- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Yeni şeyler öğrenip zihninizi aktif tutun. Dengeli ve sağlıklı beslenin. Kilo almayın.
Egzersizle formda kalın. Uyku düzeninizi koruyun. Sosyal ilişkiler için çaba gösterin. Stresle mücadele edin. Düzenli check-up yaptırın. Sigara kullanmayın, kullanıyorsanız bırakın.
Aktif yaşlanma yalnızca sağlık yönünden değil, psikolojik ve sosyal olarak da tam bir iyilik halini ifade eder. Bu süreç yaşlıların günlük yaşamlarında sosyal, ekonomik, kültürel aktivitelere katılımlarını esas alır. Yaşlı bireyler, engellilik durumları olsa bile, toplumsal etkinliklere katılabilirler ve deneyimlerini daha genç kuşaklara aktarabilirler.
BAŞLARKEN...
Ömrün yarısından fazlası çalışarak geçiyor. Yaz kış, gece gündüz demeden emek verdiğiniz işinizden gün geliyor ‘emekli’ oluyorsunuz. Belki hep o günü beklediniz, belki de aktif yaşamdan ayrıldığınız için üzüldünüz. Kiminiz yeni bir işe, kiminiz eşiyle baş başa hayata devam etmeye, kiminiz torununuzu büyütmeye niyetlendiniz. İşte geldi o gün... Türkiye’de en çok konuşulan konuların başında emeklilerin maaşları, geçim sıkıntıları, hayat kalitelerinin yetersizliği, bir türlü yetmeyen zamlar geliyor. İşten güçten el ayak çekince kimileri için ‘ikinci hayat’ kimileri için ‘sıkıntılar’ başlıyor.
Dünya standartlarının çok altında yaşayan Türk emeklileri için sorun sadece kıt kanaat geçinmekle kalmıyor. Buna bir de manevi sıkıntılar ekleniyor. Kim istemez ki, onca yıl çalıştıktan sonra, eline geçen maaşla gönlünce yaşayabilmeyi, tatile, eş dost ziyaretine gidebilmeyi... Geçim zorluğuna eklenen psikolojik sorunlarla mücadele eden emekliler için hayat herkesten zor geçiyor. Peki yok mu çaresi hiç değilse iç huzuruyla yaşamanın? Sağlıklı, ele güne muhtaç olmadan, elden ayaktan düşmeden yaşlanıp yaşayıp gitmenin...
Bakış açısını değiiştirmek ve ertelememekle başlamayı öneriyor uzmanlar. Ruhen ve bedenen sağlıklı kalabilmek için formüller veriyor, hayatı bir nebze de olsa şenlendirecek kapıları aralıyorlar. Biz de sevgi, saygı ve rahatlığı en çok hakeden siz emeklilierimiz için, derdinize çare olamasak da, içinizi ferahlatacak, hayat kalitenizi artıracak, düşüncelerinizi kurcalayan, uykularınızı bölen sorunlardan kurtulma, korunma yollarını uzmanlarıyla konuştuk. Anadolu Sağlık Merkezi’nin değerli hocaları yalnızlık derdinden ölüm korkusuna, bedeni dinç tutacak egzersizlerden aktif yaşlanma yollarına kadar pek çok konuyu irdeledi. Amacımız size bir parça da olsa umut, ferahlık verebilmek ve ikinci baharınızı keyifle yaşamanın yollarını sunabilmek.
Yıllarınıza yaşam kalitesi katın
Yaşam koşullarının, hijyenin, beslenmenin ve sağlık hizmetlerinin iyileşmesi, uzun ömürlü insanların sayısının hızla artması anlamına geliyor. Ama ömrümüze eklenen yılları sağlıksız geçireceksek, daha uzun yaşamak gerçekten iyi bir şeymi? Toplumda yaşlı denilince bazı yerleşmiş klişeler var; değişime kapalı, bakımamuhtaç, yürüme güçlükleri olan, mutsuz, yalnız ve sosyal ilişkileri zayıflamış bireylerdir.
Tecrübe, bilgi birikimi ve bilgelik gibi yaşlılığın olumlu yönleri göz ardı edilerek sürekli yaşlılık ile ilgili olumsuzluklara vurgu yapılabilmektedir. Sağlıklı yaşlanmanın amacı “Yaşlıların yaşamlarına yıl katmak değil, yıllarına yaşam kalitesi katmaktır.” Başarılı ve bağımsız bir yaşlanma Dünya SağlıkÖrgütü’nün öncülüğünde yaşlılık ile ilgili politikalar ve programlar yaşam kalitesini ve genel sağlığı artırmaya odaklanmakta ve üretken, başarılı ve bağımsız bir yaşlanma hedeflenmektedir. Aktif yaşlılar toplumsal yaşama önemli katkılarda bulunabilmekte ve birçok görevi üstlenmektedir.
Örneğin, gönüllü aktiviteler ve torunlara bakmak gibi ailevi görevlerin maddi katkısını belirlemek zordur, ancak bunlar ekonomide kesinlikle olumlu bir fark yaratır. Ayrıca, bireylerin sağlıklı yaşlanmasını teşvik etmek, yaşlıların yaşam kalitesini artırma ve kamu kaynakları üzerindeki sağlık maliyeti yükünü azaltmak açısından son derece yararlı olur. Yaşlı sayısındaki artış toplum dinamiklerini nasıl etkileyecek?
Ortalama yaşam süresi uzamaya devam ederken, çok yaşlı insan sayısının ve dolayısıyla sağlık sistemlerinin üstündeki yükün artmasına rağmen, 55 ile 75 yaş grubunda, daha iyi sağlık hizmeti ve daha sağlıklı koşullar önceki nesillerden daha aktif hayatlar yaşanmasıyla sonuçlanacak. Aktif yaşlanma tırmanışa geçerken bunu istihdamdan ebeveynliğe, eğlenceden politikaya kadar birçok toplumsal alanda temel değişimler izliyor. Kullanılabilir zenginliğin yüzde 70’ten fazlasının 50 yaş üzeri insanlarda olduğu düşünülürse şirketlerin yakında bugüne kadar 30 yaş altı insanlara yaptıkları gibi farklı yaş gruplarını anlamaya özel ilgi göstermesi gerekecek.
Facebook’un en hızlı gelişen dilimi Dünya çapında yapılan reklamlarınyaklaşık yüzde 90’ı şuanda gençleri hedefliyor ve bunun yaşlılara yönelmeye başlaması yakın gözüküyor.Gelişmiş ekonomilerde bugünün orta yaşlıları daha da yaşlandıkça ve bağlantı olanakları arttıkça yüzde 20’si düzenli olarak internet kullanacaktır. Facebook’un en hızlı gelişen dilimini 55 yaş üstü grup oluşturuyor. Aktif yaşlılar ayrıca küresel ve yerel sorunlarla da daha çok ilgelenmektedir. ABD’de bugün 3milyonu aşkın 65 yaş üstü insan eğitim, politika ve din örgütlerinde gönüllü olarak çalışıyor. Gittikçe artan sayıda büyükanne ya da büyükbaba önemli zamanlarını torunlarına bakmakla geçiriyor.
TÜRKiYE’DE BATIDAN FARKLI
Ülkemizdeki araştırma sonuçları, her 10 yaşlıdan 7’sinin çocuklarıyla ya aynı evde ya da aynı binada, sokakta veya mahallede oturduklarını göstermektedir. Bu saptamadan genel tercihin çocuklarla veya çocuklara çok yakın oturmak olduğu anlaşılmaktadır. Böylesi bir tercihin, gerek yaşlı gerekse yaşlının çocukları açısından sosyal ve ekonomik olarak oldukça avantajlı olabileceği düşünülmektedir.
Kuşaklar arası eşitlik ve dayanışmanın güçlenmesi
Toplumun yaşlanma konusunda bilinçlendirilmesi, küçük yaşlardan itibaren yaşlılara saygı ve sempati duygularının işlenmesi, kuşaklar arası dayanışma, sosyal birlik ve beraberliğin geliştirilmesi, yaş grubu ayrımcılığından kaçınılarak bütün yaş gruplarının bir araya gelmesini kolaylaştıran toplantılar düzenleyip toplumlarda kuşaklar arası ilişkileri sürdürmek gerekir.
Çalışmak isteyen yaşlılara olanaklar sunulmalı
Emeklilerin, istedikleri ve yapabildikleri sürece, iş yaşamında yer almalarının sağlanması, yaşlıların işe alınmalarının teşvik edilmesi, çalışan yaşlıların yaşadıkları olumsuzluklar erken tanınarak önlenmesi ve iş yaşamındaki yaş engellerinin ortadan kaldırılması gerekir. Her türlü eğitimde, yaşlıların kapasite ve yeteneklerinin tam olarak kullanılması, çalışma ortamlarında yaşlıların; rehber eğitici, arabulucu ve danışman olarak rol oynamalarının sağlanması ve onların deneyimlerinden yararlanılması çok önemlidir. Bütün yaşlı bireylerin, yeni teknolojilerden, özellikle de internet ve iletişim alanındaki hizmetlerden yararlanmasının şartlarının hazırlanması, yaşlılar için kullanıcı dostu bilgilendirme sistemlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması çok önemlidir.
Yaşlılar nasıl bir yaşam istiyor?
Avrupa Birliği ülkelerinin tümünde ortak bakış açısı yaşlı hizmetlerinde kurum bakımından uzaklaşma şekline döndü. Klasik huzurevihizmeti terk edilmeye başlandı. Alman yasaları yaşlı yakınlarını yaşlının bakımından sorumlu tuttu, böylece yaşlının evde bakımı desteklendi. Hollanda’da huzurevi sayısı azaltırken yaşlıların olabildiğince kendi çevrelerinde kalmaları desteklenmektedir. Fransa’da da yaşlılar içinev bakımıvegerekli diğer hizmetler yüzde 95 oranında verilmekte. Danimarka’da ise, yaşlıların yarısından çoğu tek başına oturmakta. İspanya’da aile kurumu yerini korumakta, yaşlıların yüzde 2’sikurumbakımında yer almaktadır. İtalya’da da durum benzerdir.
Aktif yaşlanma için neler yapılabilir?
Yaşlıların sosyal, kültürel, ekonomik ve politik katılımlarının sağlanması gerekir. İlk yapılacak şey yaşlıların ailelere, toplumlara ve ekonomiye katkısının kabul edilmesi, teşvik edilmesi ve desteklenmesi olacaktır. Yaşlıların karşılığı ödenmeyen gönüllü faaliyetlerdahil olmak üzeretopluma katkısının sürdürülmesininteşvikedilmesi günümüzdeçok önemli bir konu halini alması gerekir. Yaşlıların çeşitli karar vermesüreçlerinde temsil edilebilmeleri için yaşlı organizasyonlarının kurulmasının teşvik edilmesi ve bu süreçlere eşit katılımını sağlamak için gerekli önlemlerin acilen alınması da bir başka önemli konudur.
Egzersizle formda kalın. Uyku düzeninizi koruyun. Sosyal ilişkiler için çaba gösterin. Stresle mücadele edin. Düzenli check-up yaptırın. Sigara kullanmayın, kullanıyorsanız bırakın.
Aktif yaşlanma yalnızca sağlık yönünden değil, psikolojik ve sosyal olarak da tam bir iyilik halini ifade eder. Bu süreç yaşlıların günlük yaşamlarında sosyal, ekonomik, kültürel aktivitelere katılımlarını esas alır. Yaşlı bireyler, engellilik durumları olsa bile, toplumsal etkinliklere katılabilirler ve deneyimlerini daha genç kuşaklara aktarabilirler.
BAŞLARKEN...
Ömrün yarısından fazlası çalışarak geçiyor. Yaz kış, gece gündüz demeden emek verdiğiniz işinizden gün geliyor ‘emekli’ oluyorsunuz. Belki hep o günü beklediniz, belki de aktif yaşamdan ayrıldığınız için üzüldünüz. Kiminiz yeni bir işe, kiminiz eşiyle baş başa hayata devam etmeye, kiminiz torununuzu büyütmeye niyetlendiniz. İşte geldi o gün... Türkiye’de en çok konuşulan konuların başında emeklilerin maaşları, geçim sıkıntıları, hayat kalitelerinin yetersizliği, bir türlü yetmeyen zamlar geliyor. İşten güçten el ayak çekince kimileri için ‘ikinci hayat’ kimileri için ‘sıkıntılar’ başlıyor.
Dünya standartlarının çok altında yaşayan Türk emeklileri için sorun sadece kıt kanaat geçinmekle kalmıyor. Buna bir de manevi sıkıntılar ekleniyor. Kim istemez ki, onca yıl çalıştıktan sonra, eline geçen maaşla gönlünce yaşayabilmeyi, tatile, eş dost ziyaretine gidebilmeyi... Geçim zorluğuna eklenen psikolojik sorunlarla mücadele eden emekliler için hayat herkesten zor geçiyor. Peki yok mu çaresi hiç değilse iç huzuruyla yaşamanın? Sağlıklı, ele güne muhtaç olmadan, elden ayaktan düşmeden yaşlanıp yaşayıp gitmenin...
Bakış açısını değiiştirmek ve ertelememekle başlamayı öneriyor uzmanlar. Ruhen ve bedenen sağlıklı kalabilmek için formüller veriyor, hayatı bir nebze de olsa şenlendirecek kapıları aralıyorlar. Biz de sevgi, saygı ve rahatlığı en çok hakeden siz emeklilierimiz için, derdinize çare olamasak da, içinizi ferahlatacak, hayat kalitenizi artıracak, düşüncelerinizi kurcalayan, uykularınızı bölen sorunlardan kurtulma, korunma yollarını uzmanlarıyla konuştuk. Anadolu Sağlık Merkezi’nin değerli hocaları yalnızlık derdinden ölüm korkusuna, bedeni dinç tutacak egzersizlerden aktif yaşlanma yollarına kadar pek çok konuyu irdeledi. Amacımız size bir parça da olsa umut, ferahlık verebilmek ve ikinci baharınızı keyifle yaşamanın yollarını sunabilmek.
Yıllarınıza yaşam kalitesi katın
Yaşam koşullarının, hijyenin, beslenmenin ve sağlık hizmetlerinin iyileşmesi, uzun ömürlü insanların sayısının hızla artması anlamına geliyor. Ama ömrümüze eklenen yılları sağlıksız geçireceksek, daha uzun yaşamak gerçekten iyi bir şeymi? Toplumda yaşlı denilince bazı yerleşmiş klişeler var; değişime kapalı, bakımamuhtaç, yürüme güçlükleri olan, mutsuz, yalnız ve sosyal ilişkileri zayıflamış bireylerdir.
Tecrübe, bilgi birikimi ve bilgelik gibi yaşlılığın olumlu yönleri göz ardı edilerek sürekli yaşlılık ile ilgili olumsuzluklara vurgu yapılabilmektedir. Sağlıklı yaşlanmanın amacı “Yaşlıların yaşamlarına yıl katmak değil, yıllarına yaşam kalitesi katmaktır.” Başarılı ve bağımsız bir yaşlanma Dünya SağlıkÖrgütü’nün öncülüğünde yaşlılık ile ilgili politikalar ve programlar yaşam kalitesini ve genel sağlığı artırmaya odaklanmakta ve üretken, başarılı ve bağımsız bir yaşlanma hedeflenmektedir. Aktif yaşlılar toplumsal yaşama önemli katkılarda bulunabilmekte ve birçok görevi üstlenmektedir.
Örneğin, gönüllü aktiviteler ve torunlara bakmak gibi ailevi görevlerin maddi katkısını belirlemek zordur, ancak bunlar ekonomide kesinlikle olumlu bir fark yaratır. Ayrıca, bireylerin sağlıklı yaşlanmasını teşvik etmek, yaşlıların yaşam kalitesini artırma ve kamu kaynakları üzerindeki sağlık maliyeti yükünü azaltmak açısından son derece yararlı olur. Yaşlı sayısındaki artış toplum dinamiklerini nasıl etkileyecek?
Ortalama yaşam süresi uzamaya devam ederken, çok yaşlı insan sayısının ve dolayısıyla sağlık sistemlerinin üstündeki yükün artmasına rağmen, 55 ile 75 yaş grubunda, daha iyi sağlık hizmeti ve daha sağlıklı koşullar önceki nesillerden daha aktif hayatlar yaşanmasıyla sonuçlanacak. Aktif yaşlanma tırmanışa geçerken bunu istihdamdan ebeveynliğe, eğlenceden politikaya kadar birçok toplumsal alanda temel değişimler izliyor. Kullanılabilir zenginliğin yüzde 70’ten fazlasının 50 yaş üzeri insanlarda olduğu düşünülürse şirketlerin yakında bugüne kadar 30 yaş altı insanlara yaptıkları gibi farklı yaş gruplarını anlamaya özel ilgi göstermesi gerekecek.
Facebook’un en hızlı gelişen dilimi Dünya çapında yapılan reklamlarınyaklaşık yüzde 90’ı şuanda gençleri hedefliyor ve bunun yaşlılara yönelmeye başlaması yakın gözüküyor.Gelişmiş ekonomilerde bugünün orta yaşlıları daha da yaşlandıkça ve bağlantı olanakları arttıkça yüzde 20’si düzenli olarak internet kullanacaktır. Facebook’un en hızlı gelişen dilimini 55 yaş üstü grup oluşturuyor. Aktif yaşlılar ayrıca küresel ve yerel sorunlarla da daha çok ilgelenmektedir. ABD’de bugün 3milyonu aşkın 65 yaş üstü insan eğitim, politika ve din örgütlerinde gönüllü olarak çalışıyor. Gittikçe artan sayıda büyükanne ya da büyükbaba önemli zamanlarını torunlarına bakmakla geçiriyor.
TÜRKiYE’DE BATIDAN FARKLI
Ülkemizdeki araştırma sonuçları, her 10 yaşlıdan 7’sinin çocuklarıyla ya aynı evde ya da aynı binada, sokakta veya mahallede oturduklarını göstermektedir. Bu saptamadan genel tercihin çocuklarla veya çocuklara çok yakın oturmak olduğu anlaşılmaktadır. Böylesi bir tercihin, gerek yaşlı gerekse yaşlının çocukları açısından sosyal ve ekonomik olarak oldukça avantajlı olabileceği düşünülmektedir.
Kuşaklar arası eşitlik ve dayanışmanın güçlenmesi
Toplumun yaşlanma konusunda bilinçlendirilmesi, küçük yaşlardan itibaren yaşlılara saygı ve sempati duygularının işlenmesi, kuşaklar arası dayanışma, sosyal birlik ve beraberliğin geliştirilmesi, yaş grubu ayrımcılığından kaçınılarak bütün yaş gruplarının bir araya gelmesini kolaylaştıran toplantılar düzenleyip toplumlarda kuşaklar arası ilişkileri sürdürmek gerekir.
Çalışmak isteyen yaşlılara olanaklar sunulmalı
Emeklilerin, istedikleri ve yapabildikleri sürece, iş yaşamında yer almalarının sağlanması, yaşlıların işe alınmalarının teşvik edilmesi, çalışan yaşlıların yaşadıkları olumsuzluklar erken tanınarak önlenmesi ve iş yaşamındaki yaş engellerinin ortadan kaldırılması gerekir. Her türlü eğitimde, yaşlıların kapasite ve yeteneklerinin tam olarak kullanılması, çalışma ortamlarında yaşlıların; rehber eğitici, arabulucu ve danışman olarak rol oynamalarının sağlanması ve onların deneyimlerinden yararlanılması çok önemlidir. Bütün yaşlı bireylerin, yeni teknolojilerden, özellikle de internet ve iletişim alanındaki hizmetlerden yararlanmasının şartlarının hazırlanması, yaşlılar için kullanıcı dostu bilgilendirme sistemlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması çok önemlidir.
Yaşlılar nasıl bir yaşam istiyor?
Avrupa Birliği ülkelerinin tümünde ortak bakış açısı yaşlı hizmetlerinde kurum bakımından uzaklaşma şekline döndü. Klasik huzurevihizmeti terk edilmeye başlandı. Alman yasaları yaşlı yakınlarını yaşlının bakımından sorumlu tuttu, böylece yaşlının evde bakımı desteklendi. Hollanda’da huzurevi sayısı azaltırken yaşlıların olabildiğince kendi çevrelerinde kalmaları desteklenmektedir. Fransa’da da yaşlılar içinev bakımıvegerekli diğer hizmetler yüzde 95 oranında verilmekte. Danimarka’da ise, yaşlıların yarısından çoğu tek başına oturmakta. İspanya’da aile kurumu yerini korumakta, yaşlıların yüzde 2’sikurumbakımında yer almaktadır. İtalya’da da durum benzerdir.
Aktif yaşlanma için neler yapılabilir?
Yaşlıların sosyal, kültürel, ekonomik ve politik katılımlarının sağlanması gerekir. İlk yapılacak şey yaşlıların ailelere, toplumlara ve ekonomiye katkısının kabul edilmesi, teşvik edilmesi ve desteklenmesi olacaktır. Yaşlıların karşılığı ödenmeyen gönüllü faaliyetlerdahil olmak üzeretopluma katkısının sürdürülmesininteşvikedilmesi günümüzdeçok önemli bir konu halini alması gerekir. Yaşlıların çeşitli karar vermesüreçlerinde temsil edilebilmeleri için yaşlı organizasyonlarının kurulmasının teşvik edilmesi ve bu süreçlere eşit katılımını sağlamak için gerekli önlemlerin acilen alınması da bir başka önemli konudur.
