- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Evlenecek çiftlerin sağlık ve genetik riskler açısından değerlendirilmesi, mutlu bir evlilik ve sağlıklı çocuklar için dikkat edilmesi gereken bir konudur. Evlilik öncesi sağlık, çoğu zaman önemsenmemekte ve çiftlerin nikâh öncesi tamamlaması gereken sağlık belgeleri, formalite bir işlem olarak görülebilmektedir. Oysaki günümüz tıbbı, hastalıkları ve hastalığa yakalanma riskini belirleyerek etkin korunma ve çözüm yolları üretebilmektedir.
Medeni kanunun 136. maddesi çiftlerin evlilik için sağlık raporu alması gerektiğini Hıfzı Sıhha Kanu’nun 123., 124. ve 125. maddeleri de bu raporun niteliklerini belirlemiştir. Evlilik öncesi sağlık raporu ve evlilik danışmanlık hizmetleri Sağlık Bakanlığı’nın 2002 yıl 4134 sayılı genelgesine göre sağlık ocakları ve AÇSAP (Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Merkezi) tarafından verilmektedir.
Sağlıkla ilgili evlilik öncesi bilinmesi gereken konular şunlardır:
• Cinsel yolla bulaşan hastalıklar: Sifiliz (frengi), hepatit B, AIDS vb. hastalıklar
• Bulaşıcı hastalıklar: Ttüberküloz (verem), hepatit C ve lepra (cüzzam) vb. hastalıklar
• Kan uyuşmazlığı: Kadın Rh (-), erkek Rh (+) olduğu durumlarda ortaya çıkabilen çocukta kan uyuşmazlığına bağlı kan yıkımı tablosu
• İleri yaş evlilikler: Bu durumdaki kişilerde kromozomal anomalili çocuk doğurma riski
• Genetik geçişli hastalıklar: Akdeniz anemisi, hemofili A, renk körlüğü hastalıkları
Akdeniz anemisi ( talesemi ) majör ve talesemi minör olmak üzere iki farklı türü olan bir hastalıktır. Minör talesemi; hafif kan düşüklüğüne bağlı halsizlik dışında önemli bir klinik sorun yaratmazken; majör talesemi ölümle sonuçlanabilen önemli bir hastalıktır. Talesemi taşıyıcısı iki kişinin evlenmesi sonucunda doğacak çocukta %25 oranında talesemi majör hastalık riski taşıdığı için bu riskli taşıyan evli çiftlerin, gebelik esnasında yaptıracakları testlerde çocuklarında talesemi majör olup olmadığını öğrenebilmeleri mümkündür. Ülkemizde sıkça karşılaşılan akraba evliliklerinde, talesemi gibi genetik geçişli hastalıkların görülme sıklığı artmaktadır.
Sağlık sorunların önceden tespiti ve risklerin belirlenmesi mutlu bir evlilik ve sağlıklı çocuk sahibi olabilmek açısından önemsenmelidir. Günümüz tıbbı, bu sorunların önceden saptanmasında, tedavisinde ve korunmasında oldukça başarılıdır. Örneğin hepatit B taşıyıcısı olan bir kişinin eşinin aşılanması bu kişiyi hepatit B hastalığına karşı korumakta; kan uyuşmazlığı olan çiftlerin ilk çocuğunun doğumundan hemen sonra gerçekleştirilen ilaç tedavileri sayesinde de sonraki doğumlarda hastalık riskini azaltılmaktadır. Ayrıca genetik geçişli hastalıkların erken dönemde tanınması, değişik tedbir ve tedavilerin uygulanmasına olanak vermektedir. Çiftlerin evlenmeden önce yaptıracakları basit sağlık taramaları, ileride olabilecek sağlık sorunlarının ortaya çıkmasını engelleyebilmektedir.
Dahiliye Uzmanı İbrahim Bağcivan
Medeni kanunun 136. maddesi çiftlerin evlilik için sağlık raporu alması gerektiğini Hıfzı Sıhha Kanu’nun 123., 124. ve 125. maddeleri de bu raporun niteliklerini belirlemiştir. Evlilik öncesi sağlık raporu ve evlilik danışmanlık hizmetleri Sağlık Bakanlığı’nın 2002 yıl 4134 sayılı genelgesine göre sağlık ocakları ve AÇSAP (Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Merkezi) tarafından verilmektedir.
Sağlıkla ilgili evlilik öncesi bilinmesi gereken konular şunlardır:
• Cinsel yolla bulaşan hastalıklar: Sifiliz (frengi), hepatit B, AIDS vb. hastalıklar
• Bulaşıcı hastalıklar: Ttüberküloz (verem), hepatit C ve lepra (cüzzam) vb. hastalıklar
• Kan uyuşmazlığı: Kadın Rh (-), erkek Rh (+) olduğu durumlarda ortaya çıkabilen çocukta kan uyuşmazlığına bağlı kan yıkımı tablosu
• İleri yaş evlilikler: Bu durumdaki kişilerde kromozomal anomalili çocuk doğurma riski
• Genetik geçişli hastalıklar: Akdeniz anemisi, hemofili A, renk körlüğü hastalıkları
Akdeniz anemisi ( talesemi ) majör ve talesemi minör olmak üzere iki farklı türü olan bir hastalıktır. Minör talesemi; hafif kan düşüklüğüne bağlı halsizlik dışında önemli bir klinik sorun yaratmazken; majör talesemi ölümle sonuçlanabilen önemli bir hastalıktır. Talesemi taşıyıcısı iki kişinin evlenmesi sonucunda doğacak çocukta %25 oranında talesemi majör hastalık riski taşıdığı için bu riskli taşıyan evli çiftlerin, gebelik esnasında yaptıracakları testlerde çocuklarında talesemi majör olup olmadığını öğrenebilmeleri mümkündür. Ülkemizde sıkça karşılaşılan akraba evliliklerinde, talesemi gibi genetik geçişli hastalıkların görülme sıklığı artmaktadır.
Sağlık sorunların önceden tespiti ve risklerin belirlenmesi mutlu bir evlilik ve sağlıklı çocuk sahibi olabilmek açısından önemsenmelidir. Günümüz tıbbı, bu sorunların önceden saptanmasında, tedavisinde ve korunmasında oldukça başarılıdır. Örneğin hepatit B taşıyıcısı olan bir kişinin eşinin aşılanması bu kişiyi hepatit B hastalığına karşı korumakta; kan uyuşmazlığı olan çiftlerin ilk çocuğunun doğumundan hemen sonra gerçekleştirilen ilaç tedavileri sayesinde de sonraki doğumlarda hastalık riskini azaltılmaktadır. Ayrıca genetik geçişli hastalıkların erken dönemde tanınması, değişik tedbir ve tedavilerin uygulanmasına olanak vermektedir. Çiftlerin evlenmeden önce yaptıracakları basit sağlık taramaları, ileride olabilecek sağlık sorunlarının ortaya çıkmasını engelleyebilmektedir.
Dahiliye Uzmanı İbrahim Bağcivan
