Sevginin Gücü Her Şeye Yeter...

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Sevdiklerime armağanım olsun...

Hayatta denesek bile değiştiremeyeceğimiz şeylerin olduğunu biliyorum, bahsettiğim şeyler mevsimleri değiştirmek değil, geceyi gündüze çevirmek de değil insanların yaşama karşı koyamayışı, kurulu düzenin çarkları arasında giderken sağa sola
veya geriye dönemeyişi...

Anlatmak istediğim herkesin hayatta kendi yolu vardır, kendinin belirlediği ama sonra değiştirmeye çalışıpda değiştiremediği bir yolu vardır. Bu kurulmuş düzenin içerisinde sen benim karşıma çıkarak özgürlüğüm oldun, değiştiremediğim dünyamın yegane mutluluğu oldun.

Ben de bir gün buranın eskisi olacağım, çekip gidivereceğim ama buralar yine aynı ihtişamı ile kalacak duygularım gibi, bu yaşama saldığım kelimelerim gibi. Senden kalan bir izi farkettiğimde, senden gelen herhangi bir işareti ilk algıladığımda refleks olarak dudaklarımın gülümseme durumuna geçişine şaşmıyorum artık bu gülümsemelerin arkasında ruhumun özlediği bir ruh olduğunu biliyorum...

Sevgi sensin, sevgi seninle hep var olacak, bedenler bu dünyayı bir gün terk edecek ama eşyalar gibi nesneler gibi, sevgiler ölmeyecek, birlikte yaşansa da yaşanmasa da sevgiler, sevgim hep aynı kalacak, yeni yeni seven yürekler yıldızlar gibi parlamaya devam edecek...

İçimden geldiği gibi, seni kendime algılayışım gibi bir sevgi tanımı yapmaya çalışıyorum sana, insan hayatının devamını sağlayan bir güç gibi görüyorum onu,unutma ki sevginin gücü her şeye yeter...


d3lm6.gif
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
SEVGİNİN İYİLEŞTİREN GÜCÜ

Mükemmelliğe olan bu takıntı nedir? O zaman sen gergin, kaygılı, sinirli, her zaman huzursuz, dertli, çatışma halinde olacaksın. İngilizce “agony (ıstırap çekmek)” sözcüğü “çelişkili olmak” anlamına gelir. Sürekli olarak kendinle güreşmek; ıstırabın anlamı budur. Kendinle huzurlu olmazsan acı içinde olacaksın. İmkânsız olanı isteme; doğal ol, rahat ol, kendine sevecen davran ve başkalarını sev...

Sürekli kendisini kötülediği için kendini sevemeyen bir kişi unutma ki başka kimseyi sevemez. Mükemmeliyetçi birisi sadece kendine karşı mükemmeliyetçi değildir, başkalarına karşı da öyledir. Kendisine karşı acımasız olan birisinin başkalarına karşı da acımasız olması kaçınılmazdır. Onun talepleri imkânsızdır...

Osho

sevgi-sozleri.jpg1d17839371164c0c34319bfb61b159b4.jpg
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
‘Seni Seviyorum’ Demenin Yeni Yollarını Keşfedin

‘Seni Seviyorum’ güçlü sözcüklerdir. İlişkinizi sürdürmek için bu sözcüklere güvenirsiniz. İş, çocuklar, arkadaşlar, aile ve toplantılar derken eşinizle farklı yönlere savrulduğunuzda, ağzınızdan çıkıveren bir ‘Seni Seviyorum’ cümlesi, bazen günün sonunda gücünüzün yettiği tek şey olabilir.

Ancak sevginizi belli etmeniz de önemli, diyor Kaliforniya Üniversitesi’nin Dominguez Hills kampüsünden onursal psikoloji profesörü Beverly Palmer. Davranışlar sözcüklerin altını çizer, duygularınıza destek olur ve ilişkinizi daha da güçlü kılar. “Bu kanıtlanmış bir gerçek - davranışların sesi gerçekten de sözcüklerden daha yüksek çıkar,” diyor Palmer.

Sevgiyi belli etmek büyük sevgi gösterilerinde bulunmak demek değildir. Çok fazla zaman ya da enerji de gerektirmez. Bu basit stratejiler sayesinde mesajınızı çok daha net ve güçlü bir biçimde iletebileceksiniz:

1. Sevdiğiniz kişinin ihtiyaçlarına karşılık verin.

“Sevginizi göstermenin en iyi yolu eşinizin ihtiyaçlarını önceden fark edip gidermek,” diyor Palmer. Bu, onu dinlediğinizi ve iyi ve mutlu olmasının sizin için önemli olduğunu anlamasını sağlayacaktır.

Anahtar kelime özen göstermek. Örneğin, eşinizin işiyle ilgili sıkıntıları varsa, bir süreliğine onun kişisel ya da evle ilgili yükümlüklerini üzerinize almaya çalışın. Ya da eşinizin birkaç saati huzurlu geçirmesi için çocukları alıp dışarı çıkabilirsiniz. İşlerini yapmak için zaman bulamıyor mu? Onları siz yapın. Eğer hafta sonu geldiğinde arabada benzin kalmadıysa, eşinizin hafta içinde işine rahatlıkla gidip gelebilmesi için Pazar günü gidip depoyu doldurun. Onu düşündüğünüzü gösterecek bir jestin gücünü hafife almayın.

2. Kahkahanızı onunla paylaşın.

Appalachian Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma anıları hatırlayıp birlikte gülmenin çiftler arasındaki bağı güçlendirdiğini ortaya koydu. “Tüm ilişkilerin çatışma ve zorluklarla karşı karşıya kaldığı zamanlar vardır,” diyor Palmer. Kahkahayı paylaşmak negatifliği dengeleyecek bir pozitifliği açığa çıkartır. “Uzun süreli bir sevgi ilişkisini yaratan da budur.”

Bu yüzden komik bir şey olduğunda ya da çocuklarınız taşkınca laflar ettiklerinde eşinize e-posta gönderin. Ya da Youtube’dan eskilerden bir reklam ya da eğlenceli bir video klip bulup ona gönderin ya da Facebook duvarına yapıştırın. Özel günlerde, komik aile fotoğraflarınızdan ve o günlerle ilgili komik anıları yazacağınız notlardan oluşan bir defter hazırlayıp eşinize hediye edebilirsiniz.

3. Ona sürpriz yapın.
Beklenmeyen bir hediye ya da jest “Seni Seviyorum” demektir diyor Palmer. “Bu onu düşündüğünüzü ve birlikte olmadığınızda dahi aranızda bağ olduğunu gösterecektir.”

Anlamlı bir sürpriz yapmanın yolu iyi bir gözlemci olmaktan geçer. Örneğin, eşinizin ilgilendiği bir konu ya da etkinlikle ilgili bir şey bulduğunuzda alıp eve getirin. Bu bir kitap, CD, DVD ya da oyun olabilir. Eğer paranız yoksa kütüphaneden ödünç alabilirsiniz.

Aşk mektupları da büyük sürprizdir. Yalnızca bir tane yazmak yerine, beş tane birden yazarak onu şaşırtın! Her birinde onu mükemmel bir baba yapan bir şey yazıp sonra da mektupları evin çeşitli yerlerine saklayın; çorap çekmecesi, diş fırçasının yanı, okuduğu kitabın sayfalarının arası vb. yerlere koyabilirsiniz.

4. Onunla göz temasında bulunun.

“Birbirinizin gözünün içine bakmak aranızda derinden bir bağ olduğunun işaretidir,” diyor Palmer. Bununla birlikte meşgul çiftler birbirlerine kısa bakışlar atmakla yetinirler.

Saatlerce, hatta dakikalarca birbirinize bakmanıza gerek yok. Birkaç saniyelik göz teması fırsatlarını kaçırmayın. Eğer dışarıda akşam yemeği yiyorsanız sohbet ederken gözlerinizi ona odaklayın. Evde akşam yemeği yerken de ona bakıp gülümseyin. Uykuya dalmadan önce yatakta sohbet ederken birbirinizin yüzüne bakın. Etrafınızda başkaları varken bile eşinizin gözlerinize bakarak aranızdaki bağı ona hatırlatın.

5. Birlikte zaman geçirin.

Kulağa gün gibi aşikârmış gibi geliyor, ancak hatırlatalım: Birlikte nitelikli zaman geçirmek bin kere ‘Seni seviyorum’ demekten iyidir.

Fırsat buldukça sizinkilerle uymuyorsa dahi eşinizin ilgisini çeken bir etkinliğe katılmayı teklif edin. Fedakârca bir davranış onun farklı yönlerine değer verdiğinizi gösterecektir.

Örneğin eşinizin spora özel bir ilgisi varsa, evinize yakın bir spor salonunda düzenlenen bir maça ailecek gitmeyi teklif edin. Ya da eşiniz bulmaca çözmekten hoşlanıyorsa, kahvaltıdan sonra hep birlikte bulmaca çözmek için birkaç tane bulmaca kitabı alın.

6. Kucaklaşın, onun elini tutun ve ona dokunun.

Biriyle fiziksel bağ kurmak sevgiyi ifade etmenin en doğal yoludur. Ancak birlikte birkaç yıl geçirdikten sonra, cinsel olmayan dokunuşlar genellikle geri plana itilir, diyor Palmer.

Eşinizle birlikteyken ona dokunun – evde, çocuklarınızın oynadığı bir futbol maçını seyrederken ya da hatta partide bile: Elini alıp sıkın, elinizi onun sırtına koyun. Ona yakın oturun. Onu uğurlarken ya da karşılarken kucaklayın. Ve her zaman ayrı ayrı sandalyelerde oturmak yerine, ara sıra koltukta yan yana oturmayı ihmal etmeyin.

“Romantizm isteyen, yalnızca kadınlar değildir. Her iki cins de bunu arzu eder ve gereksinirler,” diyor Palmer. Bu jestlerle sevginizi gösterdiğinde eşinizle yeniden yakınlaşmaya başlama ihtimaliniz yüksektir.
By Catherine_Ryan for Life & Beauty Weekly

228472.jpg
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
MUCİZE...(Yüreğinizi Isıtacak Sevgi Öyküleri)

Sally,küçük kardeşi George hakkında anne ve babasının konuşmalarını duyduğu zaman yalnızca sekiz yaşındaydı.Kardeşi çok hastaydı ve onu kurtarabilmek için ellerinden gelen her şeyi yapmışlardı.George'nin yalnızca çok pahalıya mal olacak bir ameliyatla kurtulma şansı vardı.Fakat bunun için yeterli paraları yoktu.Babasının,umutsuz bir biçimde annesine şöyle fısıldadığını duymuştu Sally: - Yalnızca bir mucize onu kurtarabilir. Bu sözleri duyar duymaz,usulca kendi odasına yürüdü Sally.Domuz biçimindeki kumbarasını gizlediği yerden çıkartarak içindeki paraları yavaşça yere dökerek saymaya başladı.Yanılgıya düşmemek için tam üç kez saydı kumbaradan çıkardığı bozuk paraları.Sonra hepsini cebine koyarak aceleyle evden çıkıp, köşedeki eczaneye gitti.Eczacının dikkatini çekebilmek için büyük bir sabırla bekledi.Eczacı çok yoğundu ve bir adama ilaçlarını nasıl kullanacağını anlatıyordu.Bu yoğun çalışmanın arasında sekiz yaşındaki bir çocukla ilgilenmeye hiç niyeti yoktu ama Sally'nin beklediğini görünce; - Evet,ne istiyorsun söyle bakalım dedi. - Biraz acele et,gördüğün gibi beyefendiyle ilgileniyorum diyerek yanındaki şık giyimli adamı gösterdi. Sally "Kardeşim" dedi.Sessizce yutkunduktan sonra devam etti: - Kardeşim çok hasta,bir mucize almak istiyorum. Eczacı Sally'e bakarak "Anlayamadım" dedi. - Şey,babam onu ancak bir mucize kurtarabilir dedi,bir mucize kaç paradır, bayım? Eczacı Sally'e sevgi ve acımayla baktı bu kez: - Üzgünüm küçük kız,biz burada mucize satmıyoruz,sana yardımcı olamayacağım dedi. Sally o kadar kolay vazgeçmek istemedi.Eczacının gözlerinin içine bakarak, - Karşılığını ödemek için param var benim,bana yalnızca fiyatını söylemeniz yeterli dedi. Bu arada Sally ve eczacının yanında bekleyen iyi giyimli bey Sally'e dönerek: - Ne tür bir mucize gerekiyor kardeşin için küçük hanım?diye sordu. - Bilmiyorum dedi Sally. Sonra gözlerinden aşağı süzülen yaşlara aldırmaksızın devam etti: - Tek bildiğim,o çok hasta ve annem ameliyat olmazsa kurtulamayacağını söyledi ve ailemin de ameliyat için ödeyebilecek paraları yok.Ama babam 'Onu ancak bir mucize kurtarabilir'deyince ben de paramı alıp buraya geldim. - Ne kadar paran var?diye sordu iyi giyimli adam. - Bir dolar ve on bir sent dedi Sally. - Ve dünyadaki tüm param bu! - Bu iyi bir şans,küçük kardeşini kurtarmak için gerekli olan mucize için yeterli bu para dedi,iyi giyimli adam. Adam bir eline parayı aldı,öteki eliyle de Sally'nin elini tutarak; - Beni yaşadığın yere götürür müsün lütfen? diye sordu. - Küçük kardeşini ve aileni tanımak istiyorum dedi. İyi giyimli adam Dr.Carlton Armstrong'du ve George için gerekli ameliyatı yapabilecek tanınmış bir cerrahtı.

Ameliyat başarıyla sonuçlanmış ve aile hiçbir ödeme yapmamıştı.Hep birlikte sevinç içinde evlerine döndükleri zaman hala yaşadıkları olayın etkisinden kurtulamamışlardı. Anne: - Hala inanamıyorum.Bu ameliyat bir mucize!Doğrusu maliyeti ne kadardır merak ediyorum dedi. Sally kendi kendine gülümsedi.O bir mucizenin kaça mal olduğunu çok iyi biliyordu.Tam tamına bir dolar ve on bir sent...!
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Sevgi ile iletişim mucizesi


Eğer siz de kişiler ile olan iletişiminizde her şeyin “sevgi” ile çözülemediğine inanıyorsanız muhtemelen işleyişi yanlış ele alıyorsunuz.
Ebeveynlerinizi, eşinizi, çocuklarınızı, dostlarınızı, yakınlarınızı seviyor musunuz? Peki onlarla ilgili sıkıntılarınızın çözülmesinde ne sıklıkla sevgi gönderiyorsunuz? Sevgi ve şevkat evrendeki en yoğun enerjidir ve tüm enerjiler gibi bulaşıcıdır. Duygularımızla yoğunlaştırdığımız enerjiler o kadar hızlı bulaşır ki henüz herhangi bir şey söylemeden, herhangi bir davranışta bulunmadan karşıdaki tarafından bilinçaltı düzeyde algılanmış olur bile.

Hiç “seni seviyorum ama…” şeklinde bir konuşma yaptınız mı? Bu cümleyi kurarken karşınızdaki kişiye gönderdiğiniz enerji gerçekten sevgi miydi? Yoksa aslında “seni seviyorum ama şu anda sana çok kızgınım/ şu huyundan nefret ediyorum ” gibi cümlelerle kızgınlık, nefret, vs enerjileri mi gönderdiniz?

Hemen bir alıştırmasını yapalım:

Adım 1: Bilinçli zihninizle sevdiğiniz bir kişiye söylemek istediğiniz ancak uygun olmaz, kavga çıkar, kırılır vs gibi bahanelerle söylemediğiniz bir konu seçin. Bu seçiminiz sonucu net bir şekilde görebilmeniz için bir talep içerirse daha iyi olur. “Lütfen bana şöyle davran” ya da ” lütfen beni eleştirirken şöyle bir dil kullan” gibi.
Önemli Not: Bu talebiniz “yapma” “davranma” gibi negatif kelimeler yerine “yapar mısın” “davranır mısın” gibi pozitif kelimeler içersin. Ayrıca “bana daha çok sevgini göster” gibi yoruma dayalı talepler yerine “beni daha sık yemeğe götürmeni istiyorum” veya “bana beni sevdiğini sık sık söylemene ihtiyacım var” gibi net talepler olsun.

Adım 2: Şimdi konuşmayı yapacağınız kişi ile ilgili olumlu yönler düşünerek ona karşı sevginizi yoğun bir şekilde hissetmeye çalışın. Eğer zorlanıyorsanız kendinize “o kişiyi neden sevdiğinizi” sorabilirsiniz. O kişiye karşı duyduğunuz sevgi ve şefkat hisleri iyice yoğunlaşıp sizden akmaya başladığını hissedene kadar 2. adımı tekrarlayın

Adım 3: Yoğun sevgi duygunuzu hissetmeye devam ederken içinizden yapacağınız talebi o kişiye söylüyormuş gibi tekrarlayın. Talebinizi o kişiye iletirken akacak duygunun sevgi olduğundan emin olana kadar 3. adımı tekrarlayın.

Adım 4: Planladığınız konuşmayı yaparken sizden akan tek enerjinin sevgi olduğuna emin olun. Eğer konuşmanın herhangi bir yerinde içinizde sevgi dışında bir duygu yükselmeye başlarsa içinizden “seni seviyorum” diye tekrarlayın. Sevginin her şeyin önünde olduğunu aklınızdan çıkarmayın.

Önemli Not: Eğer 4. adıma geçeceğiniz zaman içinizde kaygı, endişe, öfke, heyecan gibi farklı bir duygu hissederseniz bu adımı erteleyin ve ilk 3 adımı yeniden yapın.


adsz4xv.jpg
 
Tekerlekli Sandalye
Üst