Ölüm aylığı bağlanması ve şartları hakkında bilinmesi gerekenler

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Ölüm aylığı bağlanması ve şartları hakkında bilinmesi gerekenler

Hak sahiplerine aylık bağlanması, ölüm sigortasından sağlanan temel yardımdır. Toptan ödeme, ölüm aylığına hak kazanılmaması durumunda yapıldığından, aylık bağlama ve toptan ödeme yardımlarından yalnızca birinden yararlanılır. Ölüm sigortasında hakkı doğuran olay ölümdür. Dolayısıyla hak sahiplerine ölüm sigortasından aylık bağlanmasında sigortalıların öldüğü tarihte geçerli olan mevzuat esas alınır.

Bu nedenle, sigortalının ölümü halinde, öncelikle aylıktan yararlanma şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılır. Sigortalıya ilişkin koşullar gerçekleşmekle birlikte hak sahiplerine ilişkin şartların yerine gelmemesi nedeniyle aylık bağlanamıyorsa, bu durum toptan ödeme yapılmasını gerektirmez.

Ölüm aylığından yararlanma şartları, sigortalıya ve hak sahiplerine ilişkin olmak üzere iki grupta incelenebilir.

1- Öülüm aylığından yararlanma şartları

a) Sigortalıya ilişkin koşullar

5510 sayılı Kanuna göre ölüm aylığına hak kazanabilmenin koşullarından biri sigortalının Kanunun yürürlük tarihinden sonra ölümü, diğeri ise ölüm tarihi itibariyle belirli prim ödeme gün sayısının tamamlanmasıdır. Ölen veya mahkeme kararı ile gaipliğine karar verilen sigortalının hak sahiplerine ölüm sigortası yönünden gerekli işlem yapılır.
Ölüm aylığına hak kazanmanın diğer bir koşulu da, sigortalının ölmeden önce malüllük veya yaşlılık aylığına hak kazanması ya da belirli bir prim ödeme gün sayısı koşulunu yerine getirmesidir. Buna göre ölüm aylığı;
- En az 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş,
- Malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı almakta iken veya malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanmış olup henüz işlemi tamamlanmamış,
- Bağlanmış bulunan malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı, sigortalı olarak çalışmaya başlamaları sebebiyle kesilmiş,
durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanır.

Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların hak sahiplerine aylık bağlanabilmesi için ölen sigortalının genel sağlık sigortası primi dahil kendi sigortalılığından dolayı prim ve prime ilişkin her türlü borcunun olmaması veya ödenmesi şarttır.

Malüllük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığına hak kazanıp ölen sigortalılar için ayrıca belirli bir prim ödeme gün sayısı ile sigortalılık süresi aranmaz.

Malüllük veya yaşlılık aylığı bağlanmadan ölen aktif sigortalılardan;
-Kendi adına ve hesabına çalışan 4 (b) sigortalıları için sigortalılık süresi koşulu aranmaksızın en az 1800 gün prim ödeme gün sayısının bulunması ölüm aylığı bağlanması için tek koşul iken,
-Hizmet akdi ile çalışan 4(a) sigortalılarının ise sigortalılık süresi koşulu aranmaksızın en az 1800 gün prim ödeme gün sayısının bulunması koşulu dışında, diğer bir seçenek olarak gerek ölen sigortalının yaptığı gerekse hak sahiplerince yapılan tüm borçlanmalar hariç olmak üzere en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup en az 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olanların,
hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanır.

Buna göre;

1) 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlanabilmesi için sigortalının ölüm tarihinin Kanunun yürürlük tarihi olan 2008/Ekim ayı başından sonra olması ve 32 nci madde gereği en az 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması gerekir.

Ölüm aylığı bağlanabilmesi için sadece 4(a) sigortalıları için öngörülen her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartında; gerek ölen sigortalı tarafından, gerekse hak sahipleri tarafından yapılan tüm borçlanmalar bu şartların oluşmasında dikkate alınmaz. Ancak, 2008/Ekim ayı başından önce ölen sigortalıların 900 gün hesabında borçlanılan tüm süreler dikkate alınır.

Örnek 1: 4/9/2009 tarihinde ölen sigortalının 320 gün 4(a) kapsamında hizmeti, 600 gün de sağlığında kendisi tarafından yapılan askerlik borçlanması hizmeti bulunmaktadır. Bu durumda, ölen sigortalının borçlanma süresi hariç en az 900 prim ödeme gün koşulunun bulunmaması nedeniyle hak sahiplerine aylık bağlanamaz.

Örnek 2: Sigortalı 22/10/2009 tarihinde vefat etmiş olup, ölüm tarihinde 1/1/2006-30/8/2008 süresinde toplam 910 gün hizmeti bulunmaktadır. Bu durumda, 900 prim ödeme gün koşulu yerine gelmekle birlikte, 5 yıllık sigortalılık süresi şartı yerine gelmediğinden hak sahiplerine aylık bağlanmaz.

Örnek 3: 25/2/2008 tahinde ölen ve 4(a) kapsamında 500 gün hizmeti olan sigortalının hak sahibi, sigortalının yurtdışında geçen 400 günlük hizmet süresini borçlanmış ve borçlanma bedelini 7/4/2009 tarihinde ödeyerek aylık talebinde bulunmuştur. 5 yıllık sigortalılık süresi şartının da bulunması halinde, 1/5/2009 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanır.

2) Kanunun 32 nci maddesindeki ölüm aylığı bağlanabilmesi için aranan 1800 prim gün koşulu 4(a), 4(b) ve 4(c) sigortalıları için geçerli olup, 1800 prim gün koşulunun oluşmasında, gerek ölen sigortalının gerekse hak sahiplerinin yaptıkları tüm borçlanmalar dikkate alınır. Bu koşulun tek başına yerine gelmesi yeterli olup ayrıca, sigortalılık süresi aranmaz. 4(c) sigortalıları açısından Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümleri saklıdır.

3) Ölüm aylığı bağlanması koşullarından 1800 prim ödeme gün veya 5 yıllık sigortalılık süresi ve en az 900 prim ödeme gün sayısı şartlarının yerine gelmesinde, sigortalının varsa birden fazla sigortalılık haline göre hizmetleri dikkate alınır ve en son tabi olduğu sigortalılık haline göre aylık bağlanır. Sigortalılık hallerinin birleşmesi sonucunda son tabi olunan sigortalılık haline göre aylığa hak kazanılamaması halinde, bu defa diğer sigortalılık hallerindeki hizmetlere göre ayrı ayrı değerlendirme yapılarak, aylığa hak kazanacağı sigortalılık haline göre aylık bağlanır.

Örneğin; ölen sigortalının 910 gün 4(a) kapsamında, 200 gün 4(b) kapsamında hizmeti olup, son sigortalılık hali 4(b)'dir. Hak sahiplerine son sigortalılık hali olan 4(b)'ye göre aylık bağlanabilmesi için 1800 prim gün sayısının tamamlanması gerekmektedir. Hak sahipleri tarafından 600 gün askerlik borçlanması yapılsa dahi 1800 prim gün sayısı tamamlanamadığından 4(b) sigortalılık haline göre aylık bağlanamamaktadır. Bu durumda hizmetler ayrıştırılır ve 5 yıllık sigortalılık süresi ve 900 gün koşuluna göre 4(a) kapsamında aylık bağlanır ve aylık bağlama işleminde 4(b) kapsamındaki hizmetler dikkate alınmaz.

4) En Son 4(b) kapsamında iken ölen sigortalılar
a) 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra ölen sigortalının ölüm tarihinde prim borçlarının bulunması halinde, hak sahiplerine prim borçlarını ödemeden aylık bağlama işlemi yapılmaz ve ölüm aylığı prim borçlarını ödedikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılır. Sigortalıların ölüm tarihinde 1800 günden fazla primi ödenmiş süresinin bulunması aylıkların ölüm tarihini takip eden aybaşından itibaren başlatılması için yeterli sayılmaz.

Örnek 1: Sigortalı 12/3/2009 tarihinde vefat etmiş olup öldüğü tarihte 4300 gün hizmeti bulunmakla birlikte prim borcu da bulunmaktadır. Hak sahipleri 20/5/2009 tarihinde prim borçlarını ödemişlerdir. Bu durumda hak sahiplerine borcu ödedikleri tarihi takip eden aybaşı olan 1/6/2009 tarihi itibariyle aylık bağlanır.

b) 4(b) kapsamında ticari faaliyetine devam edeceğini belirterek 4 (a) kapsamında yaşlılık sigortasından tahsis talebinde bulunan ve talep tarihinde prim borçlarının bulunması nedeniyle aylık bağlama işlemi sonuçlandıramayan sigortalıların borçlarını ödemeden vefat etmeleri halinde, bunların 4(b) kapsamındaki sigortalılıkları ölüm nedeniyle sona ereceğinden;
-Ölüm tarihine kadar hizmetlerinin dikkate alınması,
-Ölüm sigortasında son sigortalılık haline göre aylık bağlanacağından ve bu durumda iken ölen sigortalıların faaliyetlerinin devam etmesi nedeniyle son sigortalılık halinin 4(b) olduğu,
-Bunların hak sahiplerinin prim borçlarını ödemesi koşuluyla prim borçlarının ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren Bağ-kur sisteminden ölüm aylığı bağlanması,
gerekir.

c) 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 1/10/2008 tarihinden önce 1479 ve 2926 sayılı kanunların ilgili maddelerine göre, sigortalıların gerek kendilerinin gerekse ölümleri halinde hak sahiplerinin askerlik borçlanması yapabilmesi için borçlanma tarihinde veya ölüm tarihinde aktif sigortalı olma şartı arandığından, anılan kanunlara göre aktif sigortalı olmamaları nedeniyle askerlik borçlanma talepleri reddedilenlerin, 5510 sayılı Kanunun 41 inci maddesi gereğince gerek kendilerince gerekse hak sahiplerince yapılan talepleri kabul edilerek borçlanma işlemleri sonuçlandırılır.

Söz konusu Kanun hükmünden yararlanmak suretiyle askerlik borçlanması yaparak ölüm aylığı talebinde bulunan hak sahiplerine sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükümlerine göre borcun ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı bağlanır.

Örnek 1:
Mes.Kur.Kayıt Tarihi :1/1/1996
Terk Tarihi : 31/12/1997
Hizmet Süresi : 2 yıl
Ölüm Tarihi : 1/6/1999
Askerlik Borç.Tal.Tar.: 25/6/2000
Hak sahipleri askerlik borçlanması yapmak suretiyle ölüm aylığı bağlanmasını talep etmektedir. Ancak sigortalı öldüğü tarihte aktif sigortalı olmadığından yürürlükte bulunan 1479 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesi gereğince hak sahibinin borçlanma talebi o tarihte reddedilmiştir.

Örnek 2:
Mes.Kur.Kayıt Tarihi :1/1/1996
Terk Tarihi : 31/12/1997
Hizmet Süresi : 2 yıl
Ölüm Tarihi : 1/6/1999
Askerlik Borç.Tal.Tar.: 22/6/2009
Borç. Ödediği tarih : 1/7/2009
Aylık Başlangıç Tarihi: 1/8/2009

Hak sahiplerinin askerlik borçlanma talep tarihinin 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra olması ve Kanunda borçlanma için ölüm tarihinde aktif sigortalılık şartı aranmaması nedenleriyle hak sahiplerine borçlanma yaptırılır ve ölüm aylığı bağlanmasında sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat gereği 3 yıllık hizmet süresi koşulu borçlanma ile yerine geldiğinden, ölüm aylığı borçlanma bedelinin ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılır.

b) Hak sahiplerine ilişkin koşullar

5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (7) numaralı bendinde hak sahibi kavramı; "sigortalının veya sürekli iş göremezlik geliri ile malûllük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı almakta olanların ölümü halinde, gelir veya aylık bağlanmasına veya toptan ödeme yapılmasına hak kazanan eş, çocuk, ana ve babası" olarak tanımlanmıştır.

Ölüm aylığı bağlanması, 5510 sayılı Kanundan kaynaklanan bir hakkın kullanılması sonucu meydana gelen ve Kanunda belirlenen koşulları taşıyan kimselere tanınan bir haktır. Bu nedenle, ölen bir kimsenin alacaklarına ve borçlarına halefiyette, yasal mirasçıların sorumluluğu Türk Medeni Kanununda (TMK) yer alan hükümlere tabi olup, 5510 sayılı Kanunla herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır. TMK'nın ilgili hükümlerine göre mirası reddetme ve miras hakkından düşürülme hak sahibi olma niteliğini ortadan kaldırmaz.

Ölen sigortalının hak sahiplerinden;
- Kendisinden aylık bağlanacak sigortalıyı veya gelir ya da aylık bağlanmış olan sigortalıyı kasten öldürdüğü veya öldürmeye teşebbüs ettiği veya bu Kanun gereğince sürekli iş göremez hale veya malul duruma getirdiği,
- Kendisinden aylık bağlanacak sigortalıya veya gelir ya da aylık bağlanmamış olan sigortalıya veya hak sahibine karşı ağır bir suç işlediği veya bunlara karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi nedeniyle ölüme bağlı bir tasarrufla mirasçılıktan çıkarıldıkları,
hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere gelir veya aylık ödenmez. (5510 SK. Md.56)

Kanunun 32 nci maddesine göre hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanması koşulları aşağıda açıklanmıştır.



Sigortalının ölümü ile dul kalan eşe aylık bağlanabilmesi, ölüm tarihinde sigortalı ile Türk Medeni Kanununa uygun olarak evlilik ilişkisinin bulunmasına bağlıdır. Eşlerin dini nikahla evlenmiş olması ya da birlikte yaşamaları, hak sahibi olma niteliğini kazandırmaz.

Eşin, 5510 sayılı Kanuna veya yabancı ülke mevzuatına tabi çalışması veya buralardan aylık veya gelir alması aylık bağlanmasına engel oluşturmaz.

Çocuklar

Ölüm aylığı bağlanmasında evlilik bağı içinde doğan çocuklar hak sahibi sayılır. Diğer taraftan, Türk Medeni Kanununa göre sigortalı tarafından evlat edinilmiş, tanınmış veya nesebi düzeltilmiş yahut babalığı hükme bağlanmış çocukların da hak sahibi niteliğini kazanma yönünden evlilik bağı içinde doğan çocuklardan farkları yoktur.

Ölüm aylığına hak kazanma şartları yönünden, çocuklardan;
- Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortasına tabi çalıştırılan hükümlü ve tutuklular,
- Haklarında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri uygulanan, 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler ile yine iş kazası ve meslek hastalığı sigortasına tabi meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tâbi tutulan öğrenciler,
- Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan ve haklarında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanan kursiyerler,
hariç olmak üzere, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması, hak sahibi çocuklarda aranan ortak koşullardır.

5838 sayılı Kanunun 32 nci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine "meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler" ibaresinden sonra gelmek üzere "ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 46 ncı maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, 82 nci maddeye göre belirlenen günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanlar" ibaresi eklenmiştir.

Buna göre, Kurumdan anne veya babasından dolayı ölüm geliri veya aylığı almakta iken Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa göre kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerin, maddede belirtildiği şekilde aylık prime esas kazanç tutarı günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla olması halinde aylıklar kesilir, olmaması halinde ise aylıkları ödenmeye devam edilir.

Çocuklara ilişkin diğer koşullar aşağıda belirtilmiştir.

Erkek Çocuklar

Ölüm aylığı bağlanması için erkek çocukların 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması şartı dışında, öğrenci değilse 18, orta öğrenim görmesi halinde 20, yüksek öğrenim görmesi halinde 25 yaşını doldurmamış olması şarttır.

Orta öğrenimin 20, yüksek öğrenimin ise 25 yaşından önce bitirilmesi halinde, ölüm aylıkları bu yaşlar beklenmeden kesilir.

Erkek çocukların evlenmesi halinde aylıkları kesilmez.

Kız Çocuklar

Ölen sigortalıların kız çocuklarına aylık bağlanabilmesi için, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması şartı dışında bunların; yaşları ne olursa olsun evli olmaması, evli olmakla birlikte sonradan boşanması veya dul kalması şarttır. Kız çocukların hak sahibi olma şartları içerisinde belli yaşlara kadar öğrenci olma koşulları aranmaz. Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilen kız çocuklarının ölüm aylıkları kesilir.

Malul Çocuklar

Ölüm aylığı, 5510 sayılı Kanun veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması şartı dışında Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip malul olduğu anlaşılan kız ve erkek çocuklarına bağlanır. Malul çocuklarda yaş, öğrencilik niteliği ve bekar olma şartları aranmaz.

Ana ve Baba

Ana ve babaya ölüm aylığı bağlanması için;
- Her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması,
- Diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması,
- Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hissenin bulunması (65 yaşın üstünde olması halinde artan hisse şartı aranmaz),
şartları aranır.

Ana ve baba arasında evlilik bağının bulunması halinde, yukarıda aranan şartlar için ana ve babanın durumu birlikte, evlilik birliğinin olmaması halinde ise, ana ve babanın durumları ayrı ayrı değerlendirilir.
Örneğin; ana ve baba arasında evlilik birliği bulunmaktadır. Baba kendi çalışmalarından dolayı yaşlılık aylığı alıyor ise anne, ölen sigortalı çocuğundan dolayı talepte bulunsa dahi babanın aylık alması nedeniyle anneye aylık bağlanmaz.

Yine anne veya babadan birisinin diğer çocuklarından aldıkları aylık ve gelirler hariç olmak üzere aldıkları gelir ve aylık var ise bunların miktarına bakılmaksızın ana ve babanın talebi reddedilir.

Ana ve babanın her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirlerinin asgari ücretin net tutarından daha az olduğunun daimi olarak oturdukları yerin bağlı bulunduğu il veya ilçe idare kurullarınca alınacak olan muhtaçlık kararı ile belgelenmesi gerekir. Bu belge, tahsis talep ve beyan taahhüt belgesi ekinde alınır. Muhtaçlık kararı alan anne ve babanın ayrıca gelir aylık alıp almadığı kontrol edilir, gelir/aylık alanlara muhtaçlık kararı olsa bile aylık bağlanmaz.

Ana ve babanın aylığa hak kazanma koşullarının tespitiyle ilgili olarak Kurumca gerekli görüldüğü hallerde sosyal güvenlik kontrol memurunun değerlendirmesini içeren gelir tespit raporu istenebilir.


SGK Rehberi
 
R

rahim

Guest
2008 tarihinden önce ölen sigartalının enngelli çocuğuna aylık bağlanması

sayın site yöneticileri babam tarım bağkurlusu iken 1996 yılında öldü.1996 yılından beri annem ölüm aylığı almaktaydı.annemde 2012 yılında öldü.
bemin sormak istediğim.
babam 2008 tarihinden önce yani1996 yılında öldü. yüzde 96 özürlü (görme) ağır özürlü ve evli olan ablam babamdan dolayı ölüm aylığı alabilir mi
alırsa nereye başvurmalıdır.cevaplarsanız sevinirim.
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Alabilir tabi. Bunun için bulunduğunuz ildeki SGK il müdürlüğüne başvurunuz.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Bütün yönleriyle ölüm aylığı ve merak edilen konular

Bütün Yönleriyle Ölüm Aylığı ve Merak Edilen Konular

1- Uzun süre sigortalı tescili bulunmakla birlikte yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanamayan sigortalıların ölümü halinde hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için aranan şartlar nelerdir ?

5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden önce yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanuna göre 5 yıldan beri sigortalı olup en az 900 gün, 1479 sayılı Kanuna göre 5 tam yıl hizmet, 5434 sayılı Kanuna göre ise 10 tam yıl hizmet süresinin bulunması zorunluydu.

Ancak, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Kanunun 32. maddesi gereği, " Ölüm aylığı;
a) En az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş,
b) 47 nci maddede yazılı sebeplerle kazaya uğramış, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı almakta iken veya malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanmış olup henüz işlemi tamamlanmamış,
c) Bağlanmış bulunan malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı, sigortalı olarak çalışmaya başlamaları sebebiyle kesilmiş, durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde bağlanır. Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların hak sahiplerine aylık bağlanabilmesi için ölen sigortalının genel sağlık sigortası primi dahil kendi sigortalılığından dolayı prim ve prime ilişkin her türlü borcunun olmaması veya ödenmesi şarttır." şeklinde düzenlenen hüküm çerçevesinde hak sahiplerine aylık bağlanır.

Buna göre ölüm aylığı şartları

Gerek 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce gerekse de yürürlük tarihinden sonra çalışmaya başlayanlar için ölüm aylığı bağlanma şartları;

- 4/b ve 4/c sigortalıları için 1800 prim ödeme gün sayısı,
- 4/a sigortalıları için ise her türlü borçlanma süreleri hariç 5 yıldan beri sigortalılık süresi ve 900 gün prim ödeme gün sayısı aranacaktır. Bu ayrım ile 4/a sigortalılarının mevcut hakları korunmuştur.
Kimlere verilir?

- Dul eşe herhangi bir şart aranmadan,
- Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (e) bentleri hariç bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış çocuklardan;
18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayanların veya,
Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip malûl olduğu anlaşılanların veya,
Yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan kızlarının her birine,
- Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın aylık bağlanır.

Müracaat için gerekli belgeler

Hizmet akdiyle çalışan sigortalılar
- Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt Belgesi
- 1 adet fotoğraf
- İl veya İlçe İdare kurullarından alınacak Muhtaçlık Belgesi (Anne-Babalar için)
- Vasi İlamı (hak sahiplerine vasi tayin edilmesi durumunda) istenir.

2- Ölüm aylığı sigortasından, sigortalının hak sahiplerine sağlanan haklar nelerdir ?

5510 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde bu haklar sırasıyla aşağıdaki gibi sayılmıştır.

a) Ölüm aylığı bağlanması.
b) Ölüm toptan ödemesi yapılması.
c) Aylık almakta olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi.
d) Cenaze ödeneği verilmesi.


3- 01.06.1958 doğumlu olan babam 2010 Mayıs ayında vefat etti. Babamın 05.05.1990 tarihinde sigorta başlangıcı ile 1993 yılları arasında aralıklı olarak toplam 600 gün sigorta kaydı çıktı. Sosyal Güvenlik Kurumuna yaptığımız müracaatta ölüm aylığına hak kazanılamadığı için babam adına ödenen primler 5510 sayılı Kanunun 36. maddesi uyarınca toptan ödeme şeklinde tarafımıza ödendi. Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumunda babam adına kayıtlı olan 05.05.1990 tarihli işe giriş bildirgesinin dışında 01.05.1986 tarihli bir işe girişinin daha bulunduğu, bu işe giriş bildirgesinde kimlik bilgilerinin aynı olduğu ancak, doğum yerinin farklı olarak kaydedildiği ve bu sicil numarasında da 450 gün sigorta bildirimi olduğunu tespit ettik. Bu durumda babam adına toptan ödemesi yapılarak tasfiye edilen hizmetlerinin karşılığı primlerinin yeniden ödenerek, sonradan tespit edilen sicil numarasındaki hizmetlerle birleştirilip, haksahibi olarak annem adına ölüm aylığı talebinde bulunma hakkımız var mıdır?

- Bu durumda ölüm aylığı başlanğıcı hangi tarihtir ?
- Bunun için yapılması gerekenler nedir ?

Tabi ki bu hak vardır.
Şöyle ki; 5510 sayılı Kanunun 17.04.2008 tarihli ve 5754 sayılı Kanunun 22. maddesi ile değişikliğe uğrayan 36. maddesinin 4. fıkrasına göre " Toptan ödeme yapılarak tasfiye edilmiş süreler, borçlanılarak veya yurt dışı hizmetleri birleştirilerek ya da sonradan hizmet tespiti nedeniyle hak kazanılan sürelerin eklenmesi suretiyle ölüm sigortasından yararlanmak için gerekli prim ödeme gün sayısının tamamlanması halinde, hak sahiplerinin yazılı isteği üzerine 31 inci maddenin ikinci fıkrasına göre ihya edilir. Yukarıdaki süreler, ihya edilen süreye ilişkin tutar dahil her türlü borçların ödendiği tarihi takip eden ay başı itibarıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasında dikkate alınır." denilmektedir.
Bu bağlamda babanız adına bildirimde bulunulan tasfiye edilmiş hizmetlerin primlerini yeniden ödeyerek ihyasını sağlamanız, devamında her iki sicil numarasındaki hizmetlerin bir numarada birleştirilmesini sağlayarak anneniz adına ölüm aylığı talebinde bulunmanız gerekmektedir.
Yine, ihya edilen süreye ilişkin tutar dahil her türlü borçların ödendiği tarihi takip eden ay başı itibarıyla aylık bağlanmasına hak kazanıldığından, bu tarih aylığın başlangıç tarihi olacaktır.

4- Sigortalının ölümü halinde haksahiplerine yapılan cenaze ödeneği hangi esaslara göre ve kimlere ödenir?

Ölen sigortalı ile ilgili olarak cenaze ödeneği 5510 sayılı Kanunun 37. maddesinin 3. fıkrasında; " İş kazası veya meslek hastalığı sonucu veya sürekli iş göremezlik geliri, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı almakta iken veya kendisi için en az 360 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi bildirilmiş olup da ölen sigortalının hak sahiplerine Kurum Yönetim Kurulunca belirlenip Bakan tarafından onaylanan tarife üzerinden cenaze ödeneği ödenir. Cenaze ödeneği, sırasıyla sigortalının eşine, yoksa çocuklarına, o da yoksa ana babasına, o da yoksa kardeşlerine verilir." hükmü gereğince sırasıyla belirtilen kişilere yapılır.
Cenaze ödeneğinin üçüncü fıkrada sayılanlara ödenememesi ve sigortalının cenazesinin gerçek veya tüzel kişiler tarafından kaldırılması durumunda, üçüncü fıkrada belirtilen tutarı geçmemek üzere belgelere dayanan masraflar, masrafı yapan gerçek veya tüzel kişilere ödenir.

4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılanlardan ölenlerin hak sahiplerine kendi kurumları tarafından ilgili mevzuat gereği ölüm yardımı hariç cenaze gideri, cenaze nakil gideri ödeneği veya bu mahiyette bir ödemenin yapılması halinde, Kurum tarafından cenaze ödeneği ödenmez.

5- 2011 yılı için cenaze ödeneği tutarı ne kadardır?

2010 yılında 308 TL olan rakam % 6,40 oranında artırılarak 2011 yılı için 328 TL. olarak hesaplanmış ve bu tutar üzerinden ödenecektir.

Cenaze ödeneği için; Sigortalılık durumu 4-(a) ve 4-(b) liler için Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt belgesi ile müracaat edecekler. SGK tarafından 5 gün içinde işlemleri sonuçlandırılacaktır.

6- Cenaze ödeneği için zamanaşımı var mıdır?

Tüm ödemeler için 5510 sayılı Kanunun 97 nci maddesinde yer alan; "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malûllüğü ve ölüm hallerinde bağlanması gereken gelir ve aylıkların, hakkın kazanıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde istenmeyen kısmı zamanaşımına uğrar. Kuruma müracaat etmemenin haklı bir sebebe dayandığını genel hükümlere göre ispat edenler hakkında, yukarıdaki hükümler uygulanmaz.
Kısa vadeli sigorta kollarından ve ölüm sigortasından kazanılan diğer haklar, hakkın doğduğu tarihten itibaren beş yıl içinde istenmezse düşer. Bu Kanuna göre bağlanan gelir ve aylıklarını tahakkuk ettirildiği tarihlerden itibaren aralıksız altı ay sonuna kadar tahsil etmeyenlerin gelir ve aylıkları, gelir ve aylık bağlanma şartlarının devam edip etmediğinin tespiti amacıyla durdurulur.

Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin alacakları, hakkı doğuran olayın öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl içinde istenmezse zamanaşımına uğrar, hakkı doğuran olay tarihinden itibaren ise beş yıl sonunda düşer." Hükmü gereğince 5 yıl içinde alınmadığında hak ortadan kalkar. Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat etmemenin haklı bir sebebe dayandığını genel hükümlere göre ispat edenler hakkında, yukarıdaki 5 yıl hükümleri uygulanmaz.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Ölüm aylığı koşulları ve yüksek emekli aylığı

STATÜ FARKLILIĞI

Sosyal güvenlikte statü farklılıklarını, üstelik kazanılmış hakları da koruyacak şekilde gidermek için gerçekleştirilen sosyal güvenlik reformu, bunu bazı noktalarda gerçekleştiremedi. Üstelik tam tersine yeni statü farklılıklarına yol açtığı gibi bazı konularda şartları daha da zorlaştırdı.

İşte 4/a sigortalısı dediğimiz eski SSK'lılarda, ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin koşullar bunun en güzel örneğini oluşturuyor. Eski SSK'lıların hak sahipleri, en az beş yıllık sigortalılık süresi ve toplam 900 gün prim ödeme koşuluyla ölüm aylığı bağlanabilir duruma gelmişlerdi.

Oysa 5510 Sayılı Kanun ile bu sigortalılar için ölüm aylığının bağlanmasında yine beş yıllık sigortalılık süresi ve 900 gün yeterli olmakta. Fakat bu 900 günlük prim ödeme gün sayısının normal çalışma ya da isteğe bağlı prim ödeyerek kazanılması gerekiyor. Önceden olduğu gibi herhangi bir borçlanma yöntemiyle kazanılan gün sayıları, ölüm aylığı için gereken 900 günlük hesabın dışında tutuluyor.

UYGULAMA TARİHİ


Bu noktada kanunun yeni hükmünün hangi tarihten itibaren uygulanacağı sorunu gündeme geldi. Çünkü yeni düzenleme önceden var olan bir hakkın kullanılmasını kısıtlayıcı hüküm içeriyordu. Uygulamada bu sorunu çözmek için, sigortalının ölüm tarihi esas alındı.

Dolayısıyla 1 Ekim 2008 tarihinden önce ölen sigortalılar için eski hükümlerin uygulanması mümkün olacaktı. Fakat sigortalının ölümü bu tarihten sonra gerçekleşmişse, ölüm aylığı için gereken 900 günün hesabına her türlü borçlanma primlerinin dahil edilmesi mümkün olmayacaktı.

Hatta borçlanmanın sigortalı tarafından sağlığında gerçekleştirilmiş olması dahi yeterli değildi. Uygulamada bir tereddüt de sigortalının 1 Ekim 2008 tarihinden önce vefat etmiş, fakat hak sahipleri askerlik, yurtdışı veya doğum borçlanmasını 1 Ekim 2008 tarihinden sonra yapmışlarsa hangi kanunun uygulanacağı konusunda gerçekleşti. SGK ilk etapta böyle bir durumda yeni kanunun uygulanacağını ve 1 Ekim 2008 tarihinden sonra yapılıp ödenen borçlanma primlerinin ölüm aylığı hesabında dikkate alınamayacağını kabul etti.

BİR AŞAMA DAHA VAR

1 Ekim 2008 tarihinden sonra aleyhe verilen yargı kararları, SGK'nın uygulamasını da değiştirdi. Artık yeni kanundan önce vefat eden sigortalılarda en az 900 gün koşulu yeterli oluyor. Bu gün sayısının borçlanma ile edinilmiş olması da mümkün.

Örnek ; X kişi , Babası adına sadece sigorta numarası mevcut olup, hiç prim ödemesi olmadığı için önce bulabiliyorsa işveren ve SGK'yı, bulamıyorsa da sadece SGK'yı, işe giriş bildirgesi verilen işçi için işverenden bordro istemeyerek hizmet kusuru işlemesinden dolayı dava etmesi gerekiyor. Babasının işe giriş bildirgesi verilen işyerinde, en azından bir gün (bildirgede yazılan işe başlama tarihinde) çalıştığına dair hizmet tespit kararı alması şart. Askerlik borçlanmasını ancak bu kararın kesinleşmesinden sonra yapabilir.

Yüksek emekli aylığı


X kişi emeklilik için gününü doldurduğunu ve işten ayrılarak yaşını beklemesi halinde emekli aylığının düşüp düşmeyeceğini sormuş.

X kişinin hizmet cetvelinden prim ödenen kazanç seviyesinin ilk başlardan beri asgari ücretten fazla olduğunu görüyoruz. Hatta son dönemlerde bildirilen aylık kazançları, bizim kritik sınır dediğimiz asgari ücretin iki buçuk katını da aşmış durumda. Bu kazanç seviyelerinin sürmesi halinde, prim ödenen her ay,X kişinin emekli aylığını koruyup biraz da artıracak seviyede. Ancak karar kendisinin. Sağlık sorunları ve emekliliğe kadar geçimini temin imkanlarını kendisi düşünecek. Bir de boşta kalınan dönemde genel sağlık sigortalılık durumunu dikkate almak zorunda.
 

aylinbars

Üye
Üye
Katılım
Haz 18, 2012
Mesajlar
10
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
mrb abi yardımcı olursanız size bi konu hakkında sorum olucaktı.babam vefat etti 20 gün önce.emekli sandığından maaş almakta idi.annem ssk ememklisi oldugu için sanırım maaşının yüzde ellisini alıcak. 39 yaşında hiç sigortası olmayan %70 özürlü raporu olan epilepsi hastası bir ağabeyim var.sanırım abimde maaşını %25 ini alması gerekiyor bu şartlar altında öle değilmi.alırsa da kendi üstünemi alır yoksa annemin üstüne mi yatar bu %25 lik hakkı?
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Ayrı ayrı alınır. Herkesin kendisi alır yani.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba aylinbars,

Başınız sağolsun. Babanız emekli sandığından emekli olduğu için siz ve aileniz adına sizlere maaş bağlanma oranları aşağıdaki gibi olacaktır.

Dul ve Yetim aylık oranları;

Vefat eden devlet memuruna bağlanmış olan veya 5434 sayılı Kanuna göre hesaplanacak olan aylıkların oranları dul veya yetim sayısının bir kişi olması halinde %50'sini, iki kişi olması halinde %80'ini, üç kişi olması halinde ise %100'ünü geçmemektedir.);

- Dul karı ve koca için %50'si, aylık alan yetimi bulunmayanların dul eşlerine %75'i, Emekli, adi malûllük, vazife malûllüğü aylığı alan veya iştirakçi olan dul eşe ise %50 oranında dul aylığı olarak bağlanmaktadır. Burada emekli aylığı alan veya iştirakçi olan ifadesi yalnızca Emekli Sandığından aylık alıyor olması veya devlet memuru olarak çalışmayı kastetmekte olup, dul eşin SSK.lı Bağ-Kur'lu çalışması ya da buralardan aylık alması halinde dahi eşinden alacağı aylık oranı % 75 olmaktadır.
- Çocuklarla ana veya babanın her biri için %25'i
- Bir dul karı veya kocası ile bir yetimi bulunması halinde, dul karı veya kocaya %60, yetimine %30,
- Ölenin önceki eşinden olan çocukları ile, hem anadan hem babadan yetim olan veya af kanunlarına göre tescil edilmiş bulunan çocuklarına %30,
olmaktadır.

1- Yalnızca eş olması halinde % 75,
2- Yalnızca eş var ancak eş Emekli Sandığından kendi aylığını alıyor olması veya devlet memuru olarak çalışıyor olması durumunda ise % 50,
3- Bir eş 1 yetim olması halinde; eş % 60, yetim % 30,
4- Bir eş 2 yetim olması halinde; eş % 50, her bir yetim için % 25'er,
5- Bir eş 3 yetim olması halinde; eş % 50, her bir yetim için % 25'er, ancak yüzde yüzü geçemeyeceği için tutarın paylaştırılması gerekmektedir.
6- Tek yetim olması halinde % 50
7- İki yetim olması halinde % 40'ar olmak üzere toplamda % 80,
8- Üç yetim olması halinde 1/3 er oranında toplamda % 100
9- Dört yetim olması halinde ¼'er oranında toplamda % 100
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
1 Günlük Sigortası Olupta Ölenlerin Yakınları Ölüm Aylığı Alabilecek

Eşi ölen kişilerin emekli olması için Yargıtay önemli bir karara imza attı. Ölen kişinin 1 günlük sigortası bile olsa ölüm aylığı alabilmek için 900 günlük sigorta borçlanarak emekli aylığı bağlanabilecek.

21. Hukuk Dairesi'nin kararına göre, SSK'dan ölüm aylığı alabilmek için gerekli olan 900 günlük sigorta borçlanma ile tamamlanabilecek.

Böylece vefat eden kişinin bir gün bile sigortası olsa, eş ve çocukları askerlik, doğum ve yurtdışı borçlanması yoluyla 900 günü tamamlayıp emekli aylığı alabilecek. 2008'de yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Reformu, bir günlük sigorta ile emekliliğin önüne geçmek için ölüm aylığının şartlarını zorlaştırmıştı. Ölüm aylığı için gerekli 900 gün sigortalı olma şartının borçlanma harici olması yasaya konulmuştu. Zaman'dan İsa Yazar'ın haberine göre, Yargıtay,k bu düzenlemenin aleyhine bir karar verdi. Böylece 2008 öncesinde olduğu gibi bir günlük sigorta ile ölüm aylığı alınması mümkün olabilecek.

Böylece on binlerce kişiye düşük pirimle ölüm aylığı kapısı açılacak. Örneğin 1 gün bile sigortası olan bir bayan vefat ettiğinde çocukları, anneleri için doğum borçlanması yaptırıp 900 günü tamamlayarak emekli maaşına kavuşacaklar. Aynı şekilde ölen kişinin yakınları, askerlik borçlanmasıyla da 900 günü tamamlayıp emekli aylığı alabilecekler. Örneğin 500 günlük sigortası varken vefat eden bir kişi için askerlik borçlanması yoluyla 900 gün tamamlanıp eş ve çocuklarına maaş bağlanabilecek.

Öte yandan Sosyal Güvenlik Kurumu, bugüne kadar ölen kişilerin 900 günden az sigortası varsa yakınlarının maaş talebini reddediyordu. Borçlanma yoluyla emekli olma isteği de kanun gereği kabul edilmiyordu. Ancak Yargıtay'ın kararı emsal teşkil edeceğinden SGK kabul etmese bile dava açarak borçlanma ile emekli olabilmek mümkün.
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Net bir şey söylemek zor sistemin işleyişine bağlıdır.
 

Sivaslim_0580

Üye
Üye
Katılım
Eki 22, 2013
Mesajlar
28
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Adsızsds.jpg arkadaşlar yardimcı olurmusunuz
 

Sivaslim_0580

Üye
Üye
Katılım
Eki 22, 2013
Mesajlar
28
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
aylik miktari, birikmiş aylıklar , ek ödeme hepsini toplayıptami kesinti miktari olan meblayi alıyorlar nasil hesaplanıyor bu ay ilk maaşimizi alacaz nasip olursa bi yardimcı olursanız sevinirim...
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Bağ-Kur’dan Ölüm Aylığı Nasıl Alınır?

Türkiye sosyal güvenlik sisteminde sigortalılara çeşitli hallerde emekli olabilme ve sürekli maaş alabilme imkanı getirilmiş bulunuyor.

Öncelikle; belirlenmiş olan şartları tamamlayan sigortalılar günü geldiğinde emekli olup emekli aylığı almaya başlıyor. Buna, hukuki anlamda, “yaşlılık aylığı” diyoruz.

Maaş almanın bir başka yolu, özürlü hale gelen sigortalılara daha uygun şartlarla emeklilik imkânı sağlanması. Buna da, hukuki kavram olarak, “malullük aylığı” diyoruz.

Yine ülkemiz sosyal güvenlik sisteminde sigortalıya halk arasındaki deyimiyle emekli maaşı bağlayan bir başka hal ise, iş kazası ya da meslek hastalığı sonucu az da olsa meslekte kazanma gücünü kaybetmek. Bu şekilde maaş alanların aylığına da “sürekli iş göremezlik geliri” denilmekte.

Ölüm Aylığı Nedir?

Sosyal güvenlik sistemimiz ayrıca sigortalının geride kalanlarının maaş alabilmesini de düzenlemiş bulunuyor.

Sigortalının vefat etmesi halinde geride kalan hak sahiplerine ölüm aylığı veya ölüm geliri bağlanabiliyor.

Ölüm aylığı, sigortalının ölümü halinde geride kalan eş-çocuk ve bazı hallerde de ana ve babasına verilen emekli aylığını ifade ediyor.

Ancak şunu belirtmek gerek, her ölen sigortalı için geride kalanları maaş alamıyor.

Zira, ölüm aylığı bağlanabilmesi için ölen sigortalı adına Kanunda gösterilen belirli sürelerde prim ödenmiş olması gerekli.

Ayrıca sigortalının geride kalanlarının cinsiyetine, gelirine ve yaşına göre ölüm aylığının bağlanıp bağlanmayacağı değişebiliyor.

Ölüm Aylığı İçin Prim Ödeme Şartı Var

Bağ-Kur, yeni tabiriyle 4/1-(b) sigortalılığından, ölüm aylığı bağlanabilmesi de belirli şartlara bağlanmış durumda.

İlk şart 02.08.2003 tarihi ve sonrasında ölmüş bulunan bir sigortalının sağlığından asgari 1800 gün sigorta primi ödemesinin bulunması.

Başka bir deyişle, ölen sigortalının ölümü öncesinde en az 5 yıl sigortalılık bildiriminin olması zorunlu.

Ancak, vefat eden sigortalının sağlığında ödediği Bağ-Kur’lu günlerin toplamı 1800’ü bulmuyorsa bile geride kalanların borçlanma yaparak bu rakamı tamamlamaları mümkün.

Geride kalanlar müteveffa adına askerlik, doğum veya yurt dışı borçlanması gibi borçlanmalar yaparak eksik süreyi tamamlayabiliyor.

Bu şekilde en az 1800 günü tamamlayan hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanıyor.

Bağ-Kur Ölüm Aylığında Özel Durumlar

01.08.2003 tarihi öncesinde vefat eden sigortalıların geride kalanlarına ölüm aylığı bağlanması ise özel bir durum arz ediyor.

Bu tarihten önce vefat edenler için 1800 gün şartı aranmadan geride kalanlara ölüm aylığı bağlanabilmesi de mümkün.

Bağ-Kur kapsamında ölüm aylığı alabilmek için ölüm tarihi bu yüzden büyük önem arz ediyor.

Bu çerçevede, geride kalan hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanması için,

- 4 Ekim 2000 tarihinden önce ölmüş olanlar için 1080 gün prim ödemiş olması,

- 4 Ekim 2000 ile 7 Ağustos 2001 arasında ölmüş olanlar için 1800 gün prim ödenmiş olması,

- 8 Ağustos 2001 ile 1 Ağustos 2003 arasında ölmüş olanlar için 1080 gün prim ödenmiş olması,

- 2 Ağustos 2003 tarihi ve sonrasında ölmüş olanlar için ise 1800 gün prim ödenmiş olması şartları aranıyor.

Bu sürelerin tamamlanması için 5510 sayılı Kanun sonrasında borçlanma yapılabilme imkânı da getirilmiş bulunmakta.

Kimlere Ölüm Maaşı Kalır?

Ölüm aylığı temelde ölenin dul eşine (erkek ya da kadın) ve çocuklarına kalmaktadır.

Öte yandan bazı şartlar var ise anne ve babanın da vefat eden oğlu ya da kızından ötürü ölüm aylığı alabilmesi mümkündür.

Ölen sigortalı ister kadın olsun isterse de erkek, geride kalan dul eşi evlenmediği sürece ölüm aylığını alır. Evlenenlerin ise ölüm aylığı kesilecektir.

Bunun dışında hiçbir şekilde; çalışıyor olsalar bile maaşları kesilmez.

Yetim ve Öksüzlere Kalan Maaş

Yine ölen sigortalının;

- Sigortalı olmayan (çalışmayan) malul çocukları;

- Evli olmayan veya evli olmakla birlikte sonradan boşanan veya eşinin ölmesi sonucu dul kalan, sigortalı olacak şekilde çalışmayan ve kendi çalışmasından ötürü gelir veya aylık almayan kız çocukları,

- On sekiz yaşını, ortaöğretim görmesi halinde yirmi yaşını, yükseköğrenim görmesi halinde 25 yaşını doldurmayan erkek çocukları,

Bağ-Kur’dan bağlanan ölüm aylığı alabilecektir.

Maaş alacak kişinin ölenin mirasını reddetmiş olması dahi ölüm aylığı almasına engel değildir.

Ancak ne zaman ki “evlenme”, “yaşı doldurma”, “sigortalı çalışmaya başlama” gibi durumlar gerçekleşir bu durumda ilgili kişilerin ölüm aylıkları kesilir.
 

MaSKeLi_GöKhaN

Üye
Üye
Katılım
Mar 15, 2011
Mesajlar
49
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
İyi günler.
bir sorum var cevaplarsanız çok sevinirim.
babam 1997 de ssk girişi var 472 gün 1999 da vefat etti 20 ay askerlik yaptığından
borçlanma ile 900 güne tamamlanması için gün eklenilecek bunun karşılığında 5865 tl ödeme istenildi 53 yaşında ki annem ve 16 yaşında ki erkek kardeşim*
ölüm aylığı diğer adı ile dul ve yetim aylığından faydalanacağız.
benim asıl merak ettiğim ve sormak istediğim konu şudur.*
toplam kardeşim için ve annem için ödenecek tutar ne kadar olacak tahminleriniz ya da
bizim durumumuza yakın olan varsa ne kadar aldığını söyleyebilir mi?
babam ssk olarak hizmetli belediyede çalışıyordu işçi statüsü
şimdiden çok teşekkür ederim.


Not : İlçe Sgk Müdürlüğü toplamda 800 tl yakın alırsınız demişti*
İl Sgk Müdürlüğü ise 700 tl ya da altı alırsınız demişti
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
“Ölen sigortalının aylık bağlanmasına hak kazanan kimselerine aşağıdaki hükümlere göre aylık bağlanır.

I- Ölen sigortalının… tespit edilecek aylığının;

A) Dul eşine %50'si, aylık alan çocuğu bulunmayan dul eşine %75'i,

C) Çocuklardan:

a) 18 yaşını, ortaöğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olan veya çalışamayacak durumda malul bulunan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan (...) çocuklarla yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocukların her birine %25'i,
 

MaSKeLi_GöKhaN

Üye
Üye
Katılım
Mar 15, 2011
Mesajlar
49
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
“Ölen sigortalının aylık bağlanmasına hak kazanan kimselerine aşağıdaki hükümlere göre aylık bağlanır.

I- Ölen sigortalının… tespit edilecek aylığının;

A) Dul eşine %50'si, aylık alan çocuğu bulunmayan dul eşine %75'i,

C) Çocuklardan:

a) 18 yaşını, ortaöğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olan veya çalışamayacak durumda malul bulunan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan (...) çocuklarla yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocukların her birine %25'i,



Cevap için teşekkürler.!
Dediklerinizi az çok biliyorum.
Abicim benim merak ettiğim annem ile kardeşim toplamda ne kadar alacak oran değil tl olarak ne kadar
1 dul ve 1 yetim sadece alacak maaşı ssk işçi olarak çalışıyordu babam ve 1999 da vefat etti lütfen bilgilerinizi ya da tahminlerinizi paylaşın.!
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,524
Tepkime Puanı
196
Puanları
63
Yaş
50
Valla gökhan SGK nın verdiği miktarda maaş alacağınızı düşünüyorum ben. Yani 700-800 TL anne ve kardeşine bölüştürülür.
 

MaSKeLi_GöKhaN

Üye
Üye
Katılım
Mar 15, 2011
Mesajlar
49
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Teşekkür ederim çok saol.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst