- Katılım
- Nis 23, 2012
- Mesajlar
- 9,302
- Tepkime Puanı
- 64
- Puanları
- 48
- Yaş
- 54
Merhaba,
Öncelikle tüm dul ve yetim aylığı alanların tekrar başısağolsun. Allah geride kalanlara sağlıklı, uzun ömrüler versin dileğimle,
Konu dikkatimi çekti o yüzden paylaşmak istedim.
Ölen SSK'lı eşimin maaşından yararlanıyorum. Resmi nikahsız çocuk sahibi olan kızım benim maaşımdan kesinti yaptırıyor. Kesintiyi önlemek için ne yapabilirim?
Kızınızın resmi nikah olmadan çocuk sahibi olması ölen babasından yetim aylığı almasına engel değildir. Mevzuatımız boşanan eşle birlikte yaşama halinde yetim aylığının kesilmesini öngörüyor.
Bu kapsamda ölen sigortalının hak sahibi durumundaki çocuklarına (erkek, kız ve malul çocuklar) bağlanan ölüm aylığının oranı, her çocuk için % 25'tir. Size ise % 50 oranında aylık bağlanacaktır. Dolayısıyla kızınız resmi olarak evli olsaydı size % 75 oranında aylık bağlanabilecekti.
Bunun yanında mevcut sosyal güvenlik sistemi de o kadar karışık ki bir bakıyorsunuz bir kadına üç yerden emekli maaşı bağlanıyor. Bazılarınınki de elinden alınıyor. Mevzuatı anlamak için ciddi bir uzmanlığa ihtiyaç olduğu kesin.
İmam nikahlıların dul- yetim aylıkları kesilir mi?
Bir okuyucu 3 yıl önce ölmüş Emekli Sandığına tabi eşinden dul aylığı alıyor ve bu bayan aynı zaman da SSK emeklisi babasının ölmüş olması nedeniyle de SSK dan yetim aylığı alıyor. Bu bayan evlenmek istediği takdirde de şayet resmi nikah yaptırmazsa aldığı maaş kesilir mi?
5510 sayılı Kanunun 56 ncı maddesindeki hüküm aynen şöyledir:"Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır."
Görüleceği üzere boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşama halinde bağlanmış olan gelir ve aylığın kesileceği belirtilmiştir. Yani Kanun koyucu eski eşle birlikte yaşamayı cezalandırırken başkalarıyla birlikte yaşamayı cezalandırmamaktadır.
Türk Medeni Kanununa göre düğün yapmakla birlikte resmi nikah yaptırılmadığı sürece evlilik bağı gerçekleşmez. Evlilik gerçekleşmeyince de gerek babanızdan aldığınız yetim aylığı ve gerekse de bir önceki eşinizden aldığınız dul aylığınız kesilmez. SGK sadece boşandığı eski kocasıyla beraber yaşayanların dul-yetim aylıklarını kesmekte, nikah yapmadan başka erkekle gerek imam nikahlı gerekse de nikahsız yaşayan kadınların aylıklarına dokunmamaktadır.
5510 sayılı Kanun imam nikahını cazip hale getirdi!!!
Bu uygulamaya sıklıkla rastlanılmaktadır. İslam Dini'nin erkeklere birden fazla eşliliğe izin vermesi ve resmi nikah-imam nikahı ayrımına gitmemesi kişileri kanuni boşluklardan yararlanmaya itmektedir.
Nüfusunun büyük çoğunluğu Müslüman olan bir toplumda imam nikahının kaçınılmaz olması ister istemez kanunlarda bazı boşluklar doğmasına sebep olmaktadır. Bu nedenle kanunlarda bazı düzenlemelere gitmek zorunlu hale gelmektedir. Bu durum vergi hukukunda görülen vergiden kaçınmayla vergi kaçırma arasındaki farka benzemektedir. Öncelikle kimseyi suçlamadan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının bu yasal boşluğu görerek doldurması gerekmektedir.
Bu alan öyle bir dikenli alan ki nikahsız yaşamaya müdahale edildiğinde bazıları hemen refleks gösterecek ve özgürlüğümüze dokundurtmayız diyeceklerdir. Bu durumda da hiçkimseye niçin resmi nikah olmadan başka biriyle birlikte yaşıyorsun diye sorulamaz. O zaman da ya yardan ya da serden geçmek gerekecektir.
Konu gerçekten hayli ilginç...
Öncelikle tüm dul ve yetim aylığı alanların tekrar başısağolsun. Allah geride kalanlara sağlıklı, uzun ömrüler versin dileğimle,
Konu dikkatimi çekti o yüzden paylaşmak istedim.
Ölen SSK'lı eşimin maaşından yararlanıyorum. Resmi nikahsız çocuk sahibi olan kızım benim maaşımdan kesinti yaptırıyor. Kesintiyi önlemek için ne yapabilirim?
Kızınızın resmi nikah olmadan çocuk sahibi olması ölen babasından yetim aylığı almasına engel değildir. Mevzuatımız boşanan eşle birlikte yaşama halinde yetim aylığının kesilmesini öngörüyor.
Bu kapsamda ölen sigortalının hak sahibi durumundaki çocuklarına (erkek, kız ve malul çocuklar) bağlanan ölüm aylığının oranı, her çocuk için % 25'tir. Size ise % 50 oranında aylık bağlanacaktır. Dolayısıyla kızınız resmi olarak evli olsaydı size % 75 oranında aylık bağlanabilecekti.
Bunun yanında mevcut sosyal güvenlik sistemi de o kadar karışık ki bir bakıyorsunuz bir kadına üç yerden emekli maaşı bağlanıyor. Bazılarınınki de elinden alınıyor. Mevzuatı anlamak için ciddi bir uzmanlığa ihtiyaç olduğu kesin.
İmam nikahlıların dul- yetim aylıkları kesilir mi?
Bir okuyucu 3 yıl önce ölmüş Emekli Sandığına tabi eşinden dul aylığı alıyor ve bu bayan aynı zaman da SSK emeklisi babasının ölmüş olması nedeniyle de SSK dan yetim aylığı alıyor. Bu bayan evlenmek istediği takdirde de şayet resmi nikah yaptırmazsa aldığı maaş kesilir mi?
5510 sayılı Kanunun 56 ncı maddesindeki hüküm aynen şöyledir:"Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır."
Görüleceği üzere boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşama halinde bağlanmış olan gelir ve aylığın kesileceği belirtilmiştir. Yani Kanun koyucu eski eşle birlikte yaşamayı cezalandırırken başkalarıyla birlikte yaşamayı cezalandırmamaktadır.
Türk Medeni Kanununa göre düğün yapmakla birlikte resmi nikah yaptırılmadığı sürece evlilik bağı gerçekleşmez. Evlilik gerçekleşmeyince de gerek babanızdan aldığınız yetim aylığı ve gerekse de bir önceki eşinizden aldığınız dul aylığınız kesilmez. SGK sadece boşandığı eski kocasıyla beraber yaşayanların dul-yetim aylıklarını kesmekte, nikah yapmadan başka erkekle gerek imam nikahlı gerekse de nikahsız yaşayan kadınların aylıklarına dokunmamaktadır.
5510 sayılı Kanun imam nikahını cazip hale getirdi!!!
Bu uygulamaya sıklıkla rastlanılmaktadır. İslam Dini'nin erkeklere birden fazla eşliliğe izin vermesi ve resmi nikah-imam nikahı ayrımına gitmemesi kişileri kanuni boşluklardan yararlanmaya itmektedir.
Nüfusunun büyük çoğunluğu Müslüman olan bir toplumda imam nikahının kaçınılmaz olması ister istemez kanunlarda bazı boşluklar doğmasına sebep olmaktadır. Bu nedenle kanunlarda bazı düzenlemelere gitmek zorunlu hale gelmektedir. Bu durum vergi hukukunda görülen vergiden kaçınmayla vergi kaçırma arasındaki farka benzemektedir. Öncelikle kimseyi suçlamadan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının bu yasal boşluğu görerek doldurması gerekmektedir.
Bu alan öyle bir dikenli alan ki nikahsız yaşamaya müdahale edildiğinde bazıları hemen refleks gösterecek ve özgürlüğümüze dokundurtmayız diyeceklerdir. Bu durumda da hiçkimseye niçin resmi nikah olmadan başka biriyle birlikte yaşıyorsun diye sorulamaz. O zaman da ya yardan ya da serden geçmek gerekecektir.
Konu gerçekten hayli ilginç...
