Kahve içenin ömrü uzuyor!

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Türk kültürünün vazgeçilmez içeceklerinden olan kahvenin, yapılan araştırmalar sonucu sağlıklı yaşam içinde çok faydalı bir içecek olduğu ortaya çıktı.

Yunanistan'da yapılan bir araştırma da Türk kahvesinin insan ömrünü uzatan etkilerinin olduğu anlaşıldı.

Her ne kadar 'Yunan kahvesinin' sağlığa etkisi üzerine bir araştırma yürütseler de, kahveyi bu şekilde pişirmenin ve tüketmenin 'Türk tarzı' olduğunda kuşku yok.

Araştırmacılar son yıllarda neredeyse laboratuvar haline gelen, insanların yaşam rekorları kırdığı İkerya adasında kahve içme alışkanlığını incelediler.

fft20_mf3238330.Jpeg



Uzun ömürlü İkaryalılar


Yunan kalp doktorlarının yaptığı araştırma da 90 yaş ve üzerindekilerin Avrupa geneline göre 10 kat fazla olduğu Yunanistan’ın İkarya adasında uzun ömrün sırrının şekerleme yapmaya, balık, zeytinyağlı besinler, sebze ve kahve tüketmeye bağlı olabileceğini gösterdi.

Araştırmaya imza atan bilimadamlarından Christina Krisohu, Avrupa’da halkın yüzde 0,1’inin, İkarya’da ise, 2009 rakamlarına göre, halkın yüzde 1,1’inin 90 yaşın üzerinde olduğunu belirtti.

Yüksek tansiyon, kolesterol ve şeker hastalığının daha geç ortaya çıktığı adada, sakinlerin beslenme alışkanlıklarını ve yaşam tarzlarını inceleyen bilimadamları, İkaryalıların hergün şekerleme yaptıklarını ve zeytinyağlı besinler, sebze, balık ve Yunan kahvesi tükettiklerini gördü.

Bu kişilerin uzun ömür sırrının kalıtsal olabileceğini de gözardı etmeyen bilimadamları, 90 yaşın üzerindekilerin ebeveynlerinin de uzun yaşamış olduğunu vurguladı. Bilimadamları ayrıca, adadaki havanın açık ve yumuşak olması sayesinde bu kişilerde depresyona çok az rastlandığını belirledi.

resimli-soz-albert-camus-kahve-tilqi-j.jpg
 

güz gülleri

Üye
Üye
Katılım
Ocak 14, 2013
Mesajlar
914
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Türk Kahvesinin Faydaları

1487255_10151989107231773_1567234494_n%5B1%5D.jpg
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
fft20_mf5144178.Jpeg


:) Diyebileceği sevdikleri olmalı insanın... hatta o da ah keşke gelebilsem diyebilmeli :eek::eek:
 
Son düzenleme:

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Kahve-Ile-Ilgili-Sozler-4.jpg
 
Son düzenleme:

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
KAHVENİN FAYDALARI


Kökboyasıgiller (Rubiaceae) familyasının Coffea cinsinde yer alan ağacın meyve çekirdeklerinin öğütülmesi sonucu kahve oluşmaktadır. Kahve, süt veya su ile içilebilmektedir.

Kahvenin hazırlanması ve sunum şekline göre çeşitleri şunlardır;

* Türk Kahvesi: Telvesi ile servis yapılır. Bu özelliği bakımından tek kahve çeşididir.
* Mırra: Birkaç kez demlenerek hazırlanan acı kahve çeşididir. Şanlıurfa’ya özgü olma özelliği taşır.
* Espresso: Makine ile hazırlanır. İtalya’ya özgüdür.
* Cappuccino ve Espresso: Su buharı ile köpük haline getirilen süt ile yapılır.
* Caffe Lungo: Espresso’nun makinada daha fazla filtrelenmesi ile elde edilir.
* Caffe Americano: Espresso’ya sıcak su eklenmesi ile oluşan yumuşak kahvedir.
* Caffe Latte: Bir bardağın sadece %25 ‘lik kısmının kahveden oluşması ile elde edilen sütlü kahve çeşididir.
* Caffe Macchiato: Espresso’ya süt köpüğü eklenmesi ile hazırlanan kahve çeşididir.
* Filtre Kahve: Kahve çekirdeğinin filtre edilerek demlenmesi ile hazırlanan bir kahve çeşididir.

Kahvenin Faydaları

* Kolesterolü düşürmektedir. Kahve çekirdeğinden yapılan kahvelerin kötü kolestrolün düşmesinde etkili olduğu ve kolestrol hastalarına iyi geldiği belirtilmektedir.

* Güçlü bir ağrı kesicidir. Hatta ağrı kesicilerin etkisinin (neredeyse yüzde elliye varan oranda) artmasında etkilidir. Bazı doktorların ameliyat sonrası ağrıların azalması için hastalarına kahve içmeyi önerdiği de bilinmektedir.

* Safra taşlarının yok edilmesinde etkilidir. Kadın vücudu erkeğe kıyasla iki kat daha fazla safra taşı üretmektedir. Kahve içen kadınların kahve içmeyen kadınlara göre daha az safra taşı ürettiği kanıtlanmıştır.

* Kahvenin cildi koruduğu kanıtlanmıştır. Güneş ışınlarının neden olduğu cilt kanserine karşı koruyucu görev üstlenmektedir. Kahve içmenin yanı sıra fiziksel egzersiz de yapılırsa kanserojen etkilerini önemli ölçüde ortadan kaldırıyor.

* Parkinson hastalığına karşı koruyucudur. Yapılan bir araştırmada kahve içen bir erkeğin, içmeyen bir erkeğe göre bu hastalığa yakalanma oranını (neredeyse yüzde elliye varan oranda) azalttığı belirlenmiştir. Ancak menopoz sonrası ostrojen terapisi gören kadınların kahve içmemesi çünkü erkeklerdeki durumun aksine bu hastalığa yakalanma riskini arttırdığı görülmüştür.

* Astım hastalarına öneriliyor, çünkü nefesi açma özelliği var. Hatta özellikle astım hastalarına günde 3 fincan kahve içmesi önerilmektedir.

* Kahve aynı zamanda girişkenliği arttırmaktadır.

* Karaciğere faydalıdır. Siroz hastalığına yakalanma riskini yarı yarıya düşürmektedir. Düzenli kahve tüketen kişilerde karaciğer kanserinin az görüldüğü tespit edilmiştir.

* Kemikleri güçlendirdiği belirlenmiştir, ancak yaşlıların yine de çok kahve tüketmemesi önerilir.

* Menopozun etkilerini azaltır. Vücudun rahatlamasına sebep olur.

* Bağırsakları düzenler ve tuvalete çıkmayı kolaylaştırır.

* Antioksidan açısından oldukça değerli olan kahvenin göğüs ve pankreas kanserlerinin de düşmanı olduğu yapılan araştırmalarda belirlenmiştir.

* Konsantrasyona yardımcı olmaktadır. Yapılan araştırmalarda okul çağındaki çocukların az miktarda kahve ile süt içmesi derslerindeki başarı oranını arttırdığı belirlenmiştir.

Kahvenin bilinen bu faydaları oldukça önemlidir. Ancak fazla tüketiminin de zararlı olabileceğini söylemek isteriz. Özellikle hamile bayanların, kalp ve mide ülseri olan hastaların kahveden uzak durmaları ve tüketmemeleri önerilir. Gün içinde tüketilen fazla kahvenin aynı zamanda tansiyonu hızlı bir şekilde yükselttiği görülmüştür. Aşırı kahve tüketimi aynı zamanda kalp ritmini olumsuz yönde etkiliyor. Kahvede bulunan kafein, kalp çarpıntısına neden olabiliyor. Eğer kalp hastalığınız var ise dikkatli bir şekilde ve doktorunuzun önerisini dikkate alarak kahve tüketmenizi öneririz.

Fazla kahve aynı zamanda ülseri tetiklemektedir. Günde üç fincandan fazla kahve içmek, doğurganlığı azaltmakta ve yumurtlamayı etkilemektedir.

Kahvenin yararlı etkileri için bilinçli tüketim çok önemlidir. Unutulmamalı ki herşeyin olduğu gibi kahvenin de fazlası zarardır.
 

Birey

Üye
Üye
Katılım
Eki 13, 2011
Mesajlar
528
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Bi gün iş yerinde kahve istedim. ( Ben kahveyi ya nescafe yada evde sütle yapılanı diye bilirim ) Adam Türk kahvesi mi dedi niye bilmiyorum " He Türk kahvesi" dedim. Küçük bi fincanda koyu bişey getirdi ve tadı ekşimtraktı... Ömrümden ömür almıştı.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
“Kahve telvesi yeme” isteği hastalık belirtisi!

Eğer kahve telvesi yeme isteği duyarsanız bir doktora görünün!!!

fft20_mf5144155.Jpeg


Toplumda yüzde 20-30 yaygınlıkla en sık görülen kansızlık tipi olan demir eksikliği anemisine dikkati çeken uzmanlar, yetersiz beslenmenin yanı sıra yanlış Diyet uygulamalarının da hastalığa neden olabileceği uyarısında bulundu.

İzmir Tepecik eğitim ve Araştırma Hastanesi Hemotoloji Kliniği Sorumlusu Uzman Dr. Cengiz Ceylan, vücuda oksijen sağlayan demir maddesinin alyuvarlarda olmamasından kaynaklanan bir tür kansızlık olan demir eksikliği anemisine dünyada çok sık rastlandığını belirtti.

Demir eksikliği nedenleri arasında yetersiz beslenme, aşırı kanama, bağırsak hastalıkları, demir emilimi bozukluğu olduğunu söyleyen Ceylan, bir diğer sebebin de yanlış diyet olabileceğini ifade etti.

Kırmızı ve beyaz eti yeterince tüketmeyen kişilerde demir eksikliği anemisine rastladıklarını dile getiren Cengiz Ceylan, “Uygun diyet yapılmazsa, diyet programı çinko ve demir yönünden eksik olursa 1-2 ay gibi süre içinde kandaki demir azalır ve rahatsızlıklar başlar” diye konuştu.

“Kandaki demir oranını azaldıkça unutkanlık, uykusuzluk, halsizlik şikayetleri ortaya çıkıyor. Bu nedenle, yağ, karbonhidrat, protein, demirin kullanıldığı doktor kontrolündeki diyetleri öneriyoruz.

Hem protein hem karbonhidratın eşit olduğu, içinde demir yönünden zengin gıdaların yer aldığı diyet programları uygun olacaktır. Tek tip beslenme belki demir emilimini sağlar ama başka elementlerin eksikliğine neden olur bu da kısmen kandaki demir oranını etkileyecektir.” Belirtisi “kahve telvesi yeme” isteği Demir eksikliği anemisinin başlangıçtaki belirtilerinin halsizlik, uykusuzluk, unutkanlığın yanı sıra saçlarda ve tırnaklara kırılma, matlık, ağız ve dilde yara olduğunu ifade eden Dr. Ceylan, ağır demir eksikliğindeki semptomların ise göğüs ağrısı, nefes darlığı olabileceğini kaydetti.

Kahve telvesi veya buz yeme isteği duyan kişilerin de demir eksikliği anemisinden şüphelenmesi gerekir.“Vücut isteyebilir ama kahve telvesi yemek anemiyi provoke edip hastalığın şiddetini arttırabilir.

Demir eksikliği anemisinin immun sistemi etkilediğini ve hastalıklara karşı bağışıklığın azaldığını belirtti ve kişinin birçok hastalığa daha çabuk yakalanabilecektir.

Demir eksikliği anemisinin bağırsak sistemi ve kadın hastalıkları habercisi olabilir.

Demir eksikliği anemisi bulunanların et, balık, tavuk, karaciğer yemesi gerekir, bu gıdaları alamıyorsa baklagiller, fasulye, mercimek tüketmesi gerekir. Yumurta, badem, üzüm, kuru eriğin de demir yönünden zengin besinlerdir.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Kahve kanser riskini azaltabilir!

Kahvenin, cilt kanseri riskini azaltabileceği belirlendi.

ABD'de 450 bin kişinin katılımıyla yapılan, yaklaşık 10 yıl süren araştırma, kahvenin cilt kanseri türlerinin en tehlikeli ve ölümcülü olan malign melanom riskini azaltabildiğini ortaya koydu.

Kahve-Ile-Ilgili-Sozler-2.jpg


Araştırma başladığında ortalama 63 yaşındaki sağlıklı katılımcılardan yaklaşık 3 bini 10 yıl içinde cilt kanserine yakalandı.

Bilim adamları, düzenli olarak günde 1 fincan kahve içenlerde cilt kanseri riskinin azaldığını belirtti. Günde 4 fincan kahve içenlerde ise riskin yüzde 20'ye kadar azaldığı görüldü.

Ancak bilim adamları günde 4 fincandan fazla kahvenin tansiyonu yükseltebileceği uyarısında da bulundu.

Araştırmanın sonuçları "Journal of the National Cancer Institute" dergisinde yayımlandı.

Kahvedeki kafeinin ultraviyole ışınlardan zarar gören hücrelerin ölmesini ve sağlıklı hücrelerin korunmasını sağladığı düşünülüyor.

Daha önceki araştırmalar, kahvenin felç, şeker hastalığı, karaciğer kanseri, diyabet gibi hastalıkları azaltmaya yardımcı olabileceğini göstermişti.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Kahvede morfin etkisi yapan ağrı kesici bulundu!


Brezilya'da yapılan bir araştırmada, kahvede morfin benzeri proteinler bulunduğu ortaya çıkarıldı. Üstelik, etkisi morfinden daha uzun sürüyor.

Ürün kalitesini yükseltmek için kahvenin genetik yapısını inceleyen zirai araştırma şirketi Embrapa ile Brezilya Üniversitesi'nden Felipe Vinecky tarafından yapılan araştırmada, kahvenin bazı yeni özellikleri de keşfedildi.

Bulunan yeni partiküllerin tipik olarak insanlardaki bazı proteinlere benzediğini gören araştırmacılar, bu partiküllerin yapı taşlarını incelemeye karar verdiler.

Araştırmacıların "opioid peptitler" diye adlandırdıkları bu protein parçacıklarının 'morfin gibi ağrı kesici ve yatıştırıcı etkisi olduğu' belirlendi.
Aradaki fark ise, farelerde yapılan deneylerde bu etkinin daha uzun sürmesi.

Araştırmacılar, yedi tanesi için patent başvurusunda bulundukları bu proteinlerin dört saate kadar etkili olabildiğini, herhangi bir yan etki de gözlenmediğini söylüyorlar.

Embrapa'ya göre, bu buluşun sağlıklı gıda sektörünü büyük oranda etkileme potansiyeli var. Şirket ayrıca, kesime gönderilecek hayvanlarda stresi azaltmakta da kullanılabileceğini söylüyor.

Brezilya Tarım Bakanlığı'na bağlı çalışan Embrapa 2004 yılında kahvenin gen dizilimini bulmuş, bu buluş sayesinde kaliteyi arttırmak için bazı kahve genlerinin birleştirilmesi mümkün olmuştu.


1517454_798613366892935_7628602376384179483_n.jpg
 
Son düzenleme:

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
11902419_1023708177652793_8665794038200049548_n.jpg


“Sonra bir kahve iç ama herkesle kahve içilmez unutma. Sadece aşık olduğun insanla kahve iç. Onu izlerken kahven soğusun, soğuk kahveyi sırf onun yüzünden sev.”
 
Son düzenleme:

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
1187182_439794586141708_756669141_n.jpg



''Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme, kırk yılın hatrına sen kalayım ''
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
1915328_481940891977056_5176483505382500631_n.jpg



Kahvenden bir yudum bile almadın, korktun mu beni kırk yıl sevmekten?
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Tüketimi hızla artan içecek hakkında bilinmeyen 12 gerçek

Uluslararası Kahve Örgütü'ne göre (ICO) 1991'de küresel kahve tüketimi 90 milyon 60 kiloluk çuvaldı. Bu yıl ise 160 milyon çuvalı geçecek.

Şimdi en sevdiğiniz kahve çeşidini yanınıza alın, bir mola verin ve kahve hakkında bilmiyor olabileceğiniz 12 farklı şeyi öğrenin.

1. Kahve aslında bir tür meyve

Kavrulan aslında kahve kirazı denilen bir meyvenin çekirdeği.

Kavrulan kahve çekirdekleri aslında küçük kirazlara benzeyen kırmızı bir meyvenin çekirdekleri. Bu meyveyi ısırırsanız, içinde iki çekirdeğin büyüdüğünü fark edersiniz.

ABD Ulusal Kahve Derneği'ne göre dünya genelinde üretilen kahvenin sadece yüzde 5'inde bir tek oval bir çekirdek var ve bu tür çekirdekleri İngilizce "Peaberry" deniyor. İspanyolca da ise caracolillo (küçük salyangoz) adı veriliyor.

Tek çekirdekler elle seçiliyor ve daha rafine ve sert aromalarıyla biliniyor.

2. Bazı insanlar kahveyi yiyor


İnsanlar yüzlerce yıldır kahve içiyor ama bazıları yemeyi tercih etiyor.

Bazı şirketler kahve meyvesi posasını una dönüştürüyor. Keklerde, ekmeklerde, çikolatada ve soslarda kullanılıyor.

Tadı kahveye benzemiyor, çeşidine göre daha çiçekli, narenciye ve kavrulmuş meyve tadı veriyor.

3. Dışkıdan çıkan kahve çok pahalıya satılıyor

Misk kedisi mi, fil mi? En pahalı kahveler bu hayvanların bağırsaklarından geçiyor.

Kafeste kahve kirazı yiyen bir misk kedisi.

Kopi luwak dünyanın en pahalı kahvelerinden biri. Ancak fillerin sindirdiği kahvenin rekabetiyle karşı karşıya.

Kopi luwak Endonezya'da yaşayan misk kedisi adlı bir türün dışkılarından elde ediliyor. Kahve ağacı meyvesi misk kedisinin bağırsaklarından geçerken fermente oluyor ve daha sonra bunlar toplanıp, satılıyor.

Kopi luwak kahvesinin bir 500 gramlık paketinin fiyatı lüks mağazalarda 700 doları bulabiliyor.

Ancak şimdi Siyah Fildişi Kahvesi adlı yeni bir çeşitle rekabet etmek zorunda. Bu kahve de Tayland'daki fillerin yiyip, dışkıladığı kahve ağacı meyvelerinden yapılıyor.

Siyah Fildişi, Kanadalı Blake Dilkin tarafından keşfedildi ve ABD'de de 35 gramlık küçük bir paketi 85 dolara satılıyor.

Toronto Life dergisine göre "neredeyse çaya benzeyen, acı olmayan ve kakao, hint hurması, tütün ve deri tadı alınan" bir içecek.

4. Kahve faydalıdır...

Kahve hücrelerimizin toksinler, kimyasallar ve enflamasyonla oksitlenmesini önleyen antioksidanlar açısından zengindir.

İç Hastalıkları Almanağı adlı bilimsel yayında yer alan bir araştırmaya göre, günde üç fincan kahve içmek aralarında kalp krizinin de bulunduğu birçok önemli nedenden ölüm riskini azaltıyor.

Çalışmada, 10 Avrupa ülkesindeki 500 bin kişi 16 yıl boyunca takip edildi.

Diğer araştırmalarda kahvenin Tip 2 şeker hastalığını önleme, ya da Alzheimer ve demans gibi nörolojik hastalıkları önleyip önlemediğine bakıldı. Ancak bu alanlarda daha çok araştırma yapılması gerekiyor.

Kahvedeki kafein maddesi aynı zamanda insanların enerji seviyelerini ve sportif performanslarını artırmanın bir yöntemi.

5. ...ama abartmayın

Kahve bir uyarıcı ve çok fazla tüketmenin potansiyel riskleri var.

Kahve bir uyarıcı olduğu için aşırı tüketiminin potansiyel riskleri bulunuyor.

Hamileyseniz kahve tüketiminizi kısıtlamanız en iyi, çünkü kahvenin bebeklerin düşük kilolu doğmasına ve bazen düşüğe de yol açtığı biliniyor.

İngiliz tıp uzmanları, hamile kadınların günde 200 miligramdan fazla kafein almaması gerektiğini söylüyor. Bu da bir fincan filtre kahve ya da iki fincan hazır granül kahve içilmesi demek.

6. İki tür kahve çekirdeği var

Arabica Etiyopya'daki orijinal kahve ağaçlarından gelen bir tür. Robusto ise farklı kahve harmanlarında ve hazır granül kahvelerde bulunuyor.

Arabica Etiyopya'da keşfedilen orijinal kahve ağaçlarından günümüze kadar gelen tür. Bu bodur ağaçlar, rafine, yumuşak ve aromalı bir kahve üretiyor. Diğer türlerden daha pahalı ve dünya kahve üretiminin yüzde 70'ini oluşturuyor.

Robusta ise biraz daha acı ve iki kat daha fazla kafein var. Bu kahve çekirdekleri öncelikle çeşitli harmanlarda ve hazır granül kahvelerde kullanılıyor. Orta ve Batı Afrika ile Endonezya ve Vietnam'ın da aralarında bulunduğu Güneydoğu Asya ülkelerinde ve Brezilya'da üretiliyor.

7. Kahve Etiyopya'da keçiler tarafından keşfedildi (efsaneye göre ...)

Bir efsaneye göre 9. yüzyılda Kaldi adlı bir keçi çobanı garip bir ağacın meyvelerini yiyen keçilerinin tüm gece uyanık kaldıklarını ve enerji dolu olduklarını gördü.

Kahvenin doğum yerinin Etiyopya olduğu düşünülüyor ve kahve içme ritüeli hala meşhur.

Çoban bir grup keşişe haber verdi ve keşişler bu meyveden, kendilerini ibadet sırasında uyanık tutacak sıcak bir içecek yapabileceklerini gördüler.

8. Kahvenin orijinal tanımı şarap anlamına geliyordu

15. yüzyıl itibariyle Yemen'de kahve yetiştiriliyordu. Orijinal adı "qahwah" Yemen'de şarapa verilen addı.

Bir yüzyıl sonra, İran, Mısır, Suriye ve Türkiye'de tanındı.

9. İlk kafeler Ortadoğu'daydı

Etiyopya'dan çıkan kahve birçok kültürün parçası oldu.

Kahve sadece evlerde değil, kamuya açık kafelerde veya kahvehanelerde içilmeye başlandı ve bunlar ilk olarak Ortadoğu'da görüldü.

Son dedikoduları öğrenmek, satranç oynamak ya da müzik dinlemek gibi sosyal aktivitelerin gözde merkezleri haline geldiler.

10. Dünyanın bütün kahvesi çekirdek kuşağında üretiliyor...

Kahve, oğlak ve yengeç dönenceleri arasındaki Çekirdek Kuşağı diye bilinen 50'den fazla ülkede üretiliyor. Bu kuşak, Meksika'dan Papua Yeni Gine'ye kadar uzanıyor.

Brezilya, Vietnam ve Kolombiya aynı zamanda dünyanın en büyük kahve ihracatçıları.

11. ... ama kişi başına en çok kahve içenler İskandinav ülkeleri

Kişi başına kahve tüketiminde İskandinav ülkeleri öne çıkıyor.

ICO'ya göre kişi başına en çok kahveyi Finliler içiyor.

Finlandiya'da bir kişi yılda ortalama 12 kilo kahve tüketiyor. Finlandiya'yı kişi başına 9,9 kiloyla Norveç, 9 kiloyla İzlanda, 8,7 kiloyla Danimarka ve 8,2 kiloyla İsveç izliyor.

Kahveyi dolce vita'nın (tatlı hayat) ayrılmaz bir parçası haline getiren İtalyanlar ise yılda ortalama kişi başına 5,9 kilo kahve tüketiyor.

12. Çay-Kahve mücadelesinin galibi hangi içecek?

İngiltere Kahve Birliği'ne göre her gün iki milyar fincan tüketilen kahve, "dünyanın en popüler içeceği". Ama hesap bu kadar basit değil.

Kahve üretimi ağırlık açısından çay üretiminden daha fazla, ama bir fincan içecek yapmak için daha çok kahve gerekiyor.

Dünyanın en büyük nüfusa sahip ülkeleri Çin ve Hindistan'da gözde içecek çay. Kahve Amerika kıtası ve kıta Avrupası'nda yaygınken, Asya'nın ve eski Sovyetler Birliği'nin çoğunda çay tercih ediliyor.

İngiltere'deki Sheffield Üniversitesi'nden coğrafyacı David Grigg bu tartışmaya 2006'da GeoJournal adlı yayında yer alan bir yazıyla son vermeyi amaçladı.

Griggs kıyasın litreyle yapılması gerektiğini söyledi. Çünkü her yıl ağırlık anlamında çaydan yüzde 80 daha çok kahve tüketiliyor olsa da, bir fincan hazırlamak için 10 gram kahve gerekirken, sadece iki gram çay gerekiyor.

Griggs bu hesaplamayla "İçilen her bir fincan kahve başına üç fincan çay içildiği" sonucuna vardı.


ÇAY MI KAHVE Mİ???

Kahveciler bu sayfaya bir beğen bıraksınlar :eek:
 
Tekerlekli Sandalye
Üst