- Katılım
- Nis 23, 2012
- Mesajlar
- 9,302
- Tepkime Puanı
- 64
- Puanları
- 48
- Yaş
- 54
Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Başhekimi, Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği (ASYOD) Başkanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, "Çocukluktan itibaren yoğun şiddet sahneleri içeren film ve çizgi filmleri izleyerek büyüyen, bağırıp, çağırarak istediğini elde eden bireyler şiddeti kalıcı bir davranış olarak benimsiyor" dedi.
ASYOD, başta göğüs hastalıkları ve cerrahisi uzmanları olmak üzere çeşitli hastanelerdeki hekimlerle "sağlıkta şiddeti" görüştü. Sorunun, yaklaşık bin civarında üyesiyle Solunum Platformu'nda tartışmaya açılması sonucu dile getirilen eleştiri ve öneriler rapor haline getirildi. ASYOD Başkanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, sağlıkta şiddetin sürekli gündemde olan bir konu olduğunu söyledi. Kendilerinin de gerçekleştirdikleri görüşmeler sonrası durum tespiti yaptıklarını ifade eden Özlü, şiddetin sadece sağlıkta değil, toplumun her kesiminde yaşandığını bildirdi.
Özlü, son yıllarda akciğer sağlığı alanında görev yapan üç meslektaşının yaşanan şiddet sonrası hayatını kaybettiğini belirterek, "Şiddet sadece ona maruz kalan kişinin sorunu değil. Şiddete maruz kalan kişiyle çalışan, aynı meslekte olanları da etkiliyor" dedi.
"TOPLUMSAL YAPI ŞİDDET PEKİŞTİRİYOR"
Şiddetin kimden gelirse gelsin, kime karşı olursa olsun ve hangi sebebe dayanırsa dayansın kabul edilemez bir davranış olduğunun altını çizen Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şiddet yoluyla hiçbir sorun çözülemez. Çocukluktan itibaren yoğun şiddet sahneleri içeren film ve çizgi filmleri izleyerek büyüyen, bağırıp, çağırarak istediğini elde eden bireyler şiddeti kalıcı bir davranış olarak benimsiyor. Sesi çok çıkanların, masaya yumruğunu vuranların kazançlı çıktığı bir toplumsal yapı şiddeti pekiştiriyor."
BAŞKA BİR HEKİM DE ROL OYNAYABİLİYOR
Hasta ve yakınlarının yüksek beklentilerinin, doktoru mutlak belirleyici görmelerinin hekime yönelik şiddetin önemli nedenleri arasında olduğunu aktaran Özlü, hekime dönük şiddet olaylarının önemli bir kısmında başka bir hekimin rolünün olduğuna dikkati çekti.
Özlü, doktorun; hasta ve yakınlarına bir başka meslektaşını eleştirebildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Yapılan eleştiriler nedeniyle hasta ve yakını bir önceki doktora karşı kin tutuyor. Bu durum kişiyi şiddete yöneltiyor. Televizyon programlarında bile bazı hekimler, kendi yöntemlerini ve tedavilerini ön plana çıkarmak için maalesef yanıltıcı ve meslektaşlarını suçlayıcı beyanlarda bulunabiliyor."
ASYOD, başta göğüs hastalıkları ve cerrahisi uzmanları olmak üzere çeşitli hastanelerdeki hekimlerle "sağlıkta şiddeti" görüştü. Sorunun, yaklaşık bin civarında üyesiyle Solunum Platformu'nda tartışmaya açılması sonucu dile getirilen eleştiri ve öneriler rapor haline getirildi. ASYOD Başkanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, sağlıkta şiddetin sürekli gündemde olan bir konu olduğunu söyledi. Kendilerinin de gerçekleştirdikleri görüşmeler sonrası durum tespiti yaptıklarını ifade eden Özlü, şiddetin sadece sağlıkta değil, toplumun her kesiminde yaşandığını bildirdi.
Özlü, son yıllarda akciğer sağlığı alanında görev yapan üç meslektaşının yaşanan şiddet sonrası hayatını kaybettiğini belirterek, "Şiddet sadece ona maruz kalan kişinin sorunu değil. Şiddete maruz kalan kişiyle çalışan, aynı meslekte olanları da etkiliyor" dedi.
"TOPLUMSAL YAPI ŞİDDET PEKİŞTİRİYOR"
Şiddetin kimden gelirse gelsin, kime karşı olursa olsun ve hangi sebebe dayanırsa dayansın kabul edilemez bir davranış olduğunun altını çizen Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şiddet yoluyla hiçbir sorun çözülemez. Çocukluktan itibaren yoğun şiddet sahneleri içeren film ve çizgi filmleri izleyerek büyüyen, bağırıp, çağırarak istediğini elde eden bireyler şiddeti kalıcı bir davranış olarak benimsiyor. Sesi çok çıkanların, masaya yumruğunu vuranların kazançlı çıktığı bir toplumsal yapı şiddeti pekiştiriyor."
BAŞKA BİR HEKİM DE ROL OYNAYABİLİYOR
Hasta ve yakınlarının yüksek beklentilerinin, doktoru mutlak belirleyici görmelerinin hekime yönelik şiddetin önemli nedenleri arasında olduğunu aktaran Özlü, hekime dönük şiddet olaylarının önemli bir kısmında başka bir hekimin rolünün olduğuna dikkati çekti.
Özlü, doktorun; hasta ve yakınlarına bir başka meslektaşını eleştirebildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Yapılan eleştiriler nedeniyle hasta ve yakını bir önceki doktora karşı kin tutuyor. Bu durum kişiyi şiddete yöneltiyor. Televizyon programlarında bile bazı hekimler, kendi yöntemlerini ve tedavilerini ön plana çıkarmak için maalesef yanıltıcı ve meslektaşlarını suçlayıcı beyanlarda bulunabiliyor."
