasını sağlıyor. Oğlunun iyi bir koşucu olduğuna inanıyor ve sporcu kimliği başarıyla dolu antrenörden ders alabilmek için onun evini bile temizlemeye kadar gidiyor mücadelesi...Yaptıkları kuşkusuz özverili ancak yapacaklarını bazen fazlasıyla abartıyor mesela spor saatlerinde çocuk bitik düşüp düşene kadar terler içinde koşuyor...Oğlunun kazanmasını ölesiye istiyor, çocuk küçüklükten beri belgesel izlemeye meraklı bilhassa zebraların yaşamı oldukça ilgisini çekiyor...Vahşi doğa ve hızlı koşan çitalar belki de koşmaya itiyor kendisini.



İlgilenmek çocuğuna en iyi imkanları sağlamak ebeveynin görevi fakat bu konuyu da fazlaca abartmamak gerekir diye düşünüyorum...Bir çocuk bedensel engelli ise yapacakları ve yapamayacakları ortadadır...Yapamayacaklarını gizlemek veya yapması için zorlamak çok sağlıklı bakış açısı değil...Veya görme engelli, işitme engelli adı ne ise...Tabi ki, sınırları aşıp yapamayacaklarının üstünde işler başaran engelli arkadaşlarımız vardır ancak bunlar kişinin isteği dahilinde olur...Bu sınırlamanın içine zihinsel engellileri fazla oranlarla katamasak da bu tür engeli olan arkadaşlarımızın da bir şeyler öğrenmek adına fazlaca hırpalanması ebeveynlerin hırslarının göstergesi...İlgisizlik kadar aşırı ilgide kişide zamanla güven eksikliği yaratır...Yani çocuk engelli ise engellidir, "sen engelli değilsin" bakış açısı onu iyi yerlere taşımaz...Engellilerin de diğer insanlar gibi yapacakları da vardır yapamayacakları da...Hele ki, başkalarının yanında içinde duyduğu ezikliği yansıtan ebeveynler durduk yere karşıdakinin onayını almak için, "söyle bakalım şu sorunun cevabı neydi" gibi sorular sorarak, karşıdakinden "engelliymiş ama ne kadar da akıllıymış" ibaresini duymak için, çocuğun psikolojisinde olumsuz etki bırakırlar...Engelli olanlarda diğer insanlar gibi birey olarak geldikleri dünyada birey olarak da yaşamak isterler...Bu anlamda engelliyi, engelsiz gibi görmek, ilgisiz davranmak veya tam tersi sınırlarını zorlamak yerine bireyin engeliyle ilgili sorunları ortadan kaldırmak, farkındalık kazandırmak, engelini tanımaya çalışmasını sağlamak daha sağlıklı yaklaşım tarzı olacaktır...
Engelliye olduğu kadar engelsiz olan diğer kardeşlere de aynı önem ve ilgiyi göstermek engellinin hasta psikolojisinden uzaklaşmasını diğer çocuğunda değersizlik nedeniyle aileden uzaklaşmasını engelleyecektir...Engelliler yaşadıkları mücadelelerden dolayı psikolojik olarak sıkıntı yaşayabilirler...Bunu gayet normal karşılamak gerekir, engelliler günümüze kadar düzelmeyen koşulları nedeniyle gittikçe asosyalleşmeye bırakılmıştır...Şu bir gerçektir ki, insanların hayatlarında geçirdikleri 1-2 yılı kapsayan ciddi rahatsızlıklarında morallerini düzeltmek amacıyla psikoterapiler, sanatsal terapilerin uygun görülmesi tedavi yönteminin parçası sayılırken sosyaliteden mahrum kalmak zorunda olan engellilerin psikolojilerini objektif açıdan düşünmek gerekir...

Bu nedenlerden dolayı engelliler kadar engelli bireylerin yaşayacağı sıkıntılar açısından en fazla yanında olan anne de bilinçlendirilmelidir en az engelli kadar...Bu hayat yolculuğunda daha güvenli ve emin adımlar atabilmeleri açısından farkındalıkların tadına birlikte varabilmeleri için...
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
İşin açıkcası şu "engellide yapabilir" sözüne gıçık olduğum kadar başka hiç bir şeye gıçık olmuyorum. Bu durumundan bu denli nefret etmeme sebep çoğu kişinin ayakta alkışladığı, engelleri aşmış engelli diye parmakla gösterdiği Bilal Göregen oldu. Bilal'in yaptığı tek şey rep tarzında (oda tam rep sayılmazya) şarkı söylemek. Sesi o kadar mükemmel mi değil. Ama işte onun görme engelli olması söylediği basit şarkıları bile ayakta alkışlatıyor insanlara.
Eee ama bunun neresinde sorun var?
Bu durum açıkca gösteriyor ki, toplumda "engelliler hiç bir şey yapamaz" algısı o denli yerleşmiş ki engelli bir kişi çıkıp en sıradan bir şeyi yaptığında bile şaşakalıyor insanlar.
Yukarda yazılan "Yani çocuk engelli ise engellidir." sözü çok doğru bir tespit. Halil YILMAZ tekerlekli sandalye oturuyorsa kimse ondan 100 metre koşusu yapmasını bekleyemez. Böyle bir beklenti benide zor durumda bırakır. Ben bu durumu başka bir filmde (içimdeki dans) görmüş ve konuya dair bir kaç kelam etmiştim. http://engelliler.gen.tr/f55/icimdeki-dans-17065/#post64695
Bu arada mavi izlediğin film şu linkteki filmi? http://engelliler.gen.tr/f55/maraton-18093/
 
M

mavibalina2012

Guest
Evet o film, filmde bende annenin çocuğuna bazı konularda diretmesine gereksiz hırsına kızdım ama otistik çocuğun oyunculuğuna daha doğrusu bayıldım...Bence oyunculuğu Yağmur Adam'dan çok daha doğaldı...
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Selam Arkadaşlar,

İkinizde çok güzel , çok doğru söylüyorsunuz da ancak burada bir yaklaşım beni çok rahatsız ediyor. Toplumun engellilere yaklaşımının nasıl olacağına dair bir ölçüt olmalı tabii ki ama anneye yani engelli çocuğa sahip bir anneye engelli evladına karşı yaklaşımına bir ölçüt getirilemez. Annelik kutsaldır ve eminim her anne çocuğunun üstüne titrer. Halböyle iken annenin ,o engelli çocuğuna daha fazla ilgi, özen, şefkat hatta sevgi göstermesini nasıl yadırgarsınız işte ben bu noktada takılıyorum.

Sayın yöneticim bu yaklaşım annenin elinde değildir ki ve ben aslında engelli çocuğuna bir annenin tüm kutsallığıyla yeri geldiğinde hani sizin karşı çıktığınız ayırımcılıksa evet diğer çocuklarından üstün tutmasına tüm kalbimle destek veriyorum. Burada sözkonusu olan anne, baba yaklaşımının ölçütünün olamayacağı yönünde tüm duygularım ve bilincim başka türlüsünü kabul etmiyor. Çevremde gözlemlediğim kadarıyla bu durum böyle yaşanıyor anne baba yüreği başka türlüsüne katlanmıyor belki de...Mavi balinanın açıklamaları çok güzel, çok faydalı ama;

Sayın yöneticim, sevgili arkadaşım, biricik ağabeyim sana özellikle sana söylemek istediğim şu ; Annenin sana olan yaklaşımı diğer kardeşlerinden farklıysa ve belki de beklentisi daha yüksekse ya da sana ayırımcılık yaptığına inanıyorsan ki ( ilgi, sevgi, şefkat, yardım vs vs konularda kardeşlerinden üstün tutuyorsa ) bu konuyla ilgili olarak annene, babana sana olan yaklaşımlarında ölçüt getirmeye çalışma. Onlar için böylesi çok daha ağır ve kırıcı olacaktır buna inan. Özellikle bir kadın anneyse ve engelli bir çocuğu sahip olan anneyse İKİ KERE KUTSAL dır.

Arkadaşlar filmlere gelince ikisi de harika filmler ama sadece sinema filmleri o kadar...Gerçek hayat öylesine farklı ve yıpratıcı ki keşke tek sorun filmdeki sorunlar olsaydı :)

Sağlıcakla kalın, sevgiyle kalın,
 
M

mavibalina2012

Guest
Sevgili Gazoz Ağacı yorumun ve paylaşımın için çok teşekkür ederim...

Ben bu yazıyı eğitimci tarafımı kullanarak ve tecrübelerimle yazdım...Bir eğitimcinin görevi de öncelikle bireyi topluma hazırlamaktır...Bireyin engelli veya engelsiz olması hiç fark etmez yeterli eğitimi verirseniz kişi ayakları üzerinde durmayı öğrenir eğer eksik eğitim verirseniz sürekli başkalarına bağımlı, ayaklarının üzerinde duramayan ve başkaları tarafından onaylanmadan adım atamayan bireyler yetiştirirsiniz...

Sevgi kutsaldır ve herkes için gereklidir ancak dozunu iyi ayarlamaz gerekir yani aşırı ilgi veya ilgisiz davranırsanız bireylerde özgüven eksikliği yaratırsınız...Özgüven eksikliğinin getirdiği güven problemi de insanın yaşamını kabusa çevirir...Ölçüt kısmından kastım dengelemedir yani az veya çok değilde gerekli olduğu kadarını verebilmektir yoksa kısmak, kısıtlamak kesinlikle ölçüt olamaz...Engelli anneleri diğer annelerden çok daha fazla özverilidir bunun aksini de kimse iddia edemez...Ancak bu kimsenin hata yapamayacağı veya eksiklikleri olmayacağı anlamına da gelmez eksikliklerin olduğu alanlarda, problem var ise çözümünde eğitimciler devreye girer yargılamak adına değil de yardımcı olmak adına, eksiklikleri beraberce tamamlamak için çünkü eğitimcinin asıl görevi de budur...Engelliler kutsal, anneleri çok daha kutsal deyip olayı bitirseydik psikologlara, sosyologlara ve eğitimcilere gerek kalmazdı...

Hayat filmlerden ibaret değildir ancak yaşanmışlıklar olmasa filmlerde yapılmazdı ki, ben engellilere hizmet veren kurum ve kuruluşlarda eğitici olarak bugüne kadar çok fazla sayıda engelli ve ailesi ile tanışıp sorunlarını çeşitli platformlara taşıyan engelli bir eğitmen olarak yaşadıklarımı da yaşadıklarımızı da kaleme aldım ve sürekli gündemde tutuyorum ki, engelleri kolaylıkla aşalım...

Sağlıcakla ve esenlikle kalman temennilerimle...
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Ceylancım ben engelli çocuk annelerinin engelli çocuklarına olan aşırı ilgi -ilgisizlikleri konusunda tek kelam etmedim ki. :)
O konuyla ilgili genel yaklaşımın ne olması gerektiğini mavi çok açıklayıcı bir dille yazmış zaten. Benim söylemeye çalıştığım şey "olanı olduğu gibi kabul etmek." Çocuk engelliyse engellidir. Ondan engelsiz sağlıklı bir insanın yapması gerekenleri yapmasını beklemenin anlamsızlığı söylemek istedim.
Tabiki bir anne için engelli bir çocuğa diğer çocukları gibi muamele göstermesi aynı yakınlığı koruması zor olabilir. Bunun dayatmasını kimse yapamaz. Bu bir eğitim meselesidir. O bilinçte olanlar bu dengeyi çok iyi kurabiliyordur zaten. Bizim yakarışımız bu bilinçte olmayanlar için.
 

gülayşeekin

Üye
Üye
Katılım
Ocak 13, 2013
Mesajlar
26
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
iyi akşamlar

bir çocuk bir annenin en değerli varlığıdır öyleki kendini yok sayabilir. bir kızım var 7 yaşında. sağlıklı çok şükür. bütün anneler gibi bende her saniye koruma kollama çabasındayım kızımı. ancak şu gerçek var koruma kollama onun yerine her şeyi yapıp yanından ayrılmadan bütün ihtiyaçlarına cevap vermek olmamalıdır. çünkü kendine özgüveni gelişmeli, hayatın karşısına çıkaracağı her türlü durum karşısında yapması gerekeni öğrenmeli. acı ama ben olmazsam yanında bensiz yaşamayı öğrenmeli. eğer buna izin vermez bana bağımlı hale gelmesine neden olursam ben olmadan yaşayamaz hale getiririm. kimsenin yaşamanı elinden almamalıyız. bizim canımız, en değerlimiz olan sağlığı kısıtlı çocukların bile
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Selam gülayşeekin,

Siz de bir annesiniz ve anneliğin ne olduğunu iyi bilirsiniz ama sizin bir tanecik sağlıklı kızınız var. Allah bağışlasın , kızınıza ve size sağlıklı bir ömür diliyorum. Benim söylemek istediğim şu ; şayet sizin bir de engelli evladınız daha olsaydı o zaman nasıl bir tutum izleyeceğinizi yaşamadan bilemezsiniz. Bu konuda şu an olması gerektiği gibi yazmışsınız ama yaşayanlardan izlediğim kadarıyla kesinlikle iki çocuğa eşit davranış ve yaklaşım olamıyor ve bu durumda bana son derece doğal geliyor. Benim isyanım buna işte...Yaşamadan atıp tutmak kolaydır ama başa gelince öyle olmadığını en azından buradaki üyeler yani engelli ve engelsiz çocuklara sahip olan üye arkadaşlarım bu konuda görüşlerini dile getirmeliler ki onlardan ses çıkmıyor maalesef...

Sağlıcakla kalın, sevgiyle kalın,
 

cagla

Üye
Üye
Katılım
Ara 30, 2012
Mesajlar
66
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
mrb benim annem yaklasik 7aydir engelli anneme ben bakiyorum evliyim ve bir tane de oglum var ben annemle fazla ilgilendim zaman oglum bile kiskaniyo ananeme bole davraniyosun soyle davraniyosun dusununki 2 tane cocuğum olmus allah basa vermesin biri engelli diğeri saglikli aradaki ilgiyi ole kurmalisinki kardes kardesi kiskanamasin aslinda o engellidir deyip daha cok ilgi yada ilgisizlik olmamali gerektigi gibi davranilmasi ama oda pek mumkün degil engelli yada engelsiz bir insanin yapamicagi hic bir isi o insandan beklememeliyiz bence mevlam herkesin yardımcisi olsun
 

gülayşeekin

Üye
Üye
Katılım
Ocak 13, 2013
Mesajlar
26
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
merhaba Gazoz Ağacı arkadaşım. bende ortopedik sıkıntısı olan bir vatandaşım. benim ailem benim her saniye yanımda olma gayreti gösterdi. her sıkıntımı onlar çözme çabasında bulundu. ama kardeşlerimin yanında bana ayrıcalık oluşturmadı. demek istediğim şu ki bana yaşamayı öğrettiler mücadeleyide.o nedenle ayaktayım. ama bildimki her an arkamdalar. demek istediğim şu sonuna kadar destek olmalı ama yaşamayı öğretmeli
 

santomaster

Üye
Üye
Katılım
Ocak 1, 2013
Mesajlar
18
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
....ben bır bıreyın engellı yada engelsiz dıye ayrılmasına çok karsıyım ...evet anne yada aile fark lı davranıyor yeni engelli olmus bır bırey olarak fark edıyorum yanlız yanlıs bence cunku sureklı bır eksıkmısım yada tamamlanmamısım gıbı hıssettırıyorlar gecen gunde buna benzer bır durum yasadım ve konustum mesela ailem le. size gore eksik gozukuyor olabılrım ama ben eksik degılım.....duymuyor olmam yada yuruyemıyor olmama benı eksık yapmıyor bana gore sadece yasamsal fızıkı normlarım da bır ayrıcalık yaratıyor bence o kadar ama o kısıye sen eksıkmıssın gıbı davranıp hayata hazırlamada uygun platform hazırlıyamıyorsa ailede anne baba bence buyuk yanlıs. o bırey kendı hayatını ıdame ettırebılmelı ve bunu ogretıcek olanda ailedır dıye dusunuyorum ....bır hıkaye vardır mesnevı de okumussunuz dur belkı adamın bırı yavru bır ayı bulur yıllarca besler buyutur kocaman bır ayı olur o yavru yaz gunu adam golgelık bır agacın kenarında uyurken basına sınek konar adamın bunu goren ayıda sahıbıne bı zarar gelmesın dıye sınek onu rahatsız etmesın dıye yerden buyuk bır tas alır adamın kafasında duran sınege vurur malumunuz o kı adam da ölur sınek te ölür :) sevgı bıle olsa dozunda yerınde bılınclıce verılmıyorsa sayet bence o sevgı bıle olsa orda bır yanlıslık vardır......paylaşanların ellerıne saglık yorumlarınız ıcın tesekkurler....
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Arkadaşlar,

Sizlerin dediği çok güzel ve belki de olması gereken yani engelli ve engelsiz çocuk arasında ayırım yapılmaması adına yazdıklarınızı okuyorum ama benim demek istediğimi belki de doğru cümlelerle ifade edemediğim için anlayamadınız.

Engelli bir çocuğa sahip olan ailenin devlet ve toplum tarafından desteklenmesi gerekirken aile yapayalnız ve öylesine çaresizdir ki tüm gücüyle var olan inancı ve imkanlarını ortaya döker, çocuğunun engelleri aşması için kullanır bu ülkede ve maalesef olan diğer sağlıklı kardeşlere olur yani gerçekler farklıdır ve yaşanılanlarda ailenin engelli çocuğa bakış açısı ona özgüveni kazandırmaktan ziyade tamamıyla onun yaşayabilmesine yoğunluk kazanır.

İstanbulda bile olsa ( bu kadar büyük imkanların olduğu ve gelir düzeyinin diğer illere göre daha yüksek sayıldığı ) gelişmiş bir metropolde bile, şu anda bile kaç aile engelli bir çocuğa sahip olmanın çaresizliğiyle mücadele ediyor eminim tahmin bile edemezsiniz. Engel sadece ortopedik ( aksama , topallama vb ) değildir . Zihinsel engelli çocuklara ailelerinin ne kadar zaman ayırmak zorunda kaldığını bilmiyorsunuz.
Ne özgüveni ? Ne ayırımcılığı ? Ayırımcılık tabii ki var. Aile zaten tüm gücüyle koruyup kollamaya çalışırken o çaresiz insanlara bunları anlatamazsınız ki. Bu konuda sayfalarca yazabilirim ama bu konuya daha fazla dahi olmak istemiyorum.

Sizler bence en yakın zamanda engelli ve engelsiz çocuklara sahip olan ailelelerle görüşüp birebir onlara yapmış oldukları ayırımcılıktan sözedin bakalım bu konuda sizlere katılıyorlar mı?

Çocuk korunup kollanmalıdır hele bir de sağlığı yerinde değilse, bakıma muhtaçsa , yatalaksa, zihinsel engelliyse o çocuğu nasıl olur da diğer kardeşleriyle aynı kefeye koyabilirsiniz ? Son sözüm evet bence engelli bir çocuğa sahip olan aileler diğer çocuklarından çok daha fazla ilgi, özen, alaka göstermek zorundadırlar . Bu ailenin diğer çocuklarını ihmal ettiği yada daha az sevdiği anlamına gelmez ki???

Kimin hangi çocuğun sağlığı bozuksa ( engelliyse ), ona diğerlerinden neden daha fazla yardımcı olunduğunu kardeşlere doğru ve net şekilde açıklanması gerekir. Durum sadece bundan ibarettir. Engelli bir kardeşe sahip olan sağlıklı birey daha küçükken öğrenecektir engellilik kavramını. İşte bu noktadır bence önemli olan ama siz yine de bildiğiniz ve inandığınız şekilde devam edebilirsiniz....

Sağlıcakla kalın, sevgiyle kalın,
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Ceylancım bir anne olarak sen farklı düşünebilirsin. Aslına bakılırsa farklı düşünmekde değil. İşin özünde hepimiz aynı şeyleri farklı dillerde ifade ediyoruz. :)
 

santomaster

Üye
Üye
Katılım
Ocak 1, 2013
Mesajlar
18
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
allah ım beni siz diye degil biz diye konusanlarla yoldas eyle ......amin.......
 
Tekerlekli Sandalye
Üst