Mucize kurtuluşlar...

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54

Üst geçit faciasından kurtulan Zerey, dehşet anlarını anlattı!


Avcılar’da meydana gelen üst geçit faciasından yaralı kurtulan kazazede Şenol Zerey, dehşet anını anlattı. Zerey, “Düştüğüm anda hayatımın son dakikaları gibi geldi” dedi.

Avcılar’da damperi açık tankerin üst geçite çarpması soncu yıkılan köprüden düşen 2 kişiden biri olan Şenol Zerey (27), dehşet anının anlattı. Yaşadığı olay sonra günlerce yoğun bakımda kalan Zerey, “Görüntüleri birazını izledim. Gerçi hepsini bana göstermiyorlar. Köprü yıkılırken sadece düşme anımızı gördüm o kadar. Ne hissedebilir ki insan sonuçta? Orada düştüğüm anda hayatımın son dakikaları gibi geldi çünkü kolay bir şey değil. Düşerken dedim herhalde bu benim son günüm” ifadelerini kullandı.


“TANKER İLK ÖNCE TRAFİK LEVHALARINA ÇARPTI”


Tankerin damperinin açık geldiğini söyleyen Zerey, “Ben gördüm tankeri, damperi açık geliyordu, hızlı geliyordu. İlk önce trafik levhalarına çarptı. Arada bir saniye falan sonra köprü çarptı. Zaten benim kaçma şansım yoktu. Köprünün tam ortasındaydım ben. Ben tankeri gördükten sonra 2 adım atabildim. Görüntülerde belki de belli oluyordur. Zaten hızlandım ama bana verdiği mesafe fazla olmadığı için kaçamadım. Ben düştükten sonra köprünün altında kalmayayım diye uğraştım. Düştüğümü anı hatırlıyorum. Köprünün hemen karşı tarafında çalışıyorum. İş yerinden falan arkadaşlarım vardı başımda. Ben yerdeyim. Kolum kalmıştı. Beni kaldırın falan demeye çalışıyorum ama sesim çıkmıyor. Arkadaşlarım sağ olsunlar şans eseri oradan bir ambulans geçiyormuş herhalde, beni almışlar. Oradan sonrasını hatırlamıyorum. Sesleniyorlardı bana" diye konuştu.

“AMELİYATTAN SONRA UYUYAMIYORUM”

Metrobüsün kaza sırasında orada olmamasını büyük 'bir şans olarak' yorumlayan Zerey, “Çok büyük bir faciadan dönüldü. Allah korudu yine de. Buna sevinilmez belki ama ben seviniyorum yine de. Bir metrobüs orada olsaydı, Allah korusun birçok ailenin ocağı sönebilirdi. Bir sevindirici tarafı o diye görüyorum. Benim çalıştığım yerdeki arkadaşlarım beni orada görmüşler. Köprü düşmesi sonrası sese çıktıkları için. Ambulası görüyorlar, apar topar beni ambulans bindirip gönderiyorlar. Yanımdaki vatandaşı hatırlamıyorum. O beni hatırlıyormuş ama ben onu hatırlamıyorum. Onun da durumu benimle hemen hemen aynı ama bir gözünün kör olması ihtimali varmış. Yaklaşık 4-5 gün yoğun bakımda kaldım. Sağ kolumda iki kırık, dirseğimde bir çatlak var, sol bileğimde bir kırık. Kalça kemiğimde kırık var. Yüz kemiklerimde kırıklarım var. Yüz ameliyatımdan sonra doğru düzgün uyku uyuyamıyorum, çok zorluyor beni. Daha iyiyim artık Allah'a şükürler olsun” ifadelerini kullandı.

******************************************

Bu ülkede insanlar sudan sebeplerle hayatını kaybediyor. Yaşamanın bu kadar ucuz olduğu bir ülke daha yok eminim buna benzer kazalar dünyanın her ülkesinde çok ender dahi yaşanıyor ama bu beni ne teselli etmeye yarar ne de bu kadar yaralı can için teskin edebilmeye. İnsan hayatına verilen değeri eminim hepiniz tv lerin haber kuşaklarında görüntülü olarak izliyorsunuzdur yada gazetelerden okuyup yada radyodan dinliyorsunuz. Ne kadar çok haber o kadar çok benzer görüntü ve mucize yaşamlar anlamına geliyor. Önemli olan yaşananlardan bir ders çıkarabilmekse bu maalesef en büyük zayıfımız. İzliyor, öğreniyor, seyirci kalıyor, hayıflanıyor ama bir tedbir almamakta ısrarcı davranıyoruz. Bunu sizler için değil bu ülkenin yerel yönetimleri için yazıyorum.

İstanbulda bile hergün bilmem kaç çocuk yol ortasında hiçbir önlem alınmadan açılan foseptik çukuruna düşebiliyor yada kaldırımda yürürken bile araç gelip size çarpabiliyor yada otobüs durağında bekleyen masum bir yolcuyken bir anda freni tutmayan bir belediye otobüsünün kazazadesi olabiliyorsunuz. Örnekleri çoğaltmak mümkün ama gereksiz yani önemli olan tüm bu yaşananlardan bir ders çıkarabilmekte. İşte bu yüzden bu ülkede hayattan engellenenlerin sayısı her geçen gün çoğalarak artmakta.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst