- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
Özürlü bireyler, yaşadıkları yerdeki fiziksel çevre düzenlemeleri ile ilgili en çok kaldırımlar, yaya yolları ve yaya geçitlerinden şikayetçi.
Kendi başına toplu taşıma araçlarını kullanamadığını beyan eden özürlü bireylerin oranı ise yüzde 69,1 olurken; kullanmama nedenleri arasında refakatçisiz dışarı çıkamama ve toplu taşıma araçlarının özel durumuna uygun olmadığı yer aldı.
Özürlü bireyler, sağlık hizmetlerinden yararlanırken karşılaşılan sorunların başında ise hastane işlemlerini takip etmekte başka birine ihtiyaç duyma, sağlık çalışanları ile yeterli düzeyde iletişim kuramamayı belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK), ''Özürlülerin Sorun ve Beklentileri Araştırması''nın 2010 yılı verilerine göre, Ulusal Özürlüler Veri Tabanına kayıtlı olan özürlü bireylerin yüzde 66,9'u kaldırımların, yaya yollarının ve yaya geçitlerinin özürlü bireyin kullanımına uygun olmadığını düşünüyor. Yaşadıkları yerdeki çevresel düzenleme ile ilgili olarak, özürlü bireylerin yüzde 66,3'ü oturdukları binanın, yüzde 59,5'i dükkan, market, mağaza ve lokantaların, yüzde 58,4'ü kamu binalarının, yüzde 55,4'ü postane ve banka benzeri yerlerin özürlü bireyin kullanımına uygun olmadığını belirtti.
Özürlü bireylerin yüzde 43,3'ü ise park ve yeşil alanların, yüzde 38,4'ü spor tesislerinin, yüzde 33,4'ü sinema ve tiyatroların, yüzde 28,1'i tatil yerleri ve otellerin kullanıma uygun olmadığını ifade etti.
-Toplu taşıma araçlarını 10 özürlüden 3'ü kendi başına kullanıyor-
Kendi başına toplu taşıma aracı kullanma durumu ve kullanmama nedenlerine ilişkin ise özürlü bireylerin yüzde 30,9'u kendi başına toplu taşıma aracı kullandığını beyan etti.
Toplu taşıma aracını kendi başına kullanamama nedeni incelendiğinde ise özürlülerin yüzde 89,6'sı refakatçisiz dışarı çıkamadığını, yüzde 12,9'u toplu taşıma araçlarının özür durumuna uygun olmadığını, yüzde 6,7'si özel araç kullandığını, yüzde 3,9'u toplu taşıma araçlarının güvenli olmadığını, yüzde 2,4'ü yeterince toplu taşıma aracı olmadığını, yüzde 1,4'ü diğer nedenleri belirtti.
-Sağlık hizmetlerinden yararlanırken karşılaşılan sorunlar-
Özürlü bireylerin sağlık hizmetlerinden yararlanırken karşılaştıkları sorunlar incelendiğinde yüzde 69,8'i hastane işlemlerini takip etmekte başka birine ihtiyaç duyduklarını, yüzde 53,3'ü sağlık çalışanları ile yeterli düzeyde iletişim kuramadıklarını, yüzde 47,5'i sağlık personelinin özrü ve tedavisi hakkında yeterli bilgi veremediğini, yüzde 47,4'ü sağlık kuruluşu içinde hareket güçlüğü yaşadıklarını, yüzde 45,6'sı sağlık kuruluşuna giderken ulaşımda engellerin olduğunu ifade etti.
Kayıtlı olan özürlü bireylerin sağlık kurulu raporu alma sürecinde yüzde 59,5'i hastane içinde ilgili tüm poliklinikleri dolaşma zorunluluğunu, yüzde 54,6'sı uzun bürokratik işlemleri, yüzde 35,9'u hastaneye ulaşımda güçlük yaşadıklarını, yüzde 27,2'si kurumların yeni rapor istemesi nedeniyle sıklıkla rapor alma zorunluluğunu, yüzde 25,4'ü özür durumunun tespitine yönelik yeterli ve gerekli muayenenin yapılmamasını karşılaştıkları sorunlar olarak belirtti.
Kendi başına toplu taşıma araçlarını kullanamadığını beyan eden özürlü bireylerin oranı ise yüzde 69,1 olurken; kullanmama nedenleri arasında refakatçisiz dışarı çıkamama ve toplu taşıma araçlarının özel durumuna uygun olmadığı yer aldı.
Özürlü bireyler, sağlık hizmetlerinden yararlanırken karşılaşılan sorunların başında ise hastane işlemlerini takip etmekte başka birine ihtiyaç duyma, sağlık çalışanları ile yeterli düzeyde iletişim kuramamayı belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK), ''Özürlülerin Sorun ve Beklentileri Araştırması''nın 2010 yılı verilerine göre, Ulusal Özürlüler Veri Tabanına kayıtlı olan özürlü bireylerin yüzde 66,9'u kaldırımların, yaya yollarının ve yaya geçitlerinin özürlü bireyin kullanımına uygun olmadığını düşünüyor. Yaşadıkları yerdeki çevresel düzenleme ile ilgili olarak, özürlü bireylerin yüzde 66,3'ü oturdukları binanın, yüzde 59,5'i dükkan, market, mağaza ve lokantaların, yüzde 58,4'ü kamu binalarının, yüzde 55,4'ü postane ve banka benzeri yerlerin özürlü bireyin kullanımına uygun olmadığını belirtti.
Özürlü bireylerin yüzde 43,3'ü ise park ve yeşil alanların, yüzde 38,4'ü spor tesislerinin, yüzde 33,4'ü sinema ve tiyatroların, yüzde 28,1'i tatil yerleri ve otellerin kullanıma uygun olmadığını ifade etti.
-Toplu taşıma araçlarını 10 özürlüden 3'ü kendi başına kullanıyor-
Kendi başına toplu taşıma aracı kullanma durumu ve kullanmama nedenlerine ilişkin ise özürlü bireylerin yüzde 30,9'u kendi başına toplu taşıma aracı kullandığını beyan etti.
Toplu taşıma aracını kendi başına kullanamama nedeni incelendiğinde ise özürlülerin yüzde 89,6'sı refakatçisiz dışarı çıkamadığını, yüzde 12,9'u toplu taşıma araçlarının özür durumuna uygun olmadığını, yüzde 6,7'si özel araç kullandığını, yüzde 3,9'u toplu taşıma araçlarının güvenli olmadığını, yüzde 2,4'ü yeterince toplu taşıma aracı olmadığını, yüzde 1,4'ü diğer nedenleri belirtti.
-Sağlık hizmetlerinden yararlanırken karşılaşılan sorunlar-
Özürlü bireylerin sağlık hizmetlerinden yararlanırken karşılaştıkları sorunlar incelendiğinde yüzde 69,8'i hastane işlemlerini takip etmekte başka birine ihtiyaç duyduklarını, yüzde 53,3'ü sağlık çalışanları ile yeterli düzeyde iletişim kuramadıklarını, yüzde 47,5'i sağlık personelinin özrü ve tedavisi hakkında yeterli bilgi veremediğini, yüzde 47,4'ü sağlık kuruluşu içinde hareket güçlüğü yaşadıklarını, yüzde 45,6'sı sağlık kuruluşuna giderken ulaşımda engellerin olduğunu ifade etti.
Kayıtlı olan özürlü bireylerin sağlık kurulu raporu alma sürecinde yüzde 59,5'i hastane içinde ilgili tüm poliklinikleri dolaşma zorunluluğunu, yüzde 54,6'sı uzun bürokratik işlemleri, yüzde 35,9'u hastaneye ulaşımda güçlük yaşadıklarını, yüzde 27,2'si kurumların yeni rapor istemesi nedeniyle sıklıkla rapor alma zorunluluğunu, yüzde 25,4'ü özür durumunun tespitine yönelik yeterli ve gerekli muayenenin yapılmamasını karşılaştıkları sorunlar olarak belirtti.
