Hayat, Eve Sığar mı?

Evde kal!
Hayat, eve sığar!
Evde kalın, sağlıklı kalın!
Bizler, sizler için dışarıdayız, sizler evde kalın!!!

Evde kalmayı kim istemez ki? Ekmek elden, su gölden olduğu sürece kimse hayatını riske atmak istemez ki!!! Eğer başını sokacağın bir evin varsa, sıcaksa, aşın varsa, işin varsa, gelirin varsa ve ihtiyaçlarını karşılayabiliyorsan daha ne diye kendini sokaklara atasın ki??? Hava almak mı istiyorsun aç pencereni, varsa balkonun çık balkonuna yada kapının önüne al havanı gir içeri. Ne güzel ya valla kulağa hayli hoş geliyor bu söylemler ama ya bunların hiç biri yoksa? Ya kiracıysan ve ay başında ödemeni gerektiren bir kira borcun varsa? yada hayli birikmiş, ödenmeyi bekleyen ancak kesilmesine güya izin verilmeyecek olan faturaların? Elektrik, su, doğalgaz internet faturaları??? bir yada birden fazla hiç farketmeyen, ötelenmeyen kredi kartı borçların? hadi diyelim kart borcun yada kredi borcun yok ama ya yaşamını sürüdürmek için gerekli olan en temel ihtiyaç maddelerin? olmazsa olmaz gıda harcamaların? bütün bunları kim karşılayacak? Bağışıklığınızı güçlendirin diyorlar da o bağışıklığı güçlendirmen için tüketilmesi gereken besinlere ödemen gereken nakit? erişimin? bunları da noel baba mı getirecek kapına???

Eş dost mu? Yoksa sana evde kal, hayat eve sığar diye direten sosyal devletin mi?

Hayat, yaşamsal ihtiyaçların karşılandığı sürece eve sığar elbette hatta tek göz odaya bile sığar ama biri çıkıp bana söylesin bunca zamandır hayatını evinde kalarak sürdürmek zorunda kalan engelliler bugünlere nasıl geldi? Onlar sizin şimdi virüsten korumak için yaptığınız hayat eve sığar çağrısını bizzat yaşayarak deneyimlediler. Sahi hiç aklınıza geldi mi onlar hayatı eve nasıl sığdırdılar diye sormak???

Şimdi söz sizde olsa neler söylemek istersiniz?

Hayatlarınız evlerinize nasıl sığdı? Ya da Hayat, sizler için eve sığar mı gerçekten???

Bu salgın sonrası dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Ekonomik, sosyal, siyasal değişimler bizi bekliyor. Geçen gün facebook hesabımdan şunu yazmıştım…
“Hayat ne garip değil mi?
Bir hastalık çıkıyor savaşlardan en çok etkilenen çocukları değilde savaşları çıkaran liderlerin yaş gurubundaki kişileri öldürüyor.... O çocukları ülkemize alırsak ekonomimiz etkilenir diyenlerin ekonomileri dibe vuruyor.
Hastalık Çin’de çıkınca Allah belalarını verdi, bize gelince Allah imtihan ediyor oluyor.
Herkes bir başkasını günah keçisi ilan etmek için yarışa giriyor.
Biraz dürüst olmak lazım. El birliğiyle dünyanın içine ettik. Bence bırakalım komplo teorilerini, bilimsel açıklamaları, epidemik araştırmaları...
Biraz aynaya bakalım...”
Sonuç itibariyle bu salgın herkese şu yada bu şekilde empati yapmayı öğretecek.
Evde kalmanın ne zor olduğu buna bir örnek olabilir.
Kendime adıma corona sonrası sağ kalmayı en çokta dünyanın nereye gittiğini görmek için merak ediyorum.

Uğraşacak birşeyler bulursak hayat eve sığar aslında.
Hele günümüz iletişim şartları sayesinde ve dahi beslenme, barınma, ısınma-soğuma vb. koşulların geçmişe bakarak bu denli gelişmesi hayatı evde yaşamayı daha da kolaylaştırdı.

Yine de dışarı çıkmak, güzel bir bahar gününde; rüzgarı hissetmek...
Neyse görecek günümüz varsa o günler de gelir.

Nedemişler: ''umut varsa dünyayı vur sırtıma''

Allah yakın ol da

nerede olursan ol

arkanda akp varsa akp nin arpalığıysanız para derdiniz yoksa evet hayat eve rahat rahat sığarr!!

bu hayatta yalaka olursan, hak hukuk bilmessen, bedavacı olup beleşe yatmayı seversen "evet hayat eve sığar".