Engellilik halinin engelli bireyler üzerindeki psikolojik etkileri: Araştırma

gandi

Üye
Üye
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
41
Tepkime Puanı
1
Puanları
0
Giriş

Bu araştırmada engellilik halinin, engelli bireylerin psikolojilerini nasıl etkilediği konusu üzerinde durulmuştur. “Engellilik durumu, engellilerin hayatlarında ne gibi aksaklıklara yol açar ve onları ne denli etkiler?” sorularına cevap aranmıştır. Bu konu üzerinde durulmasının nedeni ise toplumla hep iç içe yaşayan bireylerin karşılaştığı durumları ve sorunları ortaya koymaktır.

Hipotezler

Engellilik durumu, insanların psikolojilerini olumsuz etkiler.
Engelliler toplum içinde hala, toplumun bir parçası değilmiş gibi karşılanmaktadır.
Engelli bireyleri psikolojik çöküntüye sürükleyen, engellik durumu değil; toplumdur.

Sınırlılıklar ve Diğer Bilgiler

Araştırma sadece fiziksel engelli bireyler üzerinde belirli bir örneklem grubu alınarak yapılmıştır. Araştırmada mülakat yöntemi kullanılmıştır ve örneklem* kartopu örnekleme** yoluyla seçilmiştir. Araştırma betimsel olarak yapılacaktır ve engellilerin görüşleri ortaya konulacaktır.
Araştırmaya; görme engelli 30, işitme engelli 30, fiziksel engelli (kol, bacak vs. kaybı yaşamış) 40 kişi olmak üzere toplam 100 kişi katılmış olup, belirli sürelerde mülakat*** yapılmıştır. Katılan bireylerin 40’ı sonradan, 60’ı doğuştan engellidir.
Sonuçlar ve Bulgular
Araştırmaya katılan bireylere sorulan açık uçlu sorularla bireylerin engellilik halinin psikolojilerine etkileri araştırılmış ve şu istatistiki bulgular elde edilmiştir;
“Engellilik hali sizin iş yapma azminizi kırıyor mu?” sorusuna bir %27’lik kısım doğrudan veya dolaylı olarak “evet”; geri kalan %73’lük kısım doğrudan ya da dolaylı olarak “hayır” demiştir. Araştırmaya katılan kişiler bu soruda, çalıştıkları iş yerlerinde ya da yaptıkları işlerde kendilerine hor davranılmasından ve yapamaz gözüyle bakılmasından şikayetçi durumdadır. Kendilerinin toplumun bir parçası olduğunu düşünen bireyler, iş yaparken dışlanmamaları gerektiği kanısındalar. Bunun, kendilerini toplumun bir parçası olarak görmede büyük rol oynadığı konusunu da ayrıca vurgulamışlardır. Evet diyenlerin %82’lik kısmını sonradan engelli olan kişiler oluştururken, %18’lik küçük kısmı doğuştan engelli bireyler oluşturuyor. Bu da doğuştan engelli olan bireylerin topluma daha fazla alıştığını ortaya koymaktadır.

“Toplum içine gireceğiniz anlarda rahatsızlık duyuyor musunuz?” sorunsuna, araştırmaya katılan her kesimden farklı cevaplar gelmesine rağmen açık uçlu sorular dolaylı olarak istatistiğe döküldüğünde; %68’lik kısım “Evet, tereddüt yaşıyorum” şeklinde cevap verdi. %32’lik kısım ise “Hayır, rahatsızlık duymuyorum.” şeklinde cevap verdi. Rahatsızlık duyduklarını ifade eden kesimin %67’lik kısmını sonradan engelli olan bireyler oluştururken %33’lük kısmı doğuştan engelliler oluşturuyor. Genel olarak bu soruya verilen “evet” cevaplarının nedenleri şu şekilde.

Görme engelli bireyler, toplum içine girecekleri zaman karşıdan karşıya geçme, önüne çıkacak nesneler ve durumlarını anlamayan bireylerle karşılaşacakları sorunlardan çekiniyorlar. Bu sorunun büyük kısmını ise zaten bu gruptaki engelli vatandaşlar oluşturuyor.

İşitme engelli bireyler ise, toplum içine girdikleri zaman kendilerine soru sorulması sonucu anlamama ve cevap verememe, uyarı amaçlı sesleri (kornalar vs.) duyamama gibi sorunlardan çekiniyorlar.

Fiziksel engelli**** bireyler ise toplum içine çıkacakları zaman gerekli donanımın kendilerin sunulmamış yapılardan, binalardan ve sokaklardan çekiniyorlar.

Ancak bu durumlara rağmen, araştırmaya katılmış olan engelli bireylerin çoğu bunların hiçbirisinin, onları toplumun bir parçası olmaktan alıkoyamayacağını söylüyor.
“Toplum içerisinde kendinize yönelen bakışlardan rahatsız oluyor musunuz?” sorusuna katılımcıların %62’lik kısmı “evet” derken %38’lik kısmı hayır demiştir. Araştırmaya örneklem alınan grup bu konuda oldukça muzdarip durumda. Kendilerine acıyan gözlerle bakılmasından rahatsız olan kişiler, bu anlayışın değişmesi gerektiğini düşünüyor.
Değerlendirme ve Yorumlar
Yukarıda yapılan araştırma istatistiki grafiklerle gösterilirse şu şekilde sonuçlar görülmektedir;

engelliler_arastirma.jpg


Bu grafiklere baktığımızda engelli bireyler, kişisel olarak kendi durumlarından rahatsız değillerdir ve bu durumlarına alışmışlardır. Ancak onların rahatsız olduğu konu toplumun kendilerine bakış açısıdır. Bunu grafik 3 ve 4’ten rahat şekilde anlıyoruz. Grafik 1’de hayır cevabı veren bireyler, grafik 3 ve 4’te toplumun kendilerini psikolojik olarak etkilediğine değinmişlerdir.
Engelliğin getirdiği psikolojik çöküntülerin asıl nedeninin ise, bu araştırmada toplum olduğu görülmüştür. Engelli bireyler aslında bir şekilde kendilerine yetebilir durumdadırlar ve ağır engellik durumu olmadıkça ihtiyaçlarını kendileri karşılayabilmektedirler. Bu aslında onlar için bir eksiklik değildir. Ancak toplumun engelli bireylere uyguladığı baskı ve değişik bakış açısı engelli bireylerin psikolojileri üzerinde olumsuz etkilere yol açmaktadır.
Sonuç olarak; engelliliğin bireyler üzerinde yaşattığı psikolojik sorunların, engellilik durumundan çok toplum faktöründen kaynaklandığı söylenebilir.

* Örneklem: Araştırılacak kesimi temsil edebilecek güçte seçilen gruptur.

** Kartopu Örnekleme: Bir noktadan yani kişiden başlanır ve onun yönlendirdiği kişilere doğru devam eder. Örneklem giderek büyür ve araştırmacı tarafından yeterli görüldüğü zaman kesilir.

***Mülakat: Araştırılan bireylerle konunuz direk olarak yüz yüze görüşmesidir.

****Fiziksel Engelli: Bu araştırmada bu kavram, duygu organları değil de ol bacak veya buna benzer uzuvlardan herhangi birisini yitirmiş kişiler için kullanılmıştır.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst