- Katılım
- Haz 21, 2010
- Mesajlar
- 7
- Tepkime Puanı
- 0
- Puanları
- 0
Küçükken abim, 2 tane muhabbet kuşu getirmişti eve. Çok sevinmiştik ailece. Hepimiz kafesin içindeki 2 muhabbet kuşunun etrafına toplanarak onları merakla izliyorduk. Ailenin benden başka fertlerinin bu kuşlara olan hevesi 3-5 gün sonra bitmişti. ama benim ilgi ve merakım ilk günkü gibi devam ediyordu.
Ailenin diğer fertlerinin muhabbet kuşlarına olan ilgilerinin 3-5 günde kesilmesini şuna bağlıyordum. Öyle ya onların yapacak bir yığın işi vardı. Hayatın akışı içerisinde veya sokağın cazibesi dururken kim ilgilenirdi ki muhabbet kuşlarıyla. Oysa ben Tekerlekli Sandalye de olduğu için onlar gibi meşgalelerim yoktu.
Ve tüm yoğunluğumu bu 2 kuşa verebiliyordum.
Onlara birer ad bile takmıştım. Birinin adı maviş diğerinin ise sessiz idi. Maviş ve sessiz'i o kadar yakından inceliyordum ki neredeyse yaptıkları tüm hareketlere birer anlam yüklüyor kendi kendime yorumlar yapıyordum. Maviş ve sessiz eve geleli 4 ay olmuştu. ilk geldiklerinde kış aylarını yaşıyorduk. Aradan geçen 4 ayın sonunda bahar yavaş yavaş yüzünü göstermiş doğa kendini yavaş yavaş yeşile bürümeye başlamıştı.
Maviş ve sessiz her zaman ki gibi çamın önündeydiler. Camdan vuran güneş onları birazdaha neşeli yapmıştı sanki. Koro halinde sesler çıkarıp ötüşüyorlardı. Derken bahcede bulanan erik ağacına bir gurup kuş kondu ve ötmeye başladılar.
Maviş ve sessiz erik ağacında ki kuşları görünce deli gibi yırtınmaya başladılar. Böyle bir tepki gösterdiklerine ilkkez şahit oluyordum.
Her ikiside adeta kafesi parçalamak diğer kuşların yanına gitmek için çırpınıyorlardı.
Maviş kafesin aralıklarından kafasını çıkarmaya çalışıyor, sessiz ise durmadan ötüyordu. (ki normalde sessiz hiç ötmezdi ona bu yüzden sessiz diyordum zaten)
O an anladım ki bu 2 kuş kafesde doğup kafeste büyümelerine karşın doğaları gereği yada içgüdüsel olarak özgürlüğü ve gökyüzünde tutarsızca uçmayı özlüyorlardı.
Ve şimdi düşündüğümde sakatlık içinde aynı şeyin söz konusu olduğu kanısına varıyorum. Öyleya bende doğuştan sakatım. Hiç sokaklarda özgürce dolaşamadım, hiç koşamadım ama insan oğlunun içgüdüsünde var olan koşma dolaşma gibi güdüleri hala içimde hissedebiliyorum. Sonuç olarak sakatlık ile kafese kapatılan 2 kuş arasında bu bağı kurdum.
Ailenin diğer fertlerinin muhabbet kuşlarına olan ilgilerinin 3-5 günde kesilmesini şuna bağlıyordum. Öyle ya onların yapacak bir yığın işi vardı. Hayatın akışı içerisinde veya sokağın cazibesi dururken kim ilgilenirdi ki muhabbet kuşlarıyla. Oysa ben Tekerlekli Sandalye de olduğu için onlar gibi meşgalelerim yoktu.
Ve tüm yoğunluğumu bu 2 kuşa verebiliyordum.
Onlara birer ad bile takmıştım. Birinin adı maviş diğerinin ise sessiz idi. Maviş ve sessiz'i o kadar yakından inceliyordum ki neredeyse yaptıkları tüm hareketlere birer anlam yüklüyor kendi kendime yorumlar yapıyordum. Maviş ve sessiz eve geleli 4 ay olmuştu. ilk geldiklerinde kış aylarını yaşıyorduk. Aradan geçen 4 ayın sonunda bahar yavaş yavaş yüzünü göstermiş doğa kendini yavaş yavaş yeşile bürümeye başlamıştı.
Maviş ve sessiz her zaman ki gibi çamın önündeydiler. Camdan vuran güneş onları birazdaha neşeli yapmıştı sanki. Koro halinde sesler çıkarıp ötüşüyorlardı. Derken bahcede bulanan erik ağacına bir gurup kuş kondu ve ötmeye başladılar.
Maviş ve sessiz erik ağacında ki kuşları görünce deli gibi yırtınmaya başladılar. Böyle bir tepki gösterdiklerine ilkkez şahit oluyordum.
Her ikiside adeta kafesi parçalamak diğer kuşların yanına gitmek için çırpınıyorlardı.
Maviş kafesin aralıklarından kafasını çıkarmaya çalışıyor, sessiz ise durmadan ötüyordu. (ki normalde sessiz hiç ötmezdi ona bu yüzden sessiz diyordum zaten)
O an anladım ki bu 2 kuş kafesde doğup kafeste büyümelerine karşın doğaları gereği yada içgüdüsel olarak özgürlüğü ve gökyüzünde tutarsızca uçmayı özlüyorlardı.
Ve şimdi düşündüğümde sakatlık içinde aynı şeyin söz konusu olduğu kanısına varıyorum. Öyleya bende doğuştan sakatım. Hiç sokaklarda özgürce dolaşamadım, hiç koşamadım ama insan oğlunun içgüdüsünde var olan koşma dolaşma gibi güdüleri hala içimde hissedebiliyorum. Sonuç olarak sakatlık ile kafese kapatılan 2 kuş arasında bu bağı kurdum.
