- Katılım
- Nis 23, 2012
- Mesajlar
- 9,302
- Tepkime Puanı
- 64
- Puanları
- 48
- Yaş
- 54
Artan hava sıcaklığında ortaya çıkan kene sokma vakalarına karşı uzmanlar uyarıda bulundu.
Artan hava sıcaklığında ortaya çıkan kene sokma vakalarına karşı uzmanlar uyarıda bulundu.
Dahiliye Uzmanı Dr. Rezzan Gergin, yaz ayının gelmesiyle kenelerin neden olduğu Kırım Kongo Kanamalı Hastalığı konusunda vatandaşları uyardı.
Piknik alanlarına giden vatandaşlara uzun giysiler giymelerini tavsiye eden Dr. Rezzan Gergin, bacakları açıkta bırakmamalı, paçalar çorap içine konulup kenenin vücuda ulaşması zorlaştırılmalı ve piknik dönüşünde tüm vücut kontrol edilip yapışık kene olup olmadığına dikkat edilmeli.” dedi.
Yeşil alanlara giderken böcek kaçırıcı sıvı ve jellerin kullanılabileceğine dikkat çeken Dr. Rezzan Gergin, “Keneler kan emen parazitlerdir Kenelerin kan emişi genellikle uzun bir süreçtir. Sinekler gibi hemen sokup kısa sürede kan emişini bırakmazlar. Kan emmeye başlayan kene, ağız kısmındaki hortumunu cilt içine sokar ve doyuncaya kadar çıkartmaz. Bu hortum, geri çıkışı engellemek için çıkıntılar içerdiğinden kolay çıkmaz. Bu nedenle keneyi çıkartmak için zorlamamak gerekir.” şeklinde konuştu.
Çok zorlandığında sıvıyı erken salgılayıp virüsü bulaştırabileceğini veya boru kısmı koparak cilt içinde kalabileceğine dikkat çeken Dr Rezzan Gergin, kenenin patlayarak enfekte sıvı ve kanının ciltteki çiziklerden ya da göze sıçrayarak bulaşmasına yol açabileceğini söyledi. Dr Rezzan Gergin, “Bu nedenle vücuda yapışık kene görüldüğünde bir cımbızla ağız kısmından tutularak yavaşça sağa-sola oynatılıp bir vida gibi çıkartılmaya çalışmalı ya da bir sağlık kurumuna başvurularak çıkartılması sağlanmalıdır.” diye konuştu.
HASTALIK OLUŞMASI VE BULGULARI
Hastalığın genellikle kene ısırığı ile virüsün bulaşmasından 1-3 gün sonra ortaya çıktığını ve bu sürenin en fazla 9 güne kadar uzayabildiğini söyleyen Dr.Rezzan Gergin şunları dile getirdi: “Hasta hayvanın kan ve vücut sıvıları bulaşmış ise bu durumda hastalığın ortaya çıkışı 13 güne kadar uzayabilmektedir. Ateş, kırıklık, baş ağrısı, halsizlik, aşırı duyarlılık, kol, bacak ve sırtta şiddetli ağrı ve belirgin iştahsızlık bulguları ile başlar. Bazen kusma, karın ağrısı ve ishal olabilir. İlk günlerde yüz ve göğüste küçük cilt altı kanamaları, gözlerde kızarıklık, gövde, kol ve bacaklarda bir yere çarpmış gibi cilt altı kanamalar oluşabilir. Burun kanaması, kanlı kusma, kanlı dışkılama, kanlı idrar görülebilir. Vajinal kanamaya da rastlanabilir. Ağır olgularda hepatit, karaciğer, böbrek, akciğer yetmezlikleri oluşabilir.”
KORUNMA AŞISI GELİŞTİRİLMEMİŞTİR
Diğer çoğu virüs hastalıklarında olduğu gibi bu hastalığın da doğrudan bir tedavisi ve etkili bir ilacının olmadığı daha çok destek tedavisi ve bulguları gidermeye yönelik tedaviler ve bazı antivirütik ilaçlar uygulandığını belirten Dr. Gergin, “Erken dönemde başlanılan destek tedavi daha başarılı sonuç vermektedir. Geç başlanılan tedavi ve ağır seyredebilen hastalık öldürücü olabilmektedir. Hastalığa karşı aşı çalışması yürütülmekle birlikte henüz koruyucu bir aşı geliştirilememiştir.” şeklinde konuştu.
Hastalık, kenelerin sokması sonrası salgıladıkları sıvıyla, kenelerin çıkartılırken ezilmesi sonucu çıkan sıvı ve kanıyla veya kene sokması sonucu virüsü alıp hasta olmuş hayvanların kan ve salgıları ile bulaşabilmektedir.
Artan hava sıcaklığında ortaya çıkan kene sokma vakalarına karşı uzmanlar uyarıda bulundu.
Dahiliye Uzmanı Dr. Rezzan Gergin, yaz ayının gelmesiyle kenelerin neden olduğu Kırım Kongo Kanamalı Hastalığı konusunda vatandaşları uyardı.
Piknik alanlarına giden vatandaşlara uzun giysiler giymelerini tavsiye eden Dr. Rezzan Gergin, bacakları açıkta bırakmamalı, paçalar çorap içine konulup kenenin vücuda ulaşması zorlaştırılmalı ve piknik dönüşünde tüm vücut kontrol edilip yapışık kene olup olmadığına dikkat edilmeli.” dedi.
Yeşil alanlara giderken böcek kaçırıcı sıvı ve jellerin kullanılabileceğine dikkat çeken Dr. Rezzan Gergin, “Keneler kan emen parazitlerdir Kenelerin kan emişi genellikle uzun bir süreçtir. Sinekler gibi hemen sokup kısa sürede kan emişini bırakmazlar. Kan emmeye başlayan kene, ağız kısmındaki hortumunu cilt içine sokar ve doyuncaya kadar çıkartmaz. Bu hortum, geri çıkışı engellemek için çıkıntılar içerdiğinden kolay çıkmaz. Bu nedenle keneyi çıkartmak için zorlamamak gerekir.” şeklinde konuştu.
Çok zorlandığında sıvıyı erken salgılayıp virüsü bulaştırabileceğini veya boru kısmı koparak cilt içinde kalabileceğine dikkat çeken Dr Rezzan Gergin, kenenin patlayarak enfekte sıvı ve kanının ciltteki çiziklerden ya da göze sıçrayarak bulaşmasına yol açabileceğini söyledi. Dr Rezzan Gergin, “Bu nedenle vücuda yapışık kene görüldüğünde bir cımbızla ağız kısmından tutularak yavaşça sağa-sola oynatılıp bir vida gibi çıkartılmaya çalışmalı ya da bir sağlık kurumuna başvurularak çıkartılması sağlanmalıdır.” diye konuştu.
HASTALIK OLUŞMASI VE BULGULARI
Hastalığın genellikle kene ısırığı ile virüsün bulaşmasından 1-3 gün sonra ortaya çıktığını ve bu sürenin en fazla 9 güne kadar uzayabildiğini söyleyen Dr.Rezzan Gergin şunları dile getirdi: “Hasta hayvanın kan ve vücut sıvıları bulaşmış ise bu durumda hastalığın ortaya çıkışı 13 güne kadar uzayabilmektedir. Ateş, kırıklık, baş ağrısı, halsizlik, aşırı duyarlılık, kol, bacak ve sırtta şiddetli ağrı ve belirgin iştahsızlık bulguları ile başlar. Bazen kusma, karın ağrısı ve ishal olabilir. İlk günlerde yüz ve göğüste küçük cilt altı kanamaları, gözlerde kızarıklık, gövde, kol ve bacaklarda bir yere çarpmış gibi cilt altı kanamalar oluşabilir. Burun kanaması, kanlı kusma, kanlı dışkılama, kanlı idrar görülebilir. Vajinal kanamaya da rastlanabilir. Ağır olgularda hepatit, karaciğer, böbrek, akciğer yetmezlikleri oluşabilir.”
KORUNMA AŞISI GELİŞTİRİLMEMİŞTİR
Diğer çoğu virüs hastalıklarında olduğu gibi bu hastalığın da doğrudan bir tedavisi ve etkili bir ilacının olmadığı daha çok destek tedavisi ve bulguları gidermeye yönelik tedaviler ve bazı antivirütik ilaçlar uygulandığını belirten Dr. Gergin, “Erken dönemde başlanılan destek tedavi daha başarılı sonuç vermektedir. Geç başlanılan tedavi ve ağır seyredebilen hastalık öldürücü olabilmektedir. Hastalığa karşı aşı çalışması yürütülmekle birlikte henüz koruyucu bir aşı geliştirilememiştir.” şeklinde konuştu.
Hastalık, kenelerin sokması sonrası salgıladıkları sıvıyla, kenelerin çıkartılırken ezilmesi sonucu çıkan sıvı ve kanıyla veya kene sokması sonucu virüsü alıp hasta olmuş hayvanların kan ve salgıları ile bulaşabilmektedir.
