- Katılım
- Nis 23, 2012
- Mesajlar
- 9,302
- Tepkime Puanı
- 64
- Puanları
- 48
- Yaş
- 54
Bağlı bulunduğum iş yerinin her yıl çalıştırmak zorunda olduğu engelli personeli hakkında yaptırdığı anket çalışmasından elde edilen bilgiler toparlanarak oluşturulmuş özet niteliğinde bu çalışma ; engellilerin çalışma hayatında daha aktif koşullarda ve en iyi şartlarda istihdam edilmesi amacıyla düzenlenmiş olup bu yazı dizisi tamamen bana aittir. Sizler de dilerseniz paylaşımlarınızı ve düşüncelerinizi dile getirebilirsiniz.
Engelli Personel Ne ister? Ne düşünür ? Ne hisseder?
Engelli personel her şeyden önce engelli bir birey olmanın getirdiği farklılıklara rağmen ( bir takım rahatsızlıklar demek en doğru kelime olabilir ) '' İnsanca Yaşamak '' ister.
Yaşama hakkı: İnsanın sağlıklı olarak doğması, bedensel bütünlüğünü psikolojik-entelektüel gelişim olanaklarına sahip olarak sürdürebilmesi, insan olarak varlığının-tüzesel kişilik yanı ile birlikte- doğa yasalarının zorunluluğundan başka hiçbir dünyevi bağ, önlem, zor yaptırım ile sınırlanmaması, etkilenmemesi, zarara uğratılmaması, yok edilmemesidir.
Bundan daha doğal bir hak olabilir mi? Bir takım nedenlerden dolayı bu hakkı zarara uğrayan kişi psikolojik olarak zaten örselenmiş ve yeterince incinmiştir. Bu yüzden ve haklı olarak engelli personel bulunduğu çalışma ortamında kabul görmek ister. Kendine ve bedenine saygı duyulmasını ister. Bu insan olmanın getirdiği en tabii duygudur. Toplum tarafından anlamsız bakışlara ve göz hapislerine mağdur bırakılmış bir engelli çalışma ortamında diğer arkadaşlarından farklı gözle görülmesini kabul etmeyecektir elbette. Toplum bilincini bir anda yıkıp yerine gelişmiş ve duyarlı bir toplum bilinci oluşturmak yüzyılların birikimiyle mümkün olacaktır ancak son derece modern şartların varolduğu çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yapılacak en birinci adım çalışılan ortamda bulunan kişilerin engellilere bakış açısının iyileştirilmesi olacağı düşüncesindeyim.
Engelli Personel Ne ister? Ne düşünür ? Ne hisseder?
Engelli personel her şeyden önce engelli bir birey olmanın getirdiği farklılıklara rağmen ( bir takım rahatsızlıklar demek en doğru kelime olabilir ) '' İnsanca Yaşamak '' ister.
Yaşama hakkı: İnsanın sağlıklı olarak doğması, bedensel bütünlüğünü psikolojik-entelektüel gelişim olanaklarına sahip olarak sürdürebilmesi, insan olarak varlığının-tüzesel kişilik yanı ile birlikte- doğa yasalarının zorunluluğundan başka hiçbir dünyevi bağ, önlem, zor yaptırım ile sınırlanmaması, etkilenmemesi, zarara uğratılmaması, yok edilmemesidir.
Bundan daha doğal bir hak olabilir mi? Bir takım nedenlerden dolayı bu hakkı zarara uğrayan kişi psikolojik olarak zaten örselenmiş ve yeterince incinmiştir. Bu yüzden ve haklı olarak engelli personel bulunduğu çalışma ortamında kabul görmek ister. Kendine ve bedenine saygı duyulmasını ister. Bu insan olmanın getirdiği en tabii duygudur. Toplum tarafından anlamsız bakışlara ve göz hapislerine mağdur bırakılmış bir engelli çalışma ortamında diğer arkadaşlarından farklı gözle görülmesini kabul etmeyecektir elbette. Toplum bilincini bir anda yıkıp yerine gelişmiş ve duyarlı bir toplum bilinci oluşturmak yüzyılların birikimiyle mümkün olacaktır ancak son derece modern şartların varolduğu çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yapılacak en birinci adım çalışılan ortamda bulunan kişilerin engellilere bakış açısının iyileştirilmesi olacağı düşüncesindeyim.