Görme Engelli Mustafa İle Roportaj

Yılmaz Çağan

Üye
Üye
Katılım
Ocak 17, 2012
Mesajlar
9
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Görme engelli olmak engelli olmanın en azim gerektiren yaşam şekillerinden birtanesidir. Etrafında olan bitenleri görememek ve bunlara istediğin ölçüde cevap verememek çoğu zaman, toplumdaki insanlar tarafından hayatı dolu dolu yaşayamamanın üzücü nedenlerinden biri diye adlandırılır. Fakat, genele bakıp yorum yapmak ne kadar doğrudur bilinmez. Görme engelli olup hayatı severek yaşamak mümkün değilmidir? Evet, sizlere bugün Ondokuz Mayıs Üniversitesi Almanca Öğretmenliği bölümü 3. Sınıf öğrencisi olan görme engelli Mustafa’nın hayat hikayesini anlatacağım. Mustafa ile yapmış olduğum söyleşi, azim denilen kavramın iç dünyama yaptığı duygusal anlamdaki etkiyi perçinlemiştir. Yapmış olduğum söyleşiyi sizlerle paylaşmak beni ve özellikle Mustafa’yı çok sevindirecektir.

- Merhaba Mustafa. Bu söyleşiyi kabul ettiğin için sana teşekkür ediyorum. Senin ve senin gibi olan görme engelli insanların hayat hikayelerinin her zaman için bir engeli bulunmayan insanlar için ilham kaynağı olduğunu düşünmüşümdür. Kendinden kısaca bahsedermisin?

roportaj1.JPG
roportaj2.JPG


Mustafa : Bende sana çok teşekkür ederim bana bu fırsatı yarattığın için. Görme engelli bir insan olarak hayat hikayemin ne derece gelişebileceğini çoğu insane tahmin edebilir. Fakat hayatımda kendime ilke olarak edindiğim azim benim için her zaman önemli olmuştur. Bu azim sayesinde gerçekleştirmem gereken uğraşların yılmadan peşinden koşuyorum. 1988 yılında Gelibolu da dünyaya geldim. İlk olarak göz kayması şeklinde başlayan görme problemim zamanla gözden beyine giden damaların kurumasıyla tamamen görme yetimin bozulmasına yol açtı.

Görme engelli olduğumu küçük yaşta olduğum için kabullendim. Bunun akabinde Gelibolu Görme Engelliler ilk okuluna başladım. Okulda kitaplarımızı bize özel olarak kabartma şeklinde kullanıyorduk. İlk okul yaşantım bu şekilde fazla değişiklik olmadan devam etti. Lise çağlarına geldiğim de ise yaşamın bana biraz daha sorumluluk getirdiğini artık iyicene görür olmuştum. Hayatın bana getirmiş olduğu sorumluluklar arasında Öss ve Kpss sınavınından bahsetmemek olmaz.

Bu amaç doğrultusunda Çanakkale Ezine’de çok programlı bir liseye kaydımı yaptırdım. Evet artık ailemden ayrılmıştım ve yepyenı bir yaşam beni bekliyordu. Lisedeki eğitimimi yurtdışından gelen kitaplar sayesinde sürdürdüm. Bu kitapların kabartma olmaması nedeniyle bunları tarayıcı vasıtasıyla bilgisayar ortamına atıyorduk ve böylece bilgisayar ortamında yazı okuyucu program sayesinde bu kitaplarda yazılanları öğreniyordum.

Şimdiye kadar anlattıklarından anladığım kadarıyla çok fazla zorluk çekmedin. Bunu tamamen senin daha önceden de bashetmiş olduğun azminin sayesinde gerçekleşmiş olduğunu görüyorum. Peki şimdiye kadar karşılaştığın büyük önem verdiğin bir problem var mı ?

Mustafa: Hayatta en gurur kırıcı ve üzücü şeylerden birtanesi de kişiye yapılan haksızlıktır. Bu anlamda bir problemle karşılaştım. Lise bittikten sonar Kpss sınavına hazırlanarak Çanakkale’de memur olarak hayatımın geri kalanını devam ettirmek istiyordum. Bu amaç doğrultusunda Kpss’den 84 gibi yüksek bir puan alarak iş kura başvurdum. Aradan çok zaman geçmeden bana Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü’ne 5 büro memuru alınacağı bilgisi verildi. Çok sevinmiştim. Hemen adı geçen müdürlüğü başvurumu yaptım ve adaylar arasında 4. Oldum. Mülakat sınavında ise elendim. İşte o zaman dünyalar başıma yıkışmıştı. Sebebini öğrenmek için müdürlüğe telefon ettim. Görevli kişi bana göre bir işin bulunamamasından dolayı işe alınamadığımı söyledi. Daha hafif düzeyde engeli bulunan insanların ise işe alındığını da sözlerine ekledi. Bu cevap hayatımda karşılaştığım, bir insanın yaşaması için gereken enerjiyi bütün damarlarından silip süpüren bir cevap olarak hafızama kazındı. Biliyordum ki haksızlık kötü birşeydi ve biliyordum ki bu ülkede engelli olmak zordu…
Fakat ben azmimi kaybetmemem gerektiğini sürekli olarak kendimi söylüyordum. Bunun neticesinde Öss sınavına hazırlanarak üniversite okumaya karar verdim.

Peki üniversiteye nasıl hazırlandın? Bu senin için zor olmadı mı ?

Mustafa: Bu benim için zor olmadı. Sesli kaynaklarla üniversite sınavına hazırlandım. Bir gün evde otururken bana telefon geldi. İzmirde var olan görme engelli kütüphanesinden benim herhangi bir ihtiyacımın olup olmadığı hakkında sorulan sorular beni oldukça şaşırttı. Böyle bir kuruluşun var olduğu hakkında tek bir fikre sahip değildim. İhtacımın Öss sınavı için sesli kitaplar olduğumu söylemem yetti. Bana gerekli kitapların sesli formatını yolladılar ve benimle sürekli irtabata geçtiler. Onlara burdan çok teşekkür etmek istiyorum. Öss sınavını kazanmamda onların bana göstermiş olduğu yardımları kesinlikle unutmuyorum. Bunun yanı sıra aileminde göstermiş olduğu maddi ve manevi yardımları söylemeden de geçemeyeceğim. Bazı Türkçe kitapları annem bana okudu ve bu şekilde özveride bulundu. Burdan anneme ve babama da çok teşekkür etmek istiyor ve ellerinden öpüyorum.

Şimdiye kadar anlatmış oldukların gerçekten etkileyeci. Peki üniversiteye başladığında karşılaştığın problemler oldu mu?

Mustafa: Fazla zorluk yaşamadım. Daha önce de ailemden uzak başka şehirlerde yaşadığım için kendi başımın çaresine bakmayı öğrenmiştim. Devletin son zamanlarda gerçekleştirmiş olduğu önemli bir adım sayesinde de umut ediyorumki görmek engelli insanlar bir nebze de olsa rahat bir nefes alacaklardır. Bu sene şubat-mart ayı gibi İstanbul’un pilot kent olarak seçilmesiyle başlatılan görme engelli insanlar için navigasyon dağıtma sürecini yakından takip ediyorum. Umut ediyorumki bu uygulama en kısa sürede Samsuna gelecektir.

Okulu bitirdiğinde ne yapmak istiyorsun?

Mustafa: Okulu bitirdiğimde Almanca öğretmeni olarak göreve başlamak istiyorum. Kpss sınavı için engelli insanlar guruplara bölünerek ayrıldı ve her bir gurup yapabilecekleri işlere gore ayrıldı. Bu sevindirici bir haber. Umarım bu sayede ülkeme faydalı bir öğretmen olacağım.

Umarım herşey gönlünce olur Mustafa. Bu söyleşi öylesinde zevkli geçtiki zamanın nasıl geçtiğini anlayamadım. 5 dakika sonra derslerimiz başlayacak o yüzden sana benimle bu söyleşiyi gerçekleştirdiğin için teşekkür ederim. Söylemek istediğin başka şeyler var mı ?
Mustafa: Seninle tanıştığıma memnun oldum. Bana bu fırsatı vererek beni mutlu ettin. Herkeze başarılar.

Mustafa ile yaptığım söyleşiden sonra sınıftan ayrılırken aklımda tek birşey kalmıştı
: AZİM…..
Teşekkükler Mustafa…
 
Tekerlekli Sandalye
Üst