İsmet Türker’in Otizm Hakkında Köşe Yazısı

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Otizm; Kişinin duygularının ve arzularının kişinin kendi anlayış biçimine göre belirlemesidir. Kişinin iç gerçekliği dış gerçeklerle bağdaşmaz. Birey olay nesne ve olguları norm içinde bulunan kişilerin paylaştığı gerçeklik temelinde değil kendi duygu ve düşüncelerinin ışığı altında değerlendirirler.



Otizm ömür boyu süren bir rahatsızlıktır ama otizmi olan bireyler birçok beceriyi gerçekleştirebilir ve birçok şeyi öğrenebilirler. Onlar duygularını,isteklerini,anlatmakta zorlanırlar, yeni insanlarla tanışmakta ve arkadaşlar edinmekte sıkıntı çekerler. Diğer insanların ne düşündüğünü anlamakta sıkıntı yaşarlar. Otizmin sebebi bilinmemektedir. Bir çocuğun otizmli olarak doğması anne ve babanın herhangi bir hastalığından ya da dikkatsizliğinden kaynaklanmamaktadır.



Bazı ailelerde birden fazla otizmli birey olabilir. Bu da otizmin genetik olabileceği sorusunu akıllara getirmektedir ve bu konuda araştırmalar devam etmektedir.Ama kesin olan şudur ki, otizmin sebebi psikolojik bir durum değildir.Otizmi olan bireyler konuşamayabilir. Başka insanların ne söylediğini anlamakta zorlanabilir.Sadece en sevdikleri şeyler hakkında konuşabilir.



Beş duyumuz görme, işitme, duyma, dokunma, koklama otizmli bireylerde bir takım farklılıklarla ortaya çıkabilir. Otizmli bazı bireyler parlak ışıkları ve renkleri sevmeyebilir. Bazıları ise bunlardan çok hoşlanabilir.Bazı otizmli bireyler yüksek seslerden rahatsız olabilirken bazıları da belli sesleri çok sevebilir. Bazı kokular onları rahatsız edebilirken bazı kokuları da çok sevebilirler. Bazı bireyler dokunulmasını istemezken bazıları da dokunulmaktan ve dokunmaktan çok hoşlanabilir. Bazıları yemek ve tatlar konusunda çok seçici olabilirken bazıları da her türlü yemeği sevebilir.



Diğer insanların söylediklerini taklit edebilir. Diğer bireylerin oyunlarına katılmak istemeyebilir.Her gün aynı şeyleri yapmaktan,aynı oyunu oynamaktan zevk alabilir. Görsel olarak öğrenen bireyler oldukları için gözlem yoluyla başka bireylerin yaptıklarına bakarak yapılanı kolaylıkla öğrenebilirler. Bir aktivitede dikkatlerini toparlayıp yoğunlaştırabilirler. Öğrenme güçlüğü yaşayabilirler ama %70-80’nin zihinsel engelli olduğu doğru değildir.Otizmli bireyler öğrenen fakat öğrendiklerini uygun şekilde uygulamakta sıkıntı yaşayan bireylerdir. Okuma-yazma öğrenebilir. Kıymetli okurlarım, Otizm hakkında birçok yanlış bilgilerle bilgilendirilmemiz bu engelli bireylerin eğitiminde de büyük aksaklıklara sebep olmaktadır. Bunlardan bazıları; Otizmli bireyler asla size bakmaz, göz kontağı kurmazlar, %75-80’i zihinsel engellidir, konuşmaz ya da konuşamazlar Otizm zamanla geçer, öğrenemezler, duyguları anlamaz, fiziksel temastan hoşlanmaz ve duyguları anlamadığı için göstermezler, arkadaş istemezler. Otizmli bir çocuğun içinde bir dahi yatmaktadır, Otizmli bireylerin potansiyelleri ve becerileri sınırlıdır, yaşıtlarını ya da yetişkinleri anlamaz, etrafındaki diğer bireyleri anlamaz ya da yetişkinlerden ipuçlarını kapamazlar, daha önce yapabildiği bir şeyi tekrarlamıyorsa bu onun şımarık, asi ya da inatçı olmasından dolayıdır. Otizmli çocukların hayal gücü yoktur vs. gibi bir çok yanlış bilinenler otistik bir çocuğun gelişimde ve eğitimde yeterli verimi almanın en büyük sebeplerindendir. Her otizmli birey aynı bulguları göstermeyebilir farklıklar yaşanabilir.



Otistik bir çocuğun eğitimde dikkat en önemli unsurlar; Sabır, Sevgi, Gözlem, aile, doktor ve eğitici işbirliği ve içerisinde yaşamış olduğu çevrenin duyarlılığıdır.



Otizmli bir çocuğunun rahatsızlığının erken tanımı ve özel eğitime erken başlanması çok önemlidir. Zorlandıkları iletişim ve sosyalleşme gibi sıkıntılarında erken tanı ile büyük gelişmeler sağlanmaktadır.



Değerli okuyucularım, yukarda sizlerle engelli bir çocuğun eğitiminde dikkat edilmesi gereken hususları belirtirken Sevgi ve Sabrın öneminin altını çizmek istiyorum. Engelli ailelerinin içerisinde bulundukları psikolojik durumu ve gelecek kaygısı içersinde bile çocuklarına bu fedakarlıkları göstermelerine bir çok kez tanık oldum. O annenin ve babanın sabır ve sevgilerini izlerken, onlara saygı göstermemek mümkün değildir. Tabii ki bununla birlikte, bütün engellilerin anne ve babalarına saygı göstermek dileğiyle, sevgi ve saygı, insanların birbirlerine daha hoş görülü davranacağı bir hafta diliyorum.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst