Hamilelik Süresince Anne Adaylarını Sıkıntıya Sokan Sorunlar

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
13
Puanları
0
Yaş
48
Hamilelik süresince ortaya çıkabilen bir takım sorunlar anne adaylarının sıkıntılı günler geçirmesine neden olmaktadır. Bir an evvel sağlıklı bir şekilde çocuklarını kucaklarına almak için sabırsızlanan kadınlarımızın yaşadığı bu sorunlar nelermiş hep birlikte bir göz atıp inceleyelim. Eminimki bir çok hamile bayan bu sıkıntıları yaşıyor yada yaşayacaktır. Peki bu sıkıntılar ortaya çıkmış ise neler yaparak en aza indiririz yada ortaya çıkmasını nasıl engelleriz. İşte tüm bunların yanıtları yazımızın içeriğinde bulunmaktadır. Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Tülay Çağlar bu konu hakkında aydınlatıcı bilgileri paylaşmıştır.


Hamilelikte ortaya çıkabilecek aşırı bulantı, sık idrara çıkma, göğüste ağrı, kabızlık ve nefes darlığı gibi şikayetlerin ihmal edilmemesi, anne ve bebek sağlığı için büyük önem taşıyor.



Bebeklerine kavuşacakları günü sabırsızlıkla bekleyen anne adaylarının bu süreçte dikkatli olması gerekiyor. Medical Park Fatih Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Tülay Çağlar, hamilelik sürecinde anne adayını tehdit eden hastalıklar hakkında şu bilgileri verdi:

Bulantı ve kusma: İlk 3 ayda en sık karşılaştığımız problem bulantıdır. Sebebi plesentadan salgılanan hormonlar, psikolojik sorunlar, B6 vitaminin eksikliği olabilir. Mide ve bağırsaklar gebelik hormonunun etkisiyle daha yavaş boşalır ve buna bağlı olarak hazımsızlık, şişkinlik ve gaz şikayetleri artabilir. Bulantı ve kusmalar en çok sabah erken saatlerde oluir. Gebelere yemek esnasında kuru gıda almasını sıvı gıdaları yemek arasında almalarını önerebiliriz.

Sık tuvalet ihtiyacı: İlk 3 ayda rahmin büyümesi ve böbrek fonksiyonlarındaki değişiklikler idrara çıkma riskini arttırır. Bazen öksürürken bile idrar kaçabilir. Bu şikayetler 4. aydan sonra hafiflese de, son dönemlerde bebeğin baskısından dolayı artabilir. Bu tür hastalara yatmadan önce çok sıvı almamaları, idrar tutmamalı.İdrarda yanma gibi şikayetler olursa hekime başvurulmalı.

Göğüslerde ağrı: Özellikle ilk dönemlerde göğüslerde ağrı bilinen bir şikayettir. Bu da gebelikten kaynaklanan hormonun artmasından dolayıdır.

Baş ağrısı: Hormonlardaki ve kan dolaşımındaki değişikliklerden kaynaklanır. Stres ve yorgunluk da etkilidir. Bunları en aza indirmek için dinlenmek, kafeinli gıdalardan uzak durmak, çok yorulmamak, stresli ortamlardan uzak durmak, fazla tuzlu yememek gerekmektedir. Fakat gebeliğin 6. ayından sonra gelişen baş ağrıları o kadar masum ağrılar değildir. Bu ağrılara tansiyon yüksekliği, gebelik zehirlenmesi eklenip anne ve bebek sağlığını tehlikeye sokabilir.

Fazla kilolar: Gebelikte ortalama alınması gereken kilo 10-12 dir. Bundan daha fazlası bebek için sağlıksızdır. Annenin şeker metabolizmasını bozup, gebelikte ortaya çıkan şeker hastalığını tetikleyebilir.

Kanamalar: Kanama önemli sorunlardan birisidir. Özellikle ilk 3 aydaki kanamalar düşük tehdidi olabilir. Her kanamada hekime başvurmanızı öneririz.

Kabızlık: Kabızlığın nedeni hormonlardan dolayı bağırsak boşaltımının yavaşlamasıdır. Bunun önüne geçebilmek için gebelerin, daha çok sıvı gıdalar tüketmeleri, posalı gıdalarla beslenmeleri, yürüyüş ve egzersiz yapmaları önerilebilir.

Kramp: Bacaklarda kramp kalsiyum ve magnezyum eksikliğine bağlıdır. İstirahat önerilir. Bununla birlikte ilerleyen haftalarda bacaklarda varis oluşabilir. Bunun içinde hastaların ayakta kalmamaları dinlenmeleri, gerekirse varis çorapları giymeleri önerilebilir.

Ciltte çatlak: Karındaki cilt değişiklikleri ve çatlarlar daha çok kuru cilt ve açık tenli bayanlarda görülür. Bu tür hastalarda meydana gelecek çatlarlar içinde kremler önerilebilir.

Nefes darlığı: En büyük nedeni büyüyen rahim ve diğer organlara yapmış olduğu baskıdır.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
13
Puanları
0
Yaş
48
Olası gebelik yakınmaları

Karın ağrısı:
Tek taraflı kramp benzeri veya sancı şeklinde ağrılar otururken ya da yatarken olabilir. Rahim gerildiğinde onu destekleyen bağların da gerilmesinden kaynaklanan bir ağrıdır. Sıcak su torbaları veya ısıtılmış havlular kasları gevşetir, sizi rahatlatır. Ağrılar aniden başladığı gibi aniden biter o yüzden ağrı kesici kullanmamalısınız.

Bel ağrısı:
Doğum yaklaştıkça gevşeyen bağlar, ağırlığınızın gittikçe artması ve yanlış duruş bel ağrısına sebep olur. Bebeğinizin başının sağrı kemiğinize dayanması da bel ağrısına sebep olur. Bel ağrısını azaltmak için, doğru durmaya, rahat ve alçak topuklu ayakkabılar giymeye özen gösterin. Yatağınızın rahat olması ve omurganızı güçlendirmek için egzersiz yapmak faydalı olacaktır. Eğer bebeğinizin başı arka yerleşimliyse, kalkarken ellerinizden de destek almak belinizin yükünü hafifletir.

Dişeti kanaması:

Dişlerinizi fırçaladıktan sonra ya da sert yiyecekler yedikten sonra dişetleriniz kanıyorsa, dişetleriniz iltihaplanmış olabilir. Gebelikte, hormonlardan dolayı dişetleriniz normalden daha kalındır. Bundan dolayı dişlerin kenarında daha çok artık birikir. Eğer bakteriler yerleşip çoğalırsa, diş çürüklerine ve dişeti hastalıklarına yol açar. Dişlerinizi düzenli fırçalayarak, diş ipi kullanarak dişlerinizi ve diş etlerinizi sağlıklı tutabilirsiniz. Diş hekiminize altı ayda bir kontrole gitmeyi ihmal etmeyin.

Kabızlık:
Barsak kaslarınızın gevşemesiyle, barsak hareketleriniz yavaşlar, dışkınız normalden daha kuru ve sert olur. Bu da kabızlığa ve dışkılarken ağrıya sebep olur. Diyetinizdeki lif oranını ve günlük aldığınız sıvı miktarınızı arttırmak, düzenli yürüyüş ve egzersiz yararlıdır. Tuvalete gitme isteğinizi ertelemeyin. Laksatif kullanmayın, onun yerine kuru meyve ve kepek deneyin.

Kramp:
Genellikle geceleri ortaya çıkan, baldırınızda, uyluğunuzda ve ayağınızda hissettiğiniz ağrılardır. Gebelikte krampların daha fazla görülmesinin sebebi tam olarak bilinmiyor, ancak düşük kalsiyum seviyesinden ya da yetersiz tuz alımından kaynaklandığı düşünülüyor. Kramp giren yere sertçe masaj yapmak, eğer bacağınızdaysa topuğunuz sizden uzaklaşacak şekilde ayağınızı bükmek işe yarayabilir. Kramplar devam ederse doktorunuzla görüşün.

Aşerme:
Bazı yiyeceklere karşı oluşan aşırı isteğe aşerme denir. Eğer bu normalde yenmeyen kum, toprak vb yiyeceklere karşı ise pika denir. Bu durumun progesteron hormonunun düzeyiyle bağlantılı olduğu biliniyor. Aynı zamanda bu hormon daha önce sevilen bazı tatların kötü algılanmasına da neden oluyor. Aşermede en çok tatlı yiyecekler isteniyor. Canınızın istediğini yemek en iyi yol, ancak yediğiniz yiyeceğin besin değerinin çok düşük veya gereksiz yere kilo aldırıcı olmamasına dikkat edin.

Baş dönmesi:
Baş dönmesinin sebebi, rahmin ihtiyaçlarının karşılanması için, kısa süreli beynin kan akımının azalmasıdır. Başınız döndüğünde, uzanın ve ayaklarınızı yüksek, başınızı daha alçak bir yere koyun. Ayakta çok fazla kalmayın ve etrafta koşuşturup kendinizi yormayın.

Gaz:
Barsak hareketlerinin yavaşlamasıyla gaz birikimi olur ve gaz çıkarmada zorluk yaşarsınız. Kızarmış yiyeceklerden uzak durun, nane ve sıcak süt faydalı olabilir. Hava yutmamaya çalışın, sakız çiğnemek hava yutmanızı arttıran faktörlerden biridir.

Sıvı tutulması:
Hamilelikte ellerinizde, ayaklarınızda ve yüzünüzde şişlik olmasının nedeni, vücudunuzun sıvı tutmasıdır. Özelliklelikle vücudunuzun aşağı kısımlarında sıvı birikmesi olur. Ayaklarınızı dinlendirin ve fazla ayakta kalmayın, böylece sıvı bacaklarınızda birikmez. Fazla tuzlu yemekten kaçının tuz, vücutta su tulumuna sebep olur.

Sık idrara çıkma:

Gece ve gündüz, az miktarda da olsa sık sık idrara çıkma isteği rahmin idrar kesesine bası yapmasıyla olur. Aynı zamanda pelvisin artmış kan akımı, idrar kesesinin daha hassas olmasına, daha sık boşaltma isteğine sebep olur. Gece uyumadan önce çok su içmeyin, bir diüretik olan kahveyi özellikle de geceleri fazla tüketmeyin. İdrarınızı yaparken, öne ve arkaya eğilerek idrar kesenizi tam olarak boşaltmaya çalışın.

Hemoroidler:
Anüsün etrafında kaşıntı ve ağrıyla hissedilirler. Doğumdan sonra dışarı sarkabilirler. Gebeliğin son dönemlerinde bebeğin başı bazı ana damarları tıkar, pelvik organlardan kanın dönüşü bozulur ve damarlarda tıpkı bacaklardaki varisler gibi balonlaşma olur. Kabızlık durumu daha da kötüleştirir. Hemoroidler için, yüksek lifli gıdalar alın, kabızlığı önleyin. Kaşıntı için kremler veya buz torbaları kullanın. Sıcak banyo, kan akımını arttırdığından kaşıntıyı arttırır. Doğumdan sonra sarkanlar elle geri itilebilirler. Kısa zamanda kaybolurlar.

Göğüste yanma:

İki memenizin arasında yer alan kemiğin arkasında hissettiğiniz yanma hissidir. Bazen ağzınıza acı su gelmesi bu yanmaya eşlik edebilir. Mide girişinde kapak görevi gören kasın gevşemesiyle, mide asidi yemek borusuna kaçar, bu rahatsızlıkların sebebi budur. Yağlı ve asidik yiyeceklerden uzak durmak, gece yatmada önce sıcak süt içmek, yastığınızı yükseltmek faydalıdır. Obezite ve aşırı yemek göğüste yanmayı arttırır. Antiasit almadan, diğer yöntemlerle rahatlamaya çalışın. Eğer ilaç almayı düşünüyorsanız doktorunuza başvurun.

İdrar kaçırma:

Pelvik kaslarının gevşemesiyle ve idrar kesesinin kapasitesinin azalmasıyla, gülerken öksürürken idrarınızı tutamazsınız. Daha sık idrara çıkarak idrar kesenizi tam boşaltın. Kabız laktan sakının, ağırlık kaldırmak gibi karın içi basıncınızı arttıran işlerden kaçının. Doğum sonrası egzersizlerinizi düzenli olarak yapın.

Uykusuzluk:
Bebeğin metabolizması gece ile gündüzü ayırt edemez, tekmeleri sizi gece uyutmayabilir. Bebeğiniz, kan şekeriniz yüksek olduğunda daha hareketlidir. Gece idrara çıkmak ve gece terlemeleri de uykunuzu kaçırabilir. İnce giysiler gece terlemenizi önler. İyi bir kitap veya televizyonun karşısında uyumak sizi rahatlatabilir. Doktorunuz aşırı yorgunluğunuz olmadıkça uyku hapı önermeyecektir.

Mide bulantısı:

Tüm gebelik boyunca, özellikle sabahları olur. Bazı yiyeceklerin ve sigaranın kokusu, aşırı yorulmak bulantıyı arttırabilir. Sık ve az yemek, besleyici atıştırmalıklar bulantıyı bastırabilir.

Burun rahatsızlıkları:
Burnunuzu tıkalı hissedebilir, burun kanamanız olabilir. Gebelik hormonları ile burun mukozası yumuşar ve kalınlaşır. Nazal sprey kullanmayın, burnunuzu yavaşça temizleyin. Kuru, tozlu ortamlarda bulunmayın.

Pelvik ağrı:
Bacaklarınızın iç kısmında ve kasığınızda yürürken hissettiğiniz ağrıdır. Hamileliğin sonlarına doğru bebeğin başının sinirlere baskısıyla olur. Dinlenmek ve öne arkaya eğilmek iyi gelir. Ağrı kesici kullanmayın. Ağrı çoğunlukla kendiliğinden geçer.

Renk değişiklikleri:

Gebelik boyunca vücudunuz daha çok melanosit aktive edici hormon salgılanır. Böylece vücudun renkli yerleri ve güneşe maruz kalan bölgeleri koyulaşır. Meme uçlarınızın etrafındaki doku koyulaşır, karnınızın altında çizgi şeklinde bir koyulaşma olur ve yüzünüzde maske şeklinde lekelenmeler olur. Güneşe çıkarken koruyucu krem kullanın. Doğumdan sonra lekeler kendiliğinden açılır.

Döküntüler:
Eğer kiloluysanız, deri kıvrımlarınız daha çok terler ve bunun sonucunda döküntüler oluşabilir. Özellikle memenizin altında ve kasıklarınızda görülür. Düzenli banyo yapın ve iyice kurulanın. Döküntü olan yerlere talk pudrası kullanın. Daha fazla kilo almamaya gayret edin.

Göğüs kafesi ağrısı:
Memenizin altında keskin bir ağrıdır. Özellikle sağ tarafta hissedilir. Gebeliğin sonlarına doğru rahmin göğüs kafesini kaldırmasıyla oluşur. Sırtınızı destekleyerek göğüs kafesine baskıyı azaltın. Bebeğin pelvik boşluğa kaydığı otuz altıncı haftada ağrı kaybolacaktır.

Çatlaklar:
Aldığınız fazla kiloya, cilt tipinize, elastikiyetinize bağlıdır. Karnınızda, memelerinizde bacaklarınızda oluşan gümüş renkli çatlaklardır. Genellikle kozmetikler işe yaramaz ve onları geçirmenin bir yolu yoktur. Doğumdan sonra biraz solarlar ve küçülürler. Hızlı kilo almaktan kaçınmak gerekir.

Terleme:
Artmış kan akımıyla deri altındaki damarlar genişler ve vücut sıcaklığınız yükselir, gece terlemeleriniz olur. İnce giyinmeniz, fazla hareket etmemeniz gerekir.

Yorgunluk:
Ne kadar uyursanız uyuyun, gebelikte gün boyu süren yorgunluk görülür. Bunun fazladan taşınan kiloya, egzersiz eksikliğine, dengesiz beslenmeye bağlı olduğu düşünülüyor. Ne zaman isterseniz uyuyun ve dinlenin. Enerji seviyenizi yükseltmek için az ve sık yemek yiyin. Ağır bir yükünüz olduğunu kabul edin ve çevrenizden size işyerinizde, ev işlerinizde yardım etmesini isteyin.

Vajinal akıntı:
Tüm vücutta ve vajinada mukozal kalınlaşma ve yumuşama sonucu normal beyaz akıntınızda artış olabilir. Servikal zedelenmeye bağlı olarak kahverengi, kanlı akıntılar olabilir. Beyaz akıntınız fazlaysa ped kullanın, kahverengi akıntı gördüğünüzde doktora gidin.

Varisler:

Genellikle bacaklarınızın alt kısmında koyu mor renkli damarlara varis denir. Varisler ailesel yatkınlık olduğu biliniyor. Eğer kiloluysanız ya da bebeğinizin başı ana damarlara bası yapıyorsa, bacaklarda ve vulva da balonlaşmış, kaşıntılı varisler oluşabilir. Varis çorapları kullanmak, yatarken ayaklarınızın altını yükseltmek, fazla ayakta kalmamak, vulvadaki varisler için uyurken altınıza yastık koymak, ped kullanmak faydalıdır.

Görme problemleri:
Gebelikte kontakt lens kullanmak sorun olabilir. Vücuttaki sıvı tutulumuna bağlı gözün şekli değişir. Göz doktorunuza danışarak gebelikte kontak lens kullanımını bırakabilirsiniz.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst