Kansere aşı umudu kök hücrede

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Hekimlik mesleğini seçen ve ileride kök hücre araştırmaları yapmak isteyen tıp fakültesi öğrencileri ''Türkiye Kök Hücre Konseyi'' çatısı altında toplandı.

Birçok hastalığın tedavisinde çare olarak gösterilen kök hücre çalışmaları, geleceğin bilim adamlarının da ilgisini çekiyor.

Konsey yönetim kurulunda, Ankara, Hacettepe, Gazi, Ege, İstanbul Cerrahpaşa, Erciyes, Bolu İzzet Baysal Üniversitesi tıp fakültelerinden öğrenciler yer alıyor.

Türkiye Kök Hücre Konseyi Başkanı, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi ve aynı zamanda fakültenin Kök Hücre Topluluğu Başkanı Tolga Aydın, kök hücre uygulamalarının rutin bir tedavi olmadığını, ancak bugün çaresi olmayan kanser, şeker, kan, damar ve nörolojik hastalıklar için bir umut ışığı olarak görüldüğünü söyledi.

Kök hücre çalışmalarında en büyük hedefin kanser kök hücresinin bulunarak bu amansız hastalığın tamamen yok edilmesi olduğunu dile getiren Aydın, ''Genç beyinler olarak kanser aşısının bulunması için biz de araştırma yürütmek istiyoruz. Şu anda birçok kanserin kök hücresi bulunmuş durumda. Belki buradan yola çıkarak kanser aşısını bir Türk bilim adamı bulabilir'' diye konuştu.

AA
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Kansere Kök Hücreden Umut Aranıyor

Nüfusun Yaşlanmasıyla artan kansere karşı, kanser kök hücresiyle yapılan aşı öneriliyor

Geriatrik Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Osman İlhan, kanser kök hücrelerinin aşıyla yok edilebileceğini belirterek, bunun için Türkiye'de bir çalışma grubu oluşturulması önerisini dile getirdi.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı öğretim üyesi, Sağlık Bakanlığı Kök Hücre ve Kemik İliği Nakli Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlhan, AA muhabirine Kanser Haftası nedeniyle hastalığın tedavisine yönelik açıklamalarda bulundu.

Kanser hastalığının görülme oranının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de arttığını, bunda nüfusun yaşlanmasının da etkisi olduğunu bildiren İlhan, sık sık genç bir nüfusa sahip olduğu dile getirilen Türkiye'de 2023 yılında 15 milyondan fazla 65 yaş üstü kişi bulunacağını söyledi.

İlhan, şunları belirtti:

''Yaşla arttığı bilinen özelikle kan kanserlerinin görülme oranı 65 yaşın altındakilerde 100 binde 1-2 iken, 65 yaş üstündekilerde 10, hatta bazı lenfomalarda 100'ün üzerindedir. Ayrıca gençlere yönelik tedaviler, yaşlı hastalarda yarardan ziyade, direnç ve yan etki nedeniyle ölümlere bile neden olabiliyor. Bu nedenle dernek olarak lösemi, lenfoma, myoloma gibi kan kanserlerinde hastaya yönelik kişiselleştirilmiş tedavi uygulanması gerekiyor.''

KANSER TEDAVİLERİNDEKİ BAŞARISIZLIK NEDENLERİ

Şubat ayında Pamukkale Üniversitesi ile yaptıkları kanser kök hücresi toplantısında hastalığın tedavisindeki başarısızlığın nedenlerinin ele alındığını hatırlatan Prof. Dr. İlhan, ''Akciğer, kolon ve pankreas kanserinde kemoterapi ve radyoterapinin her zaman başarılı olmadığı, bunun nedeninin de kanser kök hücresinin yok edilememesi olduğu ortaya konuldu'' diye konuştu.

"KANSER AŞISI ÇARE OLABİLİR"

Kanserin tamamen ortadan kaldırılamamasının, kanser kök hücresinin yok edilememesine bağlı olduğunu anlatan Prof. Dr. İlhan, şu bilgileri aktardı:

''Uygulanan tedaviye rağmen yok edilemeyen kanser kök hücreleri hastalığın nüksetmesine neden oluyor. Bunu tıpkı bir futbol sahasındaki çimlerin biçilmesine benzetebiliriz. Biçilen çimler nasıl kökleri kaldığı için tekrar çıkıyorsa, kanser tedavisinde de kanser kök hücreleri yok edilemediği için hastalık tekrarlıyor. Bunun için hastanın kendi kanından alınan kök hücreden elde edilen savunma hücreleri kanser aşısında kullanılabilir.

Kanser aşısı için öncelikle hastadaki kanser kök hücresinin tespit edilerek özel şartlarda dondurulması gerektiğini belirten İlhan, sonraki süreçle ilgili şunları anlattı:

''Radyoterapi ve kemoterapiyle hastalığın kontrol altına alınmasının ardından hastanın kendi kanından kök hücre toplanır. Bunlardan da bağışıklık sisteminin hücreleri olan lenfositler toplanır, daha önce dondurulan kanser kök hücresiyle muamele edilir. Böylece kanseri tanıyan ve bununla mücadele edebilecek hücreler oluşturulur. Bu hücreler tekrar hastaya verilince hastanın vücudunda kalan kanser hücreleriyle savaşarak yok etme yeteneğine sahiptir. Bugün için FDA prostat ve malign melanom kanserine karşı aşıya ruhsat vermiş durumda.''

Türkiye'de kanser aşısı için bir alt yapı bulunduğunu ifade eden İlhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Kanser kök hücreleri aşıyla yok edilebilir. Bunun için Türkiye'de bir çalışma grubu oluşturulabilir. Teknik ve bilimsel alt yapımız var. Uluslararası standartlarda olduğu GMP belgesiyle onaylanan 3 kök hücre merkezimiz var. Ancak kanser aşıları bir araştırma safhasında olduğu için sosyal devlet anlayışıyla hastanın cebinden para çıkmaması için 100 hasta üzerinde deneme yapılması ve bunun devlet tarafından karşılanması yerinde olur.''

İlhan, kanser aşısının kemoterapi ve radyoterapiye göre hem daha ucuz olduğunu hem de yan etkisinin bulunmadığını söyledi.

HaberTürk
 
Tekerlekli Sandalye
Üst