Kadınlarda Tüylenme Sorunu (hirsutismus)

  • Konuyu başlatan Fırtına
  • Başlangıç tarihi
F

Fırtına

Guest
"Erkek tipi kıl bölgeleri" olarak kabul edilen üst dudak üstü, çene kemiği üstü ve yanaklar, göğüs kafesi üstü bölge ve göbek çevresi, kasık ile göbek arasındaki orta hat, bacakların iç yüzleri, sırt, kalça ve kasıklar gibi bölgelerde kıllanma oluşması durumunda kadında "tüylenme" veya tıbbi adıyla hirsutismus'tan bahsedilir.

Dikkat

Genetik özelliklere bağlı olarak bazı kadınlarda bu bölgelerde de ince ve hatta bazen daha kalın ve koyu renkli kıllar olabilmekte ve bu durumlarda kadınlar muhtemel bir hormonal bozukluk endişesiyle doktora başvurabilmektedirler.

Bu tür durumlarda yapılan hormonal incelemeler çoğu durumda normal sonuçlanmakta ve epilasyon ile kıl köklerinin alınması dışında kalan tedavi yöntemleri sonuç vermemektedir.

Burada ele alınacak olan sorun, "erkek tipi kıl bölgelerindeki" kılların dikkati çekecek ve estetik sorun yaratacak şekilde büyümüş olmasıdır. Çoğu zaman beraberinde başka türlü hormonal dengesizlik çağrıştıran belirtilerin de görüldüğü bu tür bir durumda doktora başvurulması özellikle üreme çağında olan kadınlarda nedenin aydınlatılması ve tedavinin başlatılması açısından son derece önemlidir.

Kıllar Hakkında Genel Bilgiler

Vücudumuzu kaplayan kıllar kıl kökü adı verilen yapının bir ürünüdür. Vücudumuzdaki kılların dağılımı ve yoğunluğu genetik olarak belirlenmiştir ve ayak tabanı, avuç içi gibi bölgeler hariç vücudumuzu kaplayan cildimizin tüm alanlarında kıl kökleri mevcuttur. Bu kıl köklerinin bazıları gözle görülmeyecek incelikte kıl üretimi yaparlarken bazıları aktif olarak kıl üretimi yapar ve cinsiyet, ırk, yaş, hormonal durum gibi etkenlere göre vücutta daha az veya daha belirgin olan bir tüylenme paterni oluştururlar.

Kıl kökleri kendilerine hormonlar tarafından verilen emirler doğrultusunda sürekli olarak kıl üretir ve üretilen bu kıl kendiliğinden dökülene veya kesilene kadar o bölgede durur. Vücudun her bölgesindeki kılın kendine özgü uzama hızı (hızlı uzayan, yavaş uzayan) ve sınırı (uzamaya sürekli devam eden veya belli bir uzunluktan sonra çok yavaş uzayan, ömrü (uzadıktan sonra kısa zamanda dökülen veya sürekli kalan) ve renklenme (açık renk, daha koyu renk) şekillenme (düz veya kıvrılan) özelliği vardır ve kıl kökleri kendilerine atfedilen bu özelliklere göre üretim yaparlar.

Saçlarımızdaki kıllar uzama hızı yüksek, uzama sınırı geniş olan yani oldukça büyük uzunluklara ulaşabilen özelliktedir. Bunun yanında kollarımızdaki kıllar çok yavaş uzayan ve aynı uzunlukta kalan izlenimi veren kıllardır.

Kıl köklerinin hepsi aynı anda üretim yapmazlar. Bunun yerine bir kısmı aktif olarak kıl üretirken bazıları gelişme, bazıları dinlenme aşamasındadır. Yine hormonlar tarafından yönlendirilen bu durum kılların aynı anda birden çıkmasını ve birden dökülmesini engeller.

Kıl köklerini yöneten hormonlar androjen hormonlar adı verilen (daha çok bilinen adıyla "erkeklik hormonları") adı verilen bir grup hormondur. Bu hormon grubuna "erkeklik hormonları" adı verilmiş olmasına karşın gerçekte kadında da bu hormonlar daha düşük seviyelerde üretilirler.

Androjen hormonlar kadınlarda temel olarak yumurtalıklar ve böbreküstü bezinde üretilirler ve buradan kana verilirler.

Tüylenme Neden Olur

Herhangi bir nedenle "erkeklik hormonlarının" salgısı arttığında kana daha fazla hormon geçer ve kıl köklerine daha fazla hormon ulaşır. Fazladan ulaşan bu hormon kadınlarda normalde istirahat halinde olan erkek tipi kıl bölgelerinde kıl üretiminin artmasına neden olur ve hormon üretiminin derecesine göre hafif veya şiddetli tüylenme belirtileri ortaya çıkar. Kadınların erkeklik hormonlarının fazlasına hassas olan cilt bölgelerinde kıl üretimi artışı dışında diğer bir sorun da yağ üretiminin artması nedeniyle ortaya çıkan sivilcelenme sorunudur.

Erkeklik hormonları istirahat halinde olan kıl köklerini uyardığında oluşan kıllar koyu ve serttir ve bir kez üretim yapmaya başlayan kıl kökü bu üretimini durmaksızın sürdürür.
Kadında erkeklik hormonu üretimini artıran durumlar arasında en sık görüleni polikistik overdir. Yumurtlama bozukluğu zemininde gelişen bu durumda yumurtalıklardan fazla miktarlarda erkeklik hormonu salgısı olur ve adet düzensizliğine ek olarak sıklıkla tüylenme belirtileri ortaya çıkar.

Hormon üretimini artıran ve nispeten ender görülen durumlar böbreküstü bezinin genellikle kalıtsal olan bozukluklarıdır.

Bazı tiroid bezi hastalıkları, hipofiz bezi hastalıkları ve hormon salgısı yapan kist veya kitleler de kadında tüylenme sorunu yapabilirler.

Sürekli olarak kullanılan bazı ilaçlar da kadında tüylenme sorununa neden olabilen diğer bir etkendir.

Tüylenme bazı durumlarda hormon seviyeleri normal olmasına karşın da ortaya çıkabilmektedir. Bu, kıl köklerinin düşük seviyelerdeki hormonlara bile hassas olmasından kaynaklanan bir durumdur. Bu tür durumlarda tüylenme dışında başka tür hormonal dengesizlik belirtileri ortaya çıkmaz.

Tanı ve Tedavi İşlemleri

Tüylenme her zaman ciddiye alınması gereken bir durumdur. Yapılan tıbbi değerlendirme sonrasında yapılacak ilk ayrım hormon seviyelerinin yüksek olup olmadığı, seviyelerin yüksek olması durumunda bu yüksekliğin kaynağıdır (yumurtalık veya böbreküstü bezi veya çok ender görülen diğer kaynaklar)

Hormon seviyelerinin normal olması sıklıkla rastlanan bir durumdur ve bu durumda belirtiyi ortadan kaldırmaya yönelik çeşitli ilaçlar veya tüy giderici yöntemler kullanılır.

Hormon seviyelerinin yüksek olması durumunda kaynağı baskılayıcı hormonal tedavi yöntemleri uygulanır. Üretime başlamış kıl köklerinin üretimini kesmek zor olduğundan bu tedavi ancak yeni kılların çıkmasını engelleyebilir.


jinekoloji.net
 
F

Fırtına

Guest
Kadınlarda Aşırı Tüylenme.!

Aşırı Tüylenme;

Adet kanamalarının başlaması ile genç bir kızın vücudunda hormonlara bağlı ve kadına özgü değişiklikler olur. Sağlıklı bir hormonal yapı için beyindeki merkezler, yumurtalıklar, tiroid ve böbrek üstü bezlerinin uyum içinde çalışması gerekir.

Aşırı tüylenme yüz, göğüs, karın, sırt, kol ve bacakların üst kısmında uzun kalın ve sert tüylerin çıkmasıdır. Bu durum kozmetik bir problemin yanında hormonal bir düzensizliği de gösterir.

Normal Kıl Büyümesi;

Her kıl derinin altında folikül adı verilen kökten büyür ve kılın derinin üzerinde kalan kısmı alınsa da kökü durduğu sürece kıl büyümeye devam eder. İnsan vücudunda doğduğunda yaklaşık 50 milyon kıl kökü bulunur. Erişkinlerde iki tip kıl vardır, bunlardan birincisi birçok kadının yüzünde, göğüslerinde ve sırtında bulunan ince, renksiz ve kısa olan kıllardır. İkinci tür ise hem kadın hem de erkeklerin başında, koltuk altında ve genital bölgelerinde bulunan sert uzun ve koyu renkli kıllardır. Ön kol (dirseklerin altı) ve bacakların dizden aşağısındaki kılların sayısı kişilerin hormonal durumundan bağımsızdır ve bu bölgelerdeki aşırı kıllanma hastalık değildir.

Yüzde ve vücutta aşırı tüylenmenin nedenleri;

Genellikle aşırı tüylenme kandaki androjenlerin (erkeklik hormonları) artmasına bağlıdır. Androjen erkeklerde daha yüksek düzeylerde olmak üzere, hem erkek hem de kadında bulunan hormonlardır. Androjenler ince, zayıf ve kısa olan tüylerin sert ve uzun kıllara dönüşmesine neden olur.

Androjen düzeylerinin yükselmesine ve bunun sonucu olarak da tüylenmeye neden olan durumlar;

- Menonopoz; Bu dönemde yumurtalıklardan östrojen (kadınlık hormonu) sentezi azaldığı halde androjen sentezi devam eder buna bağlı olarak tüylenme görülebilir.

- Genetik; Annesinde veya büyükannesinde aşırı tüylenme olan kişilerde aynı hastalığın görülme olasılığı fazladır.

- İlaç yan etkileri; Erkeklik hormonları veya androjenik özellikler gösteren ilaçlar alan kişilerde aşırı tüylenme görülebilir.

- Polikistik over hastalığı; Bu hastalıkta yumurtalıklarda birçok kist oluşur ve erkeklik hormonları fazla olarak üretilir. Hastalarda aşı tüylenme, düzensiz yumurtlama, adet düzensizlikleri, kısırlık ve şişmanlık görülür.

- Yumurtalık Tümörleri; Nadir olarak görülen androjen salgılayan yumurtalık tümörleri de aşırı tüylenmeye neden olur.

- Adrenal (Böbreküstü Bezi) Bozuklukları; Androjenler böbreküstü bezinde de üretilir. Böbreküstü bezlerin büyümesi fazla androjen üretilmesine ve aşırı tüylenmeye neden olur.

Aşırı tüylenmenin nedeninin belirlenmesi;

Yapılan hormon testleri ile kandaki androjen ve diğer hormonların seviyesi belirlenir. Ayrıca yapılan ultrasonografik inceleme ve özel radyolojik incelemeler ile yumurtalık veya böbrek üstü bezlerindeki tümörler tespit edilebilir.

Aşırı tüylenmenin tedavisi;

Kozmetik Tedavi;

Tüy dökücü kimyasalların kullanımı, ağda, traş v.b. gibi yöntemler ile geçici olarak bu tüylerden kurtulmak mümkündür. Epilasyon kalıcı sonuç veren yöntemlerden birisidir. Hormon tedavisi görecek kişilerin epilasyonu bu tedaviye eklemesi uygun olur.

Tıbbi Tedavi;

Aşırı tüylenmenin tedavisinde en sık kullanılan ilaçlar doğum kontrol haplarıdır. Bu haplardaki östrojenler karaciğerde androjenlere bağlanarak onların etkisini azaltır. Diğer bir ilaç olan Spiranolakton androjenlerin ciltteki etkisini engeller. Böbrek üstü bezlerin hastalıklarına bağlı aşırı tüylenmenin tedavisinde kortizon kullanılır. Son yıllarda GnRH analogları denilen bir grup ilaç ile yumurtalıklardan androjen salınımı engellenerek aşırı tüylenme tedavi edilmektedir. Hormon tedavisi ile yeni tüy çıkması engellenir. Önceden çıkan tüyler hormon tedavi ile dökülmez, tedavinin bitiminden sonra epilasyon uygulanarak yok edilebilir. Hormon tedavisine başladıktan ortalama bir, iki yıl sonra ilacın dozu azaltılarak tüylenmenin tekrarlayıp tekrarlamadığı tespit edilir ve gerekirse ilaca daha uzun süre devam edilir.


fertijin.com
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Aşırı Tüylenme (HİRSUTİSMUS) (HİRSUTİZM)

Hirsutismus (Hirsutism) kadınlarda normalde olmaması gereken bölgelerde, çenede, dudak üstünde, meme çevresinde ve göğüs aralarında, göbek altında orta hatta ve sırtta, bacakların iç kısımlarındaki kıllarda sertleşme, kalınlaşma ve renklerinde koyulaşma olmasıdır. Yani erkek tipi kıllanma görülmesidir.
Kadın vücudunda erkek tipi olmayan kıllardaki genel artışa ise hipertrikozis adı verilir.

Hirsutismus genellikle erkeklik hormonları olarak bilinen ve kadınlarda düşük düzeylerde bulunan androjenlerin kanda artışına veya bu hormonlar normal olsa bile kıl foliküllerinin androjenlere olan duyarlılığında artışa bağlıdır.

Kadında erkeklik hormonu üretimini artıran durumlardan en önemlisi polikistik over sendromudur. Bu hastalıkta adet düzensizliği ve sıklıkla aşırı tüylenme görülür. Hirsutismusun bunun dışında da pek çok nedeni olabilir o yüzden her kadında kesinlikle araştırılması gereken bir durumdur. Hirsutismusa sebep olan durum dışında kadının bunda ne kadar rahatsız olduğu da tedaviyi etkileyen önemli bir faktördür. Çünkü aynı miktardaki tüylenme farklı kültür ve milletteki kadınlarda farklı dereceler sorun teşkil edebilir,kimisi için çok normal olan tüylenme kimisi için çok rahatsız edici olabilir.

Sebepleri:
Hirsutism kadınlarda normalde düşük düzeyde bulunan androjenlerin yani testesteron benzeri erkeklik hormonlarının artması sonucu yada kıl foliküllerinin bu hormonlara duyarlılığının artması sonucu oluşur. Bu hormonların artışı ise ya overlerden (yumurtalıklardan) ya da böbrek üstü bezlerinden (sürrenal bezler) kaynaklanan patolojiler sonucu oluşur.

Hirsutismusun en sık iki türü polikistik over sendromundan kaynaklanan hirsutismus ve idiopatik hirsutismustur.

İdiopatik hirsutismus:
Hirsutismusa sebep olab ileek herhang bir patoloji ya da hastalık bulunamadığı durumlarda buna idiyopatik hirsutismus denir.Bu hastalarda genellikle tek şikayet aşırı tüylenmedir ve genellikle adet düzensizliği gibi diğer şikayetşer eşlik etmez.

Polikistik over sendromu (PCOD):
Polikistik over sendromu konusunda da anlatıldığı gibi bu hasatalardaki adet düzensizliği, akne gibi şikayetlere sıklıkla aşırı tüylenme de eşlik eder. Bu konu ve tedavisi ile ilgili detaylı açıklamalar kendi başlığı altında yapılmıştır.

Diğer nedenleri:
Hirsutismusun diğer daha nadir nedenleri yumurtalıklarda veya böbrek üstü bezlerinde hormon salgılayan tümörler olması, overlerde hipertekozis denen durum, androjenlere benzer etki gösteren bazı ilaçların kullanımı ve konjenital adrenal hiperplazi gibi durumlardır. Bunun dışında troid bezi hastalıkları, hipofiz bezi hastalıkları ve genetik, yapısal faktörler de hirsutismus da rol oynayabilir.

Tedavi:
Hirsutismusun tedavisi buna neden olan sebebe bağlı olarak değişebilir.
Polikistik over sendromuna bağlı hirsutismusun tedavisini kendi başlığı altında bulabilirsiniz.
Öoğu kadında ormon seviyeleri normaldir ve bunlarda tüy dökücü kremlerin kullanımı, ağda, lazer, traş, epilasyon, kılların rengini açma v.b. gibi yöntemler ile geçici olarak bu tüylerden kurtulmak mümkündür. Hormon tedavisi görecek kişilerin epilasyonu bu tedaviye eklemesi faydalı olur.

Hormon tedavisi gerken kişilerde tedavide en sık kullanılan ilaçlar doğum kontrol haplarıdır. Bu haplar androjen hormonalarının seviyesini düşürürler. Bu ilaçların etkisinin başlaması için en azından 6-9 ay sabırla kullanılması gerekir. Kıl foliküllerinin yaşam döngüsü 6 aydır. Doktor tarafından tıbbi sakınca görülmezse daha uzun süre kullanılmaları gerekebilir. İlaç tedavisi kesildikten sonra tüyler tekrar eski hallerine gelebilir, sıklaşabilir. İlaç etkisi kalıcı değildir. Doğum kontrol haplarının önemli bir faydası da adet düzensizliği olanlarda düzenlenmeyi sağlamasıdır.

Bunun dışında spiranolakton, siproteron asetat, finasterid, flutamid, GnRH agonistleri gibi ilaçlar da daha nadiren kullanılabilmektedir. Bu tedaviler yeni tüylerin oluşmasını ve kabalaşmasını engeller, daha önceden oluşmuş tüylerin dökülmesini sağlamaz. Daha önce oluşmuş tüyler epilasyon v.b yöntemlerle alınır.

Kilolu kadınlarda zayıflamak ile androjen hormonu düzeyleri düşebilir ve hirsutismus azalabilir.
Hirsutismusun sebebi yukarıda bahsedilen nadir tömörler, yumurtalık tömörleri, böbrek üstü hastalıkları v.b ise tedavi tamaman bunlara yönelik ilaç yada ameliyat şeklinde planlanır.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst