Kaldırım İşgaline Hayır

İnsanlarımıza engellilik hakkında ne düşünüyorsunuz diye bir soru yöneltilse eminim neredeyse hepsi engellilerin çok zor şartlarda hayatlarını sürdürmeye çalıştıklarından bahsedecektir. Helede onlara bir kamera doğrultulsa hepsi birer engelli yakınıymış yada engelliymiş gibi varolan düzensizliklerden,eşitsizliklerden engelliye yapılan ayrımcılıklardan bahsedecektir.Çünkü çok duyarlı , insana değer veren bir toplum imajı çizilmelidir. İnsanlarımızda işte bu imajı çizip ardına bile bakmamaya bana dokunmayan yılan bin yaşasın demeye devam ediyorlar. Her nekadar engelliler için şunlar, bunlar yapılmalı diye ahgam kesiyor olsalarda yapılan hiç birşeyin olmadığını görmek insanlarımızın düzelebileceği konusundaki bütün umutlarımı yerle yeksan ediyor.

​

Tüm bunları neden mi yazdım? Çünkü gördüğüm manzaralar beni gerçekten bizim insanımızın hala hiç birşeyin bilincinde olmadığına ikna etti. düzensizce yapılan kaldırımlardan, olmayan rampalardan, rampa olsa dahi düşüncesizce önünü kapatanlar dan, kaldırımların ortasına yığılan çöplerden ve daha bir çok düzensizlikten zor durumda kalan insanları görmek istemeyişimden yazıyorum.

Hernekadar görmek istemesemde tüm bu gerçekler tokat gibi yüzümüze çarpılıyor. İşte ozaman insanların aslında diğer yüzlerini görüyorum. takınılan o iyimser, düşünceli sadece kendini değil etrafındakileride koruyup kollayan insan maskeleri düşüyor. Ortaya çıkan ise sadece kendini düşünen sorumsuz bir toplum.

Sizlerle paylaştığım resim ve video dün akşam saatlerinde evime gelirken bir anda dikkatimi çeken kaldırım faciaları esnasında çekildi. Gördüğüm manzara beni ne denli üzdüyse bir okadarda sinirlendirdi. Araçların arasından ben geçebildim çünkü bir engellim yoktu peki bir engelli o esnada orada olsa nasıl geçecekti? Bu durumu fark ettiğim an çantamdaki makinamı çıkartıp sizler için görüntülemek istedim. Amatörce çektiğim bu video öyle zannediyorumki bir çok şeyi çok daha iyi anlatacaktır. Umarım ki izleyenlerden bir tanesi de o araçların sahibi olsun ve yaptığı yanlışı anlasın bütün dileğim bu yöndedir.

Şimdi görüntler konuşsun.

Araçların kaldırıma cıkmaması için cok basit yöntemler var ; http://i.hizliresim.com/ZAJzv0.jpg bunun gibi.
İngiltere ve fransa gibi gelişmiş ülkelerdede kaldırıma arac park etmek yasakmış direk plakanıza cezayı uyguluyorlarmış. Bu yöntemi iki sene önce Denizli belediyesine sikayet dilekcesiyle anlattım değerlendireceklerini söylediler sanırım hala değerlendiriyorlar

malesef Türkiyede bu işi toplum bilinciyle yapan bi belediye yok (her yerde bi sorun var, herkes birbirini zengin etmenin peşinde) . Ben coğu zaman hak ettiğimiz sekilde yaşıyoruz diye düşünüyorum, sonucta bu işleri yapacak insanları biz secip başımıza getiriyoruz ... gene iş halkın bilinclendirilmesinde yatıyor diye düşünüyorum .

Söylediğiniz gibi küçücük önlemler aslında olayı çözecek fakat işte bu önlemleri alacak ortalıkta hiç kimse yok. Lafta bir çok düzenleme var icraatte kocaman bir sıfır görüyoruz. Aslında sadece yönetenlerimizlede iş bitmiyor herkesin bilinçlenmesi gerekiyor.

Yazdıklarınızda harfiyen çok haklısınız, engelli kelimesi sadece duygusal bir yaklaşım olmaktan başka bir yere gidemiyor malesef...

Halkta bilinç var fakat tamamemn çıkarları doğrultusunda lafa geldimi kimse mangalda kül bırakmaz icraat kısmına gelindiğinde ise herşey görüldüğü gibi ortada ...

Çıkan sonuç da ortada engelli olmadan ne kadar empati yapılsada ( oda şüpheli ) engelle yaşamak kadar gözleri açamayıyor malesef..

Mutlaka ki hiç kimse engellinin yaşadığı sorunu tamamiyle anlayamaz. Sıkıntılarını birebir hissedemez fakat çok değil azcık da olsa empati yapılabilse bence herşey çok daha güzel olacaktır. İşte ozaman insanlarımız sadece kendini düşünmekten vazgeçip etrafta olup bitenede duyarsız kalmayacaktır.

Gerçekten bu konu ilklerde yer almak zorunda anlamamak kadar cahililik olmaz diye düşünenlerdenim...

Yazımıza kaldırım işgaline hayır diyerek başladık ve olay sadece kaldırımlarla bitmiyor daha bir çok düzensizlik var bununda farkındayız.
Bir engellinin dışarı çıktığı zaman karşılaştığı sorunlar ivedilikle çözülmesi gerekenler, insanları evlerine mahkum eden haller sizlerde etrafınızda olup bitenleri sizi eve esir eden düzensizlikleri bizlerle paylaşırmısınız.

Engellilerin önündeki engeller Olması gerekenden çok dar yüksek ve rampasız kaldırımlar.
» Bozuk yüzeyli yaya yolları.
» Uygun geçiş genişliğini kapatacak biçimde yerleştirilmiş şehir mobilyaları (banklar aydınlatma direkleri posta ve çöp kutuları telefon kulübeleri gibi)
»Taşıtların yaya kaldırımına park etmelerini önleyebilmek adına yapılan koruyucu engeller (mantarlar zincirli demirler gibi)
»Yaya yollarına gelişigüzel yerleştirilerek bu yolları kullanılamaz duruma getiren kaldırım işgalcileri (satış büfeleri bilet gişeleri reklam panoları ve taksi durakları gibi)
» Standarda uygun ölçü ve nitelikte yapılmayan rampalar.
»Yanlış yere dikilen ağaçlar.
» Yaya geçitlerinde rampa işaretleme sesli sinyalizasyon vb uygun düzenlemelerin bulunmaması.
» Güvenlik önlemleri alınmayan altyapı çalışmaları.
» Yetersiz genişlik ve yükseklikteki toplutaşıma araçları.
» Taşıtlarda basamak bulunması.
» Okunamayacak kadar küçük harflerle yazılmış otobüs-dolmuş isimleri.
» Dar kapılar.
» Toplutaşıma araçlarında koltukların uygun düzende yerleştirilmemesi.
» Bulunulan yerle ilgili bilginin görülmemesi ya da duyulmaması.
» Durak tasarımının ve yerinin uygun olmaması.