Gelecek Kaygısı

Sağlık Teknikeri

Üye
Üye
Katılım
Haz 8, 2010
Mesajlar
1,090
Tepkime Puanı
23
Puanları
38
İster sağlıklı olsun ister olmasan hemen herkeste "gelecek kaygısı" yaşanır. Normal bir duygu durumu gibi algılansada bu duygunun çok yoğun ve sürekli yaşandığı kişilerde debresyon, hayattan zevk alamama, kaygı ve korku gibi durumların yaşanması kaçınılmaz olur.

Gelecek kaygısı derken burada dikkat edilecek durum, hayatın genel akışı içerisinde olan iş bulma, evlenme, geçim derdi gibi insan yaşamının sıradanlığınından bahsetmiyoruz. Elbette bu duygu ve düşüncelerde geleceğe dair kaygı duymamıza neden olsada asıl kaygı duyulan şey, "yaşlandığımızda veya belirli bir hastalık, sakatlık nedeniyle kendi öz bakım ihtiyaçlarımızı karşılayamama, bir başkasına muhtaç olma" düşüncesidir.

Bu düşünce hiç bir sağlık problemi olmayan kişilerde bile yaşanır. Hatta çoğu kişi evlenmeyi çoluk çocuk sahibi olmayı "ilerde yaşlandığımda bana bakacak birisi olsun" diye tercih eder. Kendi içinde bu düşünceninde çok sağlıklı olmadığı aşikardır. Bu tesbiti sadece bir örnek olsun diye dile getirdik.

Öte yandan engelli bireylerde halihazırda öz bakım ihtiyaçlarını karşılayamadıkları veya çok az bir kısmını karşılamaları sebebiyle gelecek kaygısı çok yoğun bir şekilde yaşanır. Kişi anne babam ölünce kendi yaşamımı nasıl idame ettiririm endişesiyle sürekli bir kaygı durumu yaşar. Türkiye gibi aile bağlarının çok güçlü olduğu toplumlarda, bakıma muhtaç kişinin anne babası öldüğünde devreye abi, abla, kardeş gibi birinci derece yakın akrabalar girerek kişinin bakımını üstlensede bu durum aile içinde sorunlara neden olabilmektedir. Tabi bu tatsız durumdan engelli (bakıma muhtaç) kişide etkilenip rahatsız olmaktadır.

İşte tamda bu noktada devreye "sosyal devlet" girip yaşlı ve hasta bakım evleri kurmuştur. Ancak bu ve benzeri kurumlarda hasta ve yaşlılara yeteri kadar hizmet edilmediği zaman zaman kötü muameleye maruz kaldıkları haberlerini hepimiz okuyup duyuyoruz. Bu haber ve duyumlar bu türden merkezlere olan güveni sarssada devletin daha sıkı denetim yaparak bu tür tatsız durumların önüne geçerek bu merkezlere olan güvensizliği bir an önce gidermesi gerekmektedir.

Yaşamın kendi döngüsü içerisinde yaşlanmak ve bir başkasına ihtiyaç duymak kaçınılmaz bir durumdur. Bir anlamda son derece doğal olan bu durumu ölmekten peter görmek hatta bir başkasına muhtaç olmaktansa ölmeyi tercih etmek hasta ve yaşlı bakım evlerine olan güvensizliklerden kaynaklanmaktadır. Evet bir kısım kişiler "neden bakım evine" muhtaç olayım, benim ailem bana bakar desede yukarda anlattığımız nedenlerden dolayı kazın ayağı her zaman öyle olmuyor. Bu türden merkezler insanlar için adeta geleceğe dair bir sigorta olarak görülmelidir.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst