Koah nedir? tanı ve tedavisi

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Tanım :

Kronik bronşit ve amfizeme bağlı olarak gelişen kronik, geri dönüşümsüz ve ilerleyici olan hava akımı kısıtlanması ile karakterize bir hastalıktır. Hava akımı kısıtlanması kısmen geri dönüşümlü ve solunum yolları aşırı duyarlılığı ile birlikte olabilir. Kronik bronşit ya da amfizemi olan bir hastada KOAH hastalığının geliştiğini söyleyebilmek için kronik hava akımı kısıtlanmasının meydana gelmiş olması gerekmektedir.

KOAH, zararlı madde ve gazların uzun süreli solunması sonucu akciğerlerde oluşan anormal yanıtın neden olduğu ilerleyici hava yolu daralmasına bağlı hava akımı kısıtlanması ile karakterize bir hastalıktır.

KOAH’ta kronik bronşit ve amfizem genellikle bir aradadır.

1. Kronik Bronşit : Artarda en az iki yıl tekrarlayan ve en az üç ay boyunca devam eden, çoğu günler görülen ve diğer solunum ya da kalp hastalıklarına bağlanamayan öksürük ve balgam çıkarma ile karakterize bir hastalıktır. Solunum yollarında salgı yapan bezlerin sayı ve hacmindeki artış neticesinde gelişen salgı miktarının fazlalığına bağlı olarak oluşur. Salgı yapan bezlerin sayı ve hacmindeki artış solunum yollarının duvar kalınlaşmasındaki önde gelen nedendir ve bu da solunum yollarında tıkanmaya sebep olur.

2. Amfizem : Alveol denilen hava keselerinin duvarlarının yıkımı ile meydana gelen bir hastalıktır. Duvar yıkımı hava boşluklarının anormal ve kalıcı şekilde genişlemesine ve akciğer esnekliğinin kaybolmasına yol açar. Sonuç olarak küçük hava yollarında tıkanmalar meydana gelir.



Sıklık :

KOAH daha ziyade ileri yaş hastalığıdır. Yaş ilerledikçe KOAH’a bağlı ölüm sıklığı artmaktadır. Erkeklerde daha sık olarak gözlenmektedir. KOAH’ın dünyada görülme sıklığı tüm yaş grupları için erkeklerde % 0,9 ve kadınlarda % 0,7 olarak bildirilmektedir. Türkiye’de yapılan bir çalışmada 40 yaş üzeri insanlarda KOAH’ın görülme sıklığının % 13,6 olduğu, erkeklerde bu oranın % 20,1 ve kadınlarda % 8,2 olduğu bildirilmiştir.



Etkenler :

1. Tütün : KOAH gelişiminde en önemli risk faktörü sigara içimidir. Gelişmiş ülkelerde KOAH gelişiminden %80-90 oranında sigara kullanımının sorumlu olduğu bildirilmektedir. Sigara içenlerde içmeyenlere oranla KOAH gelişiminde belirgin artış olmaktadır (sigara kullananlarda 9-30 kat daha sık KOAH gelişmektedir).



Kronik bronşitin şiddeti ve ölüme sebebiyet vermesi ile sigara kullanımı arasında bir paralelizm mevcuttur. Sigara içenlerde içmeyenlere oranla 6 kat daha fazla kronik bronşite bağlı ölüm görülmektedir.

Sigara tiryakiliği amfizemin oluşmasında da başta gelen nedenlerden biridir. Sigara içenlerde amfizemin şiddeti ve ölüme sebebiyet vermesi sigara kullanmayanlara göre belirgin bir şekilde yüksektir.

2. Hava kirliliği : Kronik bronşit ve amfizem hava kirliliği olan ve endüstri bölgelerinde yaşayan insanlarda daha sık olarak görülmektedir. Bu da hava kirliliğinin KOAH gelişiminde önemli bir faktör olduğunu göstermektedir.

3. Mesleksel faktörler : İşyerinde endüstriyel gazlar, dumanlar ve tozlarla temas içinde olan kişilerde KOAH gelişimi daha sık görülmektedir. Madenlerde, ağaç sanayiinde, metal işlerinde, ulaşım sektöründe, inşaat ve boya iş gruplarında, yem sanayiinde ve tarımla uğraşanlarda KOAH gelişme riski yüksektir.

Sigara kullanımı ile çevresel ve mesleki faktörler bir arada olduğunda karşılıklı olarak birbirlerinin zararlı etkilerini artırmakta ve KOAH gelişime ihtimalini artırmaktadır.

4. Sosyoekonomik şartlar : Hijyenik şartların iyi olmadığı evlerde ve bölgelerde yaşayan insanlarda KOAH gelişme oranı artmaktadır. Kişilerin eğitim düzeyleri de KOAH gelişiminde önem taşımaktadır.

5. Solunum yolu enfeksiyonları : Çocukluk çağında geçirilen solunum yolu enfeksiyonlarının ileride gelişecek KOAH için uygun zemin hazırladığını, buna diğer faktörlerin de ilave olması ile KOAH gelişme sıklığının arttığını gösteren çalışmalar mevcuttur.

6. Genetik faktörler : Doğumsal alfa-1 antitripsin eksikliği genetik bir hastalıktır ve bu kişilerde serum alfa-1 antitripsin düzeylerinde belirgin azalma ile birlikte buna bağlı olarak 30-40 yaşlarında amfizem gelişmi ile karakterizedir. Bu hastalarda çevresel faktörler olmasa bile genç yaşlarda amfizem gelişir.

7. Diğer faktörler : Akciğerde yaygın harabiyete ve sekel oluşumuna neden olan hastalıklar (pnömokonyozlar, sarkoidozis, yaygın tüberküloz vs.) amfizem nedeni olabilirler. Uzun yıllar devam eden astım bronşiale de sonunda amfizeme neden olabilir.

Çocukluk çağında anne-babanın sigara kullanımına bağlı olarak pasif sigara içimi neticesi ileri yaşlarda KOAH gelişme riski artmaktadır.

Alkol kullanımı ile KOAH gelişimi arasında da ilişki tespit edilmiştir.

Ailesinde KOAH’lı hasta bulunanlarda, düşük doğum ağırlığı ile dünyaya gelen bebeklerde, allerjik bünyeli çocuklarda, solunum yollarının dış etkenlere karşı aşırı duyarlılığı bulunanlarda geç dönemlerde KOAH gelişme riskleri yüksektir.

Adenovirus enfeksiyonu geçirenlerde, vitamin C yönünden zayıf gıdalarla beslenenlerde, A kan grubunda olanlarda KOAH gelişme ihtimali olabileceği öne sürülmektedir.



Şikayetler :

KOAH’ın en belirgin semptomları olan öksürük ve balgam hastalığın başlangıcından itibaren vardır. Daha sonra şiddeti artan bu şikayetlere nefes darlığı ve hışıltılı solunum da ilave olur.

Öksürük başlangıçta hafiftir, genellikle sabahları şiddetlenir ve balgam atılması ile hasta kısmen rahatlar. İlerleyen yıllarda hastalığın ilerlemesiyle ya da ataklar sırasında şiddetlenir.

Balgam ataklar dışında az miktardadır ve nispeten kolay atılır. Hastalığın kronikleşmesiyle günlük miktarı ve koyuluğu artar. Hastaların bir kısmı bol balgam çıkarmaktan yakınırken bir kısmı da balgam çıkaramamaktan yakınır.

Öksürük nöbetleri esnasında solunum yollarındaki kılcal damarlarda yırtılmalar olabilir ve balgam üzerinde çizgi şeklinde kan görülebilir.

KOAH’ın başlangıcında egzersizle gelen nefes darlığı vardır, hastalık ilerledikçe istirahatte de nefes darlığı görülmeye başlar. KOAH’lı hastalarda görülen nefes darlığından solunum yollarındaki daralma, aşırı havalanma nedeniyle solunum pompasının etkinliğini kaybetmesi, akciğerde damarsal yatağın azalması ve psikolojik faktörler sorumludur.

KOAH’ta bazen ataklar sırasında hışıltılı solunum sesleri duyulabilir. Hastalık ilerleyip oksijen azlığı da geliştiğinde eller, ayaklar ve yüzde morarmalar da görülebilmektedir.

Kronik oksijen eksikliği ve tekrarlayan ataklar kalp yetersizliği gelişimine neden olur.



Fizik Bulgular :

Birinci saniyede dışarı verilen hava miktarı (FEV1) beklenen değerin % 50’sinden fazla olan KOAH’lı hastalarda hiçbir anormal bulguya rastlanamayabilir. Yerleşmiş KOAH’ı olan hastalarda ise hastalığın derecesine göre fizik muayene bulguları saptanabilir.

Hastalar genellikle geniş, fıçı göğüse sahiptir, göğüs ön-arka çapı artmıştır. Boyunda yardımcı solunum kaslarının belirgin hale gelmiş olması ve nefes alırken bu kasların solunuma katılmaları izlenebilir.

KOAH’lı hastalarda dinleme bulguları değişkendir. Genellikle solunum sesleri azalmış olarak duyulur ve kalp sesleri derinden ve hafif şekilde duyulabilir. Hastalarda solunumun nefes verme safhası uzamıştır.

Genellikle ataklar sırasında, nefes verme döneminde daha belirgin olan, ancak solunumun hem nefes alma hem de nefes verme dönemlerinde işitilebilen, ronküs denilen anormal sesler duyulabilir. Hafif vakalarda sadece yalnız derin soluk verme esnasında işitilirler.

Hastalarda el, ayak ve yüzde morarmalar görülebilir. Bu hastalığın şiddetli olduğunu gösterebilir. Ayrıca uzun süreli olgularda parmak uçlarında çomaklaşmalar izlenebilir.



Tanı :

Hafif KOAH’ta akciğer grafisi genellikle normaldir. Hastalık ilerledikçe akciğer hacminde artış, havalanma artışı ve kalp gölgesinde incelme izlenir. Amfizemin ön planda olduğu durumlarda akciğer çevre alandaki damar görünümlerinde belirgin azalma gözlenir. Kalp yetmezliği geliştiğinde merkezi bölgede damarsal yapılar belirginleşir ve kalp büyüyebilir.



Solunum fonksiyon testleri hastalığın tanısında, şiddetinin belirlenmesinde ve seyrinin izlenmesinde kullanılır. KOAH’ın kesin bulgusu, büyük oranda geri dönüşümsüz olan hava akımı azalması solunum yolları daralmasına ait bulgulardır.



Hastalarda FEV1’de daima azalma mevcuttur, hastalık ilerledikçe FEV1’deki bu azalma giderek artar. KOAH’ın şiddetini ve seyrini göstermedeki en yararlı test FEV1 ölçümüdür.

Solunum ile alınan Salbutamol veya Terbutalin’in solunum fonksiyon testi üzerine etkisi genellikle en az düzeydedir. Bu ilaçların verilmesinden sonra oluşan FEV1’deki artış %15’in altındadır ya da 200 ml’nin altındadır.



Tedavi :

KOAH’ta tedavinin amacı, hastada şikayetlerinde rahatlama sağlamak ve yaşam kalitesini yükseltmek, solunum sıkıntısı ataklarını engellemek, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak, olası komplikasyonları önlemek ve tedavi etmek olmalıdır.

KOAH tedavisinin birinci kuralı sigara kullanımının kesin olarak bırakılmasıdır. Ayrıca solunum yollarını açıcı ilaçlar ile tedavi devam ettirilir, gerektiğinde oksijen verilmelidir, kalp yetersizliği gelişmiş olan hastalarda buna yönelik tedavi de verilmelidir.

KOAH tedavisinde solunum ile alınan ilaçlar ilk etapta tercih edilmeli, bunları kullanamayan hastalarda diğer ilaç formları (tablet, flakon vs.) verilmelidir.

KOAH’ın ilaç tedavisinde birinci derecede verilmesi gereken ilaçların başında antikolinerjik ilaçlar gelmektedir. Hastalığın şiddetine göre, uzun etkili beta-2 agonist ilaçlar, teofilin türevleri ve steroidlerden bir veya birkaçı tedaviye eklenebilir. Kısa etkili beta-2 agonist ilaçlar solunum sıkıntısı atakları sırasında verilebilir.

İleri derecede hastalığı bulunanlar ve ataklar sırasında uygulanan tedaviye rağmen rahatlamayan hastalar hastaneye yatırılarak hastane koşullarında tedavilerine devam edilmelidir.

Hastalığın tedavisi mutlaka yapılan tetkikler neticesinde hastalığın derecesine göre planlanmalı ve verilecek ilaçlar düzenli kontroller yapılarak hekim tarafından ayarlanmalıdır.


KAYNAK
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı "KOAH"

KOAH Nedir?
KOAH bir akciğer hastalığıdır.

Hava yolları akciğerlere hava taşır. Hava yolları bir ağacın dalları gibi uca doğru gittikçe küçülür. Her bir ince dalın sonunda minik baloncuklara benzer çok sayıda hava kesesi vardır.
Sağlıklı kişilerde bütün hava yolları açık ve temizdir. Her bir minik hava kesesi havayla dolar. Daha sonra hava çabucak dışarı çıkar.
Sizde KOAH varsa, akciğerlerinizde sorun var demektir.

Hava yollarının içi daralır. Daha az hava girer, çünkü;
Hava yollarının duvarları kalınlaşır ve şişer
Etrafındaki küçük kaslar hava yollarını sıkıştırır
Hava yollarında öksürükle çıkardığınız balgam oluşur
Minik hava keseleri boşalamaz ve akciğerlerinizi aşırı doluymuş gibi hissedersiniz

Doktorunuz akciğerinizle ilgili sorunlarınızı anlamanıza yardım edebilir.

Doktorlar, KOAH' ı iyileştiremezler ama şikayetlerinizin azalmasına yardımcı olabilir ve akciğerinizdeki zedelenmeyi yavaşlatabilirler.
Doktorunuzun dediklerini yaparsanız;

Nefes darlığınızın azaldığını hissedeceksiniz
Daha az öksüreceksiniz
Daha güçlü olacaksınız ve daha rahat gezebileceksiniz
Kendinizi daha iyi hissedeceksiniz

Siz ve aileniz KOAH' a karşı neler yapabilirsiniz?

Sigarayı bırakın
Bütün ilaçlarınızı doktorunuzun söylediği şekilde kullanın. Yılda en az iki kez genel kontrol için doktorunuza gidin. Grip aşısı olup olamıyacağınızı sorun.
Nefes alıp vermeniz kötüleştiğinde, hemen hastaneye veya doktora gidin
Evin havasını temiz tutun. Nefes alıp vermenizi zorlaştıran duman gibi şeylerden uzak durun.
Vücudunuzu dinç tutun. Yürüyün düzenli egzersiz yapın ve sağlıklı gıdalar yiyin.
KOAH ' ınız ağır ise, nefesinizden olabildiğince yararlanın. Evde hayatı mümkün olduğunca kolaylaştırın.

KOAH kimlerde görülür?
KOAH size başkasından bulaşmaz.
KOAH yetişkinlerde görülür, çocuklarda değil. KOAH lı kişilerin çoğu ya halen sigara içmekte olan ya da eskiden sigara içmiş olan kişilerdir. Her türlü tütün ürününü içmek KOAH ' a neden olabilir.

KOAH ' lı bazı kişiler yemek pişirme veya ısınma amacıyla kullanılan fırın, soba gibi araçlardan çıkan dumanla dolu evlerde yaşamışlardır.
Bazı KOAH ' lı kişiler yıllarca tozlu veya dumanlı yerlerde çalışmıştır.

İlk defa solunum problemleriyle karşılaştıysanız veya bir aydan daha uzun süren öksürüğünüz varsa bir doktora gidin.
Çoğu kişi ileri derecede nefes darlığı gelişmeden doktora gitmez. Bu kişiler nefes alıp vermedeki hafif zorlanmaları veya öksürüğü yıllarca ihmal ederler.
KOAH ' lı kişilerin çoğu 40 yaşın üzerindedir. Fakat 40 yaşından daha genç kişilerde de KOAH görülebilir.
Solunumla ilgili probleriniz olduğunda, KOAH için ne kadar erken doktora giderseniz, o kadar iyi olur.

Doktorlar KOAH ' ınızın ne kadar şiddetli olduğunu size söyliyebilirler.
Doktor ya da hemşire sizi muayene edecektir. Bir kaç basit solunum testi yapmanız gerekebilir.
Size sağlığınız ve nefesinizle ilgili sorular soracaklardır.
Size eviniz ve çalıştığınız yerler hakkında sorular soracaklardır.
Eğer KOAH ' ınız çok şiddetli değilse, buna hafif KOAH denir.
Eğer KOAH ' ınız kötüye gidiyor ise, buna orta şiddette KOAH denir.
Eğer KOAH ' ınız çok şiddetliyse, buna ağır KOAH denir.
KOAH "spirometri" denilen basit bir solunum testi ile teşhis edilir. Bu test kolay ve ağrısızdır.
Sizden "spirometri" denilen alete bağlı plastik bir borunun içine bütün gücünüzle üflemeniz istenecektir.

Hafif KOAH

Çok fazla öksürüğünüz olabilir. Bazen balgam çıkartırsınız.
Ağır bir iş yaptığınızda ya da hızlı yürüdüğünüzde nefesiniz biraz sıkışabilir.

Orta şiddette KOAH

Daha çok öksürebilirsiniz ve balgam çıkarırsınız.
Ağır bir iş yaptığınızda ya da hızlı yürüdüğünüzde genellikle nefesiniz sıkışır.
Ağır bir iş yaparken veya günlük işlerinizi yaparken zorlanabilirsiniz
Bir soğuk algınlığı veya akciğer enfeksiyonu geçirdiğinizde iyileşmeniz bir kaç haftayı bulur.

Ağır veya çok ağır KOAH

Çok daha fazla öksürebilir ve çok fazla balgam çıkarırsınız.
Hem gündüz hem de gece nefesiniz daralır.
Bir soğuk algınlığı veya akciğer enfeksiyonu geçirdiğinizde iyileşmeniz bir kaç haftayı bulur.
Artık işinize gidemeyebilir veya evde günlük işlerinizi yapamıyabilirsiniz.
Merdivenleri çıkamıyabilir veya oda içinde yürüyemiyebilirsiniz.
Çok çabuk yorulursunuz.

Akciğerlerinizdeki hasarın hızını yavaşlatmak için siz ve aileniz neler yapabilirsiniz?

Sigarayı bırakın. Akciğerlerinize yardım etmek için yapabileceğiniz en önemli şey budur.
Sigara içmeyi bırakabilirsiniz
Bir doktor ya da hemşireden yardım isteyebilirsiniz. Sigarayı bırakmanıza yardım edecek haplar, özel sakızlar veya cilde yapıştırılan özel flasterler hakkında bilgi alabilirsiniz.
Sigarayı bırakmak için bir gün belirleyin.
Aileniz ve arkadaşlarınıza sigarayı bırakmayı deniyeceğinizi söyleyin. Evde sigara bulundurmamalarını söyleyin. İnsanlaera evden uzakta ya da dışarıda sigara içmelerini söyleyin.
Sigara içme isteğini artıran yerlerden ve kişilerden uzak durun. Evinizdeki kül tablalarını ortadan kaldırın.
Kendinizi meşgul edin. Ellerinizi meşgul edin. Sigara yerine kalem tutmayı deneyin.
Çok arzuladığınızda, sakız veya kürdan çiğneyin. Meyve veya sebze atıştırın. Su için.
Bu dönemde, bir gün boyunca sigarayı bırakmış olmanın yararları konusunda düşünün.
Yeniden sigara içmeye başlarsanız, vazgeçmeyin. Yeniden bırakmayı deneyin. Tam olarak bırakana kadar, bazı insanlar pek çok kere bırakmayı dener.
Doktorunuzla görüşün. İlaçlarınızı doktorun söylediği şekilde kullanın.

Kontrollerinizi aksatmayın.
Kendinizi iyi hissetseniz bile, yılda iki kez kontrole gidin.
Akciğerlerinizin test edilmesini isteyin.
Bir doktor ya da hemşireye, grip aşısını her yıl nasıl yaptıracağınızı sorun.

Her muayenede ilaçlarınız hakkında konuşun
Doktorunuzdan her bir ilacın adını, ne kadar alınacağını ve ne zaman alınacağını yazmasını isteyin.
Her muayeneye gelişinizde ilaçlarınızı ya da ilaç listenizi getirin.
İlaçların sizdeki etkileri hakkında konuşun.
Muayeneden sonra ailenize ilaçlarınızın listesini gösterin. Listeyi evde herkesin bulabileceği bir yerde bulundurun. İlaçlarınız, inhaler, hap veya şurup şeklinde olabilir. Eğer doktorunuz inhaler kullanmanızı söylerse, bir inhalerin nasıl kullanmılması gerektiğini öğrenmeniz gerekecektir.

Sprey inhaler nasıl kullanılır?

Yavaş yavaş nefes almayı unutmayın
Kapağı çıkarın, inhaleri sallayın
Ayakta durun ya da dik oturun. Nefesinizi verin
İnhaleri ağzınıza koyun veya ağzınızın tam önünde tutun. Nefes almaya başladığınızda inhalerin tepesine bastırın ve bu sırada yavaşca nefes almayı sürdürün.
Nefesinizi 10 saniye kadar tutun. Nefesinizi verin
Söylendiyse, bir kez daha tekrarlayın


3. Nefes alıp vermeniz kötüleştiğinde, hemen hastaneye veya doktorunuza gidin. Gelecekteki problemler için şimdiden plan yapın. İhtiyacınız olacak şeylerin hepsini bir yere koyun, böylece çabuk hareket edebilirsiniz.

Doktorun, hastanenin ve sizi oraya götürecek kişilerin telefon numaraları
Hastanenin ve doktorun adresi
İlaçlarınızın listesi
Bir miktar yedek para

Aşağıdaki tehlike işaretlerinden herhangi birini gördüğünüzde acil yardım isteyin

Konuşmada güçlük
Yürümede güçlük
Dudakların veya parmak tırnaklarının gri ya da mavi bir renk alması
Kalp atışları veya nabızda hızlanma ya da düzensizlik
İlacınız uzun süre rahatlatmıyorsa ya da etkilemiyorsa. Hala hızlı ve zor soluk alıp veriyorsanız

4. Evin havasını temiz tutun. Nefes alıp vermenizi zorlaştıran duman ve buharlardan uzak durun.

Evde duman, buhar ve ağır kokuların bulunmasını önleyin
Evinizi boyatmak ve böcekler için ilaçlatmak zorundaysanız, bunları başka bir yerde kalabileceğiniz zaman yaptırın
Yemeklerinizi açık bir kapı ya da pencere yanında pişirin. Böylece duman ve ağır kokular kolayca dışarıya çıkabilir. Uyuduğunuz ya da zamanınızın çoğunu geçirdiğiniz yerin yakınında yemek pişirmeyin
Odun ya da gazla ısınıyorsanız, dumanlar çıksın diye bir kapı ya da pencereyi aralık bırakın
İçerdeki hava dumanlıysa ya da ağır kokular varsa, kapı ve pencereleri açın. Dışarıdaki havanın çok kirli veya tozlu olduğu günlerde pencerelerinizi kapatın ve evde oturun

5. Vücudunuzu dinç tutun. Solunum egsersizlerini öğrenin.

Nefes alıp vermeniz zorlaştığında solunum egsersizleri size yardımcı olabilir. Bu egsersizler nefes alıp verirken kullandığınız kasları güçlendirecektir. Doktorunuzdan size en uygun olan solunum egsersizlerini tarif etmesini isteyin.
Düzenli olarak yürüyüş ve egsersiz yapın.

Kol, bacak ve vücut kaslarınızı güçlendirirseniz, daha kolay hareket edersiniz.
20 dakikalık yürüyüşler başlangıç için iyidir
Bu egsersizler kollarınızı, bacaklarınızı ve vücudunuzu güçlendirir.
Başladığınızda acele etmeyin. Nefesiniz daralınca, durun ve dinlenin
Yürüyüş ya da egsersiz için hoşunuza giden bir yer seçin
Yapmaktan hoşlandığınız egsersizleri bulun
Ailenizden birinden ya da bir arkadaşınızdan size katılmasını isteyin
Doktorunuzla sizin için ne tür egsersizlerin uygun olduğunu konuşun

Sağlıklı gıdalar yiyin. Sağlıklı bir kiloya gelin.
Ailenizden sağlıklı gıdalar alarak ve hazırlayarak size yardımcı olmalarını isteyin. Bol bol sebze ve meyve yiyin. Et, balık, yumurta ve soya gibi proteinli gıdalar alın.
Yemek yerken;

Yemek yerken nefesiniz daralıyorsa yavaş yiyin
Yemek yerken daha az konuşun
Çabuk doyduğunuzu hissediyorsanız, daha az ama daha sık yiyin
Kilolu iseniz, kilo verin. Eğer kilolu iseniz, nefes alıp vermek ve gezinmek daha zordur
Eğer çok zayıfsanız, kilo almak ve sağlıklı kalmak için ek gıdalar ve içecekler alın

6. Eğer KOAH ' ınız ağı ise, nefesinizden olabildiğince yararlanın. Evde hayatı mümkün olduğunca kolaylaştırın.
Arkadaşlarınızdan ve ailenizden size yardım etmelerini ve fikir vermelerini isteyin. İşleri yavaş yavaş ve oturarak yapın. Mutfakta banyoda ve uyuduğunuz yerde, ihtiyacınız olan şeyleri kolayca ulaşabileceğiniz tek bir yere koyun. Yemek pişirmek, temizlik yapmak ve diğer günlük işleri yapmak için çok basit yollar bulun. Eşyaları taşımak için tekerlekli küçük bir masa ya da el arabası kullanın. Eşyalara uzanmak için uzun saplı bir sopa veya maşa kullanın.
Rahat nefes alabileceğiniz bol elbiseler giyin. Giymesi kolay elbiseler ve ayakkabılar kullanın. Evinizde eşyalarınızı taşımak için başkalarından yardım isteyin; böylece sık sık merdiven çıkmak zorunda kalmazsınız.
Okumak için hoşlandığınız ve başkalarını kabul edebileceğiniz bir yer seçin.

Dışarı çıkmak ve uzağa gitmek istiyorsanız, önceden plan yapın.
Kendinizi en iyi hissettiğiniz anda dışarı çıkın veya ziyarete gidin. Çoğu insan ilaçlarını aldıktan hemen sonra kendini çok iyi hisseder.
Yemek yedikten sonra dinlenin.
Dışarı çıkışınızı, alınması gereken bir sonraki ilaç dozunun saatinden önce evde olacak şekilde planlayın. Günün yoğun saatlerinde alışverişe çıkmayın. Merdiveni çok olmayan yerlere gidin.
Doktorun ve size yardım edebilecek kişilerin telefonlarınızı yanınıza alın. Kendinizi iyi hissetmiyorsanız, ilaçlarınızı da ynınıza alın. İyi bir gün geçirmiyorsanız evde kalın.
Uzağa gidecekseniz ya da bir günden fazla süren yolculuk yapacaksanız, probleminiz olduğunda yanınızda bulunması gerekenleri doktora sorun.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Bir test hayatınızı kurtarabilir!

Rakamlara göre, Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden 1’inde Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı var. Ancak 4 milyon civarındaki KOAH hastasının yalnızca 400 bin kadarı hastalığının ne olduğunu ve sonuçlarını biliyor.

Ölümcül olabilen KOAH erken dönemde tedavi edilebiliyor. Erken teşhis için ise yapılması gereken şey ise ağrısız ve basit bir nefes ölçüm testi.

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Adem Yılmaz, erken tanının KOAH’ta da hayat kurtardığını söyledi ve “Özellikle 40 yaş üstündekiler doktora gidip test yaptırsın" dedi.

KOAH’ın, nefes yollarında iltihaplanmaya bağlı oluşan ve zamanla gelişen bir akciğer hastalığı olduğunu aktaran Yılmaz, şunları kaydetti:

"KOAH, halk arasında müzmin bronşit ve amfizem olarak da biliniyor. Bu hastalığın oluşumunda, özellikle tütün kullanımı, evlerde kullanılan odun, tezek, kök benzeri yakıtlardan çıkan duman, gaz, toz, çevresel ve mesleki faktörler etken oluyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl 50 milyon insan bu hastalıktan etkileniyor ve 2030’da KOAH’ın tüm dünyada en önemli ölüm nedenleri arasında 3’üncü sırada olacağı değerlendiriliyor. Türkiye’de, 10 KOAH hastasının sadece 1’i doktora gidip tedavi oluyor. Toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması, hastalığın erken tanısını ve etkin tedavisini güçleştiriyor. Özellikle 40 yaş üstü, sigara içmiş ya da içmekte olan, meslek gereği ya da çevresel ortam gereği tozlu ortamlarda bulunan, müzmin seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmasından en az birini yaşayanlar, uzman doktora gitmeli ve ’nefes ölçüm testi’ yaptırmalı."

NTV
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Koah'a karşı 8 özel öneri!

Solunum yollarını tutan KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı), nefes darlığı, hırıltılı solunum, nefes verirken ıslığa benzer ses, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtiler gösteriyor

Koah, hava yolları ile akciğer dokusunun zararlı duman ve gazlardan etkilenerek hasar görmesi sonrasında oluşan ve nefes darlığı ile ortaya çıkan bir hastalık. Sigara Koah’ın en önde gelen ve en yaygın nedenini oluşturuyor. Öyle ki sigara içen 40 yaş üstü her 5 kişiden 1’inin Koah hastası olduğu belirtiliyor.

Aşılarınızı olun: Henüz grip aşısı yaptırmadıysanız mutlaka yaptırın. Ayrıca 5 yılda bir zature aşısı olun.

Özellikle hava kirliliğinin yoğun olduğu günlerde dışarı çıkmayın: Kirli hava bozuk olan hava yolu sisteminin koruma mekanizmalarını aşarak etkilenmesine ve hastalığın alevlenmesine neden oluyor.

Sigarayı bırakın: Sigarayı ve her türlü tütün içeren maddeyi hayatınızdan çıkartın. Bu ürünler Koah’ın birincil sebebi.

Hasta bireylerden uzak durun: Alt ve üst solunum yolları bulaşıcı olup, mikroplar hasta bireylerin öksürüp hapşırmasıyla etrafa yayılıyor. Nefes alıp verirken de bu mikroplar ya da virüsler hastalığın size geçmesine neden olabiliyor. Sonrasında ise alt solunum yollarına inerek durumunuzu ağırlaştırabiliyor.

El temizliğinize ve hijyene önem verin: Hasta insanlar öksürürken ya da hapşırırken ellerini kullanıyor. Tokalaştığınız ya da hasta kişinin eşyalarını kullandığınız zaman virüsler ellerinize bulaşıyor ve fark etmeden ellerinizi ağzınıza götürerek hastalığa yakalanabiliyorsunuz. Bu nedenle ellerinizi sık sık yıkayın.

Grip ya da soğuk algınlığı gibi bir hastalığa yakalandığınızda ihmal etmeyin ve mutlaka bir doktora başvurun: Sağlıklı bireylerde hafif atlatılabilen bu hastalıklar mevcut hastalığı kötüleştirebiliyor. Zaman zaman hastaneye yatış gerektirebiliyor. Hatta daha da kötüsü hastalığı ağır olanlarda ölüme bile neden olabiliyor.

Beslenmenize özen gösterin: Dengeli beslenin ve az sıvı tüketin. Bira, şarap, karides, kuru meyve ve işlenmiş patates gibi bazı sülfidli yiyecek ve içecekler astım ataklarına neden olabiliyor. Eğer böyle bir durum söz konusu ise bu gıdalardan uzak durun. Ayrıca gaz yapan yiyecek ve içecekler de nefes darlığı şikâyetini artırabiliyor. Tıka basa yemek yemeyin ve sık beslenin.


Dışarı çıkarken dikkatli olun: Soğuk ve rüzgârlı günlerde ağız ve burnunuzu bir atkıyla kapatın. Şayet astım hastasıysanız Polen ve küf alerjiniz varsa, polen ve küf düzeylerinin yüksek olduğu zamanlarda sokağa çıkmamaya çalışın Hava raporlarını takip edin.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
"KOAH'lıların çoğu hastalığını bilmiyor"

"KOAH'lıların çoğu hastalığını bilmiyor"

Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Elif Yılmazel Uçar, Türkiye'de bulunan 3-5 milyona yakın Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) hastanın sadece 300-500 bininin kendisinde hastalık olduğunu bildiğini belirterek, "Toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması, hastalığın erken tanısını ve etkin tedavisini güçleştirmektedir" dedi.


KOAH'la ilgili yaptığı araştırmalara ilişkin, AA muhabirine açıklama yapan Uçar, KOAH Günü dolasıyla tüm dünya çapında etkinlikler gerçekleştirileceğini anımsatarak, dünyada 4. ölüm nedeni olan KOAH ile ilgili bilincin oluşması için hekimleri, kamu yetkililerini, ulusal örgütleri ve Türk medyasını birlikte çalışmaya davet ettiklerini söyledi.


KOAH'ın nefes yollarında mikrobik olmayan bir iltihaplanmaya bağlı oluşan ilerleyici bir akciğer hastalığı olduğunu dile getiren Uçar, "KOAH oluşumunda en önemli risk faktörleri tütün kullanımı, ev içi hava kirliliği (özellikle evlerde kullanılan odun, tezek, kök benzeri yakıtlardan çıkan duman) çeşitli gaz ve tozlara çevresel veya mesleki maruziyettir. Bu hastalık çok önemli bir sağlık sorunu olmasına rağmen ne yazık ki kamuoyu tarafından yeterince iyi tanınmamaktadır" diye konuştu.


Hastalığın, müzmin bronşit ve amfizem olarak da bilindiğini anlatan Uçar, şunları kaydetti:

"Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, KOAH tüm dünyada yaklaşık 50 milyon insanı etkilemekte ve her yıl 3 milyon kişi bu hastalık nedeniyle ölmektedir. Yine dünya sağlık örgütü 2030'da KOAH'ın tüm dünyada en önemli ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada olacağını öngörmektedir. Ek olarak, son çalışmalar dünyada KOAH'lı hastaların ancak yüzde 25-50'sinin tanı aldığını göstermiştir. Türkiye verilerine göre, ülkemizdeki en önemli ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada olan KOAH'ın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 20'dir."


"Erken tanı, sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacaktır"

Türkiye'de, 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH olduğunu belirten Uçar, şöyle devam etti:

"Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH'lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir. Toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması, hastalığın erken tanısını ve etkin tedavisini güçleştirmektedir. Oysa basit ve ağrısız bir test olan 'nefes ölçüm testi' ile kişinin KOAH olup olmadığı kolayca saptanabilmektedir."

KOAH'ın erken tanısının, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacağını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Uçar, "Bu nedenle 40 yaş üstü, sigara içmiş ya da içmekte olan veya meslek icabı ya da çevresel ortam gereği tozlu ortamlarda bulunan kişilerde seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmalarından en az birinin bulunması halinde, kişinin bir göğüs hastalıkları hekimi tarafından görülüp 'nefes ölçüm testini' yaptırması gerekir" şeklinde konuştu.

Bu yılki "Dünya KOAH Günü"nün başlıca sloganının "Çok Geç Değil" şeklinde olduğunun altını çizen Uçar, "Bu pozitif mesaj, gerek KOAH tanısı almadan önce gerek KOAH tanısı aldıktan sonra hastalığın hangi evresinde olursa olsun insanların solunumsal sağlıklarını iyileştirebilmek adına yapılabilecekler olduğunu vurgulamak için seçilmiştir" ifadelerini kullandı.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Koah İçin Bitkisel Tedavi Yöntemi

Kronik Obüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), amfizem ve kronik bronşiti kapsayan bir hastalık grubudur. KOAH'ın en sık görülen özelliği, akciğerlerinize giren ve akciğerlerinizden çıkan Havayı nefes darlığına neden olacak derecede kısıtlayabilmesidir.

Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu Kronik Obüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) için Yulaf samanı kürünü öneriyor.



Hazırlanışı: Bir Su bardağı kaynar Suyun içine 1 tatlı kaşığı yulaf samanı konularak 7 Dakika kısık ateşte kaynatılır.Yedinci dakika dolar dolmaz bekletmeden sıcakken süzülür.

Uygulanışı: Ilıyınca yudum yudum içilir.Bir Ay süre ile Gün aşırı sabah,öğle veya akşam yemeklerinden iki Saat sonra yudum yudum içilir

Bir ayda toplam onbeş gün uygulanmış olacaktır.Bir aydan sonra onbeş gün ara verilir. ve onbeş gün aradan sonra aynı şekilde tekrar edilir.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst