Sn. Birey,
yaşamak ölmek riskini almaktır. Herkes yaşadığı her an boyunca ölüm riski altındadır. (göktaşı da düşer, depremde olur, veya mutfaktaki tüp de patlar ölürsünüz.)
Burada mevzu başkalarını da öldürmemek. yani küresel bir felakete yol açacak adımlar atmamak.
sizin yazınızı yazdığınız tam da bugün çernobille ilgili bir haber okudum. (Felaketin 29. Yıldönümüymüş.)Yapıştırıyorum.
Haberin detayları en alttaki linkte görülebilir.
Saygılar..
1. 26 Nisan 1986 Cumartesi. Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktöründe, 01:24'te bir patlama meydana geldi. Etkileri onlarca yıl sürecek, belki de dünyanın başına gelen en büyük felaket!
Çernobil 1970'te açılmış bir nükleer santraldi. Ukrayna'nın kuzey bölgesinde, Kiev'e bağlı bir yerleşim biriminde bulunan bu santralde kaza günü dört reaktör aktifti. İkisinin inşaası ise sürüyordu.
25 Nisan günü, dördüncü reaktör rutin bir bakıma girdi. Teknisyenler olası bir güç kesintisine karşı bir deney yapmaya karar verdiler. Çok ağır sonuçları olacak bu deney için 23:00'da çalışmalar başladı.
26 Nisan 01:23'te, deney için şartların oluştuğuna karar verildi ve düğmeye basıldı. 01:24'te ise, ters giden bir şeyler vardı. Deney için devre dışı bırakılmış güvenlik sisteminden ötürü reaktörde önlenemeyen çekirdek tepkimeleri gerçekleşti, ısı ve enerji bir anda kat be kat yükseldi...
Önü alınamıyordu. Artan buhar basıncı, reaktörün tonlarca ağırlıktaki çatısını havaya uçurdu. Reaktördeki zirkonyum ve grafit, yüksek sıcaklıktaki buharla karışınca, hidrojenler yanmaya başladı ve tüm santral alevler içinde kaldı
3. Patlamanın hemen ardından 31 kişi öldü. Ancak nükleer felaketin etkileri, bununla sınırlı kalmayacaktı.
Dördüncü reaktörün patlamasıyla ortaya çıkan radyasyon, Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan atom bombalarından tam 200 kat daha etkiliydi. Patlamanın ilk anda bir kilometre yüksekliğe ulaştı. İlk anda ortaya çıkan etkinin, iki metre kalınlığındaki betonu eritecek güçte olduğu ifade edildi.
Nükleer felaket, ilk anda santral çevresinde görevli 31 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmuştu. Ancak etkisi bununla sınırlı kalmadı. Türkiye'nin de dahil olduğu yakın coğrafyada hastalık getirdi, ölüm getirdi...
En önemlisi de, nükleer enerji ile ilgili soru işaretleri getirdi.
Soğuk savaş psikolojisinin de etkisiyle, nükleer teknoloji alanında geride görünmeme refleksinden ötürü SSCB ilk günlerde kazayla ilgili bir açıklama yapmadı.
Ta ki bir iki gün içinde, Avrupa'daki radyasyon düzeyindeki çok ciddi artış tespit edilene dek. 28 Nisan 1986'da radyoaktif bulutlar İskandinavya'ya ulaştı. Yetkililer ölçülen değerlerin anormalliğinden ötürü büyük bir kaza meydana geldiğini tahmin etti.
SSCB, meydana gelen felaketi tüm dünyaya açıkladı, diğer ülkelerden yardım istedi. Olayın açıklanması ve yardım talebinden ötürü Mihail Gorbaçov ülkesinde ciddi eleştirilere maruz kaldı.
Çernobil faciası, dünya basınında bir numaralı gündem konusu oldu.
6. Felaketin ardından alınan olağanüstü önlemler
•
• Radyasyondan yoğun oranda etkilenen 30 kilometre çapındaki alan belirlenerek bu bölgelerden 135.000 insan uzaklaştırıldı ve yaşam alanları boşaltıldı. Reaktör binası 410.000 m3 çimento ve 7.000 ton çelik kullanılarak gömüldü.
• Binanın altı betonlandı.
• Besin maddeleri başka bölgelerden getirildi ve kontamine (radyasyon bulaşı olan) yiyeceklerin tüketimi yasaklandı. Çeşitli tanı merkezleri kuruldu.
• 5.300.000 insana, tiroid bezini iyot açısından doygunluğa ulaştırarak radyoaktif iyodun tiroid bezi tarafından alımını mümkün olduğunca engellemek için potasyum iyodür tabletleri dağıtıldı.
7. 3 Mayıs 1986'da ölçülen radyasyon değerleri facianın boyutunu yansıtıyor
9. Patlamanın ardından bölgede yangın söndürme ve temizlik faaliyetlerine katılan kişiler radyasyon kurbanı oldu
Çernobil'in dördüncü reaktörünün patlamasının ardından bölgeye itfaiye birlikleri çok kısa bir süre içinde sevk edilmişti. Ancak birçoğunun radyoaktif bir tehditle burun buruna olacaklarından haberi yoktu.
Mide bulantısı ve kusma ile, itfaiye erlerinin çoğu görevini yapamaz hale geldi. Önemli bir kısmı hayatını kaybetti.
Aynı şekilde, Santral'e sevk edilen ve temizlik faaliyetlerinde bulunanların da büyük bir çoğunluğu, maalesef hayatını kaybetti.
3 dakika çalışarak 'hayatlarında alabilecekleri radyasyon miktarı'nı aldılar
Reaktör enkazına aynı zamanda Ordu'nun bir kısmı gönderilmişti. Ortalama olarak bir kişi 3 dakika çalışıyordu. Ve bu süre içinde hayatı boyunca alabileceği radyasyon miktarına maruz kalıyor, ciddi bir risk altına giriyordu.
Çatıdaki iş belki de hepsi içinde en kısa süreniydi, sadece üç dakika. Bir çok askere ordudan emekli olabilmeleri için gereken süreyi dolduracak iki seçenek sunulmuştu. Biri cehennemvari bir kurşun, roket ve bomba yağmurunda, Afganistan'da iki yıldı; diğeri ise sakin, sessiz ve görünmez bir gama ışını yağmurunda, Ünite 3'ün çatısında üç dakika.
Planlandığı gibi 15 gün içerisinde temizlenen enkaz, özellikle en ağır radyasyonun bulunduğu çatı kısmı 3'er dakikalık çalışma süreleriyle temizlendi. Ancak basit bir gaz maskesiyle, kendilerine verilen kurşun plakalar ile elbise yapmaları istenen o görevliler, o andan itibaren radyasyonun pençesindeydiler. Çoğu hayatını kaybetti.
10. Çernobil'de günümüzdeki radyasyon düzeyi hala normalin çok üzerinde
300 metreden 12 mikroröntgen olan doğal ortam radyasyonunun, kazanın yaşandığı santrale 300 metre mesafede bu değerin oldukça üstünde ölçüldüğü ifade ediliyor.
Bu değer bir ölçüde azalsa da, bölgenin tamamen sağlıklı bir şekilde yaşanabilir bir ortama dönüşmesi için yüzlerce, binlerce seneye ihtiyaç var.
11. Radyoaktif felaketin çocuklara mirası: Tiroit kanseri
Felaketin etkilerinin en yoğun olarak görüldüğü ülkeler Ukrayna, Rusya ve Belarus'ta 2004 yılına kadar 18 yaş altı 4000 çocukta tiroit kanseri vakası görülmüştür.
Resmi raporlar, ölümcül kanser vakalarının sayısını 9.000 olarak hesaplıyor. bağımsız bilim adamları ise 30.000 ile 60.000 arasında insanın Çernobil’in sebep olduğu kanser türlerinden dolayı öleceğini tahmin ediyor.
Çernobil'in birkaç kilometre yakınında kurulmuş bir şehir olan Pripyat, dönemin önde gelen yerleşim birimlerindendi. Ancak facianın ardından 2 gün içinde binin üzerinde otobüsle acilen boşaltıldı.
1986'dan bu yana da kimseye kapılarını açmıyor. Bilimadamlarına göre 900 yıldan önce yaşanabilir bir yer olamayacak. Zira günümüzde buradaki radyasyon düzeyi normalin 20-40 kat üzerinde. Tüm radyoaktif kalıntıların temizlenmesi içinse 48 bin yıl geçmesi gerekiyor!
http://onedio.com/haber/cernobil-fa...ids=783704501724757&fb_action_types=og.shares