- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 13
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Kadına şiddet hakkında bir çok haber gazetelerde,internette,televizyonlarda gün geçmiyor ki çıkmasın. Nasıl bir dünyada yaşıyoruz kendinden güçsüzü ezme yıpratma başarı gibi görünür haldedir. Oysa güçsüze el vermek, destek olmak, koruyup kollamak insani bir görevdir. Malesefki bu insani görevin bir çoğumuz farkında bile değiliz. Farkında olanlarda önemsememeyi, görmezden gelmeyi yeğliyor. Çok acıdır ki Kadına şiddet dün de bugünde büyük ihtimalle yarında hız kesmeden devam edecek. Erkeklerin kadınları kendinden güçsüz gördüğü halde kurmaya çalıştıkları bu üstünlük çabaları şiddete gelip dayanmaktadır. Bu şiddet sözlü yada fiziksel şiddet olarak uygulansada hiç bir farkı yoktur şiddet şiddettir.
Yapılan araştırmalarda görüldüğü üzre kadına şiddetin boyutu küçümsenemeyecek bir hal almıştır.Şimdi yazımızın devamında bu boyuttu gözler önüne sermek istiyorum.
30 günde 35 kadın şiddet kurbanı oldu
Ekim ayında bir önceki aydaki gibi en az 35 kadın erkekler tarafından katledildi. Bu ay öldürülen kadınların yüzde 9'u kızlarını eşlerinden korumak istediği için öldürüldü.
Türkiye'de kadına yönelik şiddet her geçen gün artıyor. Geçtiğimiz Eylül ayında erkekler tarafından 35 kadın katledilirken bu sayı Ekim ayında da değişmedi. 30 gün içinde 35 kadın vahşice erkekler tarafından katledildi. Bu ay öldürülen kadınların yüzde 9'u kızlarını eşlerinden korumak istediği için öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, "Kadın cinayetlerinin sürmesine neden olan 'cezasızlığı' ortadan kaldıran, indirimleri sınırlandıran, hakimin takdir yetkisini maddi kıstaslara bağlayan hükümler istiyoruz" dedi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun tuttuğu istatistiğe göre Ekim ayında 35 kadın erkekler tarafından katledildi. Erkekler tarafından katledilen kadınların yüzde 37'si tespit edilemeyen nedenlerden dolayı, yüzde 31'i kendi hayatlarına dair karar almak istediği için, yüzde 14'ü ilişkisini sonlandırmak istediği için, yüzde 9'u başka kadına karşı şiddeti engellemek istediği için, yüzde 6'sı boşanmak istediği için, yüzde 3'ü de cinsel saldırı sonucu katledildi.
Yaşamları ellerinden alınan kadınların çoğunun ise işkence edilerek öldürüldüğü belirlendi. İşkenceye maruz kalan kadınlar, darp edilerek, boğazı kesilerek, yakılarak, ateşli silahlarla öldürüldü. Bu ay kadınların yüzde 31'i ateşli silahla, yüzde 29'u kesici aletle, yüzde 11'i boğularak, yüzde 3'ü darp edilerek, yüzde 3'ü sert cisim kullanılarak, yüzde 3'ü yakılarak öldürüldü.
Kızlarını koruyorlardı
Bu ay öldürülen kadınların yüzde 9'u kızlarını eşlerinden korumak istediği için öldürüldü. Katledilen kadınların yüzde 3'ünü ise koruma kararı ya da savcılıkta şikayeti bulunan kadınlar oluşturdu. Ekim ayında işlenen cinayetlerin illere göre dağılımında ise ilk üç sırayı ise Muğla (4), İstanbul (3) ve Aydın (2) aldı. Katledilen kadınların yüzde 46'sı 36 yaş ve üzeri, yüzde 20'si 25 ile 35 yaş arasındaydı. Yüzde 3'ü ise 17 yaşından küçüktü.
Öldürülen kadınlardan sadece üçü
Ekimde vahşice katledilen onlarca kadından biriydi 29 yaşındaki Fulya Özdemir. Özdemir ayrılmak istediği erkek arkadaşı tarafından kafasına aldığı onlarca darbeden sonra defalarca bıçaklanıp ormana atılmıştı. Katledilen kadınlardan biri de Mersin'de yaşayan 36 yaşındaki Figen Titiz'di. Genç kadın eşi Serkan Titiz tarafından 7 yaşındaki kızının gözleri önünde boğularak katledilmişti. Bursa'da yaşayan Alev K. ise erkek arkadaşının kurbanı oldu.
'Kadınlar korunamıyor'
Aydeniz Alisbah Tuskan (İstanbul Barosu Kadın ve Çocuk Haklarından Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi): Kız çocukları dini baskılarla yetiştiriliyor. Devletin de bu konuda önemli tedbirler alması gerekiyor. Konu ile ilgili bilinçlendirme merkezlerlerinin kurulması lazım. Şiddet uygulayan erkeklerin psikolojik tedavi alması ve eğitime tabi tutulması gerekiyor. Diğer taraftan kadınlar korunamıyor, kadınlara koruma kararı alamıyoruz. Uygulanan cezalarda sıfır tolerans tanınması lazım ve cezalar en ağır şekilde uygulanmalıdır.
'Canavarca öldürme arttı'
Gülsüm Kav (Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi): "Türkiye'de kadın cinayetleri son üç aydır iki katı arttı ve nitelik değiştirdi. Hukukun deyimiyle 'canavarca' öldürülme oranı arttı. Aynı zamanda kadına yönelik şiddetin diğer biçimleri ve cinsel şiddet artıyor, her alana yayılıyor, şiddete uğrayanların yaş aralığı giderek düşüyor ve çocuk istismarı artıyor. Ayrıca kıyafeti bahane edilerek tekme ile saldırıya ya da boşanma hakkının kullanımında cinayete maruz kalıyorlar."
Yapılan araştırmalarda görüldüğü üzre kadına şiddetin boyutu küçümsenemeyecek bir hal almıştır.Şimdi yazımızın devamında bu boyuttu gözler önüne sermek istiyorum.
30 günde 35 kadın şiddet kurbanı oldu
Ekim ayında bir önceki aydaki gibi en az 35 kadın erkekler tarafından katledildi. Bu ay öldürülen kadınların yüzde 9'u kızlarını eşlerinden korumak istediği için öldürüldü.
Türkiye'de kadına yönelik şiddet her geçen gün artıyor. Geçtiğimiz Eylül ayında erkekler tarafından 35 kadın katledilirken bu sayı Ekim ayında da değişmedi. 30 gün içinde 35 kadın vahşice erkekler tarafından katledildi. Bu ay öldürülen kadınların yüzde 9'u kızlarını eşlerinden korumak istediği için öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, "Kadın cinayetlerinin sürmesine neden olan 'cezasızlığı' ortadan kaldıran, indirimleri sınırlandıran, hakimin takdir yetkisini maddi kıstaslara bağlayan hükümler istiyoruz" dedi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun tuttuğu istatistiğe göre Ekim ayında 35 kadın erkekler tarafından katledildi. Erkekler tarafından katledilen kadınların yüzde 37'si tespit edilemeyen nedenlerden dolayı, yüzde 31'i kendi hayatlarına dair karar almak istediği için, yüzde 14'ü ilişkisini sonlandırmak istediği için, yüzde 9'u başka kadına karşı şiddeti engellemek istediği için, yüzde 6'sı boşanmak istediği için, yüzde 3'ü de cinsel saldırı sonucu katledildi.
Yaşamları ellerinden alınan kadınların çoğunun ise işkence edilerek öldürüldüğü belirlendi. İşkenceye maruz kalan kadınlar, darp edilerek, boğazı kesilerek, yakılarak, ateşli silahlarla öldürüldü. Bu ay kadınların yüzde 31'i ateşli silahla, yüzde 29'u kesici aletle, yüzde 11'i boğularak, yüzde 3'ü darp edilerek, yüzde 3'ü sert cisim kullanılarak, yüzde 3'ü yakılarak öldürüldü.
Kızlarını koruyorlardı
Bu ay öldürülen kadınların yüzde 9'u kızlarını eşlerinden korumak istediği için öldürüldü. Katledilen kadınların yüzde 3'ünü ise koruma kararı ya da savcılıkta şikayeti bulunan kadınlar oluşturdu. Ekim ayında işlenen cinayetlerin illere göre dağılımında ise ilk üç sırayı ise Muğla (4), İstanbul (3) ve Aydın (2) aldı. Katledilen kadınların yüzde 46'sı 36 yaş ve üzeri, yüzde 20'si 25 ile 35 yaş arasındaydı. Yüzde 3'ü ise 17 yaşından küçüktü.
Öldürülen kadınlardan sadece üçü
Ekimde vahşice katledilen onlarca kadından biriydi 29 yaşındaki Fulya Özdemir. Özdemir ayrılmak istediği erkek arkadaşı tarafından kafasına aldığı onlarca darbeden sonra defalarca bıçaklanıp ormana atılmıştı. Katledilen kadınlardan biri de Mersin'de yaşayan 36 yaşındaki Figen Titiz'di. Genç kadın eşi Serkan Titiz tarafından 7 yaşındaki kızının gözleri önünde boğularak katledilmişti. Bursa'da yaşayan Alev K. ise erkek arkadaşının kurbanı oldu.
'Kadınlar korunamıyor'
Aydeniz Alisbah Tuskan (İstanbul Barosu Kadın ve Çocuk Haklarından Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi): Kız çocukları dini baskılarla yetiştiriliyor. Devletin de bu konuda önemli tedbirler alması gerekiyor. Konu ile ilgili bilinçlendirme merkezlerlerinin kurulması lazım. Şiddet uygulayan erkeklerin psikolojik tedavi alması ve eğitime tabi tutulması gerekiyor. Diğer taraftan kadınlar korunamıyor, kadınlara koruma kararı alamıyoruz. Uygulanan cezalarda sıfır tolerans tanınması lazım ve cezalar en ağır şekilde uygulanmalıdır.
'Canavarca öldürme arttı'
Gülsüm Kav (Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi): "Türkiye'de kadın cinayetleri son üç aydır iki katı arttı ve nitelik değiştirdi. Hukukun deyimiyle 'canavarca' öldürülme oranı arttı. Aynı zamanda kadına yönelik şiddetin diğer biçimleri ve cinsel şiddet artıyor, her alana yayılıyor, şiddete uğrayanların yaş aralığı giderek düşüyor ve çocuk istismarı artıyor. Ayrıca kıyafeti bahane edilerek tekme ile saldırıya ya da boşanma hakkının kullanımında cinayete maruz kalıyorlar."
