- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Samsun Valiliği AB ve Dış İlişkiler Koordinasyonu Merkezi ve Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Samsun AB Bilgi Merkezi'nce düzenlenen konferansta engellilerin toplama entegrasyonu masaya yatırıldı.
Samsun Valiliği AB ve Dış İlişkiler Koordinasyonu Merkezi ve Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Samsun AB Bilgi Merkezi işbirliği ile "Engellilerin Topluma Entegrasyonu" konulu konferans düzenlendi. Türk ve yabancı bilim adamlarının katıldığı konferansın açılışını yapan Samsun TSO Başkan Yardımcısı Servet Keskinsoy, "Türkiye'de 8.5 milyon insanın engelli olduğu ifade ediliyor.
Aileleriyle birlikte baktığımızda yaklaşık 30 milyona yakın insanı ilgilendiren bir vaka ile karşı karşıyayız. Engellilerin ülkemizde engelsiz bir şekilde daha rahat yamaları adına böyle bir konferans düzenledik" dedi.
Özürlüler politikasının son 200 yılın bir ürünü olduğunu belirten Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı AB ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Dr. Sermet Başaran, "Özürlülerin sorunlarını normal vatandaşların sorunlarından ayırt etmem mümkün değildir. Sorunlarımız aynı, ihtiyaçlarımız aynı. Ancak onlara sunulan hizmetlerdeki yöntem ve teknikler farklı.
Aradaki tek fark ihtiyaçların özel teknik ve yöntemlerle karşılanıyor olması, başka hiçbir farkımız yok. Onlara yapılan hizmetleri bir lütuf olarak görmemeliyiz. Özürlülük onların tercihi değil. Bir birey özürlü olmak için özel bir çaba ve gayret göstermiyor. Toplumun değişik kesimlerince özürlü kavramı bazen engelli, sakat, malul, hatta askeri terimde de çürük olarak geçmekte.
Özürlüler politikasıyla sorumlu bir kurum olarak hem Avrupa Komisyonu ile hem de AB ülkeleri ile sıcak ilişkilerimiz devam ediyor. Toplumsal entegrasyona yönelik sempozyum, konferans, eğitim ve istihdam konusundaki gayretlerimiz var. Artık kalkınma madden bir kalkınmadan ibaret değil. Dezavantajlı kesimlere sunulan hizmetlerde çoğu yerde kalkınmanın göstergesi olarak gösterilmekte. Fırsat eşitliğine dayalı, her türlü ayrımcılıktan uzak, sosyal bütünleşmeye ağırlık veren bir politika öncelik kazanmıştır. Devletimizin yaptığı da budur" diye konuştu.
Engelli vatandaşların daha sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürmeleri, yaşam kalitelerinin daha üst noktalarda olması, karşılaştıkları sorunların giderilmesi ve toplumla entegrasyonlarının son yıllarda üzerinde hassasiyetle durulan konuların başında geldiğini belirten Vali Hüseyin Aksoy, "Engellilerin toplumla bütünleşmesi, günlük yaşamlarının kolaylaştırılması ve birçok alanda yapılabilecek çalışmaların gerçekleştirilmesinde birçok kurum ve kuruluşa önemli görev ve sorumluluklar düşüyor.
Onların özellikle günlük yaşamlarını kolaylaştıracak bir çok konun gerçekleşmesinde başta yerel yönetimlerimiz olmak üzere kurumların önemli görev ve sorumlulukları var. Bunların yerine getirilmesi konusunda belirli çalışmalar yapıldı, yapılıyor ve önümüzdeki dönemde bunların yapılmasına devam edeceğiz.
Özellikle engelli vatandaşlarımızın toplumla bütünleşmeleri, onların daha rahat yaşamlarını sürdürmeleri bakımından toplumda belirli bilincin oluşması da çok önemli. Bu boyutuyla baktığımızda engelli vatandaşlarımızın hangi konumda ve nasıl bir konumda olduklarının da çok iyi şekilde bilinmesinde yarar var.
İstatistik Kurumu'nun yapmış olduğu çalışmalarda genel olarak yüzde 10 ve 12 civarında nüfusun engelli olduğu konusunda genel bir tespit var. Fakat bu engel gruplarının hangi alanlarda ve kimler olduğu hususunda çok somut verilere sahip değiliz. Devletin birçok kurumunda çok bilgi var. Engelli vatandaşlarımızın hangi engel grubuna ait olduğu ve engel oranlarının nasıl olduğu konusunda tespitler var.
Bu tespitler çok arzu ettiğimiz seviyede değil. Bu konuda Samsun Valiliği olarak İl Sağlık Müdürlüğü aracılığıyla bir çalışma başlattık. Samsun'da yaşayan engellilerin sayılarının net olarak kaç olduğu ve hangi engel grubuna dahil oldukları konusunda bir veri tabanı oluşturulmasıyla ilgili çalışmayı başlattık. Buradaki temel amacımız sadece insanlarımızın sayısını bilmek değil, onlara yönelik çeşitli projeleri de bundan sonraki süreçte hayata geçirmek" şeklinde konuştu.
Yapılan açılışın ardından AB Türkiye Delegasyonu Sosyal Politika Sektör Yöneticisi Caner Demir, "AB'den engellilerin entegrasyonu ve ayrımcılık karşıtı politikalar", Türkiye Sakatlar Derneği Samsun Şube Başkanı Yakup Beyazer "Ekolojik oyuncak projesi ve istihdam yoluyla toplumsal entegrasyon", Yunanistan'dan EDRA İş Geliştirme Müdürü Christiana Gardikioti,
"Toplumsal entegrasyon uygulamaları ve başarı öyküleri", TÜBİTAK TÜSSİEDE araştırmacısı Tolga Tezcan, "Yürüyen akıl projesi", İtalya'dan Napoli Üniversitesi'nde koordinatör olarak çalışan Alessandra Pepino, "Engelli öğrenci merkezi deneyimleri", Ortadoğu Teknik Üniversitesi7nden Claire Özel, "Engelsiz ODTÜ", OMÜ'den Cenk Çelik, "Engelsiz üniversite" konularında birer sunum yaptı.
Haber Fx
Samsun Valiliği AB ve Dış İlişkiler Koordinasyonu Merkezi ve Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Samsun AB Bilgi Merkezi işbirliği ile "Engellilerin Topluma Entegrasyonu" konulu konferans düzenlendi. Türk ve yabancı bilim adamlarının katıldığı konferansın açılışını yapan Samsun TSO Başkan Yardımcısı Servet Keskinsoy, "Türkiye'de 8.5 milyon insanın engelli olduğu ifade ediliyor.
Aileleriyle birlikte baktığımızda yaklaşık 30 milyona yakın insanı ilgilendiren bir vaka ile karşı karşıyayız. Engellilerin ülkemizde engelsiz bir şekilde daha rahat yamaları adına böyle bir konferans düzenledik" dedi.
Özürlüler politikasının son 200 yılın bir ürünü olduğunu belirten Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı AB ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Dr. Sermet Başaran, "Özürlülerin sorunlarını normal vatandaşların sorunlarından ayırt etmem mümkün değildir. Sorunlarımız aynı, ihtiyaçlarımız aynı. Ancak onlara sunulan hizmetlerdeki yöntem ve teknikler farklı.
Aradaki tek fark ihtiyaçların özel teknik ve yöntemlerle karşılanıyor olması, başka hiçbir farkımız yok. Onlara yapılan hizmetleri bir lütuf olarak görmemeliyiz. Özürlülük onların tercihi değil. Bir birey özürlü olmak için özel bir çaba ve gayret göstermiyor. Toplumun değişik kesimlerince özürlü kavramı bazen engelli, sakat, malul, hatta askeri terimde de çürük olarak geçmekte.
Özürlüler politikasıyla sorumlu bir kurum olarak hem Avrupa Komisyonu ile hem de AB ülkeleri ile sıcak ilişkilerimiz devam ediyor. Toplumsal entegrasyona yönelik sempozyum, konferans, eğitim ve istihdam konusundaki gayretlerimiz var. Artık kalkınma madden bir kalkınmadan ibaret değil. Dezavantajlı kesimlere sunulan hizmetlerde çoğu yerde kalkınmanın göstergesi olarak gösterilmekte. Fırsat eşitliğine dayalı, her türlü ayrımcılıktan uzak, sosyal bütünleşmeye ağırlık veren bir politika öncelik kazanmıştır. Devletimizin yaptığı da budur" diye konuştu.
Engelli vatandaşların daha sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürmeleri, yaşam kalitelerinin daha üst noktalarda olması, karşılaştıkları sorunların giderilmesi ve toplumla entegrasyonlarının son yıllarda üzerinde hassasiyetle durulan konuların başında geldiğini belirten Vali Hüseyin Aksoy, "Engellilerin toplumla bütünleşmesi, günlük yaşamlarının kolaylaştırılması ve birçok alanda yapılabilecek çalışmaların gerçekleştirilmesinde birçok kurum ve kuruluşa önemli görev ve sorumluluklar düşüyor.
Onların özellikle günlük yaşamlarını kolaylaştıracak bir çok konun gerçekleşmesinde başta yerel yönetimlerimiz olmak üzere kurumların önemli görev ve sorumlulukları var. Bunların yerine getirilmesi konusunda belirli çalışmalar yapıldı, yapılıyor ve önümüzdeki dönemde bunların yapılmasına devam edeceğiz.
Özellikle engelli vatandaşlarımızın toplumla bütünleşmeleri, onların daha rahat yaşamlarını sürdürmeleri bakımından toplumda belirli bilincin oluşması da çok önemli. Bu boyutuyla baktığımızda engelli vatandaşlarımızın hangi konumda ve nasıl bir konumda olduklarının da çok iyi şekilde bilinmesinde yarar var.
İstatistik Kurumu'nun yapmış olduğu çalışmalarda genel olarak yüzde 10 ve 12 civarında nüfusun engelli olduğu konusunda genel bir tespit var. Fakat bu engel gruplarının hangi alanlarda ve kimler olduğu hususunda çok somut verilere sahip değiliz. Devletin birçok kurumunda çok bilgi var. Engelli vatandaşlarımızın hangi engel grubuna ait olduğu ve engel oranlarının nasıl olduğu konusunda tespitler var.
Bu tespitler çok arzu ettiğimiz seviyede değil. Bu konuda Samsun Valiliği olarak İl Sağlık Müdürlüğü aracılığıyla bir çalışma başlattık. Samsun'da yaşayan engellilerin sayılarının net olarak kaç olduğu ve hangi engel grubuna dahil oldukları konusunda bir veri tabanı oluşturulmasıyla ilgili çalışmayı başlattık. Buradaki temel amacımız sadece insanlarımızın sayısını bilmek değil, onlara yönelik çeşitli projeleri de bundan sonraki süreçte hayata geçirmek" şeklinde konuştu.
Yapılan açılışın ardından AB Türkiye Delegasyonu Sosyal Politika Sektör Yöneticisi Caner Demir, "AB'den engellilerin entegrasyonu ve ayrımcılık karşıtı politikalar", Türkiye Sakatlar Derneği Samsun Şube Başkanı Yakup Beyazer "Ekolojik oyuncak projesi ve istihdam yoluyla toplumsal entegrasyon", Yunanistan'dan EDRA İş Geliştirme Müdürü Christiana Gardikioti,
"Toplumsal entegrasyon uygulamaları ve başarı öyküleri", TÜBİTAK TÜSSİEDE araştırmacısı Tolga Tezcan, "Yürüyen akıl projesi", İtalya'dan Napoli Üniversitesi'nde koordinatör olarak çalışan Alessandra Pepino, "Engelli öğrenci merkezi deneyimleri", Ortadoğu Teknik Üniversitesi7nden Claire Özel, "Engelsiz ODTÜ", OMÜ'den Cenk Çelik, "Engelsiz üniversite" konularında birer sunum yaptı.
Haber Fx
